Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1137 E. 2018/785 K. 04.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1137 Esas
KARAR NO : 2018/785
DAVA : Trafik Kazasından Kaynaklanan Araç Değer Kaybı
DAVA TARİHİ : 20/11/2015
KARAR TARİHİ: 04/07/2018
Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, 16/07/2015 günü saat 15.45 sularında … ilçesi, … Spor Kompleksi civarında meydana gelen kazada … aracın müvekkiline ait … plakalı Dacia Duster marka … model aracın sol arka lastik kısmına çarpması neticesinde meydana gelen araç değer kaybı 5.000-TL’nin ZMMS sigortacısından tahsilini talep ve dava etmiş olup, 06/03/2018 tarihli dilekçesi ile rapor doğrultusunda talebini 5.930,50-TL olarak talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, araç değer kaybı nedeniyle 21/10/2015 tarihli havale ile 1.069,50-TL ödeme yapılması nedeniyle sorumluluklarının bulunmadığını, müvekkil şirketin sorumluluğunun kabul anlamına gelmemek kaydıyla poliçe limiti ve sigortalasının kusuru oranında mevcut olduğunu, değer kaybının yargıtay kriterlerine uygun olarak ilgili formulizasyon tablosuna göre hesaplanması gerektiği, yine dolaylı zararlar arasında yer alan değer kaybının poliçe teminat dışı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, trafik kazasından kaynaklanan araçta meydana gelen değer kaybı istemine ilişkindir.
Poliçe ve hasar dosyasıyla araç tramer hasar kayıtları ve tamire ilişkin evraklar celp edilmiştir. Sonrasında kusur ve hasara ilişkin olarak teknik bilirkişiden rapor alınmıştır.
Raporun denetlenmesinde; bilirkişi tarafından 2018 yılı itibariyle 2. el rayici tespit edildiği anlaşılmıştır. Oysa ki kaza 2015 yılında vuku bulmuş olup bu yılın piyasa rayiçlerine göre Yargıtayca belirlenen fark kriterinin uygulanması gerekirdi. Ancak davalı vekili meşruhatlı olarak rapor tebliğine rağmen bu yönde itirazda bulunmamış, dolayısıyla HMK’nın 281.maddesi uyarınca rapor içeriğini kabul etmiş sayılacağından usul ekonomisi gereğince bu yöne ilişkin ek rapor alınmasına gerek duyulmamıştır.
Bilirkişi tarafından poliçe yeni genel şartlarından evvel Yargıtayın tespit ettiği fark kriterine uygun olarak (özellikle poliçe tarihi yeni genel şartlar öncesi olduğu dikkate alınarak) denetime elverişli olarak değer kaybı tespitinin yapıldığı, tazminat tutarının 7.000-TL olarak bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davadan önce yapılan kısmi ödeme 1.069,50-TL’nin ise mevcut raporda yasal faizi güncellenmeksizin salt bu ödeme tutarı tenzil edilerek sonuç miktar 5.930,50-TL hatalı olarak bulunmuştur.
Yapılan ödemeyi değer kaybı hesabı yapılmadan önce alan davacı, hesap tarihine kadar geçen süre nedeni ile aldığı paranın yasal faizi kadar kazanım elde etmiştir. Zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davacıya yapılan ödemenin, ödeme günü ile tazminatın hesaplandığı güne kadar geçen süredeki işlemiş yasal faizinin de ödeme tutarı ile birlikte hesaplanan tutardan indirilmesi gerekir. Dolayısıyla, yanlışlığın basit bir matematik hesabından ibaret olduğu ve hakimliğimizce re’sen hükümde tespit edilebileceği anlaşıldığından kısmi ödeme yönünden bulunan işlemiş yasal faiz tutarı 219.41-TL ödeme tarihi (21/10/2015) ile rapor tarihi (30/01/2018) arasındaki güncellenmiş yasal faiz tutarıdır. Bu nedenle 5.930,50-219.41 = 5.711,09-TL bakiye değer kaybı mahkememizce re’sen tespit edilmiş olup aşağıdaki gibi bir rakama hükmetmek gerekmiştir.
Dava dilekçesinde faiz talebinde bulunulmadığı, ancak ıslah talebinin 2.bendinde sigortaya başvuru tarihinden itibaren ticari faiz talebinde bulunulduğu, ancak hakimliğimizce sehven bu talebin hüküm kurulurken gözden kaçırıldığı ve faize hükmedilmediği, dosyadan el çekilmesi nedeniyle yanlışlığın istinaf başvurusu halinde Bölge Adliye Mahkemesince düzeltilebileceği anlaşıldığından, aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Bakiye değer kaybı 5.711,09 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 390.12 TL harçtan peşin alınan ve ıslah suretiyle ikmal olunan toplam 101,29 TL harcın mahsubu ile, bakiye 288,83 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından sarfedilen, 85.39 TL peşin harç, 27.70 TL başvuru harcı, 4.10 TL vekalet harcı, 15.90 TL ıslah harcı olmak üzere cem’an 133.09 TL’den ibaret harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 2.180,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 219,41 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 164.20 TL posta ve tebligat masrafı, 600 TL bilirkişi masrafı olmak üzere cem’an 764.20 TL’den ibaret yargılama giderinin kabul ve ret oranları nazara alınarak 735,90 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, hazır bulunan davacı vekili yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 04/07/2018

Katip Hakim

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*