Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1216 E. 2022/201 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1216 Esas
KARAR NO : 2022/201

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/12/2016
KARAR TARİHİ : 22/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkemeye sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket tarafından müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, müvekkilinin elinde olmayan nedenlerle takibe itiraz edemediğini, takip dayanağı çekteki imzaların müvekkiline ait olmadığını, çekte adı geçen cirantalar ile müvekkili şirketin herhangi bir ticari ilişkisi olmadığını, müvekkili şirketin kaşesi taklit edilerek kullanıldığını beyanla Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına tedbir konularak mevcut hacizlerin kaldırılmasını, dava sonunda takibin iptalini%20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Görevli mahkemelerin İcra Hukuk Mahkemeleri olduğunu, yetkili Mahkemelerin Ankara mahkemeleri olduğunu, Davacının 5 günlük hak düşürücü süre içerisinde takibe ve imzaya itiraz etmediğini, davacı elinde olmayan sebeplerden dolayı itiraz etmediğini belirttiğini ancak iddiasına ilişkin herhangi bir delil sunmadığı, davanın görev yönünden reddini, davanın hak düşürücü süre nedeni ile reddini, yetki nedeniyle reddini, haksız mesnetsiz davanın her halde esastan reddini, davacının %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı şirket yetkililerinin imza ve yazı örneklerinin bulunduğu resmi dairelerdeki imza asılları dosyamız içerisine getirtilmiştir.
Ankara C. Başsavcılığında bulunan çek aslının celbi için yazılan müzekkereler uyarınca çek aslı mahkememize gönderilmemiştir.
Çek aslı gelmediğinden Ankara Ticaret Mahkemesine HMK 218 Madde uyarınca talimat yazılarak Ankara C. Başsavcılığında bulunan çek aslı üzerinde grafolog bilirkişi aracılığı ile bilirkişi incelemesi yaptırılması için yazılan talimata verilen cevapta Çek aslının istenmesi için yazılan müzekkerelere cevap verilmediği, çek asılının gönderilmediğinden ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunarak dosyayı bilirkişi raporu almaksızın iade ettiği anlaşılmaktadır.
Daha sonra davacı vekilince sunulan …Cumhuriyet Başsavcılığının … Sor dosyası için yaptırılan 07.12.2020 tarihli grafolog bilirkişi raporunda …İstanbul Kavacık şubesine ait 10.04.2015 keşide tarihli … çek numaralı 31.250.-Tl tutarlı çekteki imzanın çek keşidecisi …’ın elinden çıktığı, ciranta…Malzemeleri yetkilisi …’ın elinden çıktığı, ancak bu çekteki cironun davacı …Medya yetkilisi …, …, … ve …’ın eli mahsulü olmadığının belirlendiği görüldü.
Dosya incelendiğinde … Esas numaralı dosyamızda HMK 216 Md uyarıca çek ibraz edilmemiş veya ilgili merciide bulunan çek aslının mahkememize veya talimat yazılarak bilirkişi incelemesi yapacak olan talimat mahkemesine iletilmesi sağlanmamış veya gerekli gayret gösterilmediğinden davaya konu çek üzerinde grafolog bilirkişice inceleme yaptırılamamıştır.
Davacı yalnızca müvekkilinin elinde olmayan sebeplerden ötürü takibe itiraz edemediğini belirtmiş bu iddiasına ilişkin herhangi bir delil sunamamıştır, gerek ödeme emrinin tebliğinin usulsüzlüğü ya da takipten haberdar olamama vs. huşularda yazılı bir delil ibraz edememiştir.
Kaldı ki davacının netice ve talep kısmında ifade etmiş olduğu itirazın takibin iptaline yönelik olduğu nazara alındığında bu itiraza ilişkin yasal süre İİK ‘nun 168. Maddesi gereğince 5 günlük süredir, iş bu süre hak düşürücü süredir.
İİK Madde 168/4’te bu husus şu şekilde düzenlenmiştir; “Takip müstenidi kambiyo senedindeki imza kendisine ait olmadığı iddiasında ise bunu beş gün içinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmesi; aksi takdirde kambiyo senedindeki imzanın bu fasıl gereğince yapılacak icra takibinde kendisinden sadır sayılacağı ve imzasını haksız yere inkar ederse sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkum edileceği ve merciden itirazının kabulüne dair bir karar getirmediği takdirde cebri icraya devam olunacağı ihtarı.” denilmiş ve imzaya açıkça ve ayrıca itiraz etmemenin sonucu olarak imzanın borçluya ait olduğunu kabulü gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Davacı ciro silsilesinde davacı şirketin yer almadığını çekin …Reklamcılık adına keşide edilmiş olduğunu ancak arkada ciroda yer alan keşidecinin …Ltd.Şti. olduğunu ifade etmiştir. Davalı bankanın çeki elinde bulunduran 3. Kişi, iyi niyetli yetkili hamildir. Kaldı ki, çek gününde bankaya ibraz edilmiş ve karşılıksız kaşesi ile işlem görmüştür, çekin yasal unsurları tam olup aksinin kabulü mümkün değildir. Davacının dava dilekçesinde beyan ettiği …Ltd. Şti. ile çek arasında ciro silsilesinde yer alan ticari unvanlar aynıdır.
Dosyamız da davacı yasa tarafından kendisine tanınan 5 günlük hak düşürücü süre içerisinde borca da imzaya da itiraz etmemiş olması sebebi ile imzayı kabul etmiş sayılmalı ve imzaya itiraz hakkını kaybetmiş olması dolayısı ile imzanın kendisinden sadır sayılması gerekmiştir.
Bu nedenle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-80,70-TL karar harcının peşin alınan 512,33-TL den düşümü ile kalan 431,63-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/03/2022

Katip
e-imzalıdır

Hakim
e-imzalıdır