Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/655 E. 2018/132 K. 02.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/655 Esas
KARAR NO : 2018/132
DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 07/07/2014
BİRLEŞEN DOSYADA DAVALI : …
DAVA TARİHİ : 31/03/2015
KARAR TARİHİ : 02/02/2018
YAZIM TARİHİ : 12/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
Asıl dava dosyasında davacı vekili dava dilekçesi ile vekil eden şirkete ait işyerinde 15.01.2014 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayında şirket kasasının çalındığını, kasada şirkete ait boş çek koçanlarının ve müşteri çeklerinin bulunduğunu, müşteri çeklerinin davalı şirket tarafından piyasaya sürüldüğünü, müvekkili iş yerinde gerçekleşen hırsızlık olayı dolayısıyla Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma numaralı dosyası ile soruşturma başlatılmış olduğunu halen devam ettiğini, çalınan çeklerin iptali talepli olarak İstanbul … ATM’nin .. esas sayılı dosyası ile ikame edilen davanın yargılamasının halen devam ettiğini, davalı … tarafından çeklerin haksız olarak icra takibine konu edildiğini, faktoring firmalarına ilgili kanun ve yönetmelikler ile yasal yükümlülüklerin atfedildiğini, faktoring firmalarının yasal yükümlülük ve sorumluluklarının bankalardan farksız olmakla basit kusurunda dahi sorumlu olduklarını, faktoring firmaları tarafından yönetmelik gereği işlem yapabilmesi için kendisine çek olarak aradaki ticari ilişkiyi ispata yarar fatura ve irsaliyeleri olup olmadığını kontrol edilmesi gerektiğini, ayrıca faktoring şirketlerinin işlem yapmak üzere çek alıyor ise bu çeki aldığı kişi ile faktoring sözleşmesi akdetmekle mükellef olduğunu, çeki teslim aldığı kişinin alacağının muhakkak faturalı olması arandığını, çalınan ve haksız zilyet konumunda bulunan faktoring firmasının elindeki çekleri müvekkiline ticari ilişkiler kapsamında cari hesap ekstrelerine uygun olarak alacağının ödenmesi amacıyla verildiğine ilişkin cari hesap ekstrelerinin dilekçe eklerinde mevcut olduğunu, davaya konu çeklerin arkasında yer alan ciro silsilesinde de kopukluk ve sahtecilik mevcut olduğunu, davalı …nin tamamen kötü niyetli ve haksız zilyet olduğundan iade etmesinin zorunlu olduğunu beyanla müvekkili şirketten çalınan, haksız ve kötü niyetli davalı firmanın elinde bulunan 13 adet çek hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesine, yapılacak yargılama sonucunda çeklerin iadesine, çekleri eline bulunduran davalı şirket aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl dava dosyasında davalı vekili Mahkememize sunduğu yazılı beyanı ile öncelikle davanın aktif husumet ehliyeti yokluğu sebebiyle reddi gerektiğini, davacı şirket tarafından cebri icra tehdidi altında müvekkili şirkete yapılmış herhangi bir ödeme bulunmadığını, davaya konu çek bedellerinin tahsil edildiğini, çekleri elinde bulundurmayan müvekkili şirketin çekleri iade etmesinin mümkün olmadığından pasif husumet itirazında bulunduklarını, icra takipleri başlatılırken davaya konu çeklerin icra müdürlüklerinin kasalarına ibraz edilmiş olduğunu, dava konusu çeklerin, müvekkiline faktoring sözleşmesine istinaden ve ciro yoluyla geçtiğini, çekler üzerindeki ciro silsilesinin düzgün olduğunu ve müvekkili şirketin iyi niyetli yetkili hamil olup bile bile davacının zararına hareket etmediğini, aksinin davacı tarafından da ispat da edilemediğini, müvekkiline kötü niyet yada ağır kusur yüklenmesinin mümkün olmadığından davanın reddi gerektiğini, müvekkilinin çeklerin takip yetkisi bulunduğunu, husumete ilişkin itirazların değerlendirilmesine, haksız davanın reddini talep etmiştir.
Asıl dava dosyasında davalı vekili cevaba cevap dilekçesi ile davalının yanıt dilekçesine karşı cevaplarını sunduktan başka çek bedellerinin davalı tarafından kötü niyetli olarak tahsil edilmesi nedeni ile çek bedellerinin tahsil edildiği tarihten itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dava dosyasında davacı vekili dava dilekçesi ile davalı tarafından müvekkili lehine keşide edilen …bank Levent Şubesine ait 22/03/2014 keşide tarihli, …seri numaralı, 3.400,00 TL bedelli çekin 15/01/2014 tarihinde müvekkili şirketin iş yerinde gerçekleşen hırsızlık olayı neticesine kasada bulunan diğer çekler ile birlikte çalınmış olduğunu, bunun üzerine İstanbul ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile çek iptali davası açmış olduklarını, ödeme yasağı kararı verildiğini, ilanların yapıldığı, davalı firmanın keşide ettiği çeki iade almış olduğunu, devam eden çek iptali davası dosyasına da çek aslının sunulmuş olduğunu, davaya konu çeklerin arkasında yer alan ciro silsilesinde kopukluk ve sahtecilik olduğunu belirterek, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasına sunulan çekin iadesinin kabulü ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dava dosyasında davalı vekili yanıt dilekçesi ile dava konusu çekin meşru hamilinin dava dışı …mi yoksa davacı mı olduğunun keşideci açısından ihtilaflı olduğunu, davanın öncelikle husumet yönünden reddi gerektiğini, müvekkili tarafından keşide edilen 3.400,00 TL bedelli çekin ferileri ile birlikte çek hamili …vekilince hacze geldiği gün olan 03/04/2014 tarihinde ödenmiş olduğunu, ödenen çekin daha açılan iptal davaları sebebiyle İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasına iade edilmiş olduğunu belirterek, öncelikle davanın husumetten aksi halde esastan reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dava dosyasında İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/06/2016 tarih, .. esas ve .. karar sayılı ilamı ile dosyada istirdadı talep edilen çekin aynı zamanda Mahkememizin yukarıda yazılı esas sırasına kayıtlı dava dosyasından da iadesinin talep edilmiş olması nedeni ile dosyalar arasında bağlantı bulunduğundan birleştirme kararı verilerek dosya Mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizce ön inceleme yapılmış deliller toplanmıştır.
Davacı yanın istirdadını talep ettiği çeklere ilişkin takip dosyaları getirtilmiş incelenmesinde, dava konusu kılınan çeklerin asıl dava dosyası davalısı Factoring Şirketi tarafından takibe konulduğu, takip dosyalarının infazen kapatıldığı anlaşılmıştır.
Davacının meşru hamili iken kendisinden çalındığını ve sahte imza ile ciro edildiğini iddia ettiği kambiyo senetlerine ilişkin tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmış, mali müşavir bilirkişi Türkan Özdemir dosyaya sunduğu raporu ile dava konusu çeklerin davacı kayıtlarında alınan çekler hesabında yer aldığı, ancak çeklerin verilişine ilişkin kayıt bulunmadığı, gelen takip dosyalarına göre dava konusu 10 adet çekin keşidecileri tarafından takip borcunun ödendiği, asıl dosya davalısının ticari kayıtları üzerinde yapılan incelemeye göre faturaya dayalı olarak faktoring yönetmeliğinin ilgili maddeleri kapsamında temlik alındığının belirlendiği, ciro silsilesine göre faktoring işleminin davacı dışında .. Gold, Global ve davalı arasında mevcut olduğu, davalının faturaya dayalı olarak faktoring işlemi gerçekleştirdiğini bildirmiştir.
Mahkememizce tekmil dosya kapsamında yapılan incelemede 13/04/2014 tarili, 5000,00 TL bedelli … numaralı çekin İstanbul …İcra Madürlüğünün … esasında; 05/04/2014 tarihli 4950,96 TL bedelli, … numaralı (dava dilekçesinde bildirilen numaranın yanlış olduğu anlaşılmaktadır) …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında; 17/03/2014 tarih, 6500,00 TL bedelli, …numaralı çekin ….İcra Müdürlüğünün … ( dava dilekçesinde bildirilen icra dairesinin yanlış olduğu anlaşılmaktadır) esas sayılı dosyasında; 21/03/2014 tarih, 6500,00 TL bedelli … numaralı ve 24/03/2014 tarihli, 6000,00 TL bedelli, … numaralı çekin …İcra Müdürlüğünün .. (dava dilekçesinde bildirilen icra dairesinin yanlış olduğu anlaşılmaktadır) esas sayılı dosyasında; 20/03/2014 tarihli, 8600,00 TL bedelli …numaralı çekin …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında; 15/03/2014 tarihli, 8000,00 TL bedelli, .. numaralı çekin ..İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyasında; 23/03/2014 tarihli, 5.000,00 TL bedelli, .. numaralı çekin …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında; 22/03/2014 tarihli, 3400,00 TL bedelli, … numaralı çekin..İcra Müdürlüğünün .. esas sayılı dosyasında (bu çek aynı zamanda birleşen dava dosyasına da konu olan çektir); 20/03/2014 tarih, 7819,00 TL bedelli, .. numaralı çekin ..İcra Müdürlüğünün .. esas sayılı dosyasında; 03/03/2014 tarihli, 1120,00 TL miktarlı .. numaralı (dava dilekçesinde bildirilen numaranın yanlış olduğu anlaşılmaktadır) çekin … Müdürlüğünün .. esas sayılı dosyasında ve 03/03/2014 tarihli, 6500,00 TL bedelli, … numaralı (dava dilekçesinde bildirilen numaranın yanlış olduğu anlaşılmaktadır) çekin … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takibe konulduğu, takip dosyalarının ödeme ile kapandığı, ödemeyi yapanın davacı olmadığı anlaşılmıştır.
Dava, asıl ve birleşen dava dosyasında çek istirdadı, bilahare sunulan isteme göre çek bedellerinin istirdadı istemine dairdir.
Davacı, dava konusu çeklerin meşru hamili iken rızası hilafına elden çıktığını beyanla önce çeklerin istirdadını, bilahare sunduğu yazılı beyanı ile de çek bedellerinin davalı tarafından tahsil edilmesi nedeni ile bedellerinin istirdadını; birleşen dava dosyasında da çekin keşideciden istirdadını talep etmektedir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı Yasanın 790.maddesine göre; “cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır”.
6102 sayılı Yasanın 792. maddesine göre; “çek herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddesine göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çek geri vermekle hükümlüdür.”
Bu madde hükmüne göre, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak kötüniyetle iktisap etmiş olması veya iktisapta ağır bir kusurunun bulunması halinde çeki geri vermekle yükümlüdür. Kötü niyetle iktisap veya iktisapta ağır kusurun ispatı ise çek istirdadını talep eden davacıya aittir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketler Kanunu’nun 9/2. maddesine göre; “faktoring şirketi kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacaklar ile kurulaca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir alamaz ve tahsilini üstlenemez.” Aynı Yasanın 9/3.maddesine göre ise “Bir kambiyo senedinin ciro yoluyla faktoring şirketine devri hâlinde, kambiyo senedinden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri faktoring şirketine karşı ileri süremez; meğerki, faktoringşirketi kambiyo senedini iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.”
04.02.2015 tarih ve 29257 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “faktoring işlemlerinde uygulanacak usul ve esaslar hakkında yönetmelik” 8/1 madesinde ise; “faturalı alacağa istinaden kambiyo senedi veya diğer senetlerin alınması halinde alınan kambiyo senedi veya diğer senetteki ciro silsilesinde kuruluşa kambiyo senedi ve diğer senedi ciro edip veren kişinin, devralınan faturada alacaklı olarak gözüken kişi ve bu kişiden bir önceki cirantanın veya keşidecinin de faturadaki borçlu ile aynı kişi olması gerekir. Fatura ile kambiyo senedi veya diğer senetteki tutarın uyumlu olmasına dikkat edilir” düzenlemesine yer verilmiştir.
6361 sayılı Yasa’nın 9/2 maddesi hükmü ve yukarıda sözü edilen yönetmeliğin 8. maddesi, faktoring şirketlerine, kambiyo senetlerine dayalı olsa bile temlike konu alacağın bir mal veya hizmet satışından doğduğunu fatura ile tevsik etme ve kambiyo senedi ile faturanın uyumlu olduğunu araştırma yükümlülüğünü yüklemiş, 6102 sayılı T.T.K.’nun 790. maddesi ise ciro silsilinde dış görünüş itibari ile kopukluk olup olmadığını inceleme yükümlülüğünü yüklemiştir.
Faktoring şirketlerine bunların dışında daha fazla yükümlülük yükleyen bir mevzuat hükmü bulunmamaktadır. Faktoring şirketinin temlik aldığı çek ile ilgili banka nezdinde araştırma ve inceleme yükümlülüğünden söz edilemez.
Diğer yandan Yasa metninden de anlaşılacağı üzere, faktoring şirketinin, faktoring işlemi ile devraldığı alacak, alacağın temliki hükümlerine tabidir. Nitekim, faktoring işlemlerinde alacağın temliki hükümlerinin uygulandığı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 03.11.2010 tarih, 2010/19-488 E, 2010/557 K sayılı kararında da açıkça belirtilmiştir. Öte yandan aynı kararda faktoring işleminin müşteri (firma), faktoring şirketi (faktor) ve borçlu olmak üzere üç tarafının bulunduğu da açıklanmıştır. Faktoring işleminin bu tarafları arasındaki ilişkiler yönünden 6361 sayılı Yasanın 9/2 ve 6098 sayılı TBK’nın 188/1.maddesi hükümlerinin uygulanması gerekir. Buna göre borçlu, faktoring işlemini öğrendiği sırada önceki alacaklısına karşı sahip olduğu def’ileri alacağı faktoring sözleşmesine dayanarak devralmış olan faktoring şirketine karşı da ileri sürebilecektir. 6361 sayılı Yasanın 9/2. ve TBK’nın 188/1.maddesi karşısında faktoring işleminin tarafları arasındaki ilişkiler yönünden şahsi def’ilerin ileri sürülebilmesinde faktoring şirketinin iyiniyetli ya da kötüniyetli olmasının sonuca etkisi bulunmamaktadır. 6361 sayılı Yasanın 9/3. Maddesi ise, faktoring işleminin yukarıda belirtilen tarafları dışında kalan kambiyo borçluları bakımından uygulanabilecek bir hükümdür. Başka bir anlatımla, faktoring işleminin dışında bir kambiyo borçlusu varsa (keşideci, lehdar veya ciranta) onlar hakkında 6361 sayılı Yasanın 9/3. maddesi hükmü uygulanacaktır.
Bu bilgiler ışığında davacının çek istirdadı istemi yönünden yapılan incelemede dava konusu çeklerin 6361 sayılı Yasanın 9/2 ve yukarıda sözü edilen yönetmeliğin 8. maddesi hükmüne uygun şekilde faktoring şirketine devredilmiş olduğu bilirkişi eli ile yapılan inceleme sonucu tespit edilmiştir. Somut olayda dava konusu çeklerde lehtardan hamile ciro silsilesinin tam olduğu, herhangi bir kopukluk bulunmadığı anlaşıldığından davalı …Ş.’nin yetkili hamil olduğunun kabulü gerekir; 6102. sayılı TTK’nın 792. maddesi ve 6361 sayılı Yasanın 9/3.maddesi gereğince davalı … şirketinin dava konusu çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu hususunda davacı tarafça yeterli ve inandırıcı delil sunulamadığından, bu davalı hakkındaki davanın kabulü olanağı bulunmamaktadır.
Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 29/02/2016 tarih, 2015/13338 esas ve 2016/3296 karar sayılı ilamı; 04/07/2017 tarih, 2016/12993 esas ve 2017/4062 karar sayılı ilamı; 12/06/2017 tarih, 2016/10538 esas ve 2017/4836 karar sayılı ilamı.
Davacının çek bedellerinin istirdadı istemi yönünden yapılan değerlendirmede ise davacının öncelikle usulüne uygun delillerle çekin rızası dışında elinden çıktığını kanıtlaması gerekir. Davacının bu iddiasını ispatlamasından sonra ise davaya konu çekin son hamili olan davalı Factoring şirketinin 6102 sayılı TTK 792. maddesi uyarınca bu çeki kötüniyetli şekilde iktisap ettiğini ispatlama yükümlülüğü bulunmaktadır.
Çekin lehtarı alacak talebini ancak keşideciye yöneltebilir; çekin yasal hamili olan davalı … şirketinden herhangi bir şey talep edemez.
Her ne kadar davacı lehdarın imzasının sahte olduğu iddia edilmiş ve sahtecilik iddiası herkese karşı ileri sürülebilecek mutlak def’ilerden ise de bu def’inin lehdar tarafından bir ödeme yapılması veya keşideci tarafından bir ödeme yapılmamış olsaydı lehdar aleyhine sürdürülüp devam eden takipte ileri sürülmesi mümkündür.
Somut olayda ise keşideci tarafından borç ödenmiş olup imzaların istiklali prensibi gereğince lehdarın imzasının sahteliği diğer kambiyo borçlularını sorumluluktan kurtarmayacağından ve ciro silsilesinde görünüş itibariyle kopukluk bulunmadığından keşideci tarafından son hamile yapılan ödemenin davacıya iadesinin mümkün olabilmesi için çekin 6102 sayılı TTK’nun 792. maddesi uyarınca hamil tarafından kötüniyetli iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır kusurlu bulunduğunun kanıtlanması gerekmektedir.
6102 sayılı TTK’nın 792. (6762 sayılı TTK m.704) maddesine göre, “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.”
Zayi olan çek bedelinin istirdadı talebiyle açılan işbu davada ispat yükü davacıda olup, davacının öncelikle çekin yedinde iken rızası hilafına elinden çıktığını ardından da çeki elinde bulunduran hamilin kötüniyetli veya iktisabında ağır kusurlu olduğunu ispat etmesi gerekir.
TTK’nın kambiyo senetlerine ilişkin genel hükümlerine nazaran faktoring işlemleri bakımından özel bir hüküm niteliğinde olan ve uyuşmazlığın çözümünde öncelikle uygulanması gereken gerek 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu ve buna ilişkin Yönetmelik ile BDDK Genelgeleri çerçevesinde bir değerlendirme yapılıp, davalının çeki iktisabında ağır kusurlu veya kötüniyetli olup olmadığı, çek bedelinin istirdadının gerekip gerekmediğinin tespiti ile sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Bu bakımdan, davalının faktoring mevzuatı uyarınca üzerine düşen yükümlülüklerin yerine getirildiğinin tevsik edildiğinin kabulü ile davanın reddine karar vermek gerekir
Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 23/06/2015 tarih, 2014/18182 esas ve 2015/9275 karar sayılı ilamı; 09/11/2016 tarih, 2016/5578 esas ve 2016/14452 karar sayılı ilamı; 18/11/2015 tarih, 2015/6308 esas ve 2015/15011 karar sayılı ilamı; 10/10/2017 tarih, 2016/2945 esas ve 2017/5190 karar sayılı ilamı.
Sonuç olarak davacının asıl dava dosyasında, davalı Faktoringi Şirketine karşı yönelttiği çeklerin istirdadı ve sonrasında keşideci tarafından ödenen çek bedellerinin istirdadı isteminin, 6102 sayılı Yasanın 790 ve 792.maddesi uyarınca, davalının kötüniyetli olarak veya ağır kusuru ile çekleri elinde bulundurduğu ispat edilemediğinden reddine; yine birleşen dava dosyasında çek bedelini ödeyerek çeki alan keşideciye yönelik istirdat isteminin keşideci tarafından meşru hamile ödeme yapılıp çek bu suretle alınmış olduğundan reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edillmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının asıl ve birleşen dava dosyasındaki davasının reddine,
2-Asıl dava dosyasında alınması gerekli 35,90 TL harcın peşin alınan harçtan mahsubu ile bakiye kısmın 492 sayılı Yasanın 31.maddesi gereğince karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
3-Asıl dava dosyasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Asıl dava dosyasında davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden harçlandırılan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 9201,20 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Birleşen dava dosyasında alınması gerekli 35,90 TL harcın peşin alınan harçtan mahsubu ile bakiye kısmın 492 sayılı Yasanın 31.maddesi gereğince karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
6-Birleşen dava dosyasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Birleşen dava dosyasında davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden harçlandırılan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 408, 00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8- Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/02/2018

Katip …

Hakim …