Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/735 E. 2021/208 K. 16.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/735 Esas
KARAR NO : 2021/208
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 09/07/2015
KARAR TARİHİ : 16/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkemeye sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; 25.06.2005 tarihinde Amasya- Samsun karayolu … ilçesi sınırlarında davalı işleten … …a ait … plakalı aracı ehliyetsiz olarak kullanmakta olan diğer davalı sürücü … … …’ın tedbirsizlik ve dikkatsizliği sonucu aracın arıza yapması üzerine, olay mahallinde yaya olarak bulunan … …’den aracın itilmesine için yardım istendiği ve yardım ettiğini, aracın itilmesi sonucu müvekkili şirkete 18/12/2004-2015 tarihleri arasında, trafik sigortası ile sigortalı sürücüsü ve işleteni … … olan … plakalı araca tali kusurlu olarak çarpması sonucunda … …’nün zarar gördüğünü, bu zararı tazmin edebilmek amacıyla, … Asliye Hukuk Mahkemesin ‘de 2008/… esas sayılı ile dava açtığını, davanın karara bağlandığını, olay nedeniyle … …’nün uğradığı gerçek maddi zararın mahkeme tarafından 84.842,28-Tl olarak hesaplandığı, maddi zararın kaza tarihi olan 25.06.2005 tarihinde itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … … ve … … …, daa tarihinden itibaren, işleyecek yasla faiziyle poliçe limitlerle sınırlı olmak üzüre … Sigorta ve müvekkili şirketten müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiğini, … … tarafından …. İcra Dairesinin 2015/… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, müvekkili şirketin 10.04.2015 tarihinde 100.845,01-TL icra dosyasına ödeme yaptığını, müvekkili şirket kendi sorumluluk payına düşenden daha fazlasını icra baskısı altında ödediğini, davalıların kusurları oranında 3 numarlı davalıdan poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla 15.157,72-TL olmak üzere davalılardan toplamda 28.789,29-Tl tutarında alacaklarının bulunduğunu, fazlaya ilişkin tüm talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla, 28.789,29-Tl ‘nin tahsilden tekerrür olmamak kaydı ile ödeme tarihi olan 10.04.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi, yargılama giderleri vekalet ücreti ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta vekilinin Mahkemeye sunmuş olduğu cevap dilekçesinde dilekçesinde özetle; davacı tarafından dava yoluna gidilmesinden önce, şirketlerin birbirlerine olan rücu taleplerinin hızlandırılması hakkında protokol gereğince müvekkili şirkete başvurmadığını, müvekkili şirket tarafından icra dosyasınnda alınan 28.04.2015 tarihli kapak hesabı uyarınca yapılan 100.845,01-Tl ödeme düşüldükten sonra bakiye 64.127,92-TL borç bulunduğu bildirdiğini, bu tutar müvekkili şirket tarafından 29.04.2016 tarihinde icra dosyasına ödendiğini, müvekkili şirketten ödeme tarihinden itibaren faiz talep edilmesi haksız olduğunu, müvekkili şirket davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden faiz, yargılama ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini, davadan önce müvekkili şirkete herhangi bir başvuru yapılmamış olması nedeniyle davanın usulden reddini, müvekkili şirket tarafından daha önce rücu talebinin kaynağı olan dosyaya ödeme yapılmış olması nedeniyle davanın reddini, yukarıdaki taleplerininin kabul görmemesi halinde, müvekkili şirketin poliçe limitinin dikkate alınmasına ve promosyon hesabı yapılmasını, haksız davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretininn karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … … … ve … …a usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermedikleri gibi duruşmalara da katılmadıkları görüldü.
Huzurdaki dava 25.06.2005 tarihinde Amasya- Samsun karayolu … ilçesi sınırlarında davalı işleten … …a ait … plakalı aracı ehliyetsiz olarak kullanmakta olan diğer davalı sürücü … … …’ın aracın arıza yapması üzerine, olay mahallinde yaya olarak bulunan … …’den aracın itilmesi için yardım istendiği, aracın itilmesi sonucu davacı şirkete 18/12/2004-2015 tarihleri arasında, ZMM trafik sigortası ile sigortalı sürücüsü ve işleteni … … olan … plakalı araca tali kusurlu olarak çarpması sonucunda … …’nün yaralanarak malul olduğu anlaşılmaktadır.
… … bu zararı tazmin edebilmek amacıyla, … Asliye Hukuk Mahkemesin‘de 2008/… esas sayılı ile dava açtığı anlaşılmaktadır. … Asliye Hukuk Mahkemesinin davayı karara bağlandığını, bu olay nedeniyle … …’nün uğradığı gerçek maddi zararın mahkeme tarafından 84.842,28-Tl olarak hesaplandığı, maddi zararın kaza tarihi olan 25.06.2005 tarihinde itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … … ve … … …, dan kaza tarihinden itibaren, işleyecek yasla faiziyle poliçe limitlerle sınırlı olmak üzüre … Sigorta ve müvekkili şirketten müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiği anlaşılmaktadır.
… Asliye Hukuk Mahkemesinden alınan ilam … … tarafından …. İcra Dairesinin 2015/… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davacı şirketin 10.04.2015 tarihinde 100.845,01-TL icra dosyasına ödeme yaptığı dosyamıza sunulan makbuzdan anlaşılmaktadır. Davacı … Sigorta şirket kendi sorumluluk payına düşenden daha fazlasını icra baskısı altında ödediğini, davalıların kusurları oranında 3 numarlı davalıdan poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla 15.157,72-TL olmak üzere davalılardan toplamda 28.789,29-Tl tutarında alacaklarının bulunduğunu belirterek belirtilen bu miktarların rücuen tahsilini talep ettiği anlaşılmaktadır.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/… E sayılı dosyasının akıbetinin sorulması için yazılan müzekkereye cevap verildiği, Bu dosyanın Yargıtay tarafından bozularak mahkemelerinde 2018/… E numarasına kaydedildiği, bu dosyanın da 2019/… K numarası ile 24.10.2019 tarihinde karara çıktığı ancak henüz kesinleşmediğinin bildirildiği görüldü. Bu durumda davacının iddia ettiği kusur oranları henüz kesinleşmiş değildir. Dosyanın geçirdiği aşama dikkate alınarak … Asliye Hukuk Mahkemesinin dosyasının kesinleşmesi daha uzun bir zaman alacaktır. Davacı bu kusur oranlarının kesinleşmesinden sonra ödediği miktarı kesinleşen kusur oranlarına göre ödediği tarih itibarıyla sorumlularından talep etme hakkı vardır. Ancak talep ettikleri davalıların sorumlu olduklarının belirlenmesi ve bu kararın kesinleşmesi gerekir.
Bu nedenle davacı şirket aleyhinde bir karar bulunmayıp, davacının henüz davalıların kusurlarına dahil olan bir ödeme yaptığı kanıtlanamadığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacı şirket aleyhinde bir karar bulunmayıp, davacının henüz bir ödeme yaptığı kanıtlanamadığından davanın reddine,
2-59,30-TL karar harcının peşin alınan 491,65-TL den düşümü ile kalan 432,35-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı … Sigorta kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 4.318,39-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/03/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza