Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/318 E. 2019/454 K. 08.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2015/318 Esas
KARAR NO: 2019/454

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 24/03/2015
KARAR TARİHİ: 08/05/2019

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, davalı borçlu şirket ile müvekkili banka arasındaki genel kredi sözleşmesi kapsamında ödenmeyen kredi borcunun tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali ile takibin devamını, asgari %20 icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:
Davalılar davaya yanıt vermemiş olup, takibe itirazlarında borcun tamamına itiraz etmişlerdir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan bakiye borcun tahsili için başlatılan icra takibine vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Yargılama esnasında davacı bankanın müddeabihi noter kanalıyla usulüne uygun olarak … A.Ş.’ne temlik ettiği görülmektedir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında; davalılardan 26/01/2015 itibariyle 51.300 TL asıl alacak, işlemiş %35 faiz 149,62 TL BSMV 7,48 TL olmak üzere toplam 51.457,10 TL alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalı borçular vekili tarafından yasal süresi içerisinde borca ve tüm fer’ilerine itiraz edildiği, dava dışı temlik eden banka tarafından 24/03/2015 tarihinde işbu davanın ikame edildiği anlaşılmaktadır.
Temlik eden banka ile davalı şirket arasında düzenlenen 13/01/2014 tarihli 400.000 TL tutarlı genel kredi sözleşmesi uyarınca diğer davalı …’nin bu tutar nispetinde müşterek müteselsil kefil olduğu anlaşılmaktadır. Kefilin aynı zamanda şirket yetkili temsilcisi olduğu, zira asıl borçlu şirket kaşesi altına da şirketi temsilen imza attığı ve imzasını inkar etmediği anlaşılmakla kefaletin diğer tüm yasal unsurlarının da mevcut olduğu görülmekle cari tutar nispetinde (kendi temerrüdü saklı kalmak üzere) asıl borçlunun borcunun tümünden de fer’ilerinden sorumlu olacağı aşikârdır.
Temlik eden banka tarafından 19/11/2014 tarihinde hesabın noter kanalıyla katedildiği, kat ihtarnamesinin muhataplara sözleşme hükümleri doğrultusunda 21/11/2014 tarihinde tebliğ edildiği, 3 günlük ödeme müddetinin hitamında 25/11/2014 tarihi itibariyle davalı borçluların mütemerrit duruma düştükleri anlaşılmaktadır. Buna göre hesap bilirkişisi tarafından kat tarihi itibariyle tespit edilen alacak miktarına temerrüt tarihinden itibaren takip tarihine değin %35 temerrüt faizi ve BSMV işletilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Her ne kadar kat tarihinden temerrüt tarihine kadar ana paraya akti faiz işletilebilir ise de, buna ilişkin akti faiz oranları davacı banka tarafından sunulmadığı için temerrüt tarihinden itibaren takip tarihine kadar sadece temerrüt faizi işletilmekle yetinilmiş ve hesap buna göre yapılmıştır. Zira bu konuda da ispat külfeti davacı üzerindedir. Davacı temlik alan vekili rapora itiraz dilekçesinde 400 TL daha ihtarname masrafı taleplerinin olduğunu, bilirkişi tarafından bunun gözardı edildiğini belirtmiş ise de, takip talebi incelendiğinde buna ilişkin herhangi bir alacak kaleminin olmadığı, 51.300 TL asıl alacak olarak gösterildiği, bu alacak kaleminin ayrıştırılmadığı, ihtarname masrafı yönünden takip talebinde somut olarak istem belirtilmediği anlaşıldığından buna ilişkin itirazın ve alacak miktarının reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasına karşı yöneltilen itirazın kısmen iptali ile 50.900-TL asıl alacak 149,62-TL işlemiş faiz, 7,48-TL BSMV olmak üzere toplam 51.057,10-TL alacağın, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %35 temerrüt faizi ile faizin %5 BSMV’si ile birlikte tahsili için takibin devamına, ihtarname masrafı ayrı bir kalem altında açık bir şekilde takip talebinde belirtilmediğinden buna ilişkin talebin takip talebiyle bağlılık ilkesi uyarınca reddine,
2-Alacak niteliği itibariyle likit ve belirlenebilir olduğundan %20 inkar tazminatı 10.211,42-TL’nin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 3.487,71 TL harçtan peşin alınan 621,47 TL harcın mahsubu ile, bakiye 2.866,24 TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından sarfedilen, 621,47 TL peşin harç, 27,70 TL başvuru harcı olmak üzere cem’an 649,17 TL’den ibaret harcın davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 5.966,28 TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, reddolunan kısım üzerinden hesap olunan 400 TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
6-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 75 TL posta ve tebligat masrafı, 600 TL bilirkişi masrafı olmak üzere cem’an 675 TL’den ibaret yargılama giderinin kabul ve ret oranları nazara alınarak 669,80 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*