Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/762 E. 2022/445 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/762 Esas
KARAR NO : 2022/445

DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 vd.)
DAVA TARİHİ : 27/02/2012 (Kapatılan ve devrolunan İstanbul 19 ATM 2012/46 Esas)
KARAR TARİHİ : 15/06/2022
Mahkememizde görülen Tasarrufun İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, davalılardan …A.Ş. adına kayıtlı Kâğıthane Seyrantepe…ada… parselde bulunan gayrimenkulün 05/02/2009 tarihinde 210.000,00 TL bedelle diğer davalı …Nakliye San. ve Tic. A.Ş.’ne devredildiğini, ancak müvekkili ile davalı … arasında diğer davalı … ile dava dışı … ve …kefaleti ile 23/11/2007 tarihli ticari kredi sözleşmesi akdedilerek ödenmemiş bakiye alacağın bulunduğunu, İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatılmış olup alacağın tasarruf tarihi 05/02/2009 tarihinden önce muaccel olduğunu, borca batık olan davalıların birlikte hareket etme kastıyla alacaklılardan mal kaçırmak için muvazaalı olarak taşınmazı devrettiğini, zira … ve …şirketleri ile borçlu …Kağıt şirketlerinde diğer borçlular … ve…’nun yönetici ve hissedar olduğunu, dolayısıyla İİK’nın 280. maddesi uyarınca ödeme aciziyeti bulunan borçlunun alacaklılara zarar verme kastının olduğunu beyanla … A.Ş. tarafından davalı …’a devredilen taşınmazın 05/02/2009 tarihli tasarrufunun iptali ile İstanbul … İcra Müdürlü’ğünün… Esas sayılı icra dosyasından kaynaklı alacaktan ötürü gayrimenkulün cebri icra yoluyla satılması için İİK’nın 283. maddesi gereğince kendilerine yetki verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalılar…t Ürünleri ile… Kağıt vekili, müvekkillerinin yabancı ortaklı şirket olup yönetim kurulu kararına binaen eksper incelemesi yaptırılmak suretiyle rayicine uygun ve muvazaadan ari olarak taşınmazın satıldığını, yönetim kurulu toplantısının usul ve yasaya uygun olarak yapıldığını, tapu kaydı ve faturalardan anlaşılacağı üzere satış bedellerinin kayıtlara olduğu gibi yansıtıldığını, satışın gerçek olduğunu ve ücretin alındığını, kaldı ki müvekkillerinden …A.Ş. tarafından davacı bankadan kredi kullandırılmış olup dava konusu gayrimenkulün malikinin …A.Ş. olduğunu , bu şirketin krediye sadece kefil olduğunu, öte yandan gayrimenkul satışından sonra da işbu kredi cari hesap kapatılarak banka tarafından yeni krediler kullandırıldığını belirterek davanın reddini dilemiştir.
Taşınmazı temlik alan diğer davalı … A.Ş. vekili, davacının dava açma ehliyeti bulunmadığını, tasarrufun iptalinin yasal şartlarının oluşmadığını, tasarruf esnasında söz konusu taşınmazın tapu kayıtlarında borca ilişkin herhangi bir takyidat bulunmadığını, takip borçlusu şirketler ile müvekkili arasında herhangi bir organik ve hukuki bağ söz konusu olmadığını kaldı ki ortaklık yapılarının birbirinden tamamen farklı olduğunu, davalı malikin yaptırmış olduğu ekspertiz raporuna göre bedelin piyasa rayicine uygun olarak belirlendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, İİK’nın 277 vd. maddeleri uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı alacağın dayanağını teşkil eden hukuki sebebin kredi sözleşmesinden doğan bakiye alacağın tahsiline ilişkin olduğu, davalılardan …Ürünleri lehine kullandırılan, müflis… Kağıt firmasının sözleşmede kefaleten imzasının bulunduğu, hesabın 05/10/2009 tarihi itibariyle kat edildiği anlaşılmaktadır. Taşınmazın ise celp olunan tapu kayıtlarına göre davalı malik … tarafından diğer davalı … Hizmetlerine 05/02/2009 tarihinde 210.000,00 TL bedel kabilinde temlik edildiği ihtilafsızdır. Yargılama esnasında davalılardan… A.Ş ile… A.Ş’nin İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas… Karar sayılı 20/03/2012 tarihli kararı ile iflas erteleme istemlerinin ayrı ayrı reddi ile 20/03/2012 günü saat 14:30 itibariyle iflaslarının açılmasına karar verildiği ve kararın Yargıtay’dan onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır.
İİK’nın 194.maddesi uyarınca her iki müflis davalılar yönünden ikinci alacaklılar toplantısı yapılmasından 10 gün sonrasına kadar eldeki dava durdurulmuştur. Davacı taraf …’nın ikinci alacaklılar toplantısına katılmış olup, masa tarafından reddolunan takip konusu alacak yönünden İstanbul Kapatılan… ATM … Esas sayılı dosyası üzerinden kayıt kabul davası ikame etmiştir.
Bilindiği üzere tasarrufun iptali davasının HMK’nın 114/2 ve İİK’nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca dava koşulu kesinleşmiş bir takibin ya da alacağın mevcudiyetidir. Bu bağlamda işbu kayıt kabul davasının bekletici mesele yapılmasına karar verilmiştir.
İstanbul Kapatılan…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas 2013/324 Karar sayılı 19/12/2013 tarihli kararı ile bilirkişi masrafının verilen kesin süre içerisinde ikmal edilmediği, davalı iflas idaresi tarafından reddolunan alacağın iflas açılma tarihi itibariyle miktarının yargılama gerektirdiği, alacağın davacı defter kayıtları incelenmek suretiyle ve bilirkişi marifetiyle tespiti için inceleme ara kararı oluşturulmasına rağmen 04/11/2013 tarihli meşruhatlı ara karara karşın süresinde delil avansı ikmal edilmediğinden ispatlanamayan davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İşbu kararın, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2015/3405 Esas 2016/2997 Karar sayılı 10/05/2016 tarihli kararı ile onandığı, bilahare özel dairenin 2016/9340 Esas 2019/3316 Karar sayılı 04/07/2019 günlü kararı ile de karar düzeltme isteminin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Kayıt kabul davasının esastan reddine ilişkin karar kesinleşmiştir. Böylelikle eldeki davaya ve dayanak icra takibine konu alacağın varlığı ispata muhtaç durumda kalmaktadır.
Bilirkişi incelemesi için tayin olunan süre kapsamında ikmali istenen avans delil avansı olup, gider avansından farklı olarak süresi içerisinde yatırılmaması halinde HMK’nın 324/2 maddesi uyarınca mevcut delil durumuna göre davada esastan karar verilecektir. Söz konusu kayıt kabul davasında da bilirkişi masrafı yatırılmadığı için ispatlanamayan ve esası incelenemeyen dosyada davanın hukuken esastan reddine karar verildiği izahtan varestedir. Bu nedenle davanın Davalılar müflis …A.Ş. ile… A.Ş. açısından özel dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiştir. Her ne kadar mahkememizin 13/11/2019 tarihli celse ara kararlarıyla esas yönünden alacağın varlığının tespiti için bilirkişi incelemesine karar verilmiş ise de, kayıt kabul davası kararının içeriğinin detaylı tetkiki neticesinde yukarıda açıklanan sebeplerle söz konusu ara kararlardan fiilen rücu edilmiştir.
Her ne kadar tasarrufun iptali davalarında harca esas müddeabih değeri, takip konusu alacak yüksek ve iptali istenen tasarrufun değeri az ise, dava konusu tasarruf üzerinden; tam tersi durumda ise, iptal edilen tasarrufun değeri, alacağı geçkinse, alacak ölçüsünde iptale karar verileceğinden daha az tutarlı alacağa göre tespiti gerekmekte ise de, eldeki davada esasa girilmeden HMK’nın 114/2 maddesi gereğince özel dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verildiğinden bu yönde herhangi bir inceleme ya da keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasına ve harç ikmaline lüzum görülmemiştir. Zira gerek vekalet ücreti gerekse de harç maktu ücret üzerinden tayin edilmiştir.
İİK’nın 282. maddesine göre tasarrufun iptali davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede (yani temlik işleminde) bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, borçlu ile hukuki işlemde bulunan kişi, borçludan aldığı malı üçüncü bir kişiye devrederse, alacaklı kötü niyetli dördüncü kişi veya mirasçıları hakkında da iptal davası açılabilir. Oysa ki, diğer davalı …A.Ş. söz konusu kredi sözleşmesinin esas borçlusu olup, iptali istenen 05/02/2009 tarihli gayrimenkul devrine ilişkin tasarruf işleminde hiçbir şekilde taraf olmadığı gibi sonraki üçüncü ya da dördüncü kişi maliklerden birisi de değildir. TTK’nın 7. maddesi gereğince kefalet ticari olduğundan müteselsilen ve müstakilen davalı kefil …’nın kendi temerrüdünden ayrıca sorumluluğu söz konusu olduğundan, asıl borçlu…A.Ş. açısından mecburi dava arkadaşlığı da söz konusu değildir. Dolayısıyla bu davalı yönünden davanın pasif husumet (sıfat) ön şart yokluğu nedeniyle reddi gerekir. Bu davalı yönünden de esasa girilmeksizin davanın husumet ön şartı yokluğu nedeniyle reddi gerekmiştir.
Yargılama devam ederken taşınmazı devreden borçlu kefil ve malik … A.Ş. iflas etmiş, iflas sonrasında oluşan iflas idaresi davacı … tarafından açılan dava ile ilgili olarak İİK’nın 245. maddesi gereğince önce 23/03/2022 tarihli cevabi yazısı ile…’a yetki verdiğini beyan etmişse de 21/04/2022 tarihli cevabi yazısıyla ise, kayıt kabul davası kaybedildiğinden taraf sıfatı kalmadığından davayı müflis şirket masasını temsilen Av. … tarafından takip edileceğinin bildirdiği görülmektedir. Müflis …’ya izafeten iflas idaresi vekili 07/06/2022 tarihli dilekçesiyle de tasarrufun iptaline karar verilmesini ve davacı Habibank’ın taraf sıfatının kalmadığını beyan etmiştir. Hal böyleyken devreden borçlunun iflası halinde, tüm mal varlığı iflas masasına geçeceğinden, tasarrufun iptali halinde satış isteme yetkisinin iflas idaresine verilmesi gerektiği gibi iflas idaresince verilmiş muvafakat olmadığından davacı bankanın taraf sıfatı kalmadığından onun yönünden yargılama gideri ve vekâlet ücreti takdir edilmemesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalılar müflis …A.Ş. ile …A.Ş. açısından kesinleşmiş bir alacak bulunmadığından HMK’nın 114/2 maddesi gereğince davanın özel dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-Diğer davalı … A.Ş.’nin ise dava konusu tapuda yapılan 05/02/2019 tarihli tasarruf işleminin tarafı olmadığı anlaşıldığından davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
3-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 3.118,50 TL’nin mahsubu ile bakiye miktarı 3.037,80 TL’nin istek halinde yatıran tarafa iadesine,
4-Davacı …’ın, (davalı müflis …Tic. A.Ş.’ye izafeten iflas idaresinin cevabi yazısı uyarınca taraf sıfatı kalmadığından) taraf sıfatını kaybettiği, işbu tasarrufun iptali davasında davalı müflis …’nın davacı sıfatını kazandığı anlaşıldığından gerek … gerekse de Müflis … A.Ş. aleyhine ve lehine karşılıklı yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Davalılardan … A.Ş. açısından ret sebebi farklı olduğundan hüküm tarihindeki AAÜT gereğince 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı (devralan davalı müflis) …A.Ş.’den alınarak işbu davalıya verilmesine,
6-Davalılardan müflis …A.Ş. de kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki AAÜT gereğince 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı (devralan davalı müflis) … A.Ş.’den alınarak işbu davalıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı Habibank ve müflis Tarsa Kağıt vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.15/06/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*