Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1218 E. 2022/59 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/1218 Esas
KARAR NO:2022/59

DAVA:Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Maddi Tazminat
DAVA TARİHİ:11/12/2015
KARAR TARİHİ:09/02/2022

Mahkememizde görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkilinin 18/08/2010 günü karşı yönden gelen plakası meçhul kamyonun yolu ortalayarak gelmesi nedeniyle çarpmamak için direksiyonu kırması sonucu devrilen aracında meydana gelen kazada yaralanarak kalıcı şekilde sakatlandığını belirterek HMK’nın 107. maddesi gereğince belirsiz alacak davası olarak geçici iş göremezlik, daimi sakatlık ve tedavi giderleri toplamı şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş olup, gelen rapora göre bilahare talebini 58.236,77 TL olarak artırmıştır.
SAVUNMA:
Davalı vekili, talebin zaman aşımına uğradığını, kazaya yol açan aracın cinsinin, plakasının ve sürücüsünün tespit edilmesi gerektiğini, sonrasında ise kusur oranlarının ATK tarafından belirlenmesi gerektiğini, maluliyet durumunun da ispata muhtaç olduğunu, öte yandan geçici sakatlık tazminatının da kapsam dışı olduğunu beyanla davanın reddini dilemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, yaralanmalı trafik kazası nedeniyle davacıda oluşan geçici iş göremezlik, daimi sakatlık ve SGK kapsamı dışında kalan tedavi ve iyileşme giderlerine ilişkin maddi tazminat istemlerinden ibarettir.
Davalı yan süresi içerisinde sunduğu yanıt dilekçesinde zamanaşımı def’inde bulunmuşsa da yaralanmalı trafik kazasında uzamış 8 yıllık zamanaşımı hükümleri uygulanacağından buna dair savunma yerinde değildir.
Kolluk birimleri tarafından düzenlenen kroki, mağdur beyanları dikkate alındığında 18/08/2010 günü saat 11:30 sularında davacının idaresindeki sigortasız … plakalı çimento kamyonu ile Tanrıverdi Mahallesi’nden Yunusoğlu istikametine seyrederken Hacıali Mahallesi mevkiinde viraj çıkışında karşıdan yolu ortalayıp gelmekte olan plakası tespit edilemeyen araca çarpmamak için ani direksiyon kırması neticesinde direksiyon hakimiyetini kaybederek aracın devrilmesi ile kazanın vuku bulduğu anlaşılmaktadır. Kazanın oluş şekline ve yol durumuna nazaran davacının % 65 sürücüsü meçhul karşı aracın ise % 35 oranında kusurlu olduğu kanısına varılmıştır.
KTK’nın 98. maddesinde 04/04/2015 tarihli 6645 sayılı yasa ile yapılan değişiklik uyarınca tedavi giderlerinde SUT uygulaması KTK’nın bu maddesinde düzenleme bulmuştur. Böylelikle SUT kapsamında SGK’nın sorumluluğu acil durumlara ve faturalandırılmış tedavi giderlerine özgülenmiştir. Ancak, bu düzenleme 04/04/2015 tarihinde yürürlüğe girdiğinden somut olayda kaza tarihi 18/08/2010 olduğundan SGK’nın sorumluluğu SUT kısıtlamasına tabi tutulamayacaktır. Somut olayda SUT kısıtlamasına tabi tutulmaksızın SGK’nın sorumluluk kapsamı dışında kalan ilaç medikal malzeme, yol giderleri ve yarı zamanlı 2 aylık bakıcı giderlerinden de davalının sorumlu olacağı belirgindir. Bilirkişi tarafından düzenlenen 09/11/2021 tarihli ek rapor bu yönden hükme esas alınmaya elverişli bulunmuştur.
Maluliyet oranı kaza tarihi dikkate alınarak Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında % 11,3 olarak denetime elverişli olarak ATK tarafından tespit edilmiş ayrıca işten geri kalma süresi de 4 ay olarak belirlenmiştir. Ayrıca mahkememizce atanan bilirkişi … ise 4 aylık geçici iş göremezlik süresinde 2 aylık süre zarfında bakım ihtiyacının doğacağını belirtmiştir.
Daimi sakatlık (efor kaybı) zararının tespitinde de TRH 2010 bakiye yaşam tablosu ile %10 artırım iskonto esasına dayalı progressif rant formülüne göre de hesaplama yapıldığı ve davacı vekilince bu miktarlara göre talep artırım dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır. Yapılan hesaplama Yargıtay’ın son uygulamasına uygun olduğundan mahkememizce de talep artırım dilekçesi uyarınca aşağıdaki biçimde karar verilmiştir. Diğer yandan davacıya kazaya bağlı olarak SGK tarafından yapılan sürekli iş göremezlik gelirinin de 5510 Sayılı Kanun’un 21. maddesi kapsamında ilk peşin sermaye değeri de kusur da gözetilerek tazminattan tenzil edilmiş olup, bilirkişinin işbu uygulaması da yerindedir.
HÜKÜM / Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-Daimi sakatlık (efor kaybı) zararı 55.659,52 TL , geçici iş göremezlik zararın 1.811,08 TL, SGK kapsamı dışında kalan tedavi ve iyileşme giderleri 766,17 TL olmak üzere toplam 58.236,77 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi 11/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 3.978,15 TL harçtan peşin alınan ve bilahare ikmal olunan toplam 225,20 TL harcın mahsubu ile, bakiye 3.752,95 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 8.370,78 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 250,70 TL harç masrafları, 278,60 TL posta ve tebligat masrafı, 3.300,00 TL bilirkişi masrafı, 687,00 TL ATK fatura bedeli olmak üzere cem’an 4.516,3 TL’den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 09/02/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır