Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1190 E. 2019/139 K. 13.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1190 Esas
KARAR NO : 2019/139
DAVA : Çekin İstirdatı
DAVA TARİHİ : 04/12/2015

BİRLEŞEN İSTANBUL 16. ATM 2016/351
ESAS 2016/239 KARAR SAYILI DOSYASI
DAVA TARİHİ : 29/03/2016

BİRLEŞEN İSTANBUL 16. ATM 2016/350
ESAS 2017/1076 KARAR SAYILI DOSYASI
DAVA : Menfi Tespit ve İstirdat
DAVA TARİHİ : 29/03/2016

KARAR TARİHİ : 13/02/2019
Mahkememizde görülen davaların yapılan açık yargılaması sonucunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Asıl davada davacı vekili, 10/09/2015 tarihinde müvekkilin şirket merkezinin de içinde bulunduğu binada gece saatlerinde yaşanan hırsızlık neticesinde dava konusu 3.175,00 TL bedelli 30/10/2015 tarihli … seri numaralı çekin de aralarında bulunduğu bir kısım çeklerin çalındığını beyanla dava konusu çekin istirdadını talep ve dava etmiştir.
Birleşen İstanbul 16. ATM’nin 2016/350 Esas, 2017/1076 Karar sayılı dosyasından davacı vekili; 10/09/2015 tarihinde müvekkilin şirket merkezinin de içinde bulunduğu binada gece saatlerinde hırsızlık olayı yaşandığını, yaşanan olay neticesinde müvekkil şirket merkezinin kapısının kilidi açılmak suretiyle girilerek taşınmazdaki çelik kasanın açıldığını, çelik kasanın açılması ile çelik kasada bulunan bir miktar para ile birlikte dava konusu çekin de aralarında bulunduğu 67 adet çekin çalındığını, bahse konu çeklerin iptali için … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ikame edildiğini ve tüm çekler için mahkemece ödeme yasağı kararı verildiğini, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına konu … Şubesi’nin … numaralı 4.260,00-TL tutarlı 31/01/2016 tarihli çek istirdadına karar verilmesini, müvekkil şirketin daha fazla maddi ve manevi zarara uğramaması için dava sonuçlanıncaya veya bir karar verilinceye kadar görülecek teminat karşılığında takibin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, bu talebin uygun görülmediği takdirde icra dosyasına giren bedelin yargılama sonuna kadar alacaklıya ödenmemesi yönünde Mahkememizce uygun görülece teminatlı veya teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, ciro silsilesinde müvekkil şirketten önce bulunan … AŞ’ye … Ltd. Şti’ye, … ‘a ve …’e ihbar dilekçeleri ile davanın ihbar edilmesini, çek ile ilgili başlatılan icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen İstanbul 16 ATM 2016/351 Esas, 2016/239 Karar sayılı davada davacı vekili; aynı gerekçelerle … seri numaralı 3000 TL bedelli 31/01/2016 tarihli çekin istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Asıl davada davalılardan … vekili, kendilerine atfı kabil bir kusur olmadığını, belirterek davanın reddini savunmuştur. … vekili de iyi niyetli hamil olduklarındna bahisle davanın reddini savunmuştur.
Birleşen İstanbul 16. ATM’nin 2016/350 Esas, 2017/1076 Karar sayılı dosyasından Davalı … Tic. Ltd. Şti vekili; Davacının takibin durdurulması veya icra dosyasına yatan bedelin ödenmemesi yönündeki tedbir talebinin reddini, işbu dava nedeniyle müvekkilin uğradığı maddi ve manevi tazminat talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla davacının davasının ve davadaki tüm taleplerinin reddini, takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak müvekkil davalıya verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar … Ltd. Şti ile … Ltd. Şti.’ne dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edildiği halde davalıların duruşmalara katılmadığı gibi cevap beyanında da bulunmadığı anlaşılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, asıl ve birleşen davalarda hırsızlık eylemi nedeniyle çalınan çeklere ilişkin istirdat ve menfi tespit istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık, dava konusu çeklerin iktisabında asıl ve birleşen davalarda davalıların bile bile davacı aleyhine kötü niyet ya da ağır kusur göstererek çekleri iktisap edip etmedikleri, TTK’nın 763. maddesi uyarınca çeklerin istirdadının yasal şartlarının oluşup oluşmadığı, davacının bu bağlamda bir kısım davalılara borçlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce gerek davacı gerekse de davayı takip eden davalı firma kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak; çekin ticari kayıtlardaki konumu, giriş çıkış kayıtları varsa dayanak faturalar irdelenerek menfi tespit ve istirdat davasının haklılık şartları irdelenmiştir.
Diğer yandan bir kısım davalılardan … ve …’in keşide tarihi 30/10/2015 itibariyle bu şirketlerin yetkili temsilcilerinin imza sirküleri ile ayrıca … şirketinin aktif olup olmadığı sorularak ve yine keşide tarihi itibariyle yetkili temsilcilerinin imza sirküleri istenmiştir.
Asıl davada, davalılardan … dava konusu çeki ciro yoluyla devralmış olup, TTK’nın 687/1 maddesi gereğince davalının çeki bile bile borçlu zararına hareket ederek iktisap ettiği anlaşılamamaktadır. Zira, çekin çalıntı olduğuna ilişkin iddia şahsi def’ilerden olup bu iddianın cirantaya karşı ileri sürülebilmesi için kötü niyetin sabit olması gereklidir. Davalı … şirketi dava konusu çek üzerindeki hakları usulüne uygun olarak iktisap ettiği müteselsil ve birbirine bağlı şekle kopuk olmayan ciro silsilesinden anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, davacı tarafından çekin çalıntı olduğunun ve bu hususun da davalı son hamil tarafından bilindiğini ispatlanması gerekmektedir. Yine meşru hamilin tespitinde, ciro silsilesinin şeklen kopuk olmaması yeterlidir. Önceki imzalarda yetkisiz temsil hususu şirketin aktif olmaması gibi sair iddialar bu davada dinlenemez. Kaldı ki, asıl dava istirdat davası olup burada husumet son hamile yönetilmelidir. Dolayısıyla son hamil dışındaki diğer davalılar yönünde davada hukuki yarar bulunduğu da söz edilemez. Asıl dava bu gerekçelerle reddedilmiştir.
Birleşen İstanbul 16. ATM 2016/350 esas sayılı dosyasındaki menfi tespit talebinin incelenmesinde ise, davaya konu çeklerden 4.260,00 TL tutarlı çekin 08/04/2015 tarihinde şirket müşterisi dava dışı … A.Ş.’den ciro yoluyla alındığı, dava dışı … şirketine teslim edildiğinin anlaşılamadığı, çekteki ciro silsilesinde dava dışı … şirketinden sonraki ciroların dava dışı … şirketine ait olduğu dikkate alındığında bu firmanın … firması ile aralarında ticari ilişki olup olmadığının anlaşılamadığı görülmüştür. Çekin davacıdan sonraki hamile dava dışı … ile davacı arasında herhangi bir ticari ilişki tespit edilemediğinden mevcut delil durumu itibarıyla ciro silsilesinde kopukluk bulunduğundan birleşen bu dava yönünden davacının davalıya borçlu olmadığı anlaşılmıştır. Temel ilişki yönünden davalılardan … yönünden menfi tespit istemi kabul edilmişse de, çekin illetten soyut olarak tedavül ettiği de dikkate alınarak diğer davalıların kötü niyeti ya da bile bile borçlu zararına iktisabı dosya kapsamında sabit görülmediğinden reddi gerekmiştir. İstirdat talebinde de davalılardan son hamilin kötü niyeti ya da ağır kusuru sabit görülmemiş olup yukarıda da belirtildiği üzere ciranta olarak görünen diğer davalılara istirdat istemi yöneltilemeyeceğinden onlar yönünden de bu gerekçelerle davanın reddi gerekmiştir.
Birleşen İstanbul 16.ATM 2016/351 esas sayılı dosyası yönünden; dava konusu çekin 09.07 2015 tarihinde davacı şirket müşterisi … şirketinden ciro ile teslim alındığı, davacının dava dışı bu şirket ile ilişkisinin bulunduğu diğer davalılarla herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığı, bu noktadan sonra ciro silsilesinin koptuğu anlaşılmakla menfi tespit isteminin kabulü gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A-Asıl dava yönünden istirdat davasının reddine,
Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Davalılardan … ve … kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2.725,00 TL’nin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
B-Birleşen İstanbul 16.ATM 2016/350 esas sayılı dosyasından menfi tespit talebinin davalılardan … yönünden kabulü ile dava konusu …. İcra Müdürlüğün … esas sayılı … Şubesi … numaralı 4.260,00-TL tutarlı, 31/01/2016 tarihli çek nedeni ile bu davalıya borçlu olmadığının tespitine, istirdat davasının ve diğer davalılar yönünden de menfi tespit isteminin ayrı ayrı reddine,
Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan …’nden alınarak davacıya ödenmesine,
Davalılardan … kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2.725,00 TL’nin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
C-Birleşen İstanbul 16.ATM 2016/351 esas sayılı dosyası yönünden menfi tespit isteminin kabulü ile davacının dava konusu 3.000,00-TL bedelli … şubesine keşideli … seri numaralı çek nedeni ile … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, istirdat davasının ise kötü niyet ya da ağır kusur ispatlanamadığından reddine,
Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
Asıl ve birleşen davalarda davacı tarafından sarf edilen 3.602,10 TL’den ibaret yargılama giderinin haklılık durumu gözetilerek 1.200,7 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 13/02/2019

Katip …

Hakim …

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*