Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/690 E. 2019/945 K. 03.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/690
KARAR NO : 2019/945
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan), İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 03/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptal davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalılardan … ve …’nın münferit imza yetkilisi oldukları davalılardan … SAN. VE TİC LTD. ŞTİ. arasında …. Noterliği’nin 19.12.2007 tarih … yevmiye sayılı düzenleme şeklinde finansal kiralama sözleşmesi imzalandığını, 2 ve 3 nolu davalıların sözkonusu finansal kiralama sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarını, borçlular anılan finansal kiralama sözleşmesine konu ödemelerinde temerrüde düşmeleri üzerine 60 günlük yasal süre içerisinde iş bu borcu ödemeleri aksi halde finansal kiralama sözleşmesinin feshedileceğine ilişkin ihtarnamenin, müvekkili şirket tarafından keşide edilerek …. Noterliği 15.10.2008 tarih … yevmiye sayılı numarası ile gönderildiğini ve borcun 60 günlük yasal süre içerisinde ödenmediğinden anılan finansal kiralama sözleşmesinin bu kez …. Noterliği’nin 13.11.2009 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile feshedildiğini, sözleşmenin feshi ile birlikte, sözleşmeye konu malın geri alınması için … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından dava açıldığı ve yapılan yargılama neticesinde münfesih sözleşme konusu malın müvekkiline aynen iadesine karar verildiğini, bu ilamın …. İcra Müd. … E. sayılı dosyasından icraya konularak sözleşme konusu malın 3. kişiye satıldığını, 6361 sayılı Yasana f eski 3226 sayılı yasa ) 33. maddesi uyarınca iş bu satım bedeli borçluların müvekkiline olan toplam borcundan mahsup edildiği ve bakiye kalan alacak için … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını ve icra takibine üç borçlunun da 05.05.2014 tarihinde itiraz ettiği ve takibin durduğunu ifade ederek; davalı borçluların itirazlarının iptali ile takibin devamına,kötü niyetli itiraz sebebiyle borçluların alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti. Yetkilisi cevap dilekçesinde özetle; davacı ile …. Noterliği 19.12.2007 tarih, … yevmiye numaralı FKS akdedildiği ve KDV dahil 165.000 EURO bedelli 1 adet yumurta tavuğu kafesi kiralandığını, kesinleşmiş ödeme planına göre toplam tutar KDV ve işlem faizi toplamı 177.490,31 EURO olduğunu, toplam 117.295,09 EURO’nun davacı leasing şirketine vadesinde ödendiğini, ayrıca davacı tarafından yapılmış olan aşağıdaki icra takiplerine (c) hariç ödemeler ile kapandığını;1-…. İcra Müdürlüğünün … nolu dosyasına ödenen:19.000 EURO, 2-…. İcra Müdürlüğünün … nolu dosyasına ödenen:18.487 TL, 3-…. İcra Müdürlüğünün … nolu dosyası açılmış:9.479 Euro ÖDENECEK dekontlar dosyaya sunulmuştur.
… Müdürlüğü (… Müdürlüğü)’nün 03.02.2011 gün 611 sayılı yazı ile Yumurta üretimi ve paketleme tesisinin kapatıldığını ve mücbir sebeple vilayetçe kapatılalı tesisin için kapatma kararından sonra çalışmayan müessese yönünden (BK.nun 117) TBK.nun 136.maddesi gereğince borcun ifası borçluların sorumlu tutulamayacakları sebeplerle imkansızlaştığı için borç sona ermiş olmakla davacının 03.02.2011 tarihinden itibaren davalılardan kira parasını talep edemeyeceğini, …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 27.04.2011 gün … esas … sayılı kararı ile sözleşmenin 13.11.2009 tarihinde münfesih olduğunun tespitine karar verildiği ve davacıya tüm sözlü ve yazılı müracaata rağmen davacının kiralananı teslim almadığını, 6361 sayılı yasanın 33/1. maddesi gereğince satışı yapılan sözleşme konusu mal, haksız ve kötüniyetli olarak değerinin cok altında satılarak işletmenin zarara uğratılmak istenildiğini, davacı şirketin icra takibindei hukuka ve Yargıtayın yerleşik kararları aleyhine KDV talebinden bulunduğunu ve sözleşmenin feshinden sonra yaptırdığı sigorta bedellerini taraflarından talep edemeyeceğini, açıklanan nedenlerle her türlü haklarının saklı kalması kaydı ile, ÖNCELİKLE eco+55 model 6 kat 5 sıra (59.250 adet kafes) ekipmanın 6361 sayılı yasanın 31/3. mad. gereği emsali 2. el değerinin araştırılması sureti ile değer tespitinin yapılması ve çıkacak değerin 6361 sayılı yasanın 33/1 m. gereği borçlarından mahsup edilmesini, davanın reddi, davacı tarafın takipte haksız olması nedeniyle %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ve …’nın cevap dilekçelerinde özetle; 818 sayılı yasanın 484. M. Ve 6098 sayılı yasa 583. maddesinde. “kefalet sözleşmesinin yazılı şekilde yapılması ve kefilin sorumlu olacağı azami miktarın yazılması” gerektiği aksi halde geçersiz olacağının belirtildiğini, dava konusu olayda kefillerin sorumlu oldukları miktar belli olmadığından davalı kefiller aleyhine açılan davanın bu sebeple reddine karar verilmesinin gerektiğini, borcun asıl borçlu şirket tarafından ödenmediği belirtilen ihtarat yapılmadan ve ayrıca sözleşme konusu malın satış bedelinin mahsubu sonrası bildirim yapılmadan taraflarına icra takibi yapıldığını, 6098 sayılı kanun 586. M. Göre davacı alacaklının öncelikle borçlunun ifada geciktiğini ve ihtarın sonuçsuz kaldığını, sözleşme konusu malın satışı sonrasında borcun ne kadar kaldığına dair ihtarat yapılmadığını ifade ederek, her türlü haklarının saklı kalması kaydı ile davanın reddi, davacı tarafın takipte haksız olmas: nedeniyle %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, icra takibine davalıların itirazı sonucu takibin durması nedeniyle açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizin 25/06/2015 tarihli celsesi 3 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 02/12/2015 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
”Davacı şirketin, davalı ile Finansal Kiralama sözleşmesinin feshi ile, takip tarihi 22.04.2014 tarihi itibariyle, 52.232,76 Euro kira bedelleri, (11.849,16 Faturalı Kira + 40.383,60 Fesihten Sonra Kiralar, 81.725,43 Euro kira bedellerine hesaplanan temerrüt faizi yıllık %25 sabit, 3.178.00 EURO sigorta, 3.726.00 Euro sigorta temerrüt faizi olmak üzere toplam 140.862,19 EURO olarak tespit edilmiştir. Davacı takip talebinde 162.594,00 Euronun, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %25 faizi ile birlikte fiili ödeme tarihindeki TL karşılığı ile ödenmesini talep ettiği ve 1 Euro’yu 2.9508 TL hesap ettiğini, 22.04.2014 tarihinde 1 Euro = 2.9516 TL olup, davacı talebi doğrultusunda hesaplama yapıldığında takip tarihi itibariyle davacının 140.862,19 Euro alacağının TL karşılığı 415.656,15-TL olduğu,
Davacının 20.974,00 Euro KDV Talebinin KDV kanunları ve Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2009/785 E., 2010/400 Karar sayılı ilamı ve yukarıda KDV kanunu ile ilgili açıklamalar nedeniyle talep edilebilir bir alacak olmadığını,
Sayın mahkemenin KDV nin talep edilebilir bir alacak olduğu hakkında karar ittihazı halinde de davacının 20.974,00 Euro Talep ettiği, Bu miktarın 20.974 X 100/18 = 116.522,00 Euro Nete denk olduğu, ( 116.522 x %18 = 20.974 ) icra takibi incelendiğinde hangi miktara bu bedeli talep ettiğini hesaplar yapmama rağmen bulunamadığımdan, davacının talep ettiği KDV miktarını somutlaştırması, anlaşılır hale getirmesi gerektiğini,
Davalı açısından da; davacı tarafından talep edilen fahiş temerrüt faizine ilişkin itirazında sözleşmenin 4.3. KİRA BEDELLERİNİN ÖDENMESİ başlıklı maddesinde “…sigorta icra takibi masrafları, vergiler ve diğer masraflar için uygujanacak masraf, temerrüt faiz tutarı Tablo B’de belirtilen, temerrüt faizi oranı üzerinden hesaplanacaktır.” Hükmü bulunduğu, TABLO B’de Euro Para Birimi için yıllık %25 temerrüt faizi uygulanacağı kararlaştırılmış olduğunu,
6361 sayılı yasanın 33/1. maddesi gereğince satışı yapılan sözleşme konusu mal, haksız ve kötüniyetli olarak değerinin çok altında satılarak işletmenin zarara uğratılmak istenildiğini,
Davacı kiralanan malı 22.12. 2012 – 22.12.2013 dönemi 133.441,00 Euro bedel ile sigortası yapmış ve sigorta bedelini davalıya yansıttığı ve emtia satış bedeli olarak davalı borcundan 17.351,72 TL karşılığı, 6.341,77 Euro mahsup etmiş olduğunu,
Davacı şirketin, sözleşmenin feshinden sonra yaptırdığı sigorta bedellerini şirketlerinden talep edemeyeceği hakkında; sözleşmenin 5.1.k) bendinde “kiracının kiralananı sigorta ettirme yükümlülüğü madde 6.1. a) da belirtildiği üzere sözleşme süresi sonunda sona erer.” hükümlerini içerdiğinden, yukarıda yapılan tespit ve açıklamalar ışında davalı iddiaları ile ilgili takdir yetkisinin mahkeme yetkisinde olduğunu,
Müteselsil kefiller açısından; kefillerinde kefalette bulunduğu borçtan kefalet limiti kapsamında sorumlu olduğu gibi kefalet borcu nedeni ile temerrüde düşürülmüş olması nedeni ile ayrıca temerrüdün şartlarından da sorumlu olacaklarını hakkındaki görüş ve kanaatine varılmıştır.” denilmiştir.
Mahkememizin 10/03/2016 tarihli celsesi 1 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda ek bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 03/05/2017 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle;
”1-Vergi Usul Kanunu gereği kiralanan malın gerekli amortisman hesapları yapılarak satış tarihindeki amortisman düşülerek değeri 112.701,49 Euro olarak tespit edilmiştir.
2-Kiralamaya konu olan malın satın alındığı tarihteki satış değeri, marka, model, tipi ve kullanım süresi,malın az kullanılmış ve sigorta değeri bilgileri birlikte değerlendirildiğinde 2. el satış tarihindeki 2. rayiç değerinin %35 civarında bir değer kaybı ile 133.441,00 EUROx0.65=86.736,65 Euro, piyasada küsüratlı 2. el fiyatı değerlendirmesi yapılmadığından bu bedelin 85.000,00 Euro civarında olabileceği kanaatine varıldığı,
3-Teknik inceleme sonucunda rayiç değer olarak bulunan 85.000,00 Euronun satış tarihindeki davacının sadece kira alacaklarından tenzil edildiğinde bu kez davacı alacağının kira alacağının olmayacağı, ancak jciralara satış tarihine kadar işlemiş faiz alacağının 44.819,34 Euro hesaplandığı, (EK-4)
4-Davalı tarafından rapor ile ek süre almamızdan sonra tarafımıza ibraz edilen belgelerde herhangi bir ödeme belgesine rastlanmadığı,
5-Somut davada Sayın mahkeme 18.03.2016 tarihli müzekkeresi ile icra müdürlüğünden … Esas sayılı icra dosyasının celbini talep ettiği, celbedilen dosyanın somut davamız ile herhangi bir ilgisi olmadığı, (mahkeme tarafından dosya numarası sehven yazılmıştır. … olması gerekir.)
Davalının bilirkişi dikkatine sunduğu evrak eklerinde ödeme emri olarak … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası olduğu, bu dosya üzerinde toplam 9.479,18 Euro üzerinden takip başlatılmış olduğu ve bu takip ile ilgili davalı beyanlarında henüz 9.479,00 Euro bedelin ödenmediğini ikrar ettiği,
6-Davacı lehine hükmedilecek TL ve yabancı para asıl alacaklarına takip tarihinden tahsil tarihine kadar yıllık %25 oranından akdi faiz uygulanması gerekeceğini, keyfiyeti, tavsif ve takdirin mahkemeye ait olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.” denilmiştir.
Mahkememizin 08/03/2018 tarihli celsesi 1 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişilerin 06/08/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
”Deliller ve hukuki değerlendirmelere göre varılacak sonuç tamamen Mahkemenin takdirinde olmak üzere;
1.Taraflar arasındaki finansal kiralama sözleşmesine konu emtianın 31/10/2013 tarihindeki değerinin 65.000€ olarak tespit edildiği,
2.Takip tarihi itibariyle, davacının 35.261,94€ faturalanmış kira alacağı, 40.383,60€ faturalanmamış kira alacağı ve 2670,77€ hukuki takip masrafları olmak üzere 78.686,31€ toplam alacağından 19.741,78€ davalı ödemesinin mahsubu ile davacının 58.574.53€ asıl alacağının bulunduğu,
3.Takip tarihine kadar 81.850,59€ işlemiş faiz hesaplanmış olup, taraflar arasındaki finansal kiralama sözleşmesine konu mal 31.10.2013 tarihinde satılmış olmakla, yukarıda yapılan teknik inceleme sonuçlarına göre satılan malın bedeli 65.000€ olarak belirlenmiş olup mal bedeli öncelikle faize sayılacağından kira alacakları yönünden takibe 81.850,59€ 65.0006 = 16.850.59€ işlemiş faiz üzerinden devam olunabileceği,
4.22.04.2014 takip tarihi itibariyle davacının 3.177,32€ asıl sigorta alacağı ve 2.601,64€ akdi faiz alacağı olduğu hesap ve tespit edildiği,
5.Katma Değer Vergisi mevzuatı kapsamında KDV’nin talep edilebilir olması için KDV’nin tahakkuk etmiş, faturalandırılmış ve beyan edilmesi gerektiği, dolayısıyla maliye bakanlığının görüşü ve KDV kanunu çerçevesinde devlete intikal ettirilmemiş KDV’nin bu aşamada davalıdan talep edilmesinin uygun olmadığı,
6.Sayın Mahkemece aksi takdir olunacak olursa davacının fesihten sonraki kira alacakları 40.383,60€ olarak tespit edilmekle 40.383,60€ x 0,18 = 7.269.05€ faturalandırılmamış kira alacakları üzerinden %18 oranında KDV hesaplandığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.” denilmiştir.
Mahkememizin 01/11/2018 tarihli celsesi 2 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişilerin 02/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
”İNCELEMELER:
Dosya kapsamında inceleme ara kararma göre yapılan inceleme sonuçlan aşağıda sunulmaktadır.
1-Sözleşme:
Davalı şirketle (kiracı) ile davacı şirket (kiralayan) arasında; 19.12.2007 tarih ve … yevmiye nolu “Düzenleme Finansal Kiralama Sözleşmesi” (Sözleşme no: … ) imzalanmıştır. Sözleşmeyi, davalı … ve … müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalamışlardır.
2-Kiralamaya Konu Mal:
Sözleşmeye istinaden, proforma fatura bedeli KDV dahil 165.000.-EURO olan ”Yumurta Tavuğu Kafesi (2007 Model, ECO+55 Model 6 kat 5 sıra- 59.520 kapasiteli)” davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti’ne kiralanmıştır. Sözleşme süresi sonunda
(20.02.2012 tarihinde) davalı kiracı şirkete sözleşme konusu malın 250.- EUR +KDV bedelle satın
alma opsiyonu tanınmıştır.
3-Düzenlenen Kesin Ödeme Planı:
29.01.2008 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnameyle davalı şirkete tebliğ edilen kesin ödeme planına göre, %6.75 faiz oram ile kapitalize edilen (kredilendirilen) 163.366.34 EUR mal bedeli; -1. kira 21.01.2008 tarihinde 66.660.- EUR (peşinat), -2. kira 21.02.2008 tarihinde 15.286.01 EUR (peşinat), -3. kira (21.03.2008) ile 37. kira (21.01.2011) aylık 2.719.16 EUR taksitlerle, -38. kira 20.01.2012 tarihinde 121.20 EUR, -39. kira 20.02.2012 tarihinde 252.50 EUR, olarak ödenecektir, (ödemelere KDV dahildir.)
KDV dahil kiralamanın toplam tutarı 177.490.31 EUR olarak belirlenmiştir.
4-Keşide Edilen İhtarname ve Temerrüt Tarihinin Tespiti:
Davacı taraf 2 ayrı ihtarname keşide etmiştir.
1)Davacı şirket vekili 15.10.2008 tarihinde davalılara keşide ettiği … yevmiye nolu ihtarname ile, Finansal Kiralama Sözleşmesinden kaynaklanan ve 8.332,70-TL borcun ödenmediğini, işbu ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 60 gün içerisinde ödenmesini, aksi takdirde sözleşmenin feshedileceğini, sözleşmenin feshinin ihban halinde Finansal Kiralama Kanunun 25. Md.ile Finansal Kiralama Sözleşmesinin ilgili maddeleri gereğince yukarıda belirtilen borçların muaccel hale dönüşeceğini ve muhatap kiracının Finansal Kiralama Sözleşmesine konu kiralananları sağlam ve eksiksiz şekilde müvekkil şirkete teslimi gerektiğini, aksi halde Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulacağım ihtar etmiştir. İhtarname her üç davalı muhataba 17.10.2008 tarihinde tebliğ edilmiştir. Tebliği tarihine göre davalılar 17.12.2008 tarihinde temerrüde düşmüşlerdir.
2)Davacı şirket vekili 13.11.2009 tarihinde, davalılara keşide ettiği … yevmiye nolu ihtarname ile 15.10.2008 tarih ve … yevmiye nolu ve ihtarname ile, kira bedellerinin ödenmesi için 60 gün önelli, sigorta prim borçlarının ödenmesi için 10 gün önelli ihbarname keşide edildiğini, muhataplar anılan ihtarnameyi tebellüğ etmiş olmalarına rağmen işbu ihtarname tarihine kadar, ihtarnamede yazılı tutarların tamamım ödeyemediklerinden; 19.12.2007 tarih ve … yevmiye sayılı Düzenleme Finansal Kiralama Sözleşmenin feshedildiğini, tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde borcun ödenmesini, aksi takdirde haklarında yasal takibe geçileceğini: işbu ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde sözleşmeye konu kiralananları müvekkil şirkete iadesini, aksi takdirde kiracı şirket yetkilileri hakkında emniyeti suistimal nedeniyle Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulacağını ihtar etmiştir. İhtarname her üç davalı muhataba 17.11.2009 tarihinde tebliğ edilmiştir. Tebliği tarihine göre davalılar, tatil günleri de dikkate alınarak 30.11.2009 tarihinde (28-29 Kasım hafta sonu) temerrüde düşmüşlerdir.
5-…. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı Dosyası:
Davacı şirket tarafından 04.12.2018 tarihinde … İcra Md. … E. sayılı dosyasında (icra ve dosya numarasının yukarıdaki gibi yanlış yazılmış olabileceği anlaşılmıştır.) Davalılar aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapılmıştır:
Harca esas değer: 10.838.17 EUR x 1.9991= 21.666.58 TL olarak beyan edilmiştir.
Takip dayanağı olarak; davalı şirketin borçlu, diğer davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğu, 19.12.2007 tanzim ve 21.11.2009 vadeli 2 adet senet gösterilmiştir. İtiraz söz konusu olmadığından takip kesinleşmiştir.30.10.2013 tarihinde dosya hesabı 52.660.40 TL olarak yapılmıştır.
Davalı … tarafından 01.11.2013 tarihinde icra dosyasına 52.700.- TL yatırılmış, yatırılan miktar 20.11.2013 tarihinde, kesintiler sonrası 50.295.10 TL olarak davacı şirkete ödenmiştir. Ödenen miktarın TCMB efektif satış kurundan EUR karşılığı aşağıda gösterilmiştir:
52.700,00-TL Toplam Tutar, Kalan 17.553,79 EUR
6-Malın Teslimine İlişkin Olarak Verilen Mahkeme Kararı:
Davacı şirket tarafından, davalı şirket aleyhine 08.03.2011 tarihinde “malın iadesi “konulu dava açılmıştır. …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 27.04.2011 tarihli … E., … K. İle davanın kabulü ile, 3226 sayılı kanun gereğince davalıya teslim edilen dava konusu 1 takım 2007 model 6 kat 5 sıra ECO+55 model yumurta tavuğu kafesinin davalıdan alınıp, davacıya verilmesine karar verilmiş, karar 30.10.2012 tarihinde kesinleşmiştir.
İlgili mahkeme kararında; 1.706.80 TL yargılama gideri ile 10.829.05 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine şeklinde karar verilmiştir.
7-…. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası:
Davacı tarafından, 06.02.2013 tarihinde … İcra Md. … E. sayılı dosyasında davalı şirket aleyhine TOPLAM 14.545,02-TL, haciz ve teslim istemli icra takibi yapılmıştır:
Takip dayanağı olarak …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 27.04.2011 tarihli … E., … K. Sayılı kararı gösterilmiştir.31.10.2013 tarihinde dosya hesabı 18.443.45 TL olarak yapılmıştır. Davalı şirket tarafından 07.11.2013 tarihinde icra dosyasına 18,487.52. TL yatırılmış, yatırılan miktar 15.11.2013 tarihinde, kesintiler soması 16.873.02-TL olarak davacı şirkete ödenmiştir. Ancak, dosyaya yatırılmış olan 18.487.52 TL kiralama borcu ile ilgili olmadığından, …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 27.04.2011 tarihli … E., … K. ile davacı yararına hükmedilen ilam vekalet ücreti ve dava gideri karşılığı olduğundan, dava konusu kiralama borcuna mahsubu söz konusu olmayacağı değerlendirilmiştir. Zaten, söz konusu tahsilat miktarının EUR karşılığı olan 6.118.98 davalı cari hesabına alacak da verilmemiştir.
8-Takip Konusu ….İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı Dosyası:
Davacı taraf 22.04.2014 tarihinde (talep tarihi: 21.04.2014), ….İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosya ile davalılar hakkında haciz yoluyla 168.936,00 TOPLAM üzerinden takip yapmıştır:
Takip talep toplamı 168.936.- EUR olmasına karşın, davacı yan 6.342.- EUR eksiğiyle 162.594.-EUR talep etmiştir. Davacı vekili dava dosyasına sunduğu dilekçelerinde 6.342.- EUR ekipman satış bedeli olduğunu beyan etmiş, bu bedelin takip tutarından tenziliyle (168.936.- EUR – 6.342.- EUR), takip tutarı davacı talebi gibi 162.594.- EUR yapmaktadır.
Davacı şirket takip tarihinden itibaren, asıl alacağa %25 oranında temerrüt faizi istemiştir. Takip talebinde; TBK 100. md.göre kısmi ödemeler öncelikle işlemiş faiz, masraf ve ferilerine mahsup edileceği, harca esas değer; 162.594.- EUR x 2.9508 TL= 479.782.38-TL fiili ödeme tarihindeki TL karşılığı istenmiştir. Takip dayanağı olarak; 19.12.2007 tarihli 8610 yevmiye no’lu ve 7011760 sözleşme numaralı finansal kiralama sözleşmesi gösterilmiştir. Ödeme emri her üç davalıya 02.05.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Her üç davalı ayrı ayrı verdikleri 05.05.2014 tarihli dilekçeleri ile süresinde;
❖ Yetkili icranın Eskişehir mahkeme ve icra daireleri olduğunu, takip yetkisiz icra dairesinde yapılmış olduğundan yetki itirazında bulunduklarını,
❖ Alacaklı …ne böyle bir borçlarının olmadığını,
❖ Bu nedenle gönderilen ödeme emrinde bulunan; faturalı kira borcuna, fesihten sonraki kiralara; temerrüt faizine, sigorta anaparasına, sigorta temerrüt faizine ve KDV olma üzere takibe konu asıl alacağa, işlemiş faize ve tüm ferilerine, tüm yasal haklan saklı kalmak suretiyle itiraz ettiklerini; beyan ederek, takibe itiraz etmiştir.
Davacı şirket 15.08.2014 tarihinde, kanuni süre içinde takip tutan (479.782.38 TL) üzerinden itirazın iptali davası açmıştır.
9-Sözleşmenin mülga 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanununa Göre İncelenmesi:
Taraflar arasında akdedilen Finansal Kiralama Sözleşmesinin 6.3 maddesine göre; kesin ödeme planında belirtilen kiralan vadesinde ödemeyen kiracı ve müşterek borçlu ve müteselsil kefillere, finansal kiralama kanunu kapsamında tanınan mehil süre sonunda temerrüde düşülen miktann tamamı ödenmediği takdirde, mehil süresi sonunda sözleşmesi feshedilmiş sayılacağı bildirilir.
Sözleşmenin feshi halinde kiracı; masrafları kendisine ait olmak üzere feshi takip eden 7 gün içinde kiralananı, kiralayan tarafından tayin edilen yerde geri verecektir. Ödenmemiş faturalı kira borçları ile hesaplanan temerrüt faizini fasih tarihinden itibaren 10 iş günü içinde kiralayana ödeyecektir. Sözleşmenin bitimine kadar olan bakiye kira bedelleri toplamı ve satın alma değerini fesih tarihinden itibaren 10 iş günü içinde; kiralayana ödeyecektir. Ödemelerin fiilen gerçekleştiği tarihe kadar geçecek süre için kiralayana ayrıca temerrüt faizi ödeyecektir. Sözleşmenin feshedilmesi sonucu ortaya çıkacak tüm masraf ve harcamaları, fesih tarihinden sonra düzenlenecek her türlü fatura bedeli üzerinde oluşacak cari oranda KDV’yi kiralayana ödeyecektir.
Sözleşmenin akdedildiği tarihinde yürürlükte bulunan 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu’nun; Sözleşmenin İhlali başlıklı 23. Maddesinde;
Kiralayan, finansal kiralama bedelim ödemede temerrüde düşen kiracıya verdiği 30 günlük süre içinde de ödenmemesi halinde, sözleşmeyi feshedebilir. Ancak sözleşmede süre sonunda mülkiyetin kiracıya geçeceği kararlaştınlmış ise, bu süre 60 günden az olamaz. Taraflardan birinin sözleşmeye aykırı harekette bulunduğu hallerde, bu aykırılık nedeniyle diğer tarafın sözleşmeyi devam ettirmesinin beklenemeyeceği durumlarda sözleşme feshedebilir.
Kanunun Sözleşmenin sona ermesinin sonuçlan başlıklı 24. Maddesinde; Sözleşme sona erdiğinde, sözleşmeden doğan satm alma hakkım kullanmayan veya bu hakkı bulunmayan kiracı, finansal kiralama konusu malı derhal geri vermekle mükelleftir.
Kanunun “Sözleşmenin feshinin sonuçları” başlıklı 25. Maddesinde; Sözleşmenin kiralayan tarafından feshi halinde kiracı malı iade ile birlikte vadesi gelmemiş finansal kiralama bedellerini ödemek yükümlülüğü altında olduğu gibi kiralayanın bunu aşan zararından da sorumludur, denilmiştir.
Davalılar kendilerine tanınan 60 günlük süre sonunda 17/12/2008 tarihinde temerrüde düşmüş temerrüt tarihlerinden sonra ödeme yapmayarak temerrüt durumundan kurtulmamışlardır.
10-Davalı Kefillerin Sorumlu Olduğu Kefalet Limitinin Tespiti:
Davalı … ve … Finansal Kiralama Sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalamışlardır.
Sözleşmenin 2.2 maddesinde, davalı kefillerin, kiralayanın Tablo B’de belirtilen azami miktara kadar sorumlu oldukları kabul edilmiştir. Sözleşmenin (2.sayfa) TARAFLAR başlıklı, TEMİNATLA bölümünde, kefalet tutarı 136.842.44 EUR olarak yer aldığından davalıların kefalet limiti 136.842.44 EUR olarak belirlenmiştir.
Davacı bankanın icra takibinde talep etmiş olduğu asıl alacak tutan davalılann kefalet limiti dahilinde kaldığından, davalı kefiller raporumuzda hesaplanan asıl alacak tutan ve buna temerrüt tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizinden sorumlu bulunmaktadırlar.
11-Kiralamaya Konu Mal Bedeli İçin Takdir Edilen Değer:
a-Makine Mühendisi … ve SMMM … tarafından düzenlenen 03.05.2017 tarihli Bilirkişi Ek Raporunda satış tarihindeki 2. el değeri 85.000.- EUR olabileceği hesaplanmıştır.
b-Prof. Dr. … (Makine Yüksek Mühendisi), Prof. Dr. … (Makine Yüksek Mühendisi), … (SMMM )tarafindan düzenlenen 06.08.2018 tarihli B.kişı Raporunda satış tarihindeki 2. el değeri 65.000.- EUR olarak tespit edilmiştir.
12-Temerrüt Faiz Oranının Belirlenmesi:
Sözleşmenin (2.sayfa) “TARAFLAR” başlıklı bölümde, TABLO (B)’de temerrüt faiz oranı %25 olarak belirlenmiştir.
13-Takip Tarihi İtibariyle Davalı Şirketin Borcunun Tespiti:
19.12.2007 tarih ve 8610 yevmiye ve 7011760 Sözleşme no’lu“Düzenleme Finansal Kiralama Sözleşmesi”ne istinaden yukarıda “Düzenlenen Kesin Ödeme Planı” başlıklı bölümde açıklanan 163.366.34 EUR mal bedeli, KDV dahil 177.490.31 EUR olarak kesin ödeme planına bağlanmıştır. Kesin ödeme planına göre, taksit kira borçları için düzenlenen fatura bedellerinin her ayın 21’inde (resmi tatil gününe denk gelmesi halinde tatilden önceki son iş günü) ödenmesi gerekir. Davalı şirketin cari hesap ekstresi, davacı vekilinin 13.07.2018 tarihli yazısı ekinde dosyaya sunulmuştur. Cari hesap harekelerinin tetkikinden, 21.10.2009 tarihli taksit ödemesi dahil, davacı tarafından kira bedelleri için fatura tanzim edilerek davalı cari hesabına borç verildiği görülmüştür. 13.11.2009 fesih tarihinden sonra davalının 20.11.2009-21.01.2011 arasında 15 taksit x 2.719.16 EUR=40.787.40 EUR ( KDV ve faizi dahil) borcu kalmıştır. Ancak, davacı yan icra takibinde fesihten sonraki kira bedellerini 40.384.- EUR olarak talep etmiştir.
Faiz tutarı= taksit anapara x gün sayısı x faiz oranı/36500
Mülga 3226 sayılı yasanın “Sözleşmenin feshinin sonuçlan” başlıklı 25. Maddesi aşağıdaki gibidir:
“Madde 25-Sözleşmenin kiralayan tarafından feshi halinde kiracı malı iade ile birlikte vadesi gelmemiş finansal kiralama bedellerini ödemek yükümlülüğü altında olduğu gibi kiralayanın bunu aşan zararından da sorumludur. Sözleşme kiracı tarafından feshedilirse kiracı malı geri vermekle beraber uğradığı zararın tazminini kiralayandan talep edebilir.” (Aynı hükme yürürlükte bulunan 6361 sayılı yasanın 33. maddede yer verilmiştir.)
Kanun hükmü gereğince, fesih tarihinden sonraki ileri vadeli kira taksit bedelleri tarafından talep edilebilecektir.
14-Sigorta Prim Borcunun Tespiti:
Mülga 3226 sayılı yasanının 17. Maddesine göre; “Finansal kiralama konusu mal kiralayan şirketin mülkiyetindedir. Kiralayan şirket, mülkiyeti kendisine ait olan finansal kiralama konusu malı sözleşme süresince sigorta ettirmek zorundadır. Sigorta primlerinin ödenmesi kiracıya aittir, “denilmekte; Aynı konu, taraflar arasındaki Finansal Kiralama Sözleşmesinin 5. Maddesinde düzenlenmiş olup, poliçe süresinin bitmesi halinde poliçenin yenileneceği, sigorta primlerinin kira planı dışmda tahsil edileceği, primlerin poliçede belirtilen vadelerden itibaren 15 gün içinde ödenmemesi halinde kiralayanın sözleşmeyi haklı sebeple feshedebileceği, bu primleri temerrüt faizi ile birlikte kiracıdan tahsil edeceği kararlaştırılmıştır.
Kiralama konusu mal 31.10.2013 tarihinde satılmış olduğundan, davalılar satış tarihine kadar olan poliçe primlerinden sorumlu bulunmaktadırlar.
Kiralamaya konu mal ve bulunduğu bina Anadolu Sigorta A.Ş. tarafından 111607109 8 no’lu İşyeri Sigorta Poliçesi ile 22.12.2012 – 22.12.2013 dönemi için 133.441.- EUR üzerinden sigortalanmıştır. Poliçe prim tutarı = 629.13 EUR+242.17 EUR+675.20 EUR=1.546.50 EURO’dur.
06.08.2018 tarihli Bilirkişi Heyet Raporu 14. sayfasmda, davalı şirketin ödenmemiş sigorta prim borçları davacı kayıtlarında 3.177.32 EUR olduğu tespit edilmiştir. Sigorta poliçeleri EURO üzerinden düzenlenmiş olduğundan, davacının alacağım EURO cinsinden talep etmesinden bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Davacının sigorta prim faiz alacağı 2.606.07 EURO olarak hesaplanmıştır.
Tahsilatların TBK 100. Maddesine göre mahsubuyla davalı şirketin 31.10.2013 satış tarihi ve 21.04.2014 takip talep tarihi itibariyle borcu aşağıdaki şekilde hesaplanmıştır.
15-Satış bedelinin 85.000.- EURO kabul edilmesi:
21.03.2014 takip talep tarihi itibariyle davacı alacağı toplam 59.315,99-TL hesaplanmıştır.
17-21.04.2014 takip talep tarihi itibariyle davacı alacağı toplam 81.687,46-TL olarak hesaplanmıştır.
18-KDV Talebinin Değerlendirilmesi:
3065 Sayılı KDV Kanunun 1. maddesi ile kiralama bedelleri ve aynı kanunun 24/c maddesi ile faiz miktarları KDV matrahını teşkil etmektedir.
Davacı şirket, icra takibinde aşağıdaki şekilde KDV talebinde bulunmuştur.
(*) 40.384.- EURO – 6.342.- EURO (ekipman satış bedeli)=34.042.- EURO
Davacı vekili, KDV talebini Finansal Kiralama Sözleşmesi’nin 6.3/d. Maddesine dayandırmaktadır. Söz konusu maddede; “Sözleşmenin feshedilmesi sonucu ortaya çıkacak tüm masraf ve harcamaları, fesih tarihinden sonra düzenlenecek her türlü fatura bedeli üzerinden oluşan cari oranda KDV’yi kiralayana ödeyecektir.” kabul edilmiştir.
Sözleşme feshi 13.11.2009 tarihli ihtarname ile yapılmış olup, en son 21.10.2009 tarihli 2.719.16 EURO kira taksiti için fatura düzenlenmiştir. Fesihten sonraki ileri vadeli 20.11.2009 ile 21.01.2011 tarihleri arasındaki her biri 2.719.16 EURO olan 15 adet toplam40.787.40 EURO kira bedelleri için davacı tarafından fatura düzenlenmiş değildir.
Fesihten sonraki kira bedelleri için fatura düzenlememiş ve beyan edilmemiş olduğundan KDV mükellefiyeti doğmamıştır.
Belirtilen nedenlerle, fatura düzenlenmediği için KDV tahakkuku ve beyanı da söz konusu olmadığından davacının icra takibinde 20.974.50 EUR tutarındaki KDV talebinin, bu aşamada yerinde olmadığı değerlendirilmiştir. Ancak, mahkeme kararında KDV’ye hükmedilmemiş olması, davacının KDV alacağını bertaraf etmeyecektir. Davacı yan, davalıdan yapacağı tahsilatlar için ayrıca KDV talep edebilecek veya tahsilat tutarlarını KDV dahil kabul ederek, KDV dışında kalan tahsilat miktarını borçtan düşebilecektir. Sayın mahkemenizce aksinin düşünülmesi halinde davacının KDV dahil alacağı aşağıdaki gibi olacaktır:
a)85.000.- EURO satış bedeline göre: toplam:87.594,40-TL
b)65.000- EURO satış bedeline göre: toplam:90.461,22-TL
SONUÇ:
Yapılan incelemeler sonucunda aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir:
1) Davacı şirket finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan kira alacağı için, davalılar hakkında toplam 168.935,00-TLüzerinden icra takibi yapmıştır:
Takip talep toplamı 168.936.- EURO olmasına karşın, davacı yan 6.342.- EURO (ekipman satış bedeli) eksiğiyle 162.594.- EUR talep etmiştir.
2)Yapılan incelemede, 21.042014 takip talep tarihi itibariyle davacı alacağı, 85.000.- EURO ve 65.000.- EURO mal satış bedeline göre aşağıdaki gibi tespit edilmiştir:
a) Satış bedelinin 85.000.- EURO kabul edilmesi: 59.315,99-TL toplam
b) Satış bedelinin 65.000.- EURO kabul edilmesi: 81.687,46-TL toplam
Davacı kayıtlarına göre davalı şirket asaleten, diğer davalılar kefaleten Borçlu durumda bulunmaktadırlar.
İhtilaf halinde Finansal Kiralama Sözleşmesinin 10. maddesi uyarınca mülga HUMK 287 maddesine göre davacı şirket kayıtlan delil kabul edilmiştir.
3)Fatura düzenlenmeden KDV tahakkuku ve beyanı söz konusu olmadığından davacının icra takibinde 20.974.50 EUR tutamdaki KDV talebinin, bu aşamada yerinde olmadığı değerlendirilmiştir. Ancak, mahkeme karannda KDV’ye hükmedilmemiş olması, davacının KDV alacağını bertaraf etmeyecektir. Davacı yan, davalıdan yapacağı tahsilatlar için aynca KDV talep edebilecek veya tahsilat tutarlarını KDV dahil kabul ederek, KDV dışında kalan tahsilat miktarını borçtan düşebilecektir.
Sayın mahkemenizce aksinin düşünülmesi halinde davacının KDV dahil alacağı aşağıdaki gibi olacaktır:
a)85.000.-EURO satış bedeline göre: 67.665,35-TL TOPLAM
b)65.000.-EURO satış bedeline göre: 90.461,22-TL TOPLAM
4)Davacı şirket asıl alacak tutarlarına takip tarihinden itibaren %25 oranında temerrüt faizi isteyebilecektir.
Keyfiyeti mahkemenize arz olunur.” denilmiştir.
Kefalette miktar belli olmaması nedeniyle kefaletin geçerli olmadığı iddia edilmiş ise de sözleşme ve kefalet 2007 tarihli olup ve sözleşmenin ilgili maddesine atıf yaparak limiti belirlenmiş olmakla kefalet verilme tarihinde yürürlükte olan EBK uyarınca bu durumun kefaletin geçerliliğine etkisinin olmadığı, kefaletlerin EBK şekil şartlarına uygun olduğu anlaşılmıştır.
Davalı gerçek kişi kefillerin kefalet limiti 136.842,44EURO’dur.
Faizin fahiş olduğu iddia edilmiş ise de tacirler arasındaki sözleşmede davacı ve davalı şirket (davalı gerçek kişi kefiller ticari teselsül gereğince) tacir olup TTK 8. maddesine göre faiz oranını serbestçe belirleyebilir.
Kira bedeline KDV dahil olduğu iddia edilse de sözleşme gereğince kesin ödeme planında kira bedeli ve KDV ayrı ayrı gösterileceği kararlaştırılmış olup bu yöne ilişkin itiraz yerinde görülmemiştir.
Fesihten sonraki kira bedelleri için fatura düzenlenmemiş ise de bu borcun tahsili halinde KDV yükümlülüğü doğacağından fesihten sonraki kira bedellerine KDV eklenmiş hali ile yapılan hesaplama dikkate alınmıştır.
Yetki itirazı yapılmış ise de sözleşmede İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğuna iliştin yetki şartı olup, bu yetki şartı ticari teselsül gereği kefilleri de bağlamakla yetki itirazlarının iptaline karar verilmiştir.
03.02.2011 Tarihinde İl çevre müdürlüğünce tesis kapatıldığı ve bu durumun mücbir sebep olduğu iddia edilmiş ise de Türk-İsviçre Borçlar Hukuku’nda mücbir sebep kusurdan uzak, sezilemeyen, karşı konulamayan gerçek bir olay olarak tarif edilmektedir.
Bu tarife göre mücbir sebebin unsurları;
a) Kusursuzluk
b) Sezilememezlik
c) Karşıkonulamazlık’tır.
Mücbir sebebin mevcudiyeti için kusursuzluk şarttır. Eğer olayın doğumuna sebep olan bir kusur varsa mücbir sebebin öteki unsurlarını araştırmaya gerek yoktur.
Diğer taraftan, bir olayın mücbir bir sebep sayılabilmesi için sezilememiş, kestirilememiş, önceden tahmin edilememiş olması da lazımdır.
Bu olayın aynı zamanda karşıkonulamaz, yenilemez olması da zaruridir. Bu şartların ispatı yükü davalı tarafta olup, davalı tarafça mücbir sebebe ilişkin bu şartlar ispat edilememiştir.
Kiralama konusu mal 31.10.2013 tarihinde satılmış olup, Finansal Kiralama Kanunun 32. Maddesi gereği “Sözleşme sona erdiğinde, sözleşmeden doğan satın alma hakkını kullanmayan veya bu hakkı bulunmayan kiracı finansal kiralama konusu malı derhal geri vermekle mükelleftir. ” düzenlemesindeki yükümlülük gereğince bu tarihe kadar poliçe primlerinden kiracı sorumlu olmakla bu tarihe kadarki prim borçları hesaplamaya dahil edilmiştir.
Finansal Kiralama Kanunun 31. Maddesi “Kiracı ve kiralayan arasında finansal kiralama sözleşmesi ile ilgili ihtilaflarda, mahkemece finansal kiralama konusu malın ihtiyati tedbir kararı alınarak kiralayana veya üçüncü bir kişiye bırakılması durumunda kiralayan, mahkemeye malın rayiç değeri kadar teminat yatırmak suretiyle mal üzerinde tasarruf edebilir.” şeklinde olup, satışı yapılan finansal kiralama konusu malin davalıların borcundan mahsubunda malın değeri, satış değeri değil, malın satıldığı tarihteki rayiç değeri olması gerektiği anlaşılmış, bu değerinde; 1 heyetin gerekçeli ek raporundaki 86.736,65 EURO olduğu kanaatine varılmıştır.
Tebligat tarihlerine ve verilen süreye göre davalıların temerrüt tarihinin 17.12.2008 olduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirketin kısmi ödeme iddiaları irdelenerek olan kısmı ödemeler bilirkişi tarafından hesaplamada dikkate alınmıştır.
İlk aşamada davalıların 31.10.2013 tarihindeki (satış fatura tarihi) asıl ve işlemiş faiz borçların kalem kalem bulunarak bu tarihteki borçtan, davacı tarafça satılan kafeslerin 2. el rayiç değeri olan 1. Heyet raporuna göre 85.000 €nun hesaplanarak öncelikle BK 100 maddesi uyarınca, kısmi ödemenin öncelikle faiz ve masraflardan, geriye kalan paranın ise asıl alacaktan mahsup edilerek 31.10.2013 tarihindeki sonuç borcun kalem kalemi bulunması; aynı şekilde ödeme tarihindeki borcun bulunarak mahsup yapılabilmesi için başka icra dosyalarında (28 icra 08/25442 19.000 Euro , 13/178 18.487 TL ödendiği iddiaları) davaya konu borç kapsamında yapılan ödemelerin BK 100. madde uyarınca hesaplanması talebi doğrultusunda yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda hazırlanan 02.04.2019 tarihli bilirkişi kurulu raporundaki hesaplamalar doğrultusunda sonuçta aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Yetki itirazının iptaline,
48.883,54 EURO asıl alacak
5.649,06 EURO Temerrüt faizi
3.177,32 EURO Sigorta pirim alacağı
2.606,07 EURO Sigorta Pirim Alacağı temerrüt faizi
8.349,36 EURO % 18 KDV olmak üzere toplam 67.665,35 EURO’ya itirazın iptaline,
Faiz oranına itirazın iptaline ve takibin ödeme emrindeki koşullarla bu şekilde devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Malın rayiç değeri borçtan düşülmesi gerekli olmakla bu nedenle borç likit olmadığından inkar tazminatı talebinin ve kötü niyet sabit olmadığından bu talebin de reddine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 13.265,77-TL ilam harcından peşin alınan 5.794,59-TL’nin mahsubu ile bakiye 7.471,18-TL ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 5.794,59-TL peşin harç ve 25,20-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 5.819,79-TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 17.601,97-TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 4.426,00-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 1.791,50-TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına; arda kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalılar tarafından yapılan 500-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 297,60-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına; arda kalan kısmın davalılar üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansı karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.03/10/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”