Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/296 E. 2019/651 K. 26.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2016/296 Esas
KARAR NO: 2019/651

ASIL DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARŞI DAVA: Ayıp Oranında Bedel İadesi
ASIL DAVA TARİHİ: 22/03/2016
KARŞI DAVA TARİHİ : 20/06/2016
KARAR TARİHİ: 26/06/2019

Mahkememizde görülen davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkil şirket ile davalı arasındaki sipariş üzerine yurtdışından getirtmiş olduğu kimyevi ürünleri faturaları ile birlikte davalıya eksiksiz teslim etmiştir. Davalı tarafça herhangi bir itiraza uğramadığını, mal bedellerinin ödenmesi hakkında taraflar fatura tarihi itibariyle 75 günlük çeklerin düzenleneceğine dair anlaşmış ve sevkiyatların 09/10/2015 ile 15/10/2015 tarihlerinde iki parti olarak yapılacağı konusunda mutabakata varıldığını, müvekkilinin üzerine düşen edimlerini yerine getirdiğini, ancak davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmaması nedeniyle takip başlatıldığını, her ne kadar itirazında borçlunun ayıp savunması getirilmiş ise de, yasada düzenlenen ayıp ihbar sürelerinin geçtiğini, takibe kısmen itiraz edildiğini belirterek haksız itirazın iptali ile takibin devamını, %20 inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:
Davalı vekili, davacının teslim ettiği malların ayıplı çıktığını ve bu ayıbın tübitak raporu ile tespit edildiğini, müvekkilinin 1.693,30 TL analiz masrafı ödediğini, ancak alacaklı tarafından malın ayıplı olan kısmının değiştirilmediğini ve ayıp oranında indirim yapmadığını belirterek takibe ayıp oranında 28.424,11 TL tutarında itiraz ettiklerini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Karşı davada ise TBK’nın 227/2 maddesi gereğince ayrıca ayıp oranında bedel indirimine gittiklerini, bu bedelin 18.288,46 TL olduğunu, analiz masrafları ile birlikte fazlaya dair haklar saklı kalmak üzere 19.981,76 TL’nin karşı dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davacı karşı davalı tarafından tahsilini talep ve dava etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Asıl dava hukuksal niteliği itibariyle, ödenmeyen bakiye fatura alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkin olup, karşı dava ise TBK’nın 227/2 maddesi gereğince teslim edilen mal bedelinin ayıp oranında tenzili ile fazla ödenen tutarın iadesi ile analiz masraflarının tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlıklar asıl dava yönünden;
-Teslim edilen kimyasal maddelerin ayıplı olup olmadığı, ayıplıysa ayıp ihbarının süresinde olup olmadığı,
-Ayıp var ise ayıbın açık ya da gizli ayıp olup olmadığı, kullanım sonucu ortaya çıkan türde ayıp olup olmadığı,
-Satın alma formundaki ürün ile dava konusu faturalardaki ürünlerin aynı olup olmadığı, taraflar arasındaki ticari alım satım prosedürünün ne şekilde işlediği,
-Teslim edilen ürünlerin safsızlık oranı ile sözleşmede kararlaştırılan orana uygun olup olmadığı,
Karşı dava yönünden ise;
-Teslim edilen ürünlerdeki safsızlık oranı,
-Analiz masraflarının istenip istenemeyeceği konularında toplandığı anlaşılmaktadır.
Öncelikle ayıbın niteliği itibariyle hak düşürücü sürelerin işleyip işlemeyeceğinin değerlendirilmesi gerekir. TTK’nın 23/1-c bendindeki 2 ve 8 günlük süreler kullanılmakla ortaya çıkacak ayıplarda tatbik edilemez. Somut olayda alınan teknik bilirkişi raporu içeriğine göre fatura ve takibe konu kimyasal ürünün zamanla kullanılarak ve belirli tepkimeler sonucu aranan vasıfları taşıyıp taşımadığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla bu durum gizli ayıp olarak nitelendirileceğinden, yani basit ve rutin muayene ile hemen teslim anında anlaşılabilecek ayıplardan olmadığı anlaşıldığından, TBK’nın 223/2 maddesinin 2.cümlesi uyarınca olağan bir gözden geçirme ile ortaya çıkacak ayıplardan olmadığı kanaatine varılmakla ayıp ihbarının süresinde yapıldığının kabulü gerekmiştir. Nitekim davalı karşı davacı kanunun yüklediği ihbar ödevleri yerine getirerek ayıp oranında bedelde tenzil talep etmiştir. Diğer yandan TBK’nın 231/1. maddesinin 2.cümlesi uyarınca da asıl davada daimi def’i hakkı söz konusudur. Zira yukarıda da belirtildiği gibi Davalı karşı davacı tarafından ayıp bildirimi makul süresinde mail yoluyla bildirilmiştir. Ayıp ihbarı süresindedir.
Kök raporda belirtildiği üzere … Merkezi’nin verilerine tarafların itirazları üzerine mahkememizce tayin edilen 07/02/2017 tarihli inceleme gününde bizzat taraf vekillerinin huzurunda davalının şirket maddesinin bulunduğu depodan analiz için kâfi miktarda örnekler alınmış olup, analiz yapılması cihetine gidilmiştir. Merlab raporunda ise analiz metotları ve değerlendirmelerin nasıl yapıldığına dair herhangi bir açıklama olmadığından teknik bilirkişi heyeti tarafından itibar edilmemesi mahkememizce de isabetli görülmüştür. Dava konusu Smf Floerger firmasının ürettiği kimyasal madde ile ilgili içerisindeki anorganik madde miktarının sözleşmede istenen vasıflara uymadığı anlaşılmıştır. Davacı vekili her ne kadar itirazlarında ısrarlı bir şekilde tetkik edilen örneklerin kendileri tarafından temin edilen ürünler olup olmadığının meçhul olduğunu ileri sürmüş ise de, ayıplı mal teslim etmediği yönündeki ispat külfeti davacı üzerinde olduğu gibi inceleme gününde de bizzat her iki taraf vekilinin huzurunda numuneler alınmıştır. Ancak davacı karşı davalının bu itirazı soyut kalmış olup, teslim ettiklerinden farklı bir madde incelendiğine ilişkin somut bir delil sunabilmiş değildir.
Teknik ek raporda kimyasal ürünlerin ayıba tekabül eden ayıplı mal bedelinin 706,04 TL olduğu belirtilmiştir. Yani ayıp oranında indirim miktarının bu tutar olduğu sabittir. Bu miktarı aşan tutara ilişkin olan ayıp iddiası kabule şayan değildir. Dolayısıyla asıl dava yönünden davanın kabulü ile karşı dava yönünden ayıpta bedel indirimi ve ödenen tutarın iadesine ilişkin bedelin ek raporda tespit edilen tutar kadar kısmen kabulü gerekmiştir.
Karşı davada analiz masrafı da müddeabihe eklenerek talep edilmişse de, bu kalem tespit gideri mahiyetinde olup yargılama giderine dahil edilerek haklılık oranında taraflara paylaştırılması gerekmiştir. (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2016/2485 Esas, 2017/4070 Karar sayılı, 21/11/2017 günlü emsal kararı)

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Asıl davanın KABULÜ ile,
1-İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… E. Sayılı icra takip dosyasına yöneltilen itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca iptali ile, 28.424,116-TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak avans faizi ile birlikte tahsili için takibin devamına,
2-Alacak niteliği itibariyle likit ve belirlenebilir olduğundan %20 inkar tazminatı 5.684,82-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 1.941,65 TL harçtan peşin alınan 485,42 TL harcın mahsubu ile 1.456,23 TL bakiye harcın davalı karşı davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı karşı davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 3.410,89 TL nispi vekalet ücretinin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı karşı davalı tarafından sarf edilmiş bulunan 2.100 TL bilirkişi gideri, 155 TL posta tebligat gideri, 514,62 TL harç giderleri olmak üzere cem’an 2.769,62 TL’den ibaret yargılama giderinin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya ödenmesine,
Karşı dava yönünden; davanın KISMEN KABULÜ ile,
1- 706,4-TL’nin karşı dava açılış tarihi 20/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak avans faizi ile birlikte davacı karşı davalıdan alınarak davalı karşı davacıya ödenmesine,fazlaya dair istemin reddine,
2-Alınması gereken 48,25 TL harçtan peşin alınan 341,00 TL’nin mahsubu ile artan 292,75 TL harcın istek halinde yatıran davalı karşı davacıya iadesine, davalı karşı davacı tarafından sarf edilen 77,45 TL harcın davacı karşı davalıdan alınarak davalı karşı davacıya ödenmesine,
3-Davalı karşı davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 706,40 TL vekalet ücretinin davacı karşı davalıdan alınarak davalı karşı davacıya ödenmesine,
4-Davacı karşı davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddolunan tutar üzerinden hesap olunan 2.725 TL vekalet ücretinin davalı karşı davacıdan alınarak, davacı karşı davalıya ödenmesine,
5-Karşı dava kapsamında karşı davacı tarafından sarf edildiği anlaşılan tespit gideri mahiyetindeki 1.693,30 TL analiz masrafı, 200,00 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.893,30 TL yargılama giderinin haklılık durumu gözetilerek 66,90 TL’sinin davacı karşı davalıdan alınarak davalı karşı davacıya ödenmesine, bakiye miktara ilişkin talebin reddine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*