Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/812 E. 2018/101 K. 25.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/728 Esas
KARAR NO : 2018/88
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 08/07/2015
KARAR TARİHİ: 24/01/2018
YAZIM TARİHİ: 19/02/2018
Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı …, davalılardan …’ ndan 1998 yılında Esenlerde aldığı 2 daire karşılığında senetler tanzim edip verdiğini ancak dairelerin bitirilip kendisine teslim edilememesi nedeniyle 10 adet senedi ödemediğini ancak daha sonra bu senetleri davalı …’e ödemesine rağmen kendisine iade edilmediğini, bunun üzerine 27/05/2000 tarihli ibraname düzenleyerek davalının kendisine verdiğini ancak bu senetler diğer davalı … tarafından kötü niyetli olarak icra konulduğunu, Savcılığa suç duyurusunda bulunulmuşsa da zaman aşımı nedeniyle takipsizlik kararı verildiğini davalı …’in şikayet dilekçesinde senetlerin diğer davalılar tarafından sahte kaşe ve imza ile ciro yapmak suretiyle senetlerin icra konulduğunu beyan ettiğini belirterek İstanbul .. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takibe konu 10 adet senetle ilgili menfi tespit ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalılardan … vekili davanın zaman aşımına uğradığını dava konusu borcun ödenerek tahsil edildiğini, ibranamelerin düzmece olduğunu belirterek davanın reddi ile %40 oranında tazminata hükmolunmasını talep etmiştir. Diğer davalı … .. davaya yanıt vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, takibe konu bonolar nedeniyle İİK’nın 72. maddesi uyarınca borçlu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Yargılama devam ederken davacı …’ın 07/04/2013 tarihinde vefat etmesi nedeniyle Ilgaz Sulh Hukuk Mahkemesi’nin .. Esas, … Karar sayılı veraset ilamı uyarınca mirasçıları aynı avukata vekaletname vererek yargılamaya devam etmişlerdir.
Davalılardan … ..’nun elinden sadır olmuş 27/05/2000 tarihli ibranamede, takip konusu senetlere atıf yapılarak alım satım sözleşmesi bulunmadığından ve senetlerin bedelsiz kaldığından bahisle geçersiz ve karşılıksız olduğuna ilişkin ibraname düzenlendiği görülmüştür.
Davalılardan … savcılığa vermiş olduğu ifadesinde, lehtar ciranta … ..’ndan ticari ilişki vesilesiyle takip konusu senetleri ciro suretiyle devraldığını, senetlerin arkasındaki kendi imza ve yazılarının kendisine ait olduğunu beyan etmiştir.
Savcılık tarafından sahtecilik suçunun oluştuğuna dair delil bulunmadığından takipsizlik kararı verilmiştir. Burada ceza savcılık dosyasında davalılardan … .., diğer ciranta davalı … ve avukatı hakkında suç duyurusunda bulunmuş ise de, sahtelik iddiasına ilişkin herhangi bir somut bilgi ve belge bulunmadığından takipsizlik verilmiştir. Bu davalı mahkememize gelerek imzaların sahteliğine ilişkin herhangi bir beyanda da bulunmadığı gibi imza örneği de vermemiştir.
Davalılardan … .. 27/05/2000 tarihli ibranamede ve savcılığa sunmuş olduğu dilekçesinde takip konusu senetlerin ödendiğine ve bedelsiz kaldığına ilişkin ibranameyi sunduğunu beyan ve ikrar etmiştir. Savcılık huzurunda yaptığı açık ikrarı göz önünde bulundurularak muris …’ın bu davalıya borçlu olmadığı sabit ve belirgindir.
Diğer davalı … yönünden ise, yukarıda da belirtildiği gibi savcılık nezdinde sahtecilik ve dolandırıcılık suçlaması ile diğer davalı tarafından şikayetçi olunmuş ise de, somut bir delil bulunmadığından takipsizlik verilmiş olup, sahtecilik iddiası kanıtlanamamıştır. Buna göre bonodaki arka ciro silsilesi uyarınca şeklen imzaların ve ciro silsilesinin düzgün olduğu anlaşılmıştır.
Eldeki davada davalı … ..’nun açık beyanı karşısında borçlu olmadığı sabit ise de, ciro silsilesine göre bir sonraki ciranta olan diğer davalı …’ın iktisapta kötü niyetli ya da ağır kusurlu olduğunun davacılar tarafından ispatı zorunludur. Zira kambiyo senetlerinin illetten soyut olması ve bu davalının 3.kişi ciranta konumunda olması göz önüne alınarak kötü niyetin ve sahte ciro olgusunun davacılar tarafından ispatı gereklidir. … .. ve davacı muris …’ın hırsızlık ve sahtecilik iddiaları soyut kalmıştır.
Mahkememizce …’a yemin teklif edilerek davetiye gönderilmiştir. Ancak yemin davetiyesi çıkarılmış ise de, konusu suç teşkil eden, yani bedelsiz ve sahte senedin icraya konulması eylem nedeniyle yemin teklif edilmesi mümkün değildir. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2011/7593 Esas, 2012/347 Karar sayılı, 18/01/2012 tarihli emsal nitelikteki bir davada vermiş olduğu içtihadı) Bu nedenle yemin metni ve yemin davetiyesi davalı … aleyhine hüküm ifade etmeyecektir.
Davalı ciranta …’ın kötü niyetli olduğunun her türlü delille ispatı mümkündür. Bu kişi savcılık dosyasında diğer davalıdan ticari ilişkiye binaen senetleri aldığını beyan etmiştir. Davalılardan … savcılıkta diğer davalı …’tan şikayetçi olmuşsa da, delil yetersizliğinden kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. Yani, mahkememize nazaran daha kapsamlı yetkileri bulunan ceza soruşturma makamınca delil elde edilemediğinden sahtecilik ve dolandırıcılık yönünden takipsizlik verilmiştir. Bu noktada davalının kötü niyeti ispat edilememektedir.
Davacı vekili delil olarak tanıklara dayanmış ise de, tanık listesine ilişkin dilekçesinde …’den …’a senetlerin nasıl geçtiği ve sair hususlarda tanıkları dinleteceğini belirtmiş ise de, …’un kötü niyetine dair bir husus belirtilmediği gibi … diğer davalıyı tanımadığını bizzat beyan etmiş olduğundan tanıkların dinlenmesine lüzum görülmemiştir. Zaten diğer davalı öteki davalıyı tanımadığını açıkça beyan etmektedir. Tanık listesindeki ibranamelerin verilme süreci senetlerin ödenip ödenmemesi gibi hususlar ise yargılamaya katkı sağlamayacaktır.
Sonuç olarak; davalı … ..’nun açık beyan ve ikrarı karşısında davacılar murisinin takip konusu senetler nedeniyle bu davalıya borçlu olmadığı anlaşılmış olup diğer davalı ciranta …’ın ise sahtecilik yapmak suretiyle senedi ciro ile devraldığı, iktisapta ağır kusurlu ya da kötü niyetli olduğu anlaşılamadığından aşağıdaki gibi bu davalı yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-İstanbul … İcra Dairesinin …Esas sayılı icra takip dosyasına konu edilmiş senetler;
-10/03/1999 vadeli, lehdarı … .., keşidecisi … olan 150 TL,
-10/05/2000 vadeli, lehdarı … .., keşidecisi … olan 300 TL,
-10/03/2000 vadeli, lehdarı … .., keşidecisi … olan 250 TL,
-10/06/2000 vadeli, lehdarı … .., keşidecisi … olan 300 TL,
-10/01/2000 vadeli, lehdarı … .., keşidecisi … olan 250 TL,
-10/02/2000 vadeli, lehdarı … .., keşidecisi … olan 250 TL,
-10/04/2000 vadeli, lehdarı … .., keşidecisi … olan 250 TL,
-10/12/1999 vadeli, lehdarı … .., keşidecisi … olan 250 TL,
-10/11/1999 vadeli, lehdarı … .., keşidecisi … olan 250 TL,
-10/10/1999 vadeli, lehdarı … .., keşidecisi … olan 250 TL,
Senetler nedeniyle davacı müteveffa …’ın (yasal mirasçıları) davalılardan Abdulkadir ..’na İİK’nın 72. Maddesi uyarınca borçlu olmadığının tespitine,
2-Diğer davalı ciranta … yönünden kötü niyet iktisabı ispatlanamadığından davanın reddine,
3-Davanın .. yönünden koşulları oluşmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Her ne kadar ihtiyati tedbir verilmişse de tatbik edilmediğinden ve takip fiilen durdurulmadığından, davalı … vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin de reddine,
5-Alınması gereken 1.161,27 TL harçtan peşin alınan 252,45 TL harcın mahsubu ile, bakiye 908,82 TL’nin davalılardan … ..’ndan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacılar tarafından sarfedilen, 252.45 TL peşin harç, 21.15 TL başvuru harcı, 3.30 TL vekalet harcı olmak üzere cem’an 276.90 TL’den ibaret harcın davalılardan … ..’ndan alınarak davacılara ödenmesine,
7-Davacılar taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 2.180,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan … ..’ndan alınarak davacılara ödenmesine,
8-Davalılardan … kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 2.180,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacılardan alınarak bu davalıya ödenmesine,
9-Bu dava kapsamında davacılar tarafından sarfedilen, posta ve tebligat masrafı olarak cem’an 524.50 TL’den ibaret yargılama giderinin davalılardan … ..’ndan alınarak davacılara ödenmesine,
10-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, hazır bulunan davacı vekili yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 24/01/2018
Katip …
¸

Hakim …
¸

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*