Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/817 E. 2018/1234 K. 26.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : … Esas
KARAR NO : 2018/1234

DAVA : Trafik Kazasından Kaynaklı Maddi Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 06/08/2015
KARAR TARİHİ : 26/12/2018

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili …’in 21/08/2014 tarihinde saat 12:00 sularında Beşiktaş … Mahallesi, … Caddesinde … plakalı motorsikleti ile seyir halindeyken davalılardan … idaresindeki … plakalı arabanın sıkıştırarak yandan çarpması neticesinde yolun solunda park halinde bulunan başka bir araca arkadan çarpması neticesinde motorsikletten düşerek ciddi bir şekilde yaralandığını, uzunca bir süre … Hastanesi’nde tedavi gördüğünün, davalı sürücünün kasti kusurlu olduğunun ceza dosyası ile sabit olduğunu, adli tıp raporundan da anlaşılacağı üzere yaşamını tehlikeye sokan şekilde yaralanmanın gerçekleştiğini, öte yandan motorsikletin tamire acilen 6.351,52-TL hasar bedeli ödemek zorunda kaldıklarını, diğer davalı sigortacının ise davalı aracın trafik sigortacısı olduğunu ve zarardan müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğunu belirteren kaza nedeniyle sürücü yönünden 5.000-TL manevi tazminatın ve 5.000-TL değer kaybının, her iki davalı yönünden ise 6.351,52-TL hasar onarım bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen … ATM … Esas, … karar sayılı dava dosyası ile de, sigortacı konusunda yanıldıklarından bahisle … Sigorta Şirketi’nden hasar onarım bedeli 6.351,52-TL tazminatın kaza tarihi 21/08/2014 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalılardan … vekili dava konusu araca ilişkin kaza tarihini kapsar şekilde poliçe bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekilinin kazanın meydana gelmesinde davacı motorsiklet sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, kendilerine kusur izafe edilemeyeceğini, kaldı ki motorsikletteki hasar ve yaralanmanın müvekkilin aracına vurduktan sonra park halindeki araca çarpması sonucu oluştuğunu, tamir faturaları incelendiğinde kazayla alakalı masraflar olmadığını, değer kaybı yönünden de talep edilen meblağın haksız ve fahiş olduğunu, manevi tazminat talebinin de yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Birleşen davada davalı … Sigorta Şirketi vekili, kabul anlamına gelmemek üzere kendilerinin ancak sigortalı aracın kusuru oranında zarardan sorumlu olacağını, kusurun ispata muhtaç olduğunu, kendilerinin temerrüde düşürülmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, trafik kazası nedeniyle motorsiklette oluşan hasar bedeli ve değer kaybı ile davacı sürücünün yaralanması sebebiyle oluşan manevi zararların tazmini istemine ilişkindir.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nden gelen cevabi yazı uyarınca davacı motorsikletin kaza tarihi itibariyle kasko sigortasının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
… Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas – … Karar sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama neticesinde olay günü davacının motorsiklet ile seyir halinde iken asli kusurlu olarak davalının çarpmak suretiyle yaralanmasına sebebiyet verdiği, aldırılan bilirkişi raporuna göre davacının tali davalının da asli kusurlu olduğunun kanaati ile davalı …’un taksirle yaralamadan mahkumiyetine karar verildiği ve kesinleştiği anlaşılmaktadır. Mahkememizce adli tıptan aldırılan kusur raporu içeriğinde de davalı sürücüye %80, davacıya da %20 kusur tayin edildiği, böylelikle ceza dosyasında tespit edilen bulgu ve kusur oranları ile örtüştüğü görülmektedir. Diğer yandan ceza dosyasındaki raporlardan da anlaşılacağı üzere davacının kaza nedeniyle hastanede müşahade altında kaldığı, mevcut yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde ve hayati tehlike oluşturabilecek durumda meydana geldiği görülmektedir. Dolayısıyla, davalı sürücü …’un manevi tazminat sorumluluğu bulunacağının kabulü gerekmiştir. Kazanın meydana geliş şekli, tarafların kusur durumu, özellikle de tedavi süreci davacının çektiği acı ve ızdırap dikkate alınarak davacının talep etmiş olduğu manevi tazminat tutarının somut olay kapsamına uygun düştüğü anlaşıldığından kabulü gerekmiştir.
Değer kaybı yönünden yapılan incelemede ise poliçe ve kaza tarihi nazara alınarak Yargıtay’ın yeni genel şartların yürürlüğünden önce yerleşmiş uygulamaları yani fark kriteri uyarınca teknik bilirkişi tarafından değer kaybı tespiti yapıldığı ve raporun hukuka uygun denetime elverişli olduğu anlaşılmıştır. Davalı sürücü …’un değer kaybı nedeniyle haksız fiil hükümlerine göre sorumluluğu bulunduğundan taleple bağlı kalınarak ve tarafların kusur oranları dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosyaya sunulu tamir faturaları incelendiğinde aracın şase gönyesinde ve ana gövdeye kaynaklı parçalarında hasar olmadığı anlaşıldığından tamir faturasında mevcut sadece bir kısım yapılan işlemlerin kaza ile bağlantılı olduğu anlaşıldığından tamir bedelinin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Ayrıca tramerden gelen cevabi yazı uyarınca asıl davanın davalısı … A.Ş’nin kaza tarihi itibariyle davalı aracın sigortacısı olmadığı anlaşıldığından bu davalıya husumet yöneltilemeyeceğinden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerekmiştir. Birleşen davanın davalısı olan … Sigorta şirketi yönünden ise poliçe teminatları dahilinde tespit edilen hasar bedelinden ötürü sorumluluğuna karar vermek gerekmiştir.
Hasar bedeli ve değer kaybı yönünden hükme esas alınan 27/08/2018 tarihli nihai bilirkişi raporunda kusur tenzili yapılmadığından mahkememizce re’sen yapılan hesaplama neticesinde aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Asıl dava yönünden;
1-Maddi hasar bedeli talebinin kısmen kabulü ile; 2.940,31-TL’nin kaza tarihi 21/08/2014 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalı …dan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Değer kaybı isteminin kısmen kabulü ile; 800,00-TL ‘nin kaza tarihi 21/08/2014 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalı …dan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine,
3-Manevi tazminat isteminin kabulü ile; 5.000,00-TL’nin 21/08/2014 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalı …dan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davalılardan … A.Ş. yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine,
5-Alınması gereken 597,05 TL harçtan peşin alınan 279,25 TL harcın mahsubu ile, bakiye 317,80 TL’nin davalı …’dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 2.180 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 2.180 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
8-Davalı … A.Ş. kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 2.180 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Birleşen …ATM … esas … karar sayılı dava yönünden;
1-Davanın kısmen kabulü ile; maddi hasar bedeli 2.940,31-TL’nin davalı … Sigorta A.Ş.’den dava tarihi 27/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Alınması gereken 200,85 TL harçtan peşin alınan 108,47 TL’nin mahsubu ile bakiye 92,38 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 2.180 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davalı … Sigorta Şirketi kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 2.180 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Asıl ve birleşen davalar kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 202,90 TL posta ve tebligat masrafı, 2.100 TL bilirkişi masrafı olmak üzere cem’an 2.302,90 TL’den ibaret yargılama giderinin kabul ve ret oranları nazara alınarak 1.066,10 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Asıl dava yönünden 311,05 TL harç giderinin davalı …’dan; birleşen dava yönünden 140,27 TL harç giderinin davalı … Sigorta Şirketi’nden alınarak davacıya ödenmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, Davacı vekilinin, davalı … ile vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 26/12/2018

Katip …

Hakim …

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*