Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/392 E. 2019/426 K. 26.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/392 Esas
KARAR NO : 2019/426 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/05/2013
KARAR TARİHİ : 26/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 23.05.2013 tarihli dilekçesinde özetle; “Davalılardan araç sürücüsü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile seyir halinde iken aracının direksiyon hakimiyetini kaybederek yaya kaldırımında yürüyen müvekkili …’e çarparak ağır yaralanmasına sebebiyet verdiğini, olayda araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, bu durumun trafik kaza tutanağından ve davalının polis merkezinde verdiği ifadelerden de anlaşıldığını, sürücü 24.02.2013 tarihinde sabah saat 10:00 da geldiği işyerinde ertesi günün sabah saat 9,30 una kadar olarak 24 saat çalışmış ve yorgun ve uykusuz olarak direksiyon başına geçtiğini, müvekkilinin ise yaya kaldırımında yürüdüğünü, sürücü aracı ile yaya kaldırımına çıkmış ve müvekkilini altına alarak ağır yaralanmasına sebebiyet verdiğini, müvekkilinin aylık kazancının 3.000,00 TL – 4.000,00 TL civarında olduğunu, müvekkilinin kaza tarihinden itibaren yatarak tedavi edilmiş ve halen dava tarihi itibariyle yatarak iyileşme süreci içerisinde olduğunu, dava tarihi itibariyle müvekkilinin 3 aydır işini yapamadığını, iyileşme süreci ve kalıcı sakatlık durumunun henüz belli olmadığını, ayrıca müvekkilinin tedavi masrafı olarak toplamda 22.002,73-TL olduğunu, dava tarihine kadar çalışamadığı günler için 9.000,00-TL işgücü zararı oluştuğunu, davalı sürücü kazadan sonra müvekkili ile hiç bir şekilde ilgilenmediği gibi, müvekkilinin ve ailesinin manevi olarak büyük elem ve ızdırap içerisine girdiğini, müvekkili … için 100.000,00-TL, eşi … için ise 20.000,00-TL manevi tazminat talep ettiğini beyan etmiş sonuç olarak; öncelikle 50.000,00 TL geçici tazminata hükmedilmesine, kaza tarihi itibariyle işleyecek faizi ile birlikte davalılardan sorumlulukları ve limitleri dahilinde müşterek ve müteselsil olarak belirsiz alacağı için şimdilik 50.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesine, … için 100.000,00-TL manevi, eşi … için 20.000,00-TL manevi tazminat olmak üzere davalı … aleyhine 120.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan … Sigorta Şirketinin vermiş olduğu 25/06/2013 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından sigortalı olduğunu, müvekkilinin hukuki sorumluluğunun zorunlu sigorta limitleri dahilinde teminle mükellef olup, işletenin sorumluluğu bulunmadığı hallerde müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun söz konusu olmadığını, kusur dağılımının uzman bilirkişilerce saptanması gerektiğini, davacının sözünü ettiği Adli Tıp kurumu tarafından tespit edilmesi gerektiğini beyan etmiş dilekçesinde vs açıklamalarda bulunarak sonuç olarak davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı (Tefrik edilen davalı) vekili tarafından verilen 01/07/2013 tarihli dilekçesinde özetle; 5510 sayılı konunun 101 maddesi gereği müvekkiline açılan bu tür davaların çözüm yerinin İş Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle mahkemenin görevsiz olduğunu, davanın görev yönünden reddinin gerektiğini, yönetmelik ve genelge hükümleri çerçevesinde Trafik kazası nedeni ile sunulan sağlık hizmet bedelleri Sağlık Uygulama tebliği kapsamında müvekkili kurumca karşılanmakta olup, işgörmezlik, maddi, manevi tazminat ve bakıcı giderleri gibi müvekkili kurumca karşılanmayan talepler için sigorta şirketlerinin sorumluluklarının devam ettiğini, kurum kayıtlarının incelenmesi sonucu, davacıların davaya konu trafik kazasına ait tedavi giderlerinin ödenmesine ilişkin kuruma herhangi bir başvuru yapılmadığını, kuruma başvurulması durumunda mevzuat çerçevesinde ödeme yapılması mümkün iken dava açılmış olmasının yerinde olmadığını beyan etmiş, sonuç olarak davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan … vekili tarafından verilen 12/07/2013 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; öncelikle iş bölümü itirazında bulunduklarını, huzurdaki davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğini, davacının ve müvekkilinin tacir olmadığını bu nedenle öncelikle görevsizlik itirazında bulunduklarını, dava dilekçesinde müvekkilinin olayda %100 kusurlu olduğu iddia edilmekte ise de bu durumun kabul etmediklerini, dava dilekçesi ekinde yer alan kaza tutanağı gerçeği yansıtmamakta olup, alelacele düzelenmiş bir tutanak olduğunu, bu suretle, akademik heyet tarafından yapılacak olan teknik inceleme neticesinde kusur durumunun belirlenmesini, bir an için davanın haklı olduğunu kabul edecek olunsa dahi müvekkilinin maliki bulunduğu … plaka sayılı araç, davalı sigorta şirketi nezdinde … poliçe no.lu Zorunlu Mali Mesuliyet ve … poliçe no.lu kasko ( manevi tazminat teminatını içeren ihtiyari mali mesuliyet ) sigortası ile sigortalı olduğunu, ancak, davacılar olay tarihinden davanın ikame edildiği tarihe kadar davalı sigorta şirketine ihbarda bulunmadığını, bu suretle, müvekkilinin mağduriyetine sebep olmamak amacıyla taraflarınca … Şirketine ihbarda bulunulmuş olup, akabinde sigorta şirketi nezdinde ihbar dosyası da açıldığını beyan etmiş, dilekçesinde vs açıklamalarda bulunarak davanın tümden reddinin gerektiğini beyan etmiş, sonuç olarak; davacının hukuka aykırı iddialarının reddi ile haksız ve hukuka aykırı davasının reddine, … Sulh Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı ceza dosyasının bekletici mesele yapılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan … Başkanlığına açılan davanın 29.01.2015 tarihli duruşmada Tefrik edildiği Mahkememizin … Esas numarasını aldığı ve bu dosyadan ayrıldığı görüldü.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak temerrüt tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 20.04.2015 tarihli 2 sayfadan ibaret raporunda özetle; “25.02.2013 tarihinde meydana trafik kazası sonucu davalıların %100 oranındaki kusur duruma göre davacı …’ün, iyileşme süresine ve maluliyetine ilişkin dosyada Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenmiş bir rapor bulunmadığından davacıma geçici ve sürekli iş göremezlik döneminde uğradığı zararının belirlenemediği, ibraz edilen belgelere göre tedavi gideri zararı 24.522.00 TL. olarak belirlenmiş olup, Söz konusu tutardan davalıların sorumlu olup olmayacağının takdirinin Mahkemeye ait bulunduğu, Davacının iyileşme süresi bilinmediğinden buna göre bakıcı gideri zararının belirlenemediği, Dava dosyasında tedavi süresince sarf edilen ve belgelenemeyen yol giderlerini hesaplamaya yönelik veri bulunmadığından yol giderlerinin takdir ve değerlendirmesinin Mahkemeye ait olduğu, Davalı sigorta şirketince 02.02.2015 tarihinde yapılan 25.000,00-TL lik geçici ödemenin mahsubuna ilişkin takdir ve değerlendirmenin Mahkemeye ait bulunduğu,” gerekçesi ile raporunu sunmuştur.
Dosyada Mağluliyet raporunun bulunmadığının saptanması üzerine dosya Adli Tıp Kurumuna gönderilerek Mağluyet Raporu düzenlenmesi istenilmiştir.
Adli Tıp Kurumu … İhtisas dairesinin düzenlediği 07.08.2017 tarihli 3 sayfadan ibaret raporunda özetle; Davacının E cetveline göre % 57,0 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme sürecinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayacağı kanaati ile raporunu sunmuştur.
Mağluliyet raporunun alınmasından sonra dosya Aktüer bilirkişisinden ödenmesi gereken tazminat miktarının saptanması için dosya bilirkişiye verilmiştir.
Aktüer Bilirkişinin düzenlediği 08.09.2018 tarihli 6 sayfadan ibaret raporunda özetle; “25.02.2013 tarihinde ATK yaralanan davacı …’ün … A.Ş.’den talep edebileceği tedavi giderinin 11.380,71-TL olduğu, … A.Ş.’den talep edebileceği maluliyet tazminatının 25.11.2018 hesap tarihi itibarıyla 103.621,89-TL olduğu, davacıya sigorta şirketi 25.000,00 TL’nin hesap tarihi itibarıyla güncel değeri tazminattan indirildikten sonra talep edebileceği maluliyet tazminatının 70.034,90 TL olduğu, … plakalı otomobil 11.05.2012-11.05.2013 vadeli … no’lu ZMMS poliçe ile … A.Ş. tarafından kaza tarihimde kapsayacak şekilde kişi başına 225.000,00 TL sağlık gideri ve 225.000,00 TL sakatlık-ölüm teminatları sigortalıdır. Hazine müşteşarlığı tarafından 01.01.2013 tarihinden itibaren kişi başına sağlık gideri teminat limiti 250.000,00 TL’ye ve sakatlık-ölüm teminat limitide 250.000,00 TL’ye yükseltilmiştir. Davacının talep edebileceği 11.380,71-TL sağlık gideri 250.000,00-TL sağlık gideri teminat limiti dahilinde olduğu, Davacının 25.11.2018 hesap tarihi itibarı talep edebileceği 103.621,89-TL maluliyet tazminatı kişi başına 250,000,00-TL sakatlık ve ölüm teminat limitleri dahilindedir. Kişiye 02.02.2015 tarihinde ödenen 25.000,00 TL’nin hesap tarihi itibariyle 33.586,99-TL güncel değeri 103.621,89-TL tazminattan indirim yapıldığında talep edebileceği tazminatın 70.034,90 TL teminat limitleri dahilinde olduğu” kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen hasar dosyası, davalı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada davalılardan araç sürücüsü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile seyir halinde iken aracının direksiyon hakimiyetini kaybederek yaya kaldırımında yürüyen davacı …’e çarparak ağır yaralanmasına sebebiyet verdiği iddiası ile bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
… Sulh Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile alınan kusur raporu ile olayın meydana gelmesinde; Davalı …’nın (davalı sigorta şirketince zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalanmış … plakalı araç sürücüsü) 1.derece tam ve tek kusurlu olduğu, Davacı …’ün ise kusursuz olduğu tespit edilmiştir.
Kaza sonucu davacının Adli Tıp Kurumunca E cetveline göre % 57,0 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme sürecinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayacağı belirlenmiştir.
Maluliyet ve kusur raporunun alınmasından sonra dosya Aktüer bilirkişisine verilerek davacının uğradığı maddi zararın saptanması yoluna gidilmiştir. Aktüer bilikişisi davacının tedavi gideri olarak 11.380,71-Tl ile 70.034,90-TL maluliyet tazminatı olmak üzere toplam 81.415,61-TL maddi zararının bulunduğunu belirlemiştir.
Davacı vekili davasının bilirkişi raporu doğrultusunda ıslah ederek davalıya tebliğ ettirmesine rağmen davalı ıslaha kaşı bir beyanda bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Tüm bu nedenlerle asıl ve ıslahla açılan davanın kabulü ile tedavi gideri olarak 11.380,71-Tl ile 70.034,90-Tl maluliyet tazminatı olmak üzere toplam 81.415,61-Tl nin davalı …’dan kaza tarihi olan 24.02.2013 tarihinden itibaren, davalı … A.Ş den ise dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte alınıp davacı …’e verilmesine,
Davalı SGK hakkında açılan dava dosyası tefrik edildiğinden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Davacı … icin taktiren 25.000.-Tl manevi tazminatın kaza tarihi olan 24.02.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınıp davacı …’e verilmesine. Diğer davacı …’ün açtığı manevi tazminat istemi yerinde görülmediğinden Reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-İş bu asıl ve ıslahla açılan davanın kabulü ile tedavi gideri olarak 11.380,71 Tl ile 70.034,90-TL maluliyet tazminatı olmak üzere toplam 81.415,61-TL nin davalı …’dan kaza tarihi olan 24.02.2013 tarihinden itibaren, davalı … A.Ş den ise dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte alınıp davacı …’e verilmesine,
Davalı SGK hakkında açılan dava dosyası tefrik edildiğinden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Davacı … icin taktiren 25.000.-Tl manevi tazminatın kaza tarihi olan 24.02.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınıp davacı …’e verilmesine. Diğer davacı …’ün açtığı manevi tazminat istemi yerinde görülmediğinden reddine,
2-Karar ve ilam harcı 7.269,25-TL nin peşin ve ıslahla alınan 771,70-TL den düşümü ile kalan 6.497,55-TL bakiye ilam harcının davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacılar tarafından yatırılan 799,75-TL peşin, başvuru ve ıslah harcının davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan 1.796,70-TL yargılama giderinin kabul edilen miktar oranlanarak takdiren 846,20-TL’nin davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
5- Davalı … tarafından yapılan 8,00-TL yargılama giderinin red edilen miktar oranlanarak takdiren 4,20-TL’nin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
6- Davalı … tarafından yapılan 13,00-TL yargılama giderinin red edilen miktar oranlanarak takdiren 6,80-TL’nin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
7- Maddi Tazminat yönünden; Davacılar kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 9.263,25-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
8- Maddi Tazminat yönünden; Davalılar kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, red edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 3.062,64-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine,
9- Kabul edilen Manevi Tazminat yönünden; Davacı … kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak bu davacıya verilmesine,
10-Red edilen Manevi Tazminat yönünden; Davalı … kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, red edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı …’ya verilmesine,
11-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/04/2019

Katip …

Hakim …