Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/40 E. 2019/1262 K. 11.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/40
KARAR NO : 2019/1262
DAVA : Destekten Yoksun Kalma Tazminatı ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/01/2016
KARAR TARİHİ : 11/12/2019

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, 21/04/2015 tarihinde saat 10:00 sıralarında müvekkili … yanında 7 aylık bebeği … ve diğer müvekkili 3 yaşındaki … ile yaya kurallarına uygun olarak kaldırımda giderken … plakalı aracın sürücüsünün çapması sonucu 7 aylık bebeği …’nin vefat ettiğini, diğer davacılar … ve …’nin yaralandığını belirterek HMK’nın 107.maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak 10.000,00 TL maddi (destekten yoksun kalma ve cenaze giderleri) ve 300.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiş olup, yargılama esnasında bilirkişi raporuna göre 26/12/2018 tarihinde davacı vekili talebini maddi tazminat yönünden 104.902,56 TL olarak arttırmıştır.
SAVUNMA:
Davalı … vekili, kazaya sebebiyet veren aracın kaza tarihini kapsar şekilde geçerli trafik sigorta poliçesinin olup olmadığının tespiti ile ilgili kurumların müvekkili kurumun sorumluluğunun tespit edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili; olay tarihinde sevk ve idaresindeki araç ile seyir halindeyken tali yoldan çıkan plakası belirlenemeyen bir aracın sıkıştırması sonucu kaza meydana geldiğini, davalı …’nin kaza sonrası müştekileri hastaneye götürmek istediğini, ancak müştekilerin bu teklifi kabul etmediklerini, daha sonra davalının hastaneye gittiğini, orada bir kavgaya neden olmamak için karakola gidip teslim olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden 21/04/2015 günü saat 10:00 sıralarında davalı …’nin maliki ve sürücüsü olduğu kaza tarihi ve saatinde geçerli poliçesi olmayan … plakalı minibüsün … ilçesi Osmangazi Caddesi, Kuştepe Caddesinde Bayramoğlu Darıca istikametinde seyrederken 69/A nolu binanın karşısında ıslak zeminli yolda yapmış olduğu fren sonucu kayarak yolun soluna gittiği ve burada yolun solundan gelmekte olan davacılardan … ile itmekte olduğu bebek arabasına çarptığı, kaza neticesinde bebek arabasında bulunan 6 aylık …’nin vefat ettiği, 3 yaşındaki …’nin ise yaralandığı, davacılar … ile …’ın kazada vefat eden ve yaralanan çocukları ile ilgili olarak ve ayrıca …’ye velayeten tazminat davası açtıkları anlaşılmaktadır.
Kazaya ilişkin … Cumhuriyet Savcılığı tarafından düzenlenen rapor ile yerel kolluk birimleri tarafından tanzim olunan tutanakta … isimli tanık beyanı uyarınca davalı sürücünün yandaki sokaktan önüne çıkan bir araç nedeniyle soluna direksiyon kırıp davacı … ile itmekte olduğu bebek arabasına çarptığı değerlendirilerek kusur dağılımına gidilmiş ise de, davalının karakol ve savcılık ifadesinde çarptığı bayan ile arasında başka bir araç olmadığını belirtmesi karşısında kusur değerlendirilmesinin başka bir aracın olmadığı varsayımına dayalı olarak yapılmasında herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. Davalı sürücünün KTK’nın 52/b uyarınca tam kusurlu olduğu, davacı …’nin ise sokaktaki çok dar olan yaya kaldırımı üzerinden bebek arabasını sürmediği, yol üzerinden ve kenardan sürdüğü, bu nedenle aracın kaldırıma çıkmadığı kabul edilecek olsa da, davalı sürücü seyir esnasındaki ifadesine göre yaptığı fren sonucu kayarak kendi şeridinden davacıya karşı yönden gelen trafiğe ait şerit üzerinde çaptığı kanısına varılmıştır. Bu nedenle davacı …’nin üzerine atılı herhangi bir kusurdan söz edilemez.
Davacıların kaza sonrası tüm tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılandığı anlaşıldığından SGK’nın herhangi bir ilave sorumluluğunun bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Kaza tarihi itibarıyla 01/06/2015 tarihli poliçe genel şartları yürürlükte olmadığından PMF-1931 bakiye yaşam tablosunun kullanılarak meslek sürelerinin belirlenmesi, bilinmeyen aktif ve pasif dönemlere ilişkin olarak ayrı ayrı %10 iskontolama esasına göre hesaplama ve değerlendirme yapılarak tazminatın hesaplanması gerekmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin yerleşmiş ilkelerine göre; anne ve baba çalışıyor ise anne ve babadan ayrı ayrı %5’er, anne çalışmıyorsa (dosya kapsamında davacılardan …’nin ev hanımı …’ın ise … Lojistik Firması’nda işçi olarak çalıştığı anlaşılmaktadır) sadece babadan %5 yetiştirme gideri düşülmesi gerekmektedir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2015/8085 esas, 2018/1448 karar sayılı 28/02/2018 günlü içtihadı) Eldeki davada bu ilkeye uygun olarak hesap bilirkişisinden ek rapor alınmış olup, talep arttırım dilekçeleri doğrultusunda destekten yoksun kalma tazminatına karar vermek gerekmiştir.
Cenaze ve defin giderleri yönünden İstanbul’da 2015 yılında yapılan defin emsal rayiçleri nazara alınarak hesaplama cihetine gidilmiştir. Buna ilişkin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Mezarlıklar Müdürlüğü’nün cevabı yazısı dosya arasına alınmıştır. Emsal araştırmasına göre boş mezar yeri bedeli 2.000,00 TL, lahit mezar yapım bedeli ise 1.100,00 TL olarak tespit edilmiştir. Cevabı yazıdaki bu rakamlar yerel adete ve mutad geleneklere uygun düşmektedir. Bu nedenle bu rakamın da hüküm altına alınması gerekmiştir.
Davacı …’nin kazada kusursuz olması tarafların sosyal ve ekonomik durumları nazara alınarak davacıların duyacağı elem ve üzüntü gözönünde bulundurulmak üzere aşağıdaki şekilde uygun miktarda her bir davacı yönünden manevi tazminata hükmedilmiştir. Davalı … zorunlu trafik sigortacısı gibi sorumlu olup, manevi tazminat kalemleri teminat kapsamı dışında olduğundan, dava dilekçesi anlatımlara göre manevi tazminat yönünden de …’na davanın yöneltildiği anlaşıldığından … açısından manevi tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Maddi tazminat talebinin kabulü ile; … yönünden 59.145,90-TL, … yönünden 42.656,66-TL, tüm davacılara cenaze ve def’in kalemleri açısından 3.100,00-TL’nin davalı … yönünden dava tarihi 14/10/2016, diğer davalı … yönünden kaza tarihi 21/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak, davacılara ödenmesine,
2-Manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; … yönünden 40.000,00-TL, … yönünden 40.000,00-TL, … yönünden 30.000,00-TL tazminatın kaza tarihi 21/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılardan …’den alınarak davacılara ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine; davalı … yönünden manevi tazminat isteminin reddine,
3-Alınması gereken 14.679,99 TL harçtan peşin alınan 1.558,81 TL harcın mahsubu ile, bakiye 13.121,18 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacılar tarafından sarfedilen, 1.058,81 TL peşin harç, 500,00 TL tamamlama harcı ve 29,20 TL başvuru harcı olmak üzere cem’an1.588,01 TL’den ibaret harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine,
5-Maddi tazminat yönünden HMK’nın 57. maddesi uyarınca davacıların ihtiyari dava arkadaşı olması da gözetilerek hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden davacı … yönünden 7.197,49 TL , davacı … yönünden 5.383,23 TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacılara belirtilen tutarlarda ödenmesine,
6-Manevi tazminat yönünden HMK’nın 57. maddesi uyarınca davacıların ihtiyari dava arkadaşı olması da gözetilerek hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden davacı … yönünden 4.750,00 TL, davacı … yönünden 4.750,00 TL, … yönünden 3.600,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacılara belirtilen tutarlarda ödenmesine,
7-Manevi tazminat yönünden davalılardan … kendilerini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/3 maddesi gereğince dava tümden reddedildiğinden 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalı …’na ödenmesine,
8-Manevi tazminat yönünden (ret sebeplerinin farklı olması nedeniyle) davalılardan … kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesi gereğince reddedilen kısımlar üzerinden davacı …’den 4.750,00 TL, …’den 4.750,00 TL , …’den 3.600,00 TL vekalet ücretlerinin davacılardan ayrı ayrı alınarak davalı …’ye ödenmesine,
8-Bu dava kapsamında davacılar tarafından sarfedilen, 308,20 TL posta ve tebligat masrafı, 1.700,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere cem’an 2.008,20 TL’den ibaret yargılama giderinin kabul ve ret oranları nazara alınarak 1.065,90 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine, bakiye miktarın davacılar üzerinde bırakılmasına,
9-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı … ve davacılar vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.11/12/2019

Katip …

Hakim …

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*