Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1135 E. 2018/820 K. 10.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1135 Esas
KARAR NO : 2018/820
DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 01/12/2016
KARAR TARİHİ: 10/07/2018
Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi ile taraflar arasında 19/08/2016 tarihinde sipariş forumunun kabulüyle başlayan sözleşme imzalandığını, müvekkilinin sözleşmeye konu konu ödemeleri yaptığını, ödemenin … Bankası …. Şubesine ait … numaralı ve 03/12/2016 tarihli çek ile yapıldığını ancak sözleşmede yazılı teslim günü geldiği halde malzemeleri teslim alamadığını belirterek davanın kabulüne, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile … Bankası … Şubesi İstanbul olan, 03/12/2016 keşide tarihli, 85.800,00-TL bedelli, … çek numaralı çekin iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı davaya yanıt vermemiş, tayin ve tebliğ edilen oturuma da iştirak etmiştir.
Mahkememizce ön inceleme yapılmış, taraflar arasındaki uyuşmazlığın taraflar arasında varılan anlaşma gereğince davacının ödeme amacı ile davalıya çek verdiği ancak davalının malzemeleri teslim etmediği iddiası ile çekin iadesi istemini konu alıp davalının yanıt vermemiş olmakla iddiayı inkar etmiş sayıldığı, buna göre davacının çekin iadesi isteminin yerinde olup olmadığı hususunda anlaşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
6100 sayılı yasanın 140/5.maddesi gereğince taraflara dilekçelerinde gösterdikleri ancak henüz mahkememize sunmadıkları belgeleri sunmaları, başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilebilmesi amacı ile gereken açıklamayı yapmaları için 2 hafta kesin süre verilmiş, bu hususların verilen kesin süre içinde tam olarak yerine getirilmemesi halinde bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacakları ihtar edilmiştir. İhtar içeren ön inceleme zaptı davalıya tebliğ edilmiştir.
Dava konusu çek kayıtlarının istenilmesi için bankaya müzekkere yazılmış cevabi yazı ile dava konusu çekin 05/12/2016 tarihinde dava dışı şirket tarafından ibrazı üzerine ödendiği bildirilmiştir. Cevabi yazı ekinde gönderilen senet suretinin incelenmesinde, keşidecesinin davacı, lehtarının davalı, keşide tarihinin 03/12/2016 tarihi , miktarının 85.800,00 TL olduğu; arka yüzünde lehtar davalının cirosu bulunduğu görülmüştür.
Çekin dava tarihinden sonra ödenmesi üzerine davacı vekili, davanın istirdata dönüştüğünü beyanla, ödenen bedelin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafından sunulan delillerin incelenmesinde, davalı tarafında verilen teklif bulunduğu, davacı tarafından sipariş formu hazırlandığı, formda davalının kaşe ve imzası bulunduğu, taraflar arasında gerçekleştiği belirtilen mail yazışmalarına göre … tarafından, 19 Ağustos 2016 tarihinde …’na çek görüntüsünün gönderildiği; … tarafından …’a 19 Ağustos 2016 tarihinde gönderilen mailde sipariş için yapılan ödeme tutarının 85.800,00 TL olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Söz konusu yazılı deliller davalıya tebliğ edilmiş, bu belgelere karşı beyanda bulunulmamıştır.
Dava avans olarak verildiği iddia olunan çekin istirdadı istemini konu almaktadır.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı Yasanın 790.maddesine göre; “cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır”.
6102 sayılı Yasanın 792. maddesine göre; “çek herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddesine göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çek geri vermekle hükümlüdür.”
Bu madde hükmüne göre, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak kötüniyetle iktisap etmiş olması veya iktisapta ağır bir kusurunun bulunması halinde çeki geri vermekle yükümlüdür. Kötü niyetle iktisap veya iktisapta ağır kusurun ispatı ise çek istirdadını talep eden davacıya aittir.
6102 sayılı Yasanın 818/1-e maddesi delaleti ile uygulanması gereken 687.maddesi uyarınca poliçeden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri başvuran hamile karşı ileri süremez; meğerki, hamil, poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.
Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 19/12/2017 tarih, 2016/6788 esas ve 2017/7374 karar sayılı ilamı; Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 18/12/2017 tarih, 2016/5404 esas ve 2017/7336 karar sayılı ilamı; Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 23/10/2017 tarih, 2016/3241 esas ve 2017/5576 karar sayılı ilamı; Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 12/01/2015 tarih, 2014/14243 esas ve 2015/176 karar sayılı ilamı.
Kural olarak çek, bir ödeme vasıtası olup, aksi kararlaştırılmadıkça mevcut bir borcun tediyesi amacı ile verildiği yönünde bir karine mevcuttur. Bu karinenin aksini iddia eden davacı, çekin avans olarak verildiğini ve karşılığında mal teslim edilmediğini yazılı delille ispatlamakla yükümlüdür. Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 15/05/2017 tarih, 2016/15867 esas ve 2017/3820 karar sayılı ilamı; 18/09/2017 tarih, 2016/10462 esas ve 2017/5933 karar sayılı ilamı; 11/05/2017 tarih, 2016/17472 esas ve 2017/3672 karar sayılı ilamı.
Davacı, taraflar arasında gerçekleştirilen satım ilişkisine dair teklif ve sipariş formu ile mail yazışmalarını sunmuş olup anılan belgelerden, davacının davalıya söz konusu çeki teslim ettiği, davalının da yapılan ödemeyi kabul ettiği anlaşılmaktadır. Bu deliller davalıya tebliğ edilmiş davalı belgelere itiraz etmemiş, herhangi bir beyanda bulunmamıştır. Bu durumda, davacının çekin avans olarak verildiğini ispat ettiği kabul edilmelidir.
Davacı senet karşılığı hizmet veya mal alınmadığını yazılı olarak ispat etmiş durumdadır. Bu noktada ispat yükü bu kez davalıya geçmiş davalı senetlerin verilmesine dayanak taahhüdünü yerine getirdiğini ispat etmek yükü altında iken bu yönde herhangi bir delil sunmamıştır. Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 06/10/2015 tarih, 2014/14601 esas ve 2015/12096 karar sayılı ilamı.
Davacının davalıya avans olarak verdiği çek karşılığında mal teslim edilmediği, davalının çeki cirolayarak dava dışı şirkete verdiği ve çek bedelinin anılan şirket tarafından tahsil edildiği anlaşılmakla, davacı tarafından ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ ile dava konusu … Bankası …. Şubesinin … seri numaralı, 03/12/2016 keşide tarihli, 85.800,00-TL , miktarlı çeki nedeniyle davacı tarafından davalıya ödenen 85.800,00-TL’nin ödeme tarihi, 05/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Talep eden tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
3-Alınması gerekli 5860,99 TL harçtan peşin alınan harcın mahsubu ile eksik kalan kısmın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvuru harcı ve 1465,25 TL peşin harç ile davacı tarafından karşılanan 80,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden harçlandırılan ve kabul edilen dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 9.498,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Talep eden tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı. 10/07/2018

Katip Hakim