Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/425 E. 2019/1002 K. 15.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/425 Esas
KARAR NO : 2019/1002 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 15/04/2015
KARAR TARİHİ : 15/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu 29.08.2014 tarihli dava dilekçesinde özetle; “Müvekkili şirkete … numaralı Nakliyat Abonman Blok Sigorta Poliçesi ile sigortalı … San. Ve Tic. Ltd. ŞTi.- … San. A.Ş.’ne ait 1 adet optik ayırıcı makine emtiasının, nakliyeci davalının sorumluluğunda taşıma işi yapan … plakalı tır ile taşınma esnasında ön kapağın kilitlenmesinin unutulması, kapağın taşıma sırasında oluşan sarsıntılar nedeniyle açılması ve açılan kapağında yol boyunca makinenin diğer parçalarına çarpması sonucunda hasar gördüğünü, taşıma işinin davalı şirket tarafından üstlenildiğini, davalı firma tarafından taşınan emtianın tahliye esnasında makine ana gövdesinin, bir kapağın ezilmek suretiyle hasarlandığının tespit edildiğini, bu hususun ekspertiz raporu ile ortaya konulduğunu, oluşan hasardan davalı taşıyıcının sorumlu olduğunu, müvekkili şirket sigortalısı tarafından yapılan hasar ihbarı sonrasında sigortalının zararının karşılandığını, müvekkilinin sigortalısına, 19.09.2013 tarihinde 17.549,12.-TL ödeyerek TTK 1472 madde hükmü gereğince sigortalısının haklarına halef olduğunu, davalı taşıyıcı aleyhine … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptıklarını, borçlu şirketin yasal süresi içinde öncelikle yetkiye itiraz ettiğini, sonrasında yetkili … İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyaya kaydının yapıldığını, … İcra Müdürlüğünden davalı aleyhine gönderilen ödeme emrine, davalı borçlu tarafından yetkiye ve ayrıca borca ve ferilerine itiraz edildiğini,takibin durduğunu, borçlu şirketin … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına kendi kaşesi ile yaptığı itirazda Küçükçekmece İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu söylediğini, borçlunun yetki itirazı üzerine dosyanın kendilerince Küçükçekmece İcra Dairesine kaydının yapıldığını bu nedenle öncelikle borçlu davalının yetki itirazının reddine, davalı borçlu şirketin sigortacısı Euro Sigortanın icra takibi başlatıldıktan sonra 16.12.2013 tarihinde 9.135,85.-TL lik ödeme yaptığını, yapılan ödemenin alacağın öncelikle ferilerinden düşüldükten sonra kalan 12.030,12.-TL miktar üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin vermiş olduğu 23.09.2014 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin merkezinin … Mah. … Cad No: … Arnavutköy/ İstanbul olduğunu, yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olması nedeniyle yetki itirazında bulunduklarını, davacı … şirketinin sigortalısının … San ve Tic. Ltd. Şti olduğunu, yükün alıcı görünen … San. A.Ş nin davacının sigortalısının olmadığını, bu nedenle davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, müvekkiline ait araçla … San A.Ş ye ait yükün 29.10.2012 tarihinde taşınmış olması sebebiyle davanın zaman aşımına uğradığını, yine yükün … Sigorta A.Ş tarafından sigortalı olması karşısında bu sigorta şirketine davanın ihbarını talep ettiklerini, davacının eksper raporu, nakliyat tazminat makbuzu ve icra dosyasında … şirketine ait sigorta poliçe numarasını bildirmesine rağmen dava dilekçesinde yeni bir poliçe numarasının yazıldığını, taşınan yükde meydana gelen hasarın taşıma sırasında meydana geldiğini kabul etmediklerini, hasarın yükleme-boşaltma sırasında meydana geldiğini belirterek, öncelikle yetki, aktif husumet, zaman aşımı nedeniyle aksi halde esas yönünden davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İş bu dosya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … – … E.ve K.sayılı 26/01/2015 tarihli Yetkisizlik kararı üzerine Mahkememize tevzi edildiği anlaşıldı.
Dava; Nakliyat abonman sigortacısının taşıma sırasında taşınan emtianın hasara uğraması nedeniyle sigortalısına ödediği hasar bedelinin rücuan tahsili için taşıyıcı aleyhinde girişilen ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
… İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyası dosyamız içersine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde … İcra Müdürlüğünün … Esaslı dosyası iken yetki itirazı üzerine bu dosyanın Küçükçekmece icra müdürlüğüne taşınarak bu numarayı aldığı anlaşılmaktadır. Dosyanın incelenmesinde 17.549,12 Tl asıl alacağa, temerrüt faizi tutarı 274,81 Tl ile birlikte toplam 17.823,93.-Tl için takip yapıldığı, ödeme emrinin 17.07.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içersinde 18.07.2014 tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişi kurulunun düzenlediği 05.05.2016 uyapa taranma tarihli 5 sayfadan ibaret raporunda özetle; “davalı taşıyıcı … %100 oranında tam kusurlu bulunduğu, dava konusu emtiada meydana gelen hasar nedeni ile talep edilebilir tazminat miktarının 3.850,-TL olduğu, davalı şirketin sigortacısı … Sigorta A Ş. den 9.135,23-TL tahsil edildiği anlaşılmakla davacı …Ş.’nin davalı …’den talep edebileceği ek tazminatın (anapara ve faiz) bulunmadığı” görüş ve kanaati ile raporunu sunmuştur.
Bu rapora yapılan itirazlar üzerine itirazların değerlendirilmesi için dosya yeniden bilirkişi kuruluna verilerek ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 16.05.2017 tarihli 3 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; “Taşıyıcının CMR m. 23/3’te belirtilen sınırlı sorumluluk prensibinin istisnası, başka bir deyişle sorumluluk sınırının yükseltilebileceği haller CMR m. 29’ daki hallerdir. Yargıtay bu konudaki emsal kararlarında CMR m. 29’daki kastın veya kasta eşdeğer kusurun varlığını ispat yükü bunu iddia edene ait olduğunu, taşıyıcının taşımayı üstlendiği eşyaların bir kısmını hasarlı teslim etmiş olmasının kasıt veya kasta eşdeğer kusur olamayacağını kabul etmiştir. ( Yargıtay 11. H.D. 2015/5200 E., 2015/12713 K. 30.11.2015 T. II karar) Bu nedenle de dava konusu taşımada da Davalı taşıyıcının taşımış olduğu yüke vermiş olduğu hasarın kasıtlı veya kasta eşdeğer kusurla olduğu tespit edilmemiştir. Davacı Vekilince Müvekkili şirket açısından zararın 24.07.2013 tarihinde tespit edildiği ve bu tarihteki kur üzerinden tazminat hesabının yapılması gerektiği itirazı yapılmış ise de bu tarihteki kur üzerinden yapılacak hesaplamada dahi Davacının Davalıdan talep edebileceği bakiye bir alacağın bulunmadığı tespit edilmiştir. Yukarıda açıkladığımız üzere Davacının itirazları cevaplandırılmış olup Kök Rapordaki görüşlerimizi değiştirecek bir hususa rastlanılmamıştır” kanaati ile ek raporunu sunmuştur,
Bu raporada yapılan itirazlar üzerine yeniden oluşturulan bilirkişi kurulundan yeni heyet raporu alınmasına karar verilmiştir.
Yeni bilirkişi kurulunun düzenlediği 21.06.2018 uyapa taranma tarihli 9 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Dosyada mevcut CMR taşıma senedi ve sair sevk evrakına göre davacının sigortalısının taşıma sürecinde emtianın hak sahibi olduğu; davacının sigorta poliçesi gereği sigortalısına 19.09.2013 tarihli 17.549.12 TL ödemede bulunduğu. Davacının ödemesi gözetilerek yasal ve akdi olarak aktif husumete ehil olduğu ve işbu davada rücuen tazmin talebi bakımından davacı sıfatı ile hareket edebileceği. Parsiyel olarak taşınan yükün taşıma sürecine hasarsız alındıktan sonra yükleme-aktarma- istifleme, sürtünme, sabitleme hataları ile taşınması ve taşıma sonunda, hasarın tespit edildiği ve bunun taşıyıcı tarafında asli kusur teşkil ettiği, ancak ambalajsızlık ve özel talimat olmamasının da davacının sigortalısı tarafında tali kusura işaret ettiği. Davacının toplam ödemesinden %75 oranında, yani 13.161,84 TL kısmını davalıya rücu edebileceği. Davacının dava konusu ettiği miktarın 12.030,12 TL olduğu gözetilerek, bu miktar üzerinden takibe vaki itirazın iptali, harici ödemenin bu miktardan İcra sürecinde mahsubu hususunun mahkeme hukuki değerlendirmesini gerektirdiği, Somut olayda sınırlı sorumluluk uygulamasına yer olmadığı, Davacının takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile rücu konusu edebileceği” Görüş ve kanaatleri ile raporlarını sunmuşlardır.
Bu rapora yapılan itirazlar üzerine itirazların değerlendirilmesi için dosya yeniden yeni bilirkişi kuruluna verilerek ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 11.06.2019 uyapa taranma tarihli 5 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; “Davacının toplam ödemesinden %75 oranında, yani 13.161,84 TL kısmını davalıya rücu edebileceği, zira meydana gelen hasarda davacının sigortalısının da CMR m. 17/5 gereği %25 müterafık kusurlu olduğunun değerlendirildiği, sayın mahkeme görevlendirme hususlarının bu kanaatte esas alındığu. Davacının dava konusu ettiği miktarın 12.030,12 TL olduğu, ancak davacının takip sürecinde tahsil ettiği 9.135,85 TL ödemeyi düşrek bulduğu bu miktarın, esasında sorumlu olunan miktardan düşülmesi gerektiği. Bu durumda davacının esasen 13.161,84 TL asıl alacak miktarından düşüldüğünde, 4.025,99 TL asıl alacak miktarı kaldığı. 30.10.2013 takip tarihinden 16.12.2013 tarihine kadar 13.161,84 TL üzerinden, 16.12.2013 tarihinden itibaren ise 4.025,99 TL üzerinden ticari temerrüt faizi talep edilebileceği. Dava konusu alacağın kusur- zarar – sorumluluk hususlarında yargılamayı gerektirdiği gözetilerek inkar tazminatı ve sair taleplerin buna göre sayın mahkemece gözetilmesi gerektiği.” Görüş ve kanaatleri ile ek raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor, ek rapor, yeni heyet raporu ile yeni heyetten alınan ek rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada davacı şirkete … numaralı Nakliyat Abonman Blok Sigorta Poliçesi ile sigortalı … San. Ve Tic. Ltd. ŞTi.- … San. A.Ş.’ne ait 1 adet optik ayırıcı makine emtiasının, nakliyeci davalının sorumluluğunda taşıma işi yapan … plakalı Tır ile taşınma esnasında ön kapağın kilitlenmesinin unutulması, kapağın taşıma sırasında oluşan sarsıntılar nedeniyle açılması ve açılan kapağında yol boyunca makinenin diğer parçalarına çarpması sonucunda hasar gördüğü.
Taşıma işinin davalı şirket tarafından üstlenildiği, davalı firma tarafından taşınan emtianın tahliye esnasında makine ana gövdesinin, bir kapağın ezilmek suretiyle hasarlandığı tespit edildiği, bu hususun ekspertiz raporu ile ortaya konulduğunu, oluşan hasardan davalı taşıyıcının sorumlu olduğu, davacı şirket sigortalısı tarafından yapılan hasar ihbarı sonrasında sigortalının zararının karşılandığı, davacının sigortalısına, 19.09.2013 tarihinde 17.549,12.-TL ödeyerek TTK 1472 madde hükmü gereğince sigortalısının haklarına halef olduğu anlaşılmaktadır.
Davacının sigortalısına ödediği bedelin tahsili için … İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyası ile yapılan takibe itiraz edilmesi üzerine bu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmaktadır.
Taşıma başlangıcında hiçbir ihtirazi kayıt, tutanak ve sair delil olmaksızın taşımaya alınan emtianın tam ve sağlam taşımaya alındığı karine olarak kabul edilmektedir.
Ancak, ambalajsız taşımaya alındığı, toplam 5 parça yükün 1700 kg, 520 kg, 400 kg, 240 kg ve 600 kg şeklinde beyan edildiği de gözetilmek gerekir. Toplam yük 3.460 kg miktarındadır. Sigorta eksperi ise 6 kap ve 3.510 kg miktarını teyit etmektedir.
Malın antrepo girişinde eziklerinin olduğu açıktır. Davalı parsiyel yük taşıdığı ve yükün sabitlenmesindeki sorundan ezildiği ekspertiz raporu değerlendirmesi ve yine dosyada sunulu fotoğraflar ambalajsız taşımayı teyit ettiği ve yükün hasarlandığını göstermektedir.
Özellikle Parsiyel yük taşımalarında istifleme, sabitleme ve sair edimler ile yine vaki aktarmalardan kaynaklı hasardan taşıyıcıların sorumlu olması esastır. Nitekim tespit edilen hasar da ambalajsız taşıma ve taşıma sürecinde vaki sebeplerle meydana gelmiş olmakla; davalıların CMR m.29 kapsamında “zarar meydana gelme bilinci” içinde hasara sebep olduğu değerlendirilmektedir. Zira fotoğraflar malın kaba elleçlendiği, aktarmalarda özensizlik gösterildiğine işaret etmektedir.
CMR m.17/5.fıkra, aynen “5. Kayıp, hasar ve gecikmeye neden olan faktörlerden bazıları bakımından bu maddeye göre taşımacının sorumlu olmadığı hallerde, yine maddeye göre sorumlu olduğu faktörlerin kayıp, hasar ve gecikmeye yaptıkları katkı oranında sorumlu olacaktır.” Hükmünü içermektedir. Buna göre, meydana gelen hasar veya zayiat ya da gecikme CMR m.17/1, 17/2, 17/3, 1774 hükümlerinden bir veya bir kaçma bağlanabiliyorsa, bunun meydana gelen zarara katkısının gözetilerek, taşıyıcı veya gönderen sorumluluk alanına göre kusur paylaştırma ve müterafik kusur değerlendirmesi yapılmasını öngörmektedir.
CMR m.17/4-b bendi ise “Ambalajlanmadıkları veya kötü ambalajlandıkları zaman, özellikleri gereği fire veren veya hasara uğrayan malların ambalajlanmaması veya hatalı ambalajlanmış olması,” şeklinde düzenlemesi ile, bu durumda taşıyıcının sorumluluktan kurtulmasını öngörmektedir. Böylece meydana gelen zararda ambalaj durumunun katkısı gözetilerek müterafik kusur değerlendirmesi yapılacaktır.
Öte yandan, yükleme ve boşaltma bakımından CMR hükümlerinde bu görevlerin gönderen veya taşıyıcıya ait olması hususunda bir hüküm yoktur. Buna karşın eğer bu edimler taşıyıcının görevi ise sorumlu, değilse sorumlu olmayacağından söz edilmek gerekir. Zira CMR m,17/4-c bendi bu değerlendirmeye yol açmaktadır.
Yine, CMR m.17/2 kapsamında dava dışı gönderenin davranışları, bunlarda davalının adam ve yardımcılarının nezaret yükümlülüğünün yol açtığı kusur oranı da gözetilmek gerekir.
Bu çerçevede, yükün Parsiyel olduğu da gözetilerek % 75 kusur oranı davalı için, % 25 kusur oranı da sigortalı – gönderen için belirlenmiştir.
Davacının 19.09.2013 tarihli ödemesinin 17.549,12-TL olduğu, davacıya 16.12.2013 tarihinde 9,135.85 TL ödeme yapıldığı, takibin 12.030,12-TL üzerinden devam edilmesi gerektiği savunulmuştur.
Mahkememizce davacının takibe giriştiği tarih 30.10.2013 tarihidir ve bu tarihte 17.549,12 TL asıl ve 274,81 TL işlemiş faizi olmak üzere 17.823,93 TL toplam alacak iddia edilmiştir. Oysa CMR m.27 gereği davacının takip tarihinde işlemiş faiz talep hakkı yoktur. Zira takip öncesi alacak talebi tebliğ edilmiş değildir. Takip tarihinden itibaren faiz talep edilebilir.
Davacının 17.549,12 TL asıl alacağı için dava dışı sigortacı 9.135,85 TL ödeme yapmıştır. Bu durumda, asıl alacakta 8.413,27 TL davacının rücu edebileceği azami asıl alacak miktarı söz konusudur.
Davalının %75 kusur oram gözetildiğinde ise davalının sorumlu tutulabileceği azami miktar 13.161,84 TL tazminat miktarında olup; 16.12.2013 tarihli ödeme 9.135,85-TL düşüldüğünde; davacının dava tarihinde asıl alacak miktarı 4.025,99 -TL kalmaktadır.
Tüm bu nedenlerle asıl davanın kısmen kabulü ile davalının … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 4.025,99 Tl üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan bu miktara Avans faizi uygulanmasına, fazla istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar itirazın iptali davalarında % 20 inkar tazminatınada hükmedilebilecek isede davacı tarafın davasında bu talep bulunmadığından bu konuda karar kurulmamıştır.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- İş bu asıl davanın kısmen kabulü ile davalının … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 4.025,99-Tl üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan bu miktara Avans faizi uyğulanmasına, fazla istemin reddine,
2-Karar ve ilam harcı 275,01-TL nin peşin alınan 205,45-TL den düşümü ile kalan 69,56-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 234,45-TL peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapıla 3.090,00-TL yargılama giderinin kabul edilen miktar oranlanarak takdiren 1.034,10-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, red edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/10/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır