Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1473 E. 2019/505 K. 20.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2014/1473
KARAR NO: 2019/505

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 23/12/2014
KARAR TARİHİ: 20/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinden özetle; sürücü …ın 02/03/2014 tarihinde saat 22.00 sıralarında sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile … İlçesi istikametinden … istikametine seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybederek önce orta refüj taşlarına daha sonra yolun giriş istikametine göre sağ taraftan yoldan çıkarak yol kenarında bulunan beton elektik direğine çarpması neticesinde ölümlü ve yaralamalı tarfik kazası keydana geldiğini kaza neticesinde müvekkilin sakat kaldığını, meydana gelen olay neticesinde Afşin C. Başsavcılığının … sayılı dosyası ile soruşturma başlatıldığını kazanın tek taraflı olduğunu kazanın meydana gelmesinde %100 araç sürücüsü …’ın kusurlu bulunduğunu, …’ın sevk ve idaresinde bulunan aracın zorunlu sorumluluk sigorta poliçesi bulunmadığından dolayı davalı sorumlu bulunduğunu, kaza nedeniyle sakat kalan müvekkilin maluliyet tazminatının ödenmesi için 2918 SY.97 Maddesi gereğince doğrudan davalıya başvurduğu ve başvuru sonucunda davalı kurumca … nolu hasar dosyasının açıldığı ve açılan dosyaya davalı kurum tarafından istenen tüm evrakların davacı tarafca ibraz edildiğini, açılan dosya sonucunda hesap yapıldığı ve aktüeryanın müvekkile 1/2 kusur atfederek hesaplama yapıldığını ve 13.874,00 TL ödenmesine ilişkin ibranamenin gönderildiğini, gönderilen ibranamenin davalıya gönderildiği ve davalıca hesaplanan bedelin müvekkile ödendiğini, davalı kurumun; müvekkil meydana gelen kazada yolcu olduğu halde kendisine 1/2 kusur atfederek yanlış hesaplama yaptığını, normal yapılması gereken hesaplamayı da yanlış yaptığını, bu nedenle davalıca eksik hesaplanan ve 13.874,00 TL olarak ödenen miktar düşüldükten sonra bakiye kalan maluliyet tazminatının müvekkile ödenmesi için bu davanın açıldığını, davalı şirketçe eksik hesaplanan ve müvekkile yapılan 13.874,00 TL ödeme düştükten sonra bakiye 1.000,00 TL kalan maluliyet tazminatının davalıdan 2918 SY’nin 98 ve99. Maddelerine göre temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilerek tahsilini talep etmiştir.

SAVUNMA
Davalı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu yanıt dilekçesi ile haksız fiile ilişkin bu davanın kazanın vukuu bulduğu ceza yargılamasının yapıldığı Afşin Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu, açılan bu davanın kısmi dava olarak açılmasının mümkün olamayacağını, kaza konusu araç bilgilerinin celbi ile davanın ihbarının talep edildiğini, ödeme ve ibra sözleşmesi gereğince davanın haksız açıldığını, dava konusu olayda davacı da alkollü sürücü de alkollü ifade tutanağı ile sabit olduğunu, olayda ayrıca hatır taşıması söz konusu olduğundan davanın müvekkil kuruma yöneltilmesinin yasal olarak mümkün olmadğı, davacının alkollü olduğunu bildiği arkadaşının aracına binmekle kaza neticesinde müterafik kusurlu olduğunu, maluliyet oranı ve zararının bilirkişiler tarafından hesaplanması gerektiğini beyanla usule yönelik itirazların karara bağlanarak haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, yargılama ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER
1-Bilirkişi raporu,
2- Hasar dosyası,
3-Afşin CBS’nin … E. sayılı soruşturma dosyası,
4-Davacıya ait tedavi evrakları,
5-Adli Tıp Kurumu maluliyet raporu,
6-Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri,

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE
Dava trafik kazası nedeni ile sürekli ve geçici iş göremezlik zararının tazmini istemine dairdir.
2918 sayılı KTK.nın 91. Maddesinde motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, … Yönetmeliği’nin 9. maddesinde trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için …na başvurulabileceği, öngörülmüştür.
Dava konusu tazminatta hatır taşıması indirimi yapılmış olup öncelikle hatır taşımasının açıklanmasında fayda görülmüştür. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 6098 sayılı TBK’nin 51.maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hatır taşımasından ya da kullanmadan söz edebilmek için yaralanan ya da ölen karşılıksız taşınmış olmalıdır. Taşınan veya kullananın yararının söz konusu olduğu durumda hatır taşıması ilişkisi gündeme geleceğinden işletenin sorumluluğu genel hükümlere göre değerlendirilecek ve tazminattan indirim yapılacaktır. Bu bakımdan hatır taşıma ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir. Ancak taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından söz edilemeyecektir. (Y.17.H.D.2018/3231E-2018/12869)
Islah halinde temerrüt faizi yönünden ise; haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir. Bu nedenle dava dosyamızda ıslah edilen miktar bakımından da temerrüt tarihiden itibaren temerrüt faizine hükmedilmesi gerekir.
Dava konusu trafik kazası 02/03/2014 tarihinde, tescilsiz araç da yolcu olarak bulunan davacının yaralanmasına neden olmuştur.
Davacının kaza nedeni ile yaralanmasına bağlı geçici iş göremezlik süresi ile sürekli iş göremezlik oranının tespiti için dosya Adli Tıp Kurumu’na gönderilmiş, Adli Tıp Kurumu’nun 16/10/2017 tarih ve 22187 numaralı karar ile %17 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceğini bildirmiştir.
Dosyanın aktüerya bilirkişine tevdi edilmiş olup bilirkişinin 13/04/2018 tarihli raporundan özetle: hukuki durumun ve delillerin takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere 02/03/2014 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu %17 oranında malul kalan davacı Hüseyin Kavun ile davalı sigorta şirketi arasındaki uyuşmazlık noktaları yönünden; davacıya yapılan ödemeyle, davacının ödeme tarihindeki verilere göre maluliyet maddi zararı arasında açık nispetsizlik olduğu, kaza tarihinin 01/06/2015 tarihinden önce olduğu, PMF-1931 tablosunun esas alındığı, davalı tarafından yapılan ödemenin güncellenerek tenzil edilmesi sonucu davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 2.658,48 TL olduğu, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 107.583,30 TL olduğu bildirilerek, temerrüt tarihinin 03/07/2014 ödeme tarihi, işleyecek faizin ise yasal faiz olduğunu belirtmiştir.
Davacı vekili 04/07/2018 tarihli dilekçesi ile davasının geçici iş göremezlik maddi zararını 2.658,48-TL, sürekli iş göremezlik maddi zararını 107.583,30-TL’ye arttırdığını bildirilen ıslah dilekçe sunmuştur.
Kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun “tazminat” başlıklı 51. maddesinde; hakimin, tazminatın kapsamını, durumun gereğine ve özellikle kusurun ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; “tazminatın indirilmesi” başlıklı 52. Maddesinde ise; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olduğu yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırdığı takdirde hakimin, tazminatı indirebileceği veya tamamen kaldırabileceği açıklanmıştır.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde, davacının 02/03/2014 tarihli trafik kazasında yolcu olarak bulunduğu, kazada yaralandığı, kaza sonrası geçici ve sürekli iş göremezlik kaybı yaşadığı, aracın tescilsiz olduğu ve şartları sağladığı bu nedenle …na başvurabileceği görülmüştür. Dosyamızda alınan yapılan ödemenin güncellenerek tenzil edildiği aktüerya raporu sonrasında davacı davasını ıslah etmiştir. Ancak savcılık dosyasının incelenmesinde, davacı ile sürücünün arkadaş oldukları, davacının arkadaşı olan sürücünün aracında yolculuk ettiği, taşımanın davacının menfaatine uygun biçimde yapıldığı ve araç sürücüsünün taşımada bir menfaatinin bulunmadığı, araç sürücüsünün alkollü olduğu, ceza dosyasındaki beyanlardan davacının bu hususu bildiği ve kendisinin de alkollü olduğu anlaşılmaktadır. Davacı alkollü sürücünün aracına bilerek binmekle zararın doğmasına veya artmasına sebebiyet vermektedir. Bu durum ise 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 52. Maddesi gereğince davacının müterafık kusurunun bulunduğu göstermektedir. Yukarıdaki tüm açıklamalar karşısında; tazminattan hatır taşıması ve müterafik kusur nedeniyle Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları doğrultusunda, geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı üzerinden %20 hatır taşıması, %20 müterafik kusur indirimi olmak üzere toplam %40 oranında indirim yapılarak, davacının güvence hesabına başvuru tarihi olan 13/05/2014 tarihini takip eden 8 iş günü sonu olan 22/05/2014 tarihinin temerrüt tarihi ve faiz başlangıç tarihi olduğu tespit edilerek hüküm kurulmuştur.( Y.17.H.D. 2017/19E-2018/19030K)
Davanın kısmen reddine karar verilmiş olup, davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Zira, yasal düzenlemeler gereği, TBK’nun 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmeyecektir. (Y.17.H.D. 2015/14413E-2018/4944K ilamı)
Tüm bu açıklamalar ve hukuki değerlendirmeler sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile, takdir olunan hatır taşıması ve müterafik kusur indirimi neticesinde 1.595,08 TL geçici iş göremezlik 64.549,98TL sürekli iş göremezlik tazminatının 22/05/2014 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gerekli 4.518,36 TL karar harcından, 398,31 TL (25,20 TL peşin harç ve 373,11 TL ıslah harcı) harcın mahsubu ile bakiye 4.120,05 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan peşin 25,20 TL, ıslah harcı 373,11 TL ve Başvuru Harcı 25,20 TL olmak üzere toplam 423,51 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Kabul oranına göre, davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 7.625,96 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı vekiline vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yapılan 767,50 TL yargılama giderinden red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 460,50 TL lik kısmının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine, arda kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere karar verildi.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır