Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/193 E. 2020/845 K. 16.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/193 Esas
KARAR NO : 2020/845
DAVA : Tazminat (Haksız İhtiyati Tedbirden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/02/2016
KARAR TARİHİ : 16/12/2020

Mahkememizde görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkillerinden … ni işleten şirket ile diğer davacı müvekkilin şirketin ortağı iken davalının müvekkiller aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2010/… Esas sayılı icra dosyası ile 319,694TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, açılan itirazın iptali davasının … Asliye Ticaret Mahkemesin 2011/… Esas sayılı davalı tarafça daha önce … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/… esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilerek hükmün yargıtayca onandığını, yargılama esnasında müvekkili …in ve davacı şirketin mal varlığı ve hakları üzerine tedbir konulduğunu, SGK nezdindeki hak ediş alacaklarını dava sonuna kadar bloke konularak tedbir uygulanması nedeni ile şirketin ayrıca tüm alet ve ekipmanlarına el konması nedeni ile şirketin fiilen ve hukuken çalışamaz hale geldiğinden zarara uğrandığını, müvekkilinin sağlık ruhsatını devretmek zorunda kaldığını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik … Şti yönünden 10.000 TL manevi ve 1.000 TL maddi tazminatın ve diğer müvekkili bakımından 10.000 TL manevi ve 1.000 TL maddi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı davaya yanıt vermemiştir. Yargılama esnasında vermiş olduğu dilekçede ise raporda belirtilen zarar miktarı ile mahrum kalınan karın haciz ve tedbir işlemleri ile illiyet bağı kurulamadığını, devir işlemlerinin kendisinin kusuru ile herhangi bir ilgisi bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, haksız ihtiyati tedbir nedeni ile maddi ve manevi tazminat isteklerine ilişkindir.
Mahkememizce öncelikle muhasebeci bilirkişi vasıtasıyla defter ve belgelerin incelenmesine karar verilmiştir. Dosyaya sunulu devir sözleşmesine göre davacı şirketin dava dışı şirkete 20/10/2010 tarihinde 1.500.000,00 TL bedel üzerinden devredildiği, devir dolayısıyla dava dışı firmadan alınan 325.000,00 TL bedelli çeke ilişkin olarak … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 20/12/2010 tarihli yazısına binaen tedbir konulduğu, bir kısım çek bedellerin ise öncesinde ödenmiş olduğu, davacının dava tarihinde 1.000.000,00 TL’sinin olduğu ve açılmış olan davaya ve yapılan tedbir işlemlerine binaen devir yapıldığının ispatlanamadığı anlaşılmıştır. Ayrıca haciz tutanağı uyarınca şirket varlıklarının davacı şirket yedieminliğine bırakıldığı ve herhangi bir muhafaza işleminin olmadığı anlaşılmaktadır. SGK’nın cevabi yazısı uyarınca da davacı şirketin kurumdan olan alacağına blokaj uygulanmışsa da 18/01/2011 tarihli yazı sonrasında tedbirin kaldırılarak ödemenin yapıldığı anlaşılmaktadır.
Ayrıca davacı şirketin devir tarihli 20/10/2010 olmasına rağmen davalı tarafından tedbirlerin daha sonra 10/12/2010 ile 25/12/2010 tarihleri arasında konulduğu, davacıların zararının ne şekilde olduğu, uygulanan tedbir ve haciz işlemlerine binaen illiyet bağının dosya kapsamında tespit edilemediği görülmüştür.
Defterlerin incelenmesinde 2008 ve 2009 yıllarına nazaran haciz ve tedbir uygulanan 2010 yılında davacı şirketin zarara uğradığı tespit edilmiş ise de, bu hususun davalının kusuru sonucunda meydana geldiği, tıp merkezinin devrinin uygulan haciz ve tedbir işlemleri ile bağlantılı olduğu anlaşılamamıştır. Nitekim yukarıda da belirtildiği üzere davalı tarafından uygulan tedbirlerin devir tarihinden sonra olduğu sabittir.
Davacı … vekili rapora itiraz ederek devir tarihindeki şirket rayiç bedellerinin tespitini ve maddi zararın hesaplanmasını talep etmişse de verilen kesin süreye rağmen belirlenen masraf avansını yatırmadığı anlaşılmıştır. Burada zararı ve illiyet bağını davacılar ispat etmekle mükelleftir. Delil avansının süresinde yatırılmaması ve önceki alınan kök ve ek raporlar ile gerek illiyet bağının gerekse de tedbir eylemleri ile bağlantılı olan zararların net bir şekilde ortaya konulamaması nedeni ile davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-İspatlanamayan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40-TL harçtan peşin alınan 375,75-TL harcın mahsubu ile artan 321,35-TL harcın istek halinde yatıran davacılara iadesine,
3-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince (HMK’nın 57. maddesi uyarınca davacıların ihtiyari dava arkadaşı oldukları gözetilerek); davacı … San. Ve Tic.Ltd. Şti. yönünden manevi tazminat açısından 4.080,00-TL, maddi tazminat açısından 1.000 TL, diğer davacı … talebi yönünden manevi tazminat açısından 4.080,00 TL, maddi tazminat açısından 1.000,00 TL vekalet ücretlerinin belirtilen şekilde davacılardan ayrı ayrı tahsil edilerek davalıya ödenmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı … vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 16/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*