Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/19 E. 2020/791 K. 02.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/19 Esas
KARAR NO : 2020/791
DAVA : Trafik Kazası Nedeniyle Daimi Maluliyet Tazminatı
DAVA TARİHİ : 07/01/2016
KARAR TARİHİ : 02/12/2020

Mahkememizde görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, 24/02/2010 tarihinde, sigortalı araç sürücüsü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … Bulvarında seyir halindeyken yaya olarak karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkiline çarparak ağır yaraladığını, akabinde müvekkili … ‘ne kaldırıldığını, yapılan müdahalede kafa travması ve sol bacakta kırıklar tespit edilip ameliyata alındığını ve hastanede 10 gün yatılı kaldığını, neticede müvekkili daimi sakat kaldığını belirterek şimdilik 1.000,00-TL daimi maluliyet tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan tanzimini talep ve dava etmiş olup, davacı vekilinin bilahare vermiş olduğu ıslah dilekçesinde talebini 33.793,96-TL’ye arttırdığı görülmüştür.
SAVUNMA:
Davalı vekili, müvekkili şirketin fiili ve yasal sigorta uygulamaları çerçevesinde, düzenlemiş olduğu sigorta poliçesi teminat limitleri ile sigortalısının ispatlanabilen kusuru oranında meydana gelen ve yine ispatlanabilen gerçek zarardan sorumlu tutulabileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, trafik kazası nedeniyle davacıda meydana gelen daimi maluliyet (efor kaybı) tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden 24/02/2010 günü 19:30 sularında … Cad. Üzerinden dava dışı sürücü …’nun idaresinde olan … plakalı otomobilin sağ taraftan yolun karşısına geçmek isteyen davacıya çarparak yaralanmasına sebebiyet verdiği anlaşılmıştır. Ceza mahkemesinden alınan bilirkişi raporunda davacı …’a tam kusur yüklenmiştir. Ancak yine ceza mahkemesince ATK’dan alınan rapora göre sürücünün de meskun mahalde hızını kontrol etmemesi nedeniyle bir miktar tali kusur verilmiştir. Bu bağlamda … Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2010/… esas, 2013/… karar sayılı ceza ilamı ile de dava dışı sürücünün Adli Para Cezası ile tecziyesine karar verildiği, kararın kesin olduğu anlaşılmıştır.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/… esas 2014/… karar sayılı dosyasında da manevi tazminat ile bakıcı gideri talep edildiği o dosyada da dava dışı sürücü …’na %25 oranında kusur tayin edilmiştir. Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesinde de makine mühendisi tarafından benzer gerekçelerle davacıya %75 davalıya %25 kusur verildiği görülmüştür. Buna göre tazminatın hesap unsurunda davalının sigortalısı olan sürücünün %25 kusurlu olduğu kıstas alınmıştır.
ATK’dan alınan maluliyet raporunda da “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine” nazaran %10.3 daimi iş gücü kaybı tespit edilmiştir. Özellikle Anayasa Mahkemesi’nin 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/07/2020 tarihli 2019/40 esas 2020/40 karar sayılı iptal kararı ile 14/04/2016 tarihli ve 6704 sayılı kanunun 3. maddesi ile değiştirilen 2918 sayılı KTK’nın 90. maddesinin 1. Cümlesinde yer alan “..ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda..” ibaresinin anayasaya aykırı olduğundan bahisle iptal edildiği, eldeki davada uygulanan genel şartlarda düzenlenmiş Özürlülük Ölçütü Yönetmeliği’nin TBK’nın 55. maddesinde hükme bağlanan tazminat hukukunun genel ilkeleri uyarınca artık uygulanma imkanı kalmadığı anlaşıldığından, HMK’nın 33. ve 281/2 maddesi ile Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2016/19841 Esas 2020/6786 Karar sayılı 01/07/2020 tarihli emsal nitelikli içtihadı uyarınca iptal kararının kesinleşmemiş tüm davaları da etkileyeceği, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarının usulü kazanılmış hakların istisnasını teşkil edeceği, Anayasanın 153/5. fıkrasında iptal kararlarının geriye yürümeyeceği düzenlenmişse de bu hüküm müktesep haklarla sınırlı olup, anayasaya aykırılığı sübuta ermiş yasa kuralının derdest davalarda himaye görmesinin hukuk devleti ilkesinin ruhuna aykırı olacağı nazara alınarak çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliğinin uygulanmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Yine aynı bağlamda hesap yapılırken yaşam gerçeklerine en uygun olan PMF 1931 bakiye yaşam tablosu ile bilinmeyen dönem açısından %10 arttırım ve iskontolama suretiyle progressif rant formülü ile tazminatın tespiti de yerindedir. Öte yandan, karar tarihine en yakın güncel asgari ücret artışları da re’sen gözetilmiş olup davacı vekilince de buna uygun olarak talep arttırım dilekçesi sunmuştur. Toplanan deliller ve yapılan yargılama neticesinde talep arttırım dilekçesi ve sigorta şirketinin temerrütü uyarınca aşağıdaki şekilde davanın kabulü gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-Sürekli sakatlık (efor kaybı) tazminatı 33.793,96-TL’nin temerrüt tarihi 09/03/2010 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile beraber davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 2.308,46-TL harçtan peşin alınan ve ikmalen yatırılan toplam 589,60-TL harcın mahsubu ile, bakiye 1.718,86-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 5.069,09-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen; 29,20-TL peşin harç gideri, 29,20-TL başvuru harç gideri, 560,40-TL ıslah ve talep arttırım harcı, 266,45-TL posta masrafı ve 1.400,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere cem’an 2.285,25-TL’den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Adli Tıp maluliyet gideri 562,00-TL’nin (tahsilde tekerrür olmamak üzere) davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydı için yazı işleri müdürlüğünce harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 02/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*