Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/367 E. 2019/143 K. 13.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/367 Esas
KARAR NO : 2019/143

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/04/2016
KARŞI DAVA : Alacak
K.DAVA TARİHİ : 17/06/2016
KARAR TARİHİ : 13/02/2019

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili şirketin davalının talebi üzerine 22.420 TL tutarında malları hazırlayarak teslim ettiğini, davalı borçlunun 10.000 TL kısmi ödeme yaptığını, ancak kalan bakiye bedeli ödememesi üzerine takip başlatıldığını, haksız ve yersiz olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına asgari %20 inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/KARŞI İDDİA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve karşı davasında; Dava ve takip konusu faturada belirtilen malların kendilerine teslim edilmediğini, ayrıca 10.000 TL kısmi ödeme yapılmış ise de malın teslim edilmemesi nedeniyle davacının sebepsiz zenginleştiğini, irsaliye faturasında malların teslim alındığına dair kendilerinden sadır olmuş imza ve kaşe bulunmadığını beyan ederek asıl davanın reddi ile 10.000 TL bedeli ödeme tarihi 08/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte istirdadını talep ve dava etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, takibe konu fatura bedellerinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca iptali ile karşı dava ise malların teslim edilmediği iddiası ile kısmen ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin tetkiki ile yapılan defter incelemesi neticesinde; davacı karşı davalı kayıtlarında dava konusu fatura miktarı kadar alacaklı göründüğü, davacı karşı davalının 08/11/2013 tarihinde 10.000 TL kısmi ödeme yaptığı saptanmıştır. Zira, taraflar arasında ticari ilişki uyuşmazlık konusu olmayıp, esas ihtilaf fatura konusu malların davacı karşı davalı tarafından davalı karşı davacıya teslim edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.
Davacı karşı davalı, faturaya konu LED ışıkların … ‘ye monte edildiğine dair bir takım fotoğraflar sunmuş ise de davalı karşı davacı taraf söz konusu ışıkların başka bir şahıstan alındığını, davacının herhangi bir teslimat yapmadığını ileri sürerek itiraz etmiştir. Yani bir başka deyişle davalı karşı davacı öncelikle malı teslim almaksızın avans ödemesi yaptığını ancak buna rağmen kendilerine mal teslim edilmediğini iddia etmektedir. Bu iddia karşısında mahkememizce taraftar arasında yazılı ya da önceye dayalı olarak süregelen ön ödemeli satım anlaşmasının bulunup bulunmadığı hususunda delil sunması, ayrıca davalı karşı davacı vekilinin 20/04/2017 tarihli beyan dilekçesi gözetilerek takip konusu faturadaki malları dava dışı üçüncü şahıslardan satın aldıklarına dair faturaları ibraz etmesi ve ayrıca bu satın alınan kişilerin de defterlerini sunması için süre verilerek bu yönde ek inceleme cihetine gidilmiştir.
Ne var ki, davalı karşı davacı taraf ön ödemeli satım olgusunu ispat edememiştir. Bu noktadan sonra kısmi ödeme 10.000 TL malın teslimi konusunda karine teşkil edecektir. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2007/2400 E, 2007/7281 K. Sayılı içtihadı) Davalı karşı davacı ön ödemeli ya da avans şeklinde satış ilişkisi ve ticari teamülünü ispat edemediği gibi dosyaya sunduğu 3.kişi şirket faturalarındaki mallar ile dava konusu mallar da uyumsuzdur. Zira, 6098 sayılı TBK’nın 207/2 (eBK 182) maddesi uyarınca asıl olan peşin satış olduğundan, davalı karşı davacının aksi yöndeki savunmasını yazılı delillerle ispatlaması gerekir. Davalı karşı davacı mevcut durumda ön ödeme ya da avans hususunu ispat edemediğinden yemin hakkı hatırlatılmış olup, yapılan yemin icrasında da davacı şirket temsilcisi … karşı taraf ile aralarında süre gelen ön ödemeli satış ilişkisi bulunmadığı, avans ödemesi yapmak suretiyle ticari ilişki bulunmadığı konusunda sebatla yemin etmiştir. Hal böyle iken, dosyadaki bilgi ve delillere göre mal teslimi vakıası sübuta erdiğinden asıl davanın kabulü ile karşı davanın reddi gerekmiş aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Asıl davanın kabulü ile;
1- … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasına davalı borçlu tarafından yöneltilen itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca iptali ile 12.420,00-TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalı borçludan tahsili için takibin devamına,
2-Alacak niteliği itibari ile likit ve belirlenebilir olması nedeni ile %20 inkar tazminatı 2.484,00-TL’nin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 848.41 TL harçtan peşin alınan 135.24 TL harcın mahsubu ile, bakiye 713,17 TL’nin davalı karşı davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı karşı davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 2.725,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı-karşı davalı tarafından sarfedilen, 42 TL posta ve tebligat masrafı, 600 TL bilirkişi masrafı, 135.24 TL harç gideri olmak üzere cem’an 777.24 TL’den ibaret yargılama giderinin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya ödenmesine,
Karşı davanın reddine,
Karşı dava yönünden Alınması gereken 44.40 TL ret harcından peşin alınan 170.75 TL harcın mahsubu ile artan 126.35 TL’nin istek halinde yatıran davacıya iadesine,
Davacı-karşı davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya ödenmesine,
Karşı davada davalı karşı davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin ve davacı şirket temsilcisinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 13/02/2019

Katip …

Hakim …

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*