Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/178 E. 2019/838 K. 11.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2015/178 Esas
KARAR NO: 2019/838

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/02/2015
KARAR TARİHİ: 11/09/2019

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, taraflar arasındaki kumaş alım satım ticari ilişkisi kapsamında tutulan cari hesap dökümü uyarınca müvekkilinin davalı taraftan alacaklı olduğunu, her ne kadar davalının fatura konusu malları almadığını savunmuş ise de mutad satışlarda görevlendirilen davalı şirket personeli … isimli kişiye fatura konusu malların teslim edildiğini, buna ilişkin isim ve imzanın da mevcut olduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamını, asgari %20 inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:
Davalı vekili, fatura konusu malların kendilerine teslim edilmediğini, imzalı sevk irsaliyesinde teslim alan isim ve imzası olarak gözüken … imzasının kendi çalışanlarına ait olmadığını, kaldı ki fatura ve teslim belgesi olarak dilekçe ekinde sunulur belgelerin birbirini tutmadığını kot ve desen numaralarını uyumsuz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, cari hesap ve fatura alacağının tahsili için başlatılan takibe vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası ile 12.558,36 TL cari hesap, 31.493,36 TL fatura alacağı, 8.860,50 TL gecikme zammı alacağı olmak üzere toplam 52.912,22 TL alacağın icra giderleri ve fer’ileri ile asıl alacağa işleyecek aylık en az %4 oranında faiziyle birlikte davalı borçlu aleyhine icra takibi başlatılmıştır.
Tarafların ticari defter ve kayıtları muhasip bilirkişi marifetiyle tetkik edilmiştir. Davacı tarafından davalı yana düzenlenen 5 adet fatura’dan ilk 4’ünün davalının yasal defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının defterlerine göre davalının davacıya 44.051,72 TL borçlu olarak göründüğü, davalının yasal defterlerinde ise davacıdan 3.735,64 TL alacaklı olarak göründüğü, yani taraf defterleri arasında 47.787,36 TL fark bulunduğu anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık defterler arasındaki çelişkinin kaynağı, ticari ilişkinin döviz üzerinden kurulup kurulmadığı, hangi tarihteki kurun kullanılması gerektiği, dava konusu malların davalıya teslim edilip edilmediği, teslim belgelerinde adı ve imzası geçen … isimli şahsın davalı adına söz konusu malları teslim alıp almadığı konularında toplanmaktadır.
Davacının davalıya kestiği faturaları USD karşılığı TL olarak kestiği, davalının da ödemeleri USD türünden çeklerle yaptığı, buna göre taraflar arasında eylemli olarak ABD Doları üzerinden ticari alışverişin süre geldiği sabittir. Bununla birlikte, ödemelerin hangi tarihteki kur üzerinden TL’ye çevirileceği konusu çekişmelidir. Zira, çekle yapılan ödemeler farklı kurlar baz alınarak TL’ye çevrilmiştir. Diğer yandan, davalının ihtilaf konusu olmayan 4 adet faturayı fatura tanzim tarihindeki kuru baz alarak ticari defterlerine işlediği görülmektedir. Buna göre de esasında taraflar arasında eylemli bir şekilde fatura tanzim tarihindeki kurun baz alındığı ve kararlaştırıldığı belirgindir. Dolayısıyla taraf defterleri arasındaki cari hesap uyumsuzluk farklı kurların baz alınmasından kaynaklanmaktadır.
Bir diğer husus ise, davalı defterlerinde kayıtlı olmayan 31.493,36 TL bedelli … seri numaralı 06/08/2014 tanzim tarihli fatura konusu edimin yerine getirilip getirilmediği, … isimli şahsın davalı şirket adına malları teslim alıp almadığı konusudur. …’ın İstanbul C. Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı hazırlık dosyasına verdiği beyanatlar ile Bakırköy … İş Mahkemesi’nin … Esas sayılı işçilik alacaklarına dair açmış olduğu davada davalı vekilinin sunduğu beyanlar bir arada değerlendirildiğinde mezkur faturadaki ürünlerin davalı şirket adına …’a teslim edildiği sabit ve belirgindir. Nitekim, bu kişi tarafından dosyada da mübrez 09/07/2014 tarihli imzalı belge doğrulanarak alınan malların davalıya ait depoya davalı şirket personelleri ile yerleştirdikleri anlaşılmaktadır. Davalı taraf imzayı inkar etmişse de, gerek iş mahkemesindeki beyanları gerekse de … isimli şahsın savcılık ifadesi karşısında imza incelemesine gerek duyulmamıştır.
Davacı tarafından düzenlenen bu faturanın KDV dahil 29.221,27 TL tutarlık kısmı 09/07/2014 tarihli belge ile uyuştuğundan, aşan kısma dair davalıya teslim olgusu ispat edilemediğinden yukarıda belirtilen fatura bedelinin yalnızca bu kısmına hükmetmek gerekmiştir.
Takip talebinde aylık %4 faiz talep edilmişse de, taraflar arasında faize dair herhangi bir anlaşma mevcut olmadığından 3095 Sayılı Faiz Kanunu’nun 2/2 maddesi uyarınca temerrüt ihtarnamesinin tebliği ile sürenin bitimine müteakip tarihren icra takip tarihine değin %10.50 nisbetinde avans faizi işletilerek işlemiş faiz hesabı yapılması gerekmiştir. Dolayısıyla, davacının fazlaya dair işlemiş faiz isteği de redde mahkumdur.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… E. Sayılı icra takip dosyasına davalı borçlu tarafından yöneltilen itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca kısmen iptali ile 11.853,36-TL cari hesap alacağı, 29.221,27-TL fatura alacağı, 35,45-TL işlemiş faiz olmak üzere asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmek suretiyle alacağın tahsili için takibin devamına, fazlaya dair istemin reddine,
2-Alacak niteliği itibariyle likit ve belirlenebilir olduğundan %20 inkar tazminatı 8.222,01-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 2.808,22 TL harçtan peşin alınan 903,61 TL harcın mahsubu ile, bakiye 1.904,61 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından sarfedilen, 903,61 TL peşin harç, 27,70 TL başvuru harcı olmak üzere cem’an 931,31 TL’den ibaret harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 4.872,11 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 2.725,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 189,70 TL posta ve tebligat masrafı, 1.300 TL bilirkişi masrafı olmak üzere cem’an 1.489,7 TL’den ibaret yargılama giderinin haklılık durumu uyarınca 1.157,40 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye tutarın davacı üzerinde bırakılmasına; davalı tarafından sarf edilen 25 TL posta giderinin ise haklılık durumu gereğince 5,50 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
8-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*