Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/255 E. 2019/574 K. 18.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2014/684 Esas
KARAR NO: 2019/560 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 06/08/2014
KARAR TARİHİ: 11/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 06/08/2014 tarihli dilekçesinde özetle; “Davalılardan …’in araç ruhsat sahibi, davalı …’un sürücüsü olduğu ve davalı …A.Ş. nezdinde Acente No: … Poliçe No:… nolu poliçe Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamında sigortalı olan … plakalı Ticari Taksinin, 10.08.2013 tarihinde sürücü …’un kullandığı … plakalı motorsiklete çarpmış ve motorsiklette yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralanmasına ve kalıcı şekilde sakatlanmasına neden olduğjunu, kaza sonucu düzenlenen Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağı’na göre, davalı … plakalı araç sürücüsü …’un kazanın oluşunda kusurlu olduğunun tespit edildiğini, tüm bu nedenlerle 100.000-TL Manevi tazminatın kaza tarihi olan 10.08.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar …ve …’den müşterek ve müteselsilen tahsili ile müvekkile ödenmesine, Yargılama safhasında gerçek zarar tespit edildiğinde talep artırma hakları saklı kalmak üzere belirsiz alacak davası olarak; şimdilik 1.000-TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 10.08.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesine, … plakalı ticari taksinin 3.şahıslara devrinin önlenmesi için araç kaydı üzerine teminazsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına, davalılar …ve … adına kayıtlı sair araç ve malvarlığı üzerine de 3. kişilere devrini önlemek amacıyla ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …’un mahkememize verdiği 15.09.2014 tarihli cevap dilekçesinde özetle; “Davacının kullanmakta olduğu farları yanmayan motosiklet ile tam kusurlu olarak kazanın oluşumuna kandisi sebebiyet vertiğini, Kazanın 23.45 de olmuş olup çalıntı kayıtlı motosikletin sürücücüsünün bizzat kendisinin sebebiyet verdiği kaza nedeniyle çok fahiş manevi tazminat talebinde bulunduğunu, Araç Trafik Kanunununun 41 maddesine göre Trafiğe çıkması sakıncalı araçlardan olduğunu, davanın haksız olduğunu beyan etmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …A.Ş vekilinin mahkememize hitaben verdiği 12.01.2015 tarihli cevap dilekçesinde özetle; “Kazaya karışan … plakalı Ticari Taksinin davalılardan …’in araç sahibi, davalı …’un sürücüsü olduğu ve müvekkili …A.Ş.ye … nolu poliçe ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamında sigortalı olduğnuu, yaralının maluliyeteni ilişkin Adli Tıp kurumundan rapor alınmasını talep ettiklerini, sigortalı aracın sürücüsünün kazanın oluşumundaki kusur oranının saptanması gerektiğini, Aktüer bilirkişisi tarafından uğranılan zarar miktarının belirlenmesini, davacının Avans faizi isteminde bulunduğunu, ancak bu tür dosyalarda avans faizi istenemeyeceğini, kabul anlamına gelmemek koşulu ile Yasal faize hükmedilmesine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’in mahkememizin iş bu dosyasına süresi içinde bir cevap dilekçesi sunmadığı ancak son oturum tarihi olan 11.06.2019 tarihindeki duruşmaya katıldığı, duruşmada verdiği cevabında özetle; dava konusu aracın kendisine ait olduğunu, ancak aracını sattığını, şu anda tazminat ödeyecek hiç bir gücünün olmadığını, Bu nedenle manevi tazminat talebininde reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul … Asliye Ceza mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının uyap suretleri, bilirkişi raporları ve verileri hüküm örnekleri dosyamız içerisine getirtilmiştir.
Davacının Maluliyet oranın belirlenmesi için dosya Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş, Adli Tıp Kurumu 26.10.2015 tarihli ön raporu ile eksikliklerin giderilmesini istemiştir. Bu eksiklikler tamamlandıktan sonra 28.12.2015 tarihli yeni bir eksiklik tamamlanması doğrultusunda ön rapor düzenlemiştir. Bu ön rapordaki eksikliklerde tamamlattırılmış olup, bilahare 01.10.2018 tarihli 3 sayfadan ibaret maluliyet raporu düzenlenmiştir. Bu rapora göre “Davacının E cetveline göre % 10,3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme (iş görmezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayacağı saptanmıştır.
Adli Tıp Kurumu Trafik ihtisas Dairesinin 29.03.2019 tarihli 2 sayfadan ibaret raporunda ise meydana gelen kazada davalı araç sürücüso …’un kaza nedeniyle % 65 oranında, diğer sürücü …’un % 20 oranında, davacı …’in ise % 15 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir.
Maluliyet ve Kusur raporlarının alınmasından sonra dosya Aktüer bilirkişisine verilmesi aşamasında davacı mahkememize verdiği 02.01.2019 tarihli dilekçesinde …ile anlaştığından davadaki Maddi Tazminat taleplerini tüm davalılar yönden feragat ettiklerini, araç sahibi ve sürücü hakkında açtığımız manevi tazminat yönünden davayı yürüttüklerini bildirmiştir.
Dosyamızda maddi tazminata ilişkin talepten feragat edilmiş olması nedeniyle Aktuer bilirkişisinden rapor alınmamıştır.
Manevi tazminat talebi yönünden ise dosya içerisindeki İstanbul … Asliye Ceza mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, Adli Tıp Kurumunun 01.10.2018 tarihli 3 sayfadan ibaret maluliyet raporunun saptaması olan Davacının E cetveline göre % 10,3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme (iş görmezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayacağı saptaması ile Adli Tıp Kurumu Trafik ihtisas Dairesinin 29.03.2019 tarihli 2 sayfadan ibaret raporunda ise meydana gelen kazada davalı araç sürücüso …’un kaza nedeniyle % 65 oranında, diğer sürücü …’un % 20 oranında, davacı …’in ise % 15 oranında kusurlu olduğu belirlenmiş olduğu şeklindeki bilgi ve belgelere, mahkeme dosyasında dayanılan delillerin değerlendirilmesinde; manevi tazminatın taktirinde B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde taktiren 10.000.-TL üzerinden hüküm kurmak gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davacının …hakkında açtığı maddi tazminat istemli davasından feragat ettiğinden, bu davalı yönünden davanın feragat nedeniyle reddine,
Dosyamızda davalılar … ile …hakkında açılan manevi tazminat talepli davanın kısmen kabulü ile 10.000.-Tl nin 10.08.2013 kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile bu davalılar … ile …’dan alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin reddine,
2-Karar ve ilam harcı 683,10-TL nin peşin alınan 345,00-TL den düşümü ile kalan 338,10-TL bakiye ilam harcının davalılar … ile …’dan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 374,00-TL peşin ve başvuru harcının davalılar … ile …’dan alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 397,30-TL yargılama giderinin kabul edilen miktar oranlanarak takdiren 39,30-TL’nin davalılar … ile …’dan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davalı …yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediğinden bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6- Kabul edilen manevi tazminat yönünden; Davacı kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ile …’dan alınarak davacıya verilmesine,
7-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip

Hakim