Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/582 E. 2018/214 K. 20.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/568 Esas
KARAR NO : 2018/210
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 26/05/2015
KARAR TARİHİ: 24/01/2018
Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili, davacı şirketin davalı firmaya finansal danışmanlık hizmeti sunduğunu, bu hizmet karşılığında KDV dahil 118.000,00 TL tutarlı faturanın düzenlenerek karşı tarafa gönderildiğini ve davalının yönetim kurulu tarafından bu tutarı ve ödemenin onaylandığını, ancak ödeme yapılamaması üzerine başlatılan icra takibine karşı davalının haksız yere itiraz ettiğini beyanla itirazın iptaliyle takibin devamına, asgari %20 inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili, takibe konu faturayı kabul etmediklerini ilgili faturanın eski yönetim döneminde tanzim edildiğini, yeni yönetimi bağlamadığını, kaldı ki iddia edilen finansal danışmanlık hizmetini almadıklarını, eski yönetim ile davacı şirket arasında herhangi bir hizmet olmamasına rağmen böyle bir fatura düzenlenmiş ise de, fatura içeriğinin gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, danışmanlık hizmet sözleşmesine dayalı olduğu iddia edilen fatura bedelinin tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
O dönemki yönetim kurulu üyelerine dava ayrı ayrı ihbar edilmiş olup, mahkememizce bir kısım ihbar olunanlar dinlenmiştir. İhbar olunanlar … ile … davacı şirketten finansal danışmanlık hizmeti aldıklarını, uygun kredi koşullarının araştırılması ve bu yönde alternatif kaynakların araştırılarak kendilerine sunulması yönünde anlaşma sağlandığını, yapılan çalışma sonucunda alacaklarını temlik ederek dava dışı … Faktoring şirketinden bir miktar para temin ettiklerini belirtmiştir. Diğer ihbar olunanlar ise yargılamaya katılmamışlardır.
Dava dışı … Faktoringten davalı şirket ile aralarında yapılan mutabakat ve kullandırılan krediye ilişkin belgeler celp edilmiş olup, verilen cevabi yazıda bu işlemlerin hangi personel tarafından ve görüşmelerin kim tarafından yapıldığının tespit edilemediği anlaşılmıştır.
İstanbul Ticaret Odasından ilgili yönetim kurulu kararları da celp olunmuştur. Davalı şirketin karar defterinde 10/12/2014 tarihli … sayılı yönetim kurulu kararında “Şirketimiz tarafından yapılacak olan KDV, Gelir Vergisi, SGK, personel ücretleri, satıcı firmalara yapılacak ödemeler ile yeni şirket tarafından işletilen … Princess Otelinin Mal ve Hizmet satın almaları, personel ve ücret ödemeleri finansman kaynaklarını bulma, değişik alternatifleri değerlendirme, bununla ilgili tüm hususlarda gerekli olan danışmanlık hizmetlerini … San ve Tic. Ltd. Şti”den KDV dahil 118/000,00 TL alınması hususunda idareye yetki verilmesine oy birliğiyle karar verildi.” şeklinde karar alındığı görülmüştür.
Dosya içeriğinde faturanın davalı tarafa tebliğ edildiğine ve davalı kayıtlarına alındığına dair herhangi bir bilgi belge bulunmadığı gibi davacı tarafından dava konusu hizmetin yerine getirildiğinin usulüne uygun dellilerle ispatı zorunludur. Zira, şirket yönetim kurulunca böyle bir karar alınması alacağın varlığı için tek başına yeterli olmayıp özellikle davalı tarafın hizmetin alınmadığına dair ısrarlı savunmaları karşısında ispat yükü davacıdadır.
Dava dışı faktoring şirketinin yazı cevabından da finansman sağlama işlemlerinde davacı tarafın etkisi ya da faaliyeti anlaşılamamıştır.
Şirket yönetim kurulunun 10/12/2014 tarihli kararı uyarınca hizmet alınıp alınmadığının belirtilen usullere göre ihbar olunan eski yöneticilerin beyanları da nazara alınarak bilirkişi tarafından davaya konu hizmetin davacı tarafından sağlanıp sağlanmadığının tespiti için ek inceleme hususunda ara karar oluşturulmuş ise de, 12/07/2017 tarihli 2 nolu celse ara kararı uyarınca verilen kesin süre içerisinde ek bilirkişi incelemesi için ücretin yatırılmadığı ayrıca yatırmamanın hukuki sonuçlarının da davacı vekiline hatırlatıldığı anlaşıldığından yeniden ek inceleme yapılmamıştır. Kaldı ki, HMK’nın 324/2 maddesi uyarınca meşruhatlı olarak sonuçları hatırlatılan ve net olarak kesin süre verilen hususta ara karar gereği yerine getirilmediği, böylelikle ek bilirkişi incelemesinden vazgeçilmiş sayıldığı, dosyadaki mevcut delil durumuna göre karar verilmesinin istendiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin dosyaya sunduğu mail yazışmaları hizmetin verildiği hususundaki ispata yetersizdir. Ayrıca, davalı kayıtlarında bunların uygulandığı ve verilen danışmanlık hizmetleri uyarınca hareket edildiğinin, danışmanlığın etkisinin kayıtlara yansıması gereklidir. İhbar olunan eski yöneticiler beyanlarında bu hizmeti aldıklarını belirtmiş iseler de ne dava dışı faktoring şirketinin cevabından ne de davalı kayıtlarından bu husus anlaşılamamaktadır. Hizmet ifası da HMK’nın 200. maddesi uyarınca tanıkla ispatı mümkün hususlardan olmadığından, davacı tarafından başkaca bir yazılı delil de sunulmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE;
2-Alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 1.414,32 TL harçtan mahsubu ile 1.378,42 artan harcın istek halinde yatıran davacıya iadesine,
3-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 12.180,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına; davalı tarafından sarf edilen 100 TL’den ibaret yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekilleri yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 24/01/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*