Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/727 E. 2020/184 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/727 Esas
KARAR NO : 2020/184
DAVA : Eser Sözleşmesinden Kaynaklı Alacak
DAVA TARİHİ : 17/08/2006
KARAR TARİHİ : 19/02/2020

Mahkememizde görülen Alacak davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı yan arasında 01/07/1998 tarihinde, …Uygulama Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 8.maddesine göre taraflar arasında ihtilaf halinde İstanbul Mahkemelirinin yetkili olduğu, bu bağlamda müvekkilini şirketin sözleşme kapsamında yaptığı işlerden dolayı davalı yana, 21/08/1998 tarihinde 1 nolu hak edişi, 21/09/1998 tarihinde 2 nolu hak edişi, 11/02/1999 tarihinde 3 nolu hak edişi ve 15/04/1999 tarihinde de 4 nolu hak edişi ilettiğini, bu hak edişlerden dolaı davalı yana fatura tanzim edildiğini, tahakkuk eden toplam tutarın 151.085.289.6111 TL (eski TL) olduğu, davalı yan tarafından müvekkili şirkete 5 kalemden toplam 98.500.000.000 TL (eski TL) ödeme yapıldığını, geri kalan 52.585.289.611 TL (eski TL)’nin ödenmediğini, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından davalı yana ….Noterliği’nin 30/12/2003 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, yapılan yazışmalara rağmen davalı yanın ödeme yapmadığını, davalı yanın … noterliği’nin 14/02/2006 tarihli, … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ederek borcunun bulunmadığını bildirdiğini belirterek 52.585.00 TL ana para, 217.083,00 TL işlemiş faizi ile birlikte toplam 269.668,00 TL tahsili talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 04/06/2008 tarihli ıslah dilekçesiyle Vergi Dairesine ödenen stopaj bedeli olan 7.324,06 YTL’nin davalıdan tahsilini savunarak talebini arttırmıştır.
SAVUNMA:
Davalı vekili, müvekkili şirketin taahhüdü altında bulunan … işinin 1998-1999 yıllarında idare tarafından ödenek yetersizliği nedeni ile durdurulduğunu, 1998-1999 yılından sonra fiili imkansızlık nedeniyle … ıslahı işi ile ilgili hiçbir çalışma yapılmadığını, davacı yan tarafından yapılan iş karşılığında müvekkili şirkete tebliğ edilen fatura bedellerinin tamamen ödendiğini, bu nedenle da vacı yana böyle bir borcun bulunmadığını, bununla birlikte işin yapılıp tarihinin 1998-1999 olduğunu, bu tarihten sonra iş yapılmadığını ve fatura kesilmediğini, bu nedenle davanın zamanaşımına uğradığını savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, eser sözleşmesinden kaynaklı bakiye hakediş alacağı ve stopaj bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki … İnşaatı … Uygulama Sözleşmesi’nin 6. maddesinde ödeme koşulları kararlaştırılmış olup, bakiye miktarın davalı taşeron …’in dava dışı idareye yapacağı hakedişin alınmasını müteakiben aynı miktarda ödemenin davacıya yapılacağı düzenlenmiştir. Davalı yan zaman aşımı def’inde bulunmuşsa da, hak ediş tarihi 15/04/1999 olup sözleşmenin anılan maddesi uyarınca muacceliyet olgusu nazara alınarak istemin zaman aşımına uğramadığı sonucuna varılmaktadır.
… ATM … Esas, … Karar sayılı dosyası ile davalı ve dava dışı idare arasındaki dava konusu hakedişe dair itirazın iptali davasında kısmen kabul kararı verildiği, … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı ceza davasında yapılan yargılama sonucunda idare memurlarının dava konusu hakedişleri de kapsayan faturalara ilişkin olarak sahtecilik yaptıklarından bahisle mahkum oldukları, bunun üzerine … ATM’den iadei muhakeme talebinde bulunulduğu, bunun üzerine mahkemesince yapılan yargılama neticesinde … Esas, … Karar sayılı dosyası üzerinden mahkemenin … E, … K sayılı 07/10/2003 tarihli kararının değiştirilerek davalı alacaklı şirketin 482.999,66 TL asıl alacak ve 119.817.00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 602.816.67 TL alacağın tahsili için … İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası ile başlattığı icra takibine davacı borçlu İdarenin yaptığı itirazın kısmen iptaline, 281.770,54 TL asıl alacağa takip tarihi olan 22/02/2000 tarihinden itibaren yıllık % 67 oranını geçmemek üzere değişen oranlarda reeskont faizi yürütülmek suretiyle takip talebindeki diğer koşullarla takibin devamına hükmedilmiştir. Bu karar ise 19/03/2014 tarihinde kesinleşmiş olup, bunun üzerine ödemenin de ilgili idare tarafından 2015 yılında yapıldığı anlaşılmaktadır.
Her iki taraf defterlerinin SMM marifetiyle incelenmesinde dava konusu asıl alacak tutarı kadar davacının davalıdan alacaklı olduğu sabittir. Zira, her iki tarafın defterleri birbirlerini doğrulamaktadır. Dolayısıyla, artık hak edişe konu hizmetin davalı tarafından alındığı ve davacının ücrete hak kazandığı yönünden yasal karine mevcuttur. Ancak, taraflar arasındaki sözleşmenin 6. maddesi gereğince ödemelerin hak edişin idare tarafından davalı taşerona yapılmasına müteakiben yapılacağı kararlaştırılmışsa da, idare ile davalı taşeron arasında süregelen söz konusu alacağı da kapsayan alacak davaları uyarınca ödeme yapılmadığından temerrüdün de gerçekleştiğinden söz edilemez. Bu nedenle davadan evvel işlemiş faiz istemi kabule şayan görülmemiştir.
Davacı vekili kısmi ıslah suretiyle stopaj bedeli alacağını da istemişse de, kısmi ıslah yoluyla mevcut talebe yeni bir alacak kalem eklenemez. Usulüne uygun olarak müstakil dava açıp birleştirme istemine bulunulması gerekir. (Yargıtay 21. HD 2019/3910 E. , 2020/773 K. , 13/02/2020 T.) Diğer yandan esas yönünden de ıslah yoluyla talep edilen stopaj bedeli de davalıdan istenemez. Zira, maddi zararın tazmini için davalının kusurunun olması şarttır. Oysa ki, somut olayda idareden ödeme alınamadığı için sözleşmenin 6. maddesi de değerlendirilerek ödeme yapılmamıştır. Bu nedenle davalının kusuru sabit olmadığından, ıslah yoluyla istenen kalemin de reddi gerekmiştir.
Hal böyle iken taraf defterlerinden yapılan tespitlere nazaran asıl alacağın kabulüne, işlemiş faizin davadan evvel temerrüt olmaması nedeniyle reddine, ıslah ile istenen kısmın ise usulüne uygun dava olmadığından reddine karar verilerek aşağıdaki gibi davanın kısmen kabulü gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Bakiye hakediş alacağı 52.585,29-TL asıl alacağın dava tarihi 17/08/2006 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gereken 3.592,10 TL harçtan peşin alınan 3.739,60 TL harcın mahsubu ile, fazla yatırılan 147,50 TL harcın dosya kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarfedilen 3.640,60 TL peşin harç, 12,20 TL başvuru harcı ve 99 TL ıslah harcı olmak üzere cem’an 3.751,80 TL’den ibaret harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 7.636,09 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 24.158,47 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 892.00 TL posta ve tebligat masrafı, 1.600,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere cem’an 2.492,00 TL’den ibaret yargılama giderinin kabul ve ret oranları nazara alınarak 473.10 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 19/02/2020

Katip …

Hakim …

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*