Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1157 E. 2018/523 K. 25.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1157 Esas
KARAR NO : 2018/523
DAVA : Kayıp Kaçak ve sair bedellerin iadesi
DAVA TARİHİ: 26/11/2015
KARAR TARİHİ: 25/04/2018
Mahkememizde görülen davanın yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, elektrik abonesi olan müvekkilinden düzenlenen faturalar ile hukuka aykırı olarak kayıp-kaçak ve benzeri değişik isimler altında tahsilatlar yapıldığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak üzere ilgili kesinti dönemlerinden itibaren işleyecek ticari faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili sorumluluklarının bulunmadığını, yapılan kesintilerin kanuna ve EPDK tarifelerine uygun olduğunu, husumet yönünden itirazda bulunduklarını zira dağıtım şirketinin muhatap olduğundan davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, elektrik abonesinden haksız alındığı iddiasıyla kayıp kaçak ve sair kesintilerin istirdatına ilişkindir.
İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/281 Esas, 2015/773 Karar sayılı, 15/09/2015 tarihli kararı ile taraflar arasındaki 04/11/2013 tarihli elektrik enerjisi alım sözleşmesinin 14.6 maddesinde uyuşmazlıkların çözümünde İstanbul Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığından bahisle HMK’nın 17. maddesi gereğince usulüne uygun yetki itirazı nazara alınarak yetki itirazının kabulü ile dosya mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizce 6179 sayılı yasa değişikliği öncesi dönem uygulaması ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı gereğince iadesi mümkün kayıp kaçak ve sair bedellerin tespiti için bilirkişilerden rapor alınmıştır.
Davacı vekili sadece 09/03/2016 tarihli ilk celseye katılmış olup ıslah için mehil talep etmiştir. Müteakip celselerin hiç birisine davacı taraf katılmadığı gibi vekillerce sürekli mazeret gönderilmekle yetinilmiştir. Davalı vekili ise, bütün celselerde karşı taraf gelmediği halde davayı takip etmeyeceklerini beyan etmiştir.
Her ne kadar son celse davacı vekili yine mazeret ileri sürerek gıyabında karar verilmesini belirtir talep dilekçesi göndermişse de, davalının davayı takip etmediği, davacının üst üste 6 celsedir mazeret gönderdiği anlaşılmakla 3. kere işlemsiz bırakılan davanın HMK’nın 150/6 maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davacı vekilinin sürekli mazeret gönderdiği, dosyayı takip etmediği, mazeretin belgelendirilmediği soyut bir şekilde farklı yer mahkemelerinin duruşma tarihlerinin bildirildiği, hazır bulunan davalı vekilinin davayı takip etme iradesi göstermediği bu nedenle davacının yokluğunda karar verilmesinin münkün olmadığı anlaşıldığından mazeretin reddi ile dosyanın 3. kez işlemden kaldırılarak davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
Alınması gereken 35.90 TL harçtan peşin alınan 819.97 TL harçtan mahsubu ile artan 783.97 TL harcın istek halinde yatıran davacıya iadesine,
Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 7/1. maddesi gereğince 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, hazır bulunan davalı vekili yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 25/04/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*