Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/77 E. 2018/1036 K. 24.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/77 Esas
KARAR NO : 2018/1036
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 21/01/2015
KARAR TARİHİ: 24/10/2018
Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili şirket tarafından blok taşıyıcı sorumluluk poliçesi ile sigortalanan dava dışı lojistik şirketinin ana taşıyıcı olup, bir başka şirkete ait emtiaların taşıma işleminin Slovakya’dan Türkiye’ye alt taşıyıcı sıfatıyla davalı şirketin üstlendiği, emtiaların 04/11/2013 tarihinde yükleme işlemi gerçekleştirilirken nakil esnasında Romanya yakınlarında meydana gelen kazada hasar gördüğünü, bu hasar bedellerinin müvekkili şirket tarafından sigortalısına ödendiğini belirterek ilgili TTK hükümleri uyarınca ödenen bedelin kusurlu davalı taşıyıcıdan rücuen tahsili için başlatılan takibe itirazın iptaline ve inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı davaya yanıt vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, TTK’nın 1472 maddesi uyarınca hasar bedelinin rücuen tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Sigorta şirketinin düzenlediği poliçe, taşıyıcı sorumluluk poliçesine ilişkin olup, sigortalısına ödeme yaparak kanunen halefiyet hakkını kazandığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Öte yandan meydana gelen kaza yurtdışında Romanya’da meydana geldiği anlaşıldığından CMR konvansiyon hükümleri uygulanacaktır. Mahkememizce bilirkişi heyetince gerek ekspertiz raporu, gerekse hasar fotoğrafları değerlendirilerek yapılan ödemenin kadri maruf olup olmadığı irdelenmiştir. Öte yandan CMR 23/3 maddesi uyarınca SDR miktarı gözetilerek sınırlı sorumluluk limiti içerisinde davacının talep edebileceği gerçek zararı tespit edilmiştir. Davalı nakliyeci sadece gerçekten oluşan zarardan sorumlu olup somut olayda araç devrilmemiştir. Resimlerden de görüleceği üzere aracın sağ tarafındaki sekiz paletin yandan döküldüğü görülmektedir. Buna %50 oranında tolerans eklenmesi uygundur. Toplam emtia adetinin 3.720 olduğu dikkate alındığında dökülen eşyaların çok az olduğu bellidir. Dolayısıyla geri kalan paletlerin araç üzerinde kaldığı, istiflerin dahi kaymadığı, naylon ambalajlarının bile bozulmadığı sabittir. Buna göre de ambalajı bile yırtılmamış paletlerin hasarlı kabul edilmesi ve bunun da alacak kalemine dahil edilmesi mahkememizce gerçek zarar ilkesine uygun bulunmamıştır. Esasen davacının talebi ile bilirkişi raporlarında tespit edilen miktarlar arasındaki fark bundan kaynaklanmaktadır. Bilirkişi heyeti tarafından hukuka uygun olarak ve denetime elverişli olarak fotoğraflar ve raporlar irdelenip tartışılarak gerçek zarar miktarı tespit edilmiştir.
Öte yandan CMR 17. maddesi uyarınca üçüncü şahsın zararı 38.059,45-Euro olarak tespit edilmiş ise de, bu miktarın 3.050,00-Euro’sunun poliçe gereğince düzenlenen muafiyet miktarı olduğu, esasında davacının nakliye sorumluluk poliçesi kapsamında 35.009,45-Euro ödeme yapması gerektiği, aralarındaki sözleşmeye nazaran muafiyet uygulaması yapılmaksızın yapılan ödemelerin hatır ödemesi olduğu anlaşılmakla gerçek zarar tutarına aşağıdaki gibi hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasına davalı tarafından yöneltilmiş itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca kısmen iptali ile 35.009,45 EURO alacağın takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi uyarınca işleyecek ve hesaplanacak faiziyle birlikte tahsili için takibin devamına, fazlaya dair istemin reddine,
2-Alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden, niteliği itibariyle likit sayılamayacağınan icra inkar tazminatı isteminin reddine,
3-Alınması gereken 6.791,84 TL peşin harçtan icra veznesine yatan ve mahkememize peşin yatırılan toplam 3.663,22 TL’nin mahsubu ile bakiye 3.128,62 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından sarfedilen, mahkemeye yatan 2.588,92 TL peşin harç 27,70 TL başvuru harcı, 4,10 TL vekalet harcı olmak üzere cem’an 2.620,72 TL’den ibaret harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 10.704,15 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 4.400,00 TL bilirkişi ücreti, 200.50 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere 4.600,50 TL yargılama giderinin tarafların haklılık durumu gözetilerek 2.129,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
Katip
Hakim
*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*