Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/421 E. 2019/1173 K. 21.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/421
KARAR NO : 2019/1173
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 21/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … A.Ş (…) ile karşı taraf … ve Ticaret A.ş. arasında akdedilen 09/11/2006 tarihli Petrol Taşıma Sözleşmesine göre …’nın, Irak petrol şirketi …’nun Irak … Rafinerisi’den yükleyeceği petrol ürününü , bu ürünle ilgili her türlü sorumluluk yükleme anından İskenderun’da terminale boşaltma anına kadar tamamen kendi sorumluluğunda olmak üzere taşımayı taahhüt ettiği, sözleşmenin 418 maddesi ile taraflar arasında aylık olarak hesaplaşmaların yapılacağının hükme bağlandığı, müvekkili davacı/karşı davalı şirketin sözleşme yaptığı nakliye firmalarına, … (Irak Devlet Petrol Pazarlama Kurumu) tarafından Temmuz ayında toplam 7 411.612 metrik ton mal teslim edildiği, bu malın 1 475.421 metnk tonluk kısmının dava dışı … San. Tic. Ltd. Şti’ne teslim edildiği, kalan 5 936.191 metrik ton malında … tarafından 20 Temmuz 2007 tarihine kadar davalı …’ya teslim edildiği, fakat … tarafından davacı …’e teslim edilen mal miktarının, 3 900.912 metrik tondan ibaret olduğu, eksik teslim edilen mal miktarının 2 035.279 metrik ton olduğu, … tarafından teslim edilen 7 411.62 metrik ton malın 1 819 196.76 ABD doları olan bedelinin …’nun düzenlediği, 15.08.2007 tarihli … numaralı fatura gereğince … tarafından ödendiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 7. maddesinin de eksik teslim edilen mal miktarının % 0.4 oranını aşması durumunda taşıyan şirketin (…’nın) sorumlu olacağı şeklinde düzenlendiği, buna göre 2 035.279 metrik ton eksik teslim mal miktarı nazara alındığında …’nın sorumlu olacağı miktarının yine sözleşmenin 7. maddesindeki hesaplamaya göre … ‘ın FOB MED 3. Fuel Oil (İtalya) başlığı altındaki fiyatı üzerinden (354.94- 355.92) aylık ortalama 355.432 fiyatın eksik yükleme 2 035.279 metrik ton ile çarpılması sonucu 723 403.20 ABD doları olduğu, sözleşmeden kaynaklanan yükümlülükler gereği …’nın, …’e 150 000 -ABD doları banka teminat mektubu verdiği, … 573.403,20 ABD doları bakiye alacağının kaldığı, … Noterliğinden 5 Ekim 2007 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname keşide edilerek …’dan kalan 573.403,20 ABD doları borcunu ödemesi talep edilmesine rağmen bugüne kadar karşı tarafça bir ödeme yapılmadığı belirtilerek; fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davalıdan olan 573.403,20 ABD doları alacaklarının dava tarihinden itibaren hesaplanacak TC Devlet Bankalarının dövize uyguladıkları en yüksek banka reeskont faizi ve BK’nun 83. maddesi uyarınca fiili ödeme tarihindeki TC. Merkez Bankası efektif satış kuru üzerinden tahsili ve yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davalı tarafa tahmili talep edilmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkiline … tarafından (5.935) ton mal teslim edildiğine dair belgeleri sunmasının gerektiğini savunarak davanın reddini istemiş, karşı davada ise müvekkilince taşıma sözleşmesinde belirlenen taahhütün eksiksiz yerine getirildiği halde davalının sözleşme uyarınca kendisine teslim edilen teminat mektubunu haksız olarak paraya çevirdiğini ileri sürerek, (150.000) USD’nin temerrüt faiziyle birlikte davacı-karşı davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Asıl dava, taşıma sözleşmesine dayalı eksik teslim edilen mal bedelinin tahsili, karşı dava, bu sözleşme dolayısıyla davacı-karşı davalı taşıtana verilen teminat mektubunun haksız olarak paraya çevrildiği iddiasına dayalı istirdat istemine ilişkindir.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının 29/11/2010 tarih ve 6 nolu celsesinde toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı-karşı davacı tarafından davacı-karşı davalıya (1.975.686) metrik ton fuel oilin eksik teslim edildiği, teminat mektubu bedelinin mahsubundan sonra davacı-karşı davalının (552.222,03) USD talep edebileceği, davacı-karşı davalının eksik teslim nedeliyle teminat mektubunu nakte çevirmekte haklı olduğu gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, anılan meblağın temerrüt faiziyle birlikte davalı-karşı davacıdan tahsiline, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı- karşı davacı vekili temyiz etmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Esas, … Karar sayılı ve 07/02/2013 tarihli ilamıyla,
”Dosyaya sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davacı ile Irak Petrol Bakanlığı Petrol Ürünleri Pazarlama Şirketi (…) arasında, petrol ürününün ithaline ilişkin sözleşme imzalandığı, T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından verilen izinlere de dayanılarak, davacı tarafından 2005 yılında (50.000), 2007 yılında da (80.000) metrik ton petrol ürününün ithalinin kararlaştırıldığı, davacının bu ürünlerin Irak’tan Türkiye’ye taşınması işini davalı ile birlikte başka şirketlere de yaptırdığı anlaşılmaktadır.
Asıl davada davacı vekilince sunulan dava dilekçesinde ise sadece 2007 yılı Temmuz ayında taşınan mal miktarı uyuşmazlık konusu yapılmış, anılan ayda davalı tarafından … Rafinerisinden (5.936,191) metrik ton petrol ürünü teslim alındığı halde, … Terminaline (3.900,912) metrik ton ürün teslim edildiği ileri sürülmüş ve eksik teslim edilen mal bedelinden, davalının paraya çevrilen teminat mektubu bedeli mahsup edilerek, kalan (573.403,20) USD.’nin tahsili istenmiştir. Davalı vekili ise müvekkilinin 2007 yılı Temmuz ayında iddia edilen kadar mal teslim almadığını, kendisine … Rafinerisinden teslim edilen ürünün tamamının … Terminaline taşındığını savunmaktadır. O halde işbu davada öncelikle davacı tarafından davalıya 2007 yılı Temmuz ayında ne kadar mal teslim edildiğinin kanıtlanması, daha sonra da davalının kendisine teslim edildiği kanıtlanan bu mal miktarının tamamını varma yerine teslim ettiğini ispatlaması gereklidir. Her ne kadar davanın taraflarınca daha sonradan sunulan dilekçelerle 2005 yılından itibaren yapılan diğer taşımalardaki kotalar ve taşınan mal miktarları da uyuşmazlık kapsamına dahil edilmiş ise de, iddianın ileri sürülüş biçimine ve taraflar arasında süregelen uygulamaya göre, esasen somut uyuşmazlıkta daha önceki yıllara ilişkin böyle bir inceleme yapılmasına gerek bulunmamaktadır. Zira davalı tarafça 2007 yılı Temmuz ayında teslim alınan malın, bu aydan daha önce varma yerine teslim edilmesi mümkün olmadığı gibi, 2007 yılı Temmuz ayında teslim aldığı malın tamamını varma yerine teslimle yükümlü olan davalı tarafından, önceki kotalara ve taşınan mal miktarına dayanılarak, sonradan daha az miktarda malı teslim etme hakkının olduğu da savunulamayacaktır.
Somut uyuşmazlıkta ise asıl davada davacı tarafça davalıya Irak’ta teslim edilen mal miktarının ispatlanması amacıyla, sadece 01-31 Temmuz 2007 tarihleri arasında … tarafından düzenlenen ve davalı ile birlikte dava dışı … Ltd. Şti.’nce teslim alınan petrol ürünü miktarlarını da gösteren, toplam 13 adet günlük yükleme listesine dayanılmıştır. Bu listelerde … ve davacı yetkililerinin yanında, davalı temsilcisinin de imzasının bulunduğu ileri sürülmektedir. O halde davalıya teslim edilen mal miktarının tespiti yönünden öncelikle bu belgelerin incelenmesi gereklidir. Mahkemece görüşüne başvurulan 21.01.2009 tarihli bilirkişi heyeti raporunda da anılan listeler incelenmiş ve yargılama sırasında tarafların bu taşımalara ilişkin beyanlarından da hareketle bir sonuca varılmaya çalışılmıştır. Ancak davalı vekili bu listelerde müvekkili tarafından yapıldığı ileri sürülen taşımaların bir kısmına itiraz etmiş, anılan listelerde müvekkilinin temsilcisi …’e ait olduğu iddia edilen mührün ve imzaların sahte olduğunu savunmuş, gerekirse temsilcilerinin imza incelemesi için hazır edilebileceğini bildirmiş ve müvekkilince anılan dönemde Irak’tan Habur’a yapılan taşımalara ait olduğunu bildirdiği … antetli Irak taşıma senetleri sunmuştur. …’ya ait olduğu belirtilen 12.05.2009 tarihli yazıda da resmi yoldan talep edilirse anılan listelerin orijinallerini göndermeye hazır oldukları bildirilmiştir. Mahkemece davalı vekilinin bu savunmaları konusunda herhangi bir inceleme yapılmamıştır.
Mahkemece daha sonra görüşüne başvurulan 31.08.2010 tarihli bilirkişi heyeti raporunda ise bu kez taraflar arasındaki sözleşmede … kayıtlarının münhasır delil olarak kabul edildiğine dair 4.18. maddenin bulunduğu, bu hüküm karşısında davalının başka bir delil sunamayacağı bildirilerek, ilk bilirkişi raporu ile aynı sonuca varılmıştır. Oysa yukarıda da açıklandığı gibi taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünde, öncelikle anılan belgelerin incelenmesi gerekli ise de, 09.11.2006 tarihli taşıma sözleşmesinin 4.18. maddesinin münhasır delil sözleşmesi olarak kabul edilmesi mümkün değildir.
Bu durum karşısında mahkemece, öncelikle asıl davada 2007 yılı Temmuz ayında davalı tarafından ne miktarda petrol ürününün teslim alındığını kanıtlama yükümlülüğünün davacıda olduğunun kabul edilmesi, davacının bu amaçla sunduğu tek delil olan … günlük yükleme listelerinde yer alan davalı temsilcisinin mühür ve imzaları davalı tarafça inkar edildiğine göre, mahkemece anılan listelerin orijinallerinin getirtilerek imza incelemesi yaptırılması, gerekirse bu listelerde yer alan bilgilerle davalı tarafça sunulan Irak taşıma senetlerindeki bilgilerin karşılaştırılması, davalıya teslim edilen mal miktarı bu şekilde kanıtlandıktan sonra, bu miktardaki malın varma yerine teslim edildiğinin kanıtlanması yükümlülüğünün davalıya yüklenmesi ve sonucuna göre asıl ve karşı dava hakkında bir hüküm kurulması gerekirken, eksik incelemeye dayanılarak, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir” denilerek, davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı-karşı davacı yararına BOZULMASINA karar verilmiştir.
Mahkememizin 25/01/2018 tarihli celsesi 3 nolu ara kararı gereğince dosyamızda Adli Tıp Kurumu Başkanlığından rapor aldırılmasına karar verildiği, 03/10/2018 Adli Tıp raporunda özetle;
”BULGULAR VE SONUÇ:
1.İceleme konusu 5, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 14, 17, 18 olarak numaralandırılmış belgelerin sağ alt köşesinde atılı imzalar ıslak imza olmayıp kaşe imza olduğu,
2.İnceleme konusu 6, 13, 15, 16 olarak numaralandırılmış belgelerde sağ alt köşede atılı imzaların teşhise götürecek önemli karakteristik materyal ve yazı unsuru içermeyen, tersimi basit taklidi kolay imzalar olması nedeniyle söz konusu imzaların aidiyetinin, bu meyanda sorulduğu üzere …’in eli ürünü olup olmadığının tespi edilemediği hususlarını bildirir kanaat raporudur” denilmiştir.
Mahkememizin 22/11/2018 tarihli celsesi 2 nolu ara kararı gereğince dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 18/04/2019 tarihli raporunda özetle;
“SONUÇ:
Tarafların beyanları, delilleri ve sadece Davacı tarafın ticari defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda, takdirin Sayın Mahkemenizin görev alanına ait olduğu işaret etmek suretiyle,
Davalının davasının dayanağını oluşturduğu iddia olunan 13 Adet … Günlük Yükleme Listelerinde belirtilen 223 adet yüklemenin tamamının davalı … firmasına ait olmadığı, sadece 117 adedinin davalı …’ya ait olduğu, 42 adedinin ise bir başka nakliye şirketi olan … firmasına ait olduğu, kalan yüklemelerin ise hangi firmaya ait olduğunun anlaşılmadığı, sonuç olarak … Günlük Yükleme Belgelerindeki yüklemelerin sadece davalı Ikra firmasına ait olmadığı, tespit, görüş ve kanaatine varılmıştır.” denilmiştir.
Mahkememizin 09/05/2019 tarihli celsesi 2 nolu ara kararı gereğince dosyamızda ek bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 17/09/2019 ek raporunda özetle;
”AÇIKLAMA:
Sayın Mahkemece davacı … Şirketinin Davasının dayanağı olan 13 adet … günlük yükleme belgeleri ile davalı tarafça sunulan Irak taşıma senetlerindeki bilgilerin teyit edilen bir kısmının bulunup bulunmadığının tespiti istenmiştir. Bu nedenle öncelikle dosyada mevcut 13 adet … günlük yükleme belgeleri ile davalının dosyaya klasör halinde sunmuş olduğu Irak Taşıma Senetleri (CMR) karşılaştırılmış ayrıca, ek rapor istemi ile ilgili huşlarda irdelenerek görüş belirtilmiştir.
Bu karşılaştırma da … Günlük Yükleme Belgeleri ile Irak Taşıma Senetlerinde belirtilen CMR Numarası, Araç Plaka Numarası, Yükleme Litre ve Yükleme Ton miktarları esas alınmıştır.
Bölüm 3.1.1’de, … Günlük Yükleme Belgeleri listesinin 6. sütunun da yer alan “IRAK CMR-KARŞILAŞTIRMA” başlığı altında Bölüm 3.1.2’de yer alan Irak Taşıma Senetleri liste numaraları belirtilmek suretiyle eşleştirme gerçekleştirilmiştir. Yine Bölüm 3.1.2’de yer alan Irak Taşıma Senetleri 8.sütunun da yer alan “… Yükleme Belgeleri-Mukayese” başlığı altında bu kez … Günlük Yükleme Belgelerinin sıra numaralı eşleştirilmiştir. Yapılan bu eşleştirmeye göre davalının dosyaya sunduğu 117 adet Irak Taşıma Senetlerinin tamamının … Günlük Yükleme Belgelerinde bulunduğu tarafımca tespit edilmiştir.
Ancak, 13 adet Somon Günlük Yükleme Belgelerinde görülen 223 adet taşıma kaydından 117 adedi davalı … taşıması olarak tespit edilmiş, kalan 106 adedin davalı … tarafından yapılan bir taşıma olmadığı anlaşılmıştır.
Ayrıca, dosyada mevcut bulunan, … adına taşıma gerçekleştirdiği anlaşılan … San.ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait antetli yükleme listesinde rapor sonundaki ekteki 44 aracın bilgilerinin yazılı olduğu, bu listenin Araç Plaka,CMR Numaralarının davanın dayanağını oluşturan 13 adet … Günlük Yükleme Belgelerindeki araçlardan 42 adeti ile eşleştiği tespit edilmiştir. Bu nedenle … firmasına ait 42 adet yükleme sıra numaralı da Bölüm 3.1.1‘de 6. sütunda gösterilmiştir.
Buna göre; Davalının davasının dayanağını oluşturduğu iddia olunan 13 Adet … Günlük Yükleme Listelerinde belirtilen 223 adet yüklemenin tamamının davalı Ikra firmasına ait olmadığı, sadece 117 adedinin davalı Ikra’ya ait olduğu, 42 adedinin ise bir başka nakliye şirketi olan … firmasına ait olduğu, kalan yüklemelerin ise hangi firmaya ait olduğunun anlaşılamadığı, sonuç olarak … Günlük Yükleme Belgelerindeki yüklemelerin sadece davalı Ikra firmasına ait olmadığı tarafımca tespit edilmiş idi.
Öte yandan, Kök bilirkişi raporumuzda da belirttiğimiz üzere dosya da mevcut 117 adet Irak Taşıma Senetleri ile 2007 yılı, Temmuz ayı içinde …’nın yaptığı akaryakıt yükleme miktarı toplamı 3.900.912 metrik tondur. (Her ne kadar raporun 13. sayfasında Irak Taşıma Senetleri ile taşman akaryakıt miktarının 3.935.887 metrik ton olduğu belirtilmiş ise de I Sıra No’da 53813 plaka no’tu araca 14.06.2007 tarihinde yüklenmiş 34.975 metrik 1un akaryakıtın Temmuz ayı toplantına sehven dahil edildiği anlaşılmakla, bu miktar düşüldüğünde Temmuz ayı içinde … tarafından taşınan akaryakıt miktarının 3-935.887 – 34.975- 3.900.912 metrik ton olduğu tespit edilmiştir.)
Davacı … dava dilekçesinde, … tarafından …’e telim edilen mal miktarının 3.900.912 metrik ton olduğunu beyan etmiştir. Buna göre, îkıa’mn 117 adet Irak faşıma Senetleri ile …’dan yüklediği ve taşıdığı 3.900.912 metrik ton akaryakıt ile davacı …’in teslim aldığı akaryakıt miktarının aynı olduğu, yani … tarafından yüklenen akaryakıtın tamamının …’e teslim edildiği, …’e eksik teslim edilen akaryakıtın bulunmadığı tespit edilmiştir. Yine dosya kapsamından da anlaşıldığı üzere o tarihte Irak Taşıma Senetleri, Türk Taşıma Senetleri ve Gümrük Kayıtlarına dayanılarak 3.900.912 metrik ton akaryakıtın …’e noksansız teslim edildiği hususunda tarafların o tarihte mutabakata vardığı ve nakliye bedelinin de … tarafından İkraya ödendiği anlaşılmaktadır.
Davacı …’in …’nun düzenlediği 15.0k.2007 tarih, 66/FUEL Oİ/LC/2007 numaralı fatura ile 7411.612 metrik ton akaryakıt karşılığı olarak …’ya 1.819.196,76 ABD Dolar ödeme yaptığı tespit edilmiştir. Buna göre akaryakıtı metrik ton başı değeri 1.819.196,76 : 7.411.612 = 245,45 ABD Dolar olarak hesaplanmıştır. …’nın …’dan teslim aldığı ve …’e teslim ettiği akaryakıtın değeri ise dava tarihi itibariyle 3.900.912 metrik ton x 245,45 ABD Doları= 957.478,85 ABD Dolar olarak hesaplanmış ve tespit edilmiştir.
Nakliye Sözleşmesinin 7.maddesi gereğince; Akaryakıt tesliminde %0.4 miktarını aşan bir noksanlık bulunduğu takdirde … tarafından basılan FOB Med 3,5 Fuel Oil kaynaklı başlığı altında (İtalya) ürünün aylık ortalama cari fiyatlarının o ay için ortalama fiyat seviyesinden (Dava tarihi itibariyle bu değer ortalaması 355,43 ABD Dolar olup davacı da bu değer üzerinden 2.035,279 metrik ton eksik teslimat yapıldığından bahisle alacak talebinde bulunmuştur.) Nakliyeciden tahsil edileceği hükmü yer almaktadır. Ancak …’nın noksan teslim ettiği akaryakıt bulunmadığından böyle bir değer tespiti yapılmamıştır.
SONUÇ:
Yukarıda yapılan açıklamalar muvacehesinde, tarafların beyanları, delilleri ve sadece Davacı tarafın ticari defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda, takdirin Sayın Mahkemenizin görev alanına ait olduğu işaret etmek suretiyle,
Davalının davasının dayanağını oluşturduğu iddia olunan 13 Adet … Günlük Yükleme Listelerinde belirtilen 223 adet yüklemenin tamamının davalı … firmasına ait olmadığı, sadece 117 adedinin davalı …’ya ait olduğu, 42 adedinin ise bir başka nakliye şirketi olan … firmasına ait olduğu, kalan yüklemelerin ise hangi firmaya ait olduğunun anlaşılamadığı, sonuç olarak … Günlük Yükleme Belgelerindeki yüklemelerin sadece davalı Ikra firmasına ait olmadığı, tespit, görüş ve kanaatine varılmıştır” denilmiştir.
Asıl davada davacı tarafça davalıya Irak’ta teslim edilen mal miktarının ispatlanması amacıyla, sadece 01-31 Temmuz 2007 tarihleri arasında … tarafından düzenlenen ve davalı ile birlikte dava dışı … Ltd. Şti.’nce teslim alınan petrol ürünü miktarlarını da gösteren, toplam 13 adet günlük yükleme listesine dayanılmış olup, bu listelerde … ve davacı yetkililerinin yanında, davalı temsilcisinin de imzasının bulunduğu ileri sürülmüş, ancak davalı vekili bu listelerde müvekkili tarafından yapıldığı ileri sürülen taşımaların bir kısmına itiraz etmiş, anılan listelerde müvekkilinin temsilcisi …’e ait olduğu iddia edilen mührün ve imzaların sahte olduğunu savunmuştur. Bu durumda öncelikle asıl davada 2007 yılı Temmuz ayında davalı tarafından ne miktarda petrol ürününün teslim alındığını kanıtlama yükümlülüğünün davacıda olduğu anlaşılmış, davacının bu amaçla sunduğu tek delil olan … günlük yükleme listelerinde yer alan davalı temsilcisinin mühür ve imzaları davalı tarafça inkar edildiğinden mahkememezce anılan listelerin orijinallerinin getirtilerek imza incelemesi yaptırılmış, sonuçta imza inkarında bulunulan belgelerin davalı şirket temsilcisine ait olmadığı yukarıda özetlenen ATK raporu ile anlaşılmıştır.
Tüm bunlara göre imzası davalı şirket temsilcisine ait olmadığı anlaşılan günlük yükleme listesindeki bilgilerle davalı tarafça sunulan Irak taşıma senetlerindeki bilgiler bilirkişi vasıtasıyla karşılaştırılmış, davalıya teslim edildiği sabit olan tüm akaryakıtın malın varma yerine teslim edildiği Mahkememizin 09/05/2019 tarihli celsesi 2 nolu ara kararı gereğince aldırılan ve yukarıda özetlenen ek bilirkişi raporu ile anlaşılmış ve tüm bunlara göre asıl davanın reddine karar verilmiştir.
Davalıya teslim edildiği sabit olan tüm akaryakıtın malın varma yerine teslim edildiği sübutu karşısında sözleşme uyarınca teslim edilen teminat mektubunu haksız olarak paraya çevirdiği de anlaşıldığından karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-ASIL DAVANIN REDDİNE,
a)Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 44,40-TL ilam harcından peşin alınan 9.108,00-TL’nin mahsubu ile bakiye 9.063,60-TL ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı-karşı davalıya iadesine,
b)Davalı-karşı davacı vekili kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 40.936,65-TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya verilmesine,
c)Davacı-karşı davalı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
2-KARŞI DAVANIN KABULÜ İLE, 150.000 USD’nin 04.10.2007 tarihinden itibaren  Devlet Bankalarının USD para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı ile birlikte …’den tahsili ile … şirketine verilmesine,
a)Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 36.579,00-TL ilam harcından peşin alınan 2.409,80-TL’nin mahsubu ile bakiye 34.169,20-TL ilam harcının davacı-karşı davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
b)Davalı-karşı davacı vekili kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 35.370,00-TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya verilmesine,
4-Davalı-karşı davacı tarafından yatırılan 2.409,80-TL peşin harç ile 13,10-TL başvuru harcının davacı-karşı davalıdan tahsili ile davalı-karşı davacıya verilmesine,
5-Davalı-karşı davacı tarafından yapılan 322,54-TL yargılama giderinin davacı karşı-davalıdan tahsili ile davalı- karşı davacıya verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün yasal süresi içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.21/11/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”