Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/256 E. 2023/146 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/256 Esas
KARAR NO : 2023/146

DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı)
DAVA TARİHİ : 14/03/2016
KARAR TARİHİ : 16/02/2023
KAR. YAZ. TARİHİ : 08/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; davacının dava dışı…Ltd. Şti’nin %40 oranında hissedarı olduğu, şirketin diğer hissedarlarının davacının kardeşi … (%9), …’ın kızı olan … (%31) ve davalı … (%20) olduğu, şirketi temsile yetkili müdürün 2016 yılına kadar … olduğu, …’un şirkete ait İstanbul … Mah. … Ada … Parsel 221,36 m2 miktarlı ve arsa niteliğindeki sayılı taşınmazı 1.000.000 TL bedelle diğer davalı olan…Limited Şirketine 06.01.2016 tarihinde sattığını, benzer olarak İstanbul Beşiktaş, … Mahallesi… Ada (Eski …Ada) 108 Parsel sayılı taşınmazı 1.500.000 TL bedelle 22.12.2015 tarihinde diğer davalı … İnşaat Ticaret ve Sanayi Limited Şirketine sattığını, bu satışların ehliyetsiz, muvazaalı, şirket sermayesini azaltıcı ve ortaklardan mal kaçırmaya yönelik işlemler olduğunu, bu satışların şirket sözleşmesi ile müdüre verilen yetkilerin aşılması suretiyle kullanıldığını, rayiç değerin çok altında satım gerçekleştirildiğini, taşınmazların ilkinin. 5.000.000 TL, ikincisinin 6.000.000 TL değerinde olduğu, … Limited Şirketinin ortaklarının …’ın çocukları … ve … oldukları, satıcı ve alıcı şirketlerin aynı binada faaliyet gösterdikleri, bu taşınmazlar dışında 5 ayrı taşınmazın daha devrinin aynı dönem içinde gerçekleştirildiği, durumun davacıdan gizlendiği, bu konu hakkında bilgi almak üzere İstanbul … Noterliği’nin …Yevmiyeli ve 29.01.2016 tarihli ihtarnamesinin keşide edildiği, cevabi olarak Ankara … Noterliği’nin 16.02.2016 tarih ve … yevmiyeli ihtarnamesi ile bu bilgilerin şirket sırrı olduğu, şirket merkezinde bizzat verileceğinin bildirildiği ancak bu imkanın dahi sağlanmadığı, bu sebeple inceleme yapıldığında durumun anlaşıldığı beyan edilerek, ilgili taşınmaz tapu kayıtlarının iptali ile…İnşaat adına tapuya tesciline, mümkün değilse fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere her bir taşınmaz için 25.000 TL olmak üzere 50.000 TL tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … İnşaat Tic. ve San. A.Ş. vekili asıl davaya cevap dilekçesinde özetle;
Davacı tarafından harç eksik yatırılmış olup tamamlatılması gerektiğini, davada görevli Mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleri olup, davacı davayı hatalı bir şekilde Asliye Ticaret Mahkemesinden ikame ettiğini, taşınmazın eski maliki… şirketi ekonomik olarak dar boğazda olduğu için müvekkili şirkete olan borcunu ödeyememiş ve müvekkil ile…şirketi ile yapılan görüşmeler neticesinde taşınmaz devri ile borcun kısmen ödenmesine ve devri yapılan taşınmaz bedellerinin müvekkilinin alacağından mahsup edilmesine karar verildiğin, dolayısıyla ekonomik hayatın doğal bir gerçeği olarak müvekkili şirket nakit sıkıntısı içinde olan…İnş.Ltd.Şti.’nin münferiden yetkili ortağı ve Müdürü olan … ile çok sıkı bir pazarlık yaptığını, bu çerçevede yapılan ve süregelen görüşmelerde sıkı pazarlıklardan sonra Beşiktaş’taki taşınmaz 1.500.000,00 TL bedelle Fatih’teki taşınmaz ise 1.000.000,00 TL bedelle satışı hususunda tarafların anlaştığını, dava konusu taşınmazlar üzerlerindeki hacizler ile birlikte satın alındığını,
satış işlemi yapıldıktan sonra dahi müvekkil şirket eski malik …İnşaat şirketinden alacaklı olduğunu, 29.06.2016 tarihi itibariyle müvekkilinin eski malikten cari alacağı 2.745.676,10 TL olduğunu, borçlu eski malik… İnşaat şirketi kendi borcunu ifa etmemesi sebebiyle herhangi bir ödeme yapılmayacağını, satış bedelinin yüksek tapu harçları ve noter masraflarından kurtulmak amacıyla düşük gösterildiğini, ayrıca söz konusu taşınmazların bulunduğu bölgede imar olup olmadığı araştırılmalı, değer tespiti yapılırken bu hususlara dikkat edilmesi gerektiğini, davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen dava dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı …İnşaat ve Turizm Limited Şirketinin %40 hissedar olduğunu, şirketin diğer hissedarlarının %9 hisseye sahip müvekkilinin kardeşi … ile %31 hisseye sahip …’ın kızı … ve %20 hisseye sahip yeğenleri …’un olduğunu, şirket müdürü … tarafından yapıla dava dışı …Limited Şirketi’ne ait taşınmazla ilgili satış işleminin ehliyetsiz olarak muvazaalı, şirket sermayesini azaltıcı ve ortaklarından mal kaçırmaya yönelik olduğunu, İstanbul, Fatih İlçesi, Seyitömer Mah…. ada, … parsel sayılı 6 nolu taşınmazın davalı … adına olan tapu kaydının iptali ile dava dışı… Limited Şirketi adına tapu kayıt ve tesciline, tapuya aynen kayıt ve tescilinin mümkün olmaması halinde, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere şimdilik 50.000,00-TL tazminatın dava tarihinden itibaren ticari temerrüt faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ve…Limited Şirketi’ne ödenmesine, taşınmazın 3. Şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi için yargılama neticesine değin tedbir kararı verilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalılara yüklenmesine ve davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili asıl ve birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine açılan tapu iptal tescil davası malvarlığına ilişkin bir dava olduğundan HMK 114. maddesi gereği, dava şartlarından olan görev itirazı nedeniyle Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini, davacı…Ltd:Şti. adına kayıtlı “İstanbul İli Büyükçekmece İlçesi Beykent Sanayi Sitesi …Ada … Parsel … Nolu dükkan ile 191 nolu dükkan” ları oğlu … adına satmış satıştan doğan bedelleri ise ödemediğini, davacı tamamen kötüniyetli olarak ….Ltd.Şti.adına kayıtlı taşınmazları oğlu adına devretmiş ancak bunların bedelini …Ltd.Şti.’ne ödememiş olduğunu, bu alacaklarla ilgili olarak davacının oğlu… aleyhine icra takibi yapılmışsa da borçlu tarafından takibe itiraz edildiğini, Davalı şirketin hiçbir menfaatini korumadığı gibi …Ltd.Şti. adına kayıtlı taşınmazı oğluna satarak dürüstlük kuralına aykırı hareket ettiğini, Davalı bu satışlarla şirketten mal kaçırmaya çalıştığını, bu alacakların tahsili için gerekli işlemler müvekkil tarafından titizlikle takip edildiğini, bu husus davacının kötüniyetinin ispatı olduğunu, birleşen dosyada iptal ve tescili talep edilen taşınmaz KDV dahil 160.000,00 TL bedelle … isimli şahsa satıldığını, satış bedeli … tarafından yetkilisi olduğum şirketin … IBAN nolu banka hesabına aktarıldığını, bu satış işleminde herhangi bir usulsüzlük olmadığı gibi satış piyasa rayiç fiyatı üzerinden yapıldığını, taşınmazın bedeli davacının iddia ettiği gibi olmayıp bu husus bilirkişi incelemesiyle ortaya çıkacağını, iptal ve tescili talep edilen taşınmazlar yetkilisi olduğum şirketin …şirketine olan borcundan mahsup edilmek üzere hacizli olarak satıldığını, ayrıca bu taşınmazların tamamı davacının bilgisi ve onayıyla satıldığını, zira davacının oğluna yapılan satışlardan haberdar iken iptal ve tescili talep edilen taşınmazların satışından haberdar olmaması hayatın olağan akışına uygun olmadığını, davacının iddia ettiği gibi danışıklı bir satış işlemi söz konusu olmayıp, satış üzerindeki hacizlerle birlikte rayiç bedel üzerinden yapıldığını, davacının satılan taşınmazın rayiç bedelin çok altında satıldığı iddiası da gerçeğe aykırı olup ortada herhangi bir muvazaa söz konusu olmadığı gibi, rayiç bedelin altında satışı yapılan taşınmaz da söz konusu olmadığını, tüm bu hususlar müvekkil ile taşınmazı satın alan şirket arasında herhangi bir danışıklı hareket olmadığını, taşınmazın borca mahsup edilmek üzere davacının da izni ve bilgisiyle satıldığını açıkça gösterdiğini, davacının iddia ettiği gibi muvazaalı bir satışın olmadığı, taşınmazın rayiç bedelinin üzerinde satıldığını, tekrar etmek gerekirse davaya konu taşınmazlar, ihtiyaç sebebiyle ve şirketin içinde bulunduğu zor durumdan şirketi kurtarmak amacıyla satıldığını, zira yukarıda açıklandığı üzere şirket ödeme güçlüğü içerisinde olduğundan diğer davalı … Şirketine olan borçlarını ödeyememiş ve bu sebeple taşınmazların … Şirketine satışı yapıldığını, ayrıca iptali ile tescili talep edilen taşınmazlar yetkilisi olduğu …Ltd.Şti’nin sahibi olduğu tek malvarlığı olmadığını, TTK. 127. Maddesinde şirket malvarlığının neler olduğu açıkça belirtildiğini, buna göre şirket malvarlığı olarak ticaret sicil gazetesinden görüleceği üzere ticari malları, tesis makine ve cihazları, iş makineleri, taşınmazlar, demirbaşları, birikmiş amortismanlar olmak üzere TTK. nun 127. Maddesinde sayılan malvarlığı bulunduğunu, satışı yapılan taşınmazların şirket faaliyetiyle hiçbir ilgisi olmadığından davacının, şirketin varlığını sürdürebilmesi için hayati öneme haiz olduğu iddiası da gerçek dışı olup davaların reddini talep etmiştir. (asıl ve birleşen davaya cevap olarak tek cevap dilekçesi sunulmuştur)
Tanık beyanlarında;
Davalı tanığı … “2015 yılında… şirketinin mali durumu kötüleşti davacı … beyden davalı … ve … toplandık taşınmazları satıp borçlarımızı ödeme kararı aldık öncelikle 2 dükkanın …’ın oğlu…’a 800.000,00 TL’ye satışı hususunda anlaşıldı 200.000,00 TL ödendi geri kalan ödenmedi bu nedenlerle dolayı çeklerimiz yazıldı … şirketine de borcumuz vardı araçlarını kullanıyorduk mazot alıyorduk çeklerimiz yazıldığı içinde bankalardan kredi alamadık, çek karnesi de alamadık bunun üzerine 2 taşınmazı da … şirketine sattık, evi de kanser hastası olan …’a talebi üzerine sattık taşınmazlar değerinde satıldı, haciz olanlar haciz ve ipotekleri ile birlikte satıldı … şirketi ile taşınmazların satılmasına ilişkin ayrı bir sözleşme yapıldı, şahitlik ücreti istemiyorum… çöp toplama işi ve nakliye işi yapmaktayız araçları satma imkanımız bu nedenle yoktur taşınmazların bu işlerle ilgisi yoktur”
Davalı tanığı…”Mali ödemelerden çektiğimz sıkıntılar nedeniyle atıl durumda bulunan gayrimenkulleri sattık daha önce de bu şekilde olmuştur muvaza bulunmamaktadır, Harman şirketinden araç gereç kiraladığımız gibi ödünç para da alıyorduk, bu şirketi de değeri karşığında taşınmaz satılmıştır, üzerlerindeki icralar dahil olmak üzere satılmıştır, ve ayrıca banka ipotekleri de vardır, yanımızda çalışan ve akrabamız olan Emin beye değeri üzerinde satılmıştır, şahitlik ücreti istemiyorum’… 2015 yılında taşınmazlar satıldığı sırada 20 milyon TL şirketin borcu vardı, yalnız bunlar satılmadı başka arsalar da satıldı borçlar ödendi, SGK yatırıldı…hizmet sekteründe hizmet verdiğimizden bu hizmetin gereği araç ve gereçleri de bunun için araçları satmadık, Beşiktaş da satılan yerler metrup boş evlerdi”
Davacı tanığı … “… şirkette %40, …’ta %20 hisse sahibiydi, bu ikisi birlik olarak şirketin yönetimini ele geçirdiler …’a herhangi bir bilgi vermediler. …’ı dinlemediler şirketi öyle bir borçlandırdılar ki banka kanalı ile …’ya para gönderiyorlardı ancak parayı elden tahsil ediyorlardı 2015 yılında da şirketin taşınmazlarını sattılar, bir bir iki ay içerisinde taşınmazları sattıp kendi üzerlerine aldılar, … şirketi hiçbir iş yapmamasına rağmen örneğin Harman şirketi mazot almasına rağmen çeki … şirketi veriyordu, böylelikle … şirketine malzeme sağlıyorlardı. Allah korkusunun kalmadığını düşünüyorum, Nazım beyin çocuklarına ben bakıyorum…Bilirkişi incelendiğinde o tarihlerde… herhangi bir iş yapmadığı, ancak mazot alıp parasını ödemediği ortaya çıkacaktır. Ayrıca yapılacak bir iş örneğin iki trilyon mazot yakıyorsa beş trilyon mazot faturası alıyorlardı, bunlar eski para ile söyledim….’nın bu malları satmasını gerektirecek bir borcu da yoktu dediğim gibi kendiler…’yı borçlandırdılar. Ayrıca Zeytinburnundaki taşınmazı 27 milyon etmesine rağmen kayıtlarda 11 milyon gösterdiler, fazlasını el altında aldılar, yine villa 10-15 milyon etmesine rağmen 1 buçuk milyona satmış gösterdiler. Paşa da bulunan 3-4 katlı binanın sadece dükkanı 8 milyon etmesine rağmen 1.050.000,00 TL’ye sattılar. Aradaki farkıda deftere işlemediler.. …’a iki taşınmaz satılmıştır. Babası … bu iki taşınmazın parasını elden ödedi. Ancak bunu fırsat bilerek dava açtılar. 200 bin TL peşin vermişti. 600 bin TL’yi de elden ödedi her ikisine de şahidim. …beyin … şirketinden 600 bin TL alacağı vardı. 600 Bin TL’Yİ mahsup edin dedi gereğiye 200 bin TL kalıyordu…Ben hesaplaştıklarını gördüm 600 bin TL dediğim gibi elden daha sonra verilmedi. Nazım beyin alacağından mahsup edildi” beyanlarında bulundukları görülmüştür.
Hesaplama Uzmanı, Gayrimenkul Değerleme Uzmanı, SMMM, Konu Uzmanı bilirkişi heyetinin 27/05/2021 tarihli 29 sayfadan ibaret raporunda özetle; dava konusu üç taşınmazın davacı şirket tarafından ekonomik zorluk içinde bulunduğu bir dönemde satıldığına ilişkin mali veriye rastlanmadığı, taşınmazların her birinin gerçek değerinin yarısı miktar ile satıldığı, olan (2.660.000 TL) ve olması gereken satış miktarı (5.564.103,95 TL) arasındaki farkın 2.903.658 TL olduğu, satış değerini etkileyecek haciz ve ipotek yükünün bulunmakla birlikte söz konusu yükümlülüğün alıcılar tarafından yerine getirildiğine yönelik bir bilgi ve belge kayıt bulunmadığı, aksine yüklü miktarlı bir ipoteğin alıcının borcu için verildiği, bir haciz işlemine konu icra takibinin satıcı tarafından satış sonrası ödendiği, şirketin konusunun taşınmaz alım satımı olmadığı, satılan malvarlığı miktarının şirket kalan malvarlığı içerisinde önemli miktarda malvarlığı olarak değerlendirilemeyeceği, somut işlemlerin kısmi muvazaalı olduğu, ne var ki bedelde muvazaanın tapu iptaline yol açmayacağı, bunun yerine ödenmeyen kısmın ifasının talep edilebileceği belirtilmiştir.
Hesaplama Uzmanı, Gayrimenkul Değerleme Uzmanı, SMMM, Konu Uzmanı bilirkişi heyetinin 21/06/2022 tarihli 7 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; Kök rapora ilişkin tarafların itirazları maddeler halinde yukarıda detaylı olarak değerlendirilmiş olup, teknik, hukuki ve mali anlamda kök rapordaki görüş ve kanaati değiştirecek nitelikte herhangi bir husus bulunmadığı belirtilmiştir.
Mahkememizin 22/09/2022 tarihli celse 1 no.lu ara kararı gereğince bilirkişi heyetinde Gayrimenkul Değerleme Uzmanı’ndan 2. Ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Gayrimenkul Değerleme Uzmanı bilirkişinin 29/11/2022 tarihli 4 sayfadan ibaret 2. ek raporunda özetle; Taşınmazların satış tarihinden sonra İmar Barışı kapsamında yapı kayıt belgesi olduğuna dair itirazların, taşınmazın yasal değerini etkileyecek bir durum olmadığı, ruhsatlı ve kat irtifakı bulunan taşınmazlar hakkında herhangi bir ceza ve yıkım encümen kararı bulunmadığı tespit edildiğini, bununla birlikte taşınmazlarda büyümeler var ise, bu alanları yapı kayıt belgesinin geçerliliği tespit edildikten sonra, Yapı Kayıt Belgesinin 2.aşaması olarak bilinen taşınmazların yeni projesi çizilerek tapu müdürlüğünde tescil edilmeden, yapılan büyümelerin yasallık kazanamayacağı tespit edildiğini, bu nedenle kök raporda belirtilen ruhsata esas alanlar üzerinden hazırlanan kök raporda tespit edilen taşınmazların değerlerine dair görüşlerin aynen korunduğunu belirtmiştir.
Islah; asıl ve birleşen davacı vekilinin 18/06/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile;
İstanbul, Fatih, Seyitömer Mah. … ada, … parsel sayılı taşınmaz için, dava dilekçesinde 25.000.-TL.sı istenilmiş olup, alacak miktarı 1.160.259.-TL.sı artırılarak, 1.185.259.-TL.sının ticari temerrüt faiziyle birlikte…Ltd.Şti.ne ödenmesine karar verilmesini,
İstanbul, Beşiktaş, Ortaköy Mah. …Ada, …parsel sayılı taşınmaz için dava dilekçesinde 25.000-TL.sı istenilmiş olup, alacak miktarı 1.502.000-TL. artırılarak, 1.527.000-TL nın ticari temerrüt faizi ile birlikte …Ltd.Şti.ne ödenmesine karar verilmesini,
İstanbul, Fatih, Seyitömer Mah. … ada, … parsel sayılı taşınmaz için, dava dilekçesinde 50.000.-TL istenilmiş olup, alacak miktarı 141.399-TL artırılarak, 191.399-TL.nın ticari temerrüt faizi ile birlikte …..Ltd.Şti.ne ödenmesine karar verilmesini,
Bilirkişiler tarafından taşınmazlar için olması gereken satış miktarı 5.564.103.95-TL üzerinden harcın tamamlanmış olması sebebiyle yeniden harç alınmasına yer olmadığına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Dava, davalının şirket müdürü olarak davacının ortak olduğu şirkette devredilen taşınmazların değerinin altında satıldığı ve şirketin zarara uğradığı iddiasına dayalı olarak şirket müdürü ve tapu malikleri hakkında terditli olarak açılan tapu iptali ve tescil talebi, aksi halde tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda; Dava bir limited şirket malvarlığında yer alan üç taşınmazın devrine yönelik işlemin iptali ile taşınmazların şirket malvarlığına iadesi talebiyle açılmıştır. Davacının ileri sürdüğü temel husus devir işleminin ortaklar kurulu kararı olmadan yapılması sebebiyle yöneticinin devir yetkisinin bulunmaması ve işlemin şirket malvarlığını çoğunluk oluşturan ortaklara geçirme amacıyla muvazaalı olarak hareket etmeleridir. Davalı taraf savunması ise devri gerçekleştirilen taşınmazların şirket malvarlığı içinde “önemli” sayılacak bir seviye oluşturmadığı gibi faaliyet için kullanılan taşınmazlardan da olmadıkları ve taşınmazlardan ikisinin şirketin borçlu olduğu şirkete rayiç değeri üzerinden ancak üzerinde bulunan haciz ve ipotekler dikkate alınarak satılmış olmasıdır.
Davacının ortağı olduğu şirketin devirlerin gerçekleştiği 2015 yılı sonu ve 2016 yılı sonu itibariyle, öz kaynaklarının 15.145.260,13 ve 15.245.814,01 TL olduğu, 2015 yılı sonu ve 2016 yılı sonu itibariyle dönen varlıklarının kısa vadeli karşılama oranının 1’e yakın olduğu, bu haliyle şirketin 2015 yılı ve 2016 yılı sonu itibariyle duran varlıklar kalemlerinde yer alan taşınmaz satmak suretiyle borcunun ödeme zorunluluğundan söz edilemeyeceği, davacı şirket bilançolarından böylesi bir işlemin ticari zorunluluktan kaynaklandığına ilişkin veri elde edilememiştir.
Tarafların yani … ile alıcıların satışın gerçekleşmesi konusuda iradelerinin bulunduğu; bu nedenle satışa yönelik göstermelik bir irade beyanından söz edilmeyeceği kabul edilmelidir. Zira her iki taraf da aralarında bağış, kat karşılığı inşaat gibi başka sözleşmeyi gizleme maksadıyla hareket etmemiş; tam tersine gerçekten de satış maksadıyla hareket etmiştir. Üstelik satış bedeli olarak tapuda gösterilen miktarın ödendiği de hem faturalardan hem ticari defterlerden hem de satış senetlerinden anlaşılmaktadır. Taraflar, satışta hemfikirdiler ve gösterilen işlem ile gerçek işlem bu anlamda uyumludur; fakat gösterilen bedel (sözleşmenin bazı şartları) ile gerçek bedel farklı olup bu durum kısmi muvazaa olarak kabul edilmiş olup taşınmazların her birinin gerçek değerinin yarısı miktar ile satıldığı bilirkişi raporu ile sabit olup bedelde muvazaanın tapu iptaline yol açmayacağı, bunun yerine ödenmeyen kısmın ifasının talep edilebileceği kanaati ile davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Asıl davada; 1.527.000 TL ve 1.185.259 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi (avans) ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile …Ticaret Sicil Müdürlüğü … sicil nolu…Turizm Limited Şirketine verilmesine,
2-Birleşen davada; 191.399 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile …Ticaret Sicil Müdürlüğü …sicil nolu …Turizm Limited Şirketi’ne verilmesine,
3-Asıl dava yönünden;
a-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 185.274,41-TL ilam harcından peşin alınan 142.837,12‬-TL harcın mahsubu ile (853,88-TL peşin harç + 28.04.2016 tarihli 41.839,00-TL, 05.04.2018 tarihli 48.670,84-TL + 15.06.202 tarihli 51.473,40-TL’lik tamamlama harçları toplamı) bakiye 42.437,29‬-TL ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-Davacı tarafından yatırılan 142.837,12-TL peşin harç ve 29,20-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 142.866,32‬-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,

c-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 232.367,77-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
d-Davacı tarafından yapılan 8.615,45-TL yargılama gideri davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
e-Davalılar tarafından yapılan masrafların üzerilerinde bırakılmasına,
4-Birleşen dava yönünden;
a-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 13.074,46-TL ilam harcından peşin alınan 853,88-TL harcın mahsubu ile bakiye ‬12.220,58‬-TL ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-Davacı tarafından yatırılan 853,88-TL peşin harç ve 29,20-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 883,08-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
c-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 29.709,85-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,

Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 16/02/2023

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır