Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1070 E. 2022/208 K. 23.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1070 Esas
KARAR NO : 2022/208
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/10/2015
KARAR TARİHİ : 23/03/2022

Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında …. İş Mahkemesinin 2014/… E sayılı dosyası ile görülen davada alacaklarının bir kısmının hüküm altına alındığını, ilamla hüküm altına alınan alacağın …. İcra müdürlüğünün 2015/… E. Sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, bunun üzerine davalı tarafça … İcra Müdürlüğünün 2015/… esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine 25.000,00-TL bedelli senet üzerinden kambiyo takibi yaptığını, müvekkilinin davalıya hiçbir zaman böyle bir senet vermediğini, imzanın sahte olduğunu, belirterek borçlu olmadıklarının tespiti ile dava tarihinden sonra ödeme olması durumunda ödenen kısım için istirdat davası olarak devamını asgari %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, yetkili mahkemelerin … Mahkemeleri olduğunu, davaya konu senetteki imzanın davacıya ait olduğunu, davacının söz konusu senedin kendi eli ürün olmadığı iddiasını ispatla yükümlü olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, bonodaki sahte imza iddiasına dayalı olarak İİK 72.maddesi gereğince menfi tespit istemine ilişkindir.
Takipten sonra açılan davalarda İİK’nın 72. maddesi gereğince takibin başlatıldığı yer mahkemesi yetkili olacağı gibi davalının ikametgahı da mahkememiz yargı sınırları içerisinde bulunduğundan vaki olmuş yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Uyuşmazlık, bonodaki keşideci imzasının davacı eli ürünü olup olmadığı noktasındadır. Davacının tatbike elverişli ıslak imza örnekleri temin edilmiştir. Diğer yandan, Yargıtay içtihatlarına uygun olarak davacı tarafından resmi kurumlar nezdinde samimi olarak atılmış, mukayeseye elverişli ıslak imza asılları araştırılarak dosya arasına celp edilmiştir. Mukayeseye elverişli olabilecek ve temin edilebilen ıslak imzalı belgelerin bir kısmı keşide tarihi sonrasını kapsamakta ise de, davacının ıslak imza örnekleri de alındığından mevcut toplanan örnekler kapsamında ATK’dan rapor alınmıştır. Kurumun 14/07/2021 günlü grafoloji raporu içeriğine göre, davacı … …’nun mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından mevcut mukayese imzalarına kıyasla eli ürünü olup olmadığı yönünde tespite gidelemediği mütalaa edilmiştir. Rapor, tüm ıslak imza örnekleri ve davacı tarafından verilen imza örnekleri mukayese edilerek hazırlandığından denetime elverişli ve usulüne uygundur. Buna göre, sahte imzaya ilişkin Adli Tıp Grafolojik incelemelerinde kuvvetli ihtimal dahi olsa, ihtimale dayalı sonuç bildiren raporlar borçluyu bağlamaz, aleyhine değerlendirilemez. (Yargıtay 19. HD 2018/1294 Esas, 2019/4362 Karar, 16/09/2019 günlü kararı) Bir başka söyleyişle, bu tarz muallak raporlar sonucu şüpheden borçlu yararlanır ve imzanın ona ait olmadığı yönünde sonuç meydana gelir. Ayrıca savcılık tarafından hazırlık tahkikatı kapsamında düzenlenen kriminal raporda da davacının eli ürünü olduğunu gösterir uygun kaligrafik bulgular tespit edilememiştir. Davacı savcılık soruşturmasında vermiş olduğu ifadesinde de senedi imzalamadığını yinelemiştir. Davacı vekilince işçilik alacakları bedelli ile senet bedelinin uyuştuğunu ileri sürmesi karşısında da davacının senedi zımnen benimsediği söylenemez. Buna göre menfi tespit davası sabit görülmüş olup aşağıdaki şekilde davanın kabulü gerekmiştir.
HÜKÜM / Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-… İcra Müdürlüğü’nün 2015/… Esas sayılı icra takibine konu 25.000,00 TL bedelli , keşidecisi davacı … … olarak görünen 01/06/2012 keşide tarihli, 01/09/2012 vade tarihli, lehdarı Davalı … olarak görünen bir adet bono nedeniyle asıl alacak ve fer’ileriyle birlikte davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Bilirkişi incelemeleri sonucunda imzanın davacı borçluya ait olmadığı hususunda kesin kanaat bildiren rapor alınamadığı, alacaklının üzerinde ispat yükü olması nedeniyle imzanın davacıya ait olmadığının kabul edildiği anlaşılmakla bu hali ile davalı alacaklı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gereken 1.707,75-TL harçtan peşin alınan 579,90-TL harcın mahsubu ile, bakiye 1.127,85- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 5.100,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 579,90-TL peşin harç 27,70-TL başvurma harcı 203,19-TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere cem’an 810,79-TL’den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-ATK gideri 960,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, gereği için yazı işleri müdürlüğünce tahsil müzekkeresi yazılmasına,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 23/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*