Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/303 E. 2023/355 K. 04.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2013/303 Esas
KARAR NO : 2023/355
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 02/11/2012
KARAR TARİHİ : 04/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 01.08.2006 tarihinde, davalı … ‘nun sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … plakalı otobüsün arka sol köşe kısmına kendi aracının ön sağ köşe kısmı ile çarpması sonucunda maddi hasarlı, yaralanmalı trafik kazasının meydana geldiğini, müvekkilinin ciddi biçimde yaralandığını, beyin ve omurga tramvası geçirip kaburga, boyun ve bel omurlarında kırıklar oluştuğundan bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 2.000 TL maddi zarar ile 150.000 TL manevi zararın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan … (…) Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle;; dava konusu olaya ilişkin müvekkili şirketin davacıya 08.12.2009 tarihinde toplam 57.500 TL ödeme yaptığını, şirketin bu hasarla ilgili her hangi bir sorumluluğunun kalmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kazaya karışan … plaka sayılı çekicinin ihtiyari mali mesuliyet sigortasını yapan şirket sıfatıyla poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu. müşterek ve mütesilsilen sorumluluk esasının geçerli olmadığını, tazminalın zorunlu mali mesuliyet sigortası ile karşılanamayan kısmından poliçe limitiyle sınırlı olarak ve faiz bakımından da dava tarihinden başlamak üzere yasal faizle sorumlu olduklarını belirtmiştir.
Davalılardan … Tic Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının zararı ispat etmesi gerektiğini, kaza tespit tutanağındaki kusur durumuna ilişkin belirlemeyi kabul etmediklerini. davalı … sigorta A.Ş tarafından davacının maddi zararının tamamının karşılandığını, avans faizi istenmesini ve faizin başlangıç tarihini kabul etmediklerini belirtmiştir.
Davalılardan … …’na usulüne uygun tebligat yapılmış olup davalılar davaya cevap vermeyerek HMK 128 uyarınca tüm iddiaları inkar etmiş sayılmıştır.
Görevsizlik; Davacı taraf davasını 02.11.2012 tarihinde …. Asliye Hukuk Mahkemesine açmış olup, bu mahkemenin 2012/… Esas, 2012/… Karar sayılı ve 27/12/2012 tarihli kararı ile görevsizlik kararı verilmiş olup, kararın 21.10.2013 Tarihinde temyiz kanun yoluna başvurulmadan kesinleştiği ve dosyanın mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı … İhtisas Dairesi’nin 03/04/2014 tarihli raporunda özetle; Davalı sürücü … …’nun %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu, Sürücü … …’ın kusursuz olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur.
Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu’nun 06/07/2015 tarihli raporunda özetle; … kızı 1955 doğumlu …’ın 01.08.2006 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen arızası sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak:
Gr1 X (2………….33)A%37
Gr1 X (1A(*)………….)A%5
Baltazard formülüne göre %40,15
E cetveline göre: %44.2 (yüzdekırkdörtnoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme süresinin 01.08.2006 tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Aktuer bilirkişinin 22.04.2016 tarihli 11 sayfadan ibaret raporunda özetle; 01.08.2006 günü trafik kazasında yaralanarak beden gücü kaybına uğrayan davacının maddi tazminatının, %44,2 beden gücü kayıp oranına göre 1.305.702,55-TL olarak hesaplandığına; Davalılar … Sigorta A.Ş ve … A.Ş’nin sigorla poliçeleri teminat limitiyle sorumlu olduklarını belirtmiştir.
Sigorta uzmanı ve nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişi heyetinin 01.03.2017 tarihli 10 sayfadan ibaret raporunda özetle; 01.08.2006 günü trafik kazasında yaralanarak beden gücü kaybına uğrayan davacının maddi tazminatının, %44,2 beden gücü kayıp oranına göre 1.305.702,55 TL olarak hesaplandığına; meydana gelmiş olan zarar tutarından … plaka sayılı yolcu otobüsüne %100 kusurlu olarak çarparak kazaya neden neden olan … plakalı aracın sürücüsü davalı … …’nun kaza tarihinden itibaren işleyecek faiz ile sorumluluğu bulunduğuna, Davalı … Sigorta A.Ş ve davalı … A.Ş’nin sigorta poliçeleri teminat limitiyle sorumlu olduklarına, aksi davalı tarafça kanıtlanmadıkça yargılama sırasında alınan Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 06.07.2015 tarihli raporunda davacı … …’ın geçirdiği dava konusu trafik kazası nedeniyle %44.2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı tespit olunmakla sigortacı davalıların anılan tarihten itibaren işleyen temerrüt faiziyle birlikte davacıya karşı kaza tarihinde geçerli poliçe limitleri dahilinde sorumlu olacakları belirtilmiştir.
Yüksek Mühendis/hesap uzmanı bilirkişinin 08/12/2021 tarihli 6 sayfadan ibaret raporunda özetle; ödeme tarihindeki verilere göre yapılan incelemede davacıya yapılan ödemenin yetersiz olduğunun tespit edildiği, Davacı … …’ ın nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 3.027.815,12 TL olduğu, ATK … İhtisas Kurulunun 06.07.2015 tarihli raporunda davacı … …’ ın geçici ve sürekli bakıcıya ihtiyacı olan sürenin tespitine ilişkin bir değerlendirme mevcut olmadığından davacıların bakıcı gideri maddi zararlarının hesabının mümkün olamadığı, Davacının iş bu davadaki maddi tazminat talebinin ayrıştırıldığı beyan dilekçesinin görülemediği; bu nedenle davacının tedavi gideri talebinin olup olmadığının anlaşılamadığı; tedavi gideri talep edilmiş ise; davacıların tedavi giderlerinin alanında uzman tıp doktoru bilirkişi tarafından tespiti gerektiğinden bu hususta değerlendirme yapılamadığı, Davalı … Sigorta A.Ş tarafından 08.12.2009 tarihinde sakatlık teminatının tamamı olan 57.500,00 TL’nin davacı vekiline; yine 08.12.2009 tarihinde tedavi gideri teminatının tamamı olan 57.500,00 TL davacının yabancı sigorta şirketine rücuen ödenmesi neticesinde ZMMS teminat limitlerinin tüketildiği; buna göre davalı … Sigorta A.Ş.’ nin sorumluluğunun kalmadığı, temerrüt başlangıcının davalı … Sigorta A.Ş. yönünden 02.11.2012 dava tarihi; davalı sürücü ve işleten yönünden 01.08.2006 kaza tarihi olduğu ve faiz nev’inin avans faizi olduğu belirtilmiştir.
Yüksek Mühendis/hesap uzmanı bilirkişinin 24.04.2022 tarihli 8 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; Ödeme tarihindeki verilere göre yapılan incelemede hem İsviçre’deki verilere göre hem de …’deki asgari ücretlere göre davacıya yapılan ödemenin yetersiz olduğunun tespit edildiği, Davacı … …’ ın nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının;
1. SEÇENEK: İsviçre’deki verilere göre 4.982.393,97 TL olduğu,
2. SEÇENEK: …’deki asgari ücrete göre 268.502,04 TL olduğu,
ATK … İhtisas Kurulunun 06.07.2015 tarihli raporunda davacı … …’ ın geçici ve sürekli bakıcıya ihtiyacı olan sürenin tespitine ilişkin bir değerlendirme mevcut olmadığından davacıların bakıcı gideri maddi zararlarının hesabının mümkün olamadığı,
Davacının iş bu davadaki maddi tazminat talebinin ayrıştırıldığı beyan dilekçesinin görülemediği; bu nedenle davacının tedavi gideri talebinin olup olmadığının anlaşılamadığı; tedavi gideri talep edilmiş ise; davacıların tedavi giderlerinin alanında uzman tıp doktoru bilirkişi tarafından tespiti gerektiğinden bu hususta değerlendirme yapılamadığı,
Davalı … Sigorta A.Ş tarafından 08.12.2009 tarihinde sakatlık teminatının tamamı olan 57.500,00 TL’ nın davacı vekiline; yine 08.12.2009 tarihinde tedavi gideri teminatının tamamı olan 57.500,00 TL davacının yabancı sigorta şirketine rücuen ödenmesi neticesinde ZMSS teminat limitlerinin tüketildiği; buna göre davalı … Sigorta A.Ş. nin sorumluluğunun kalmadığı,
Temerrüt başlangıcının davalı … Sigorta A.Ş. yönünden 02.11.2012 dava tarihi; davalı sürücü ve işleten yönünden 01.08.2006 kaza tarihi olduğu ve faiz nev’inin avans faizi olduğu belirtilmiştir.
Adli Tıp … İhtisas Kurulu’nun 19/09/2022 tarihli raporunda özetle; … kızı 1955 doğumlu …’ın 01.08.2006 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen arızası sebebiyle 85/… karar sayılı Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak:
Gr1 X (2……….33)A%37,
Gr1 X (1A(*)……..)A%5, Baltazard formülüne göre %40,15
E cetveline göre: %44.2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin 01.08.2006 tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Mahkememizin 26.01.2023 tarihli celse 1 no.lu ara kararı gereğince yeni asgari ücret verileri ile davacıya yapılan ödemenin mahsubu için 2. ek rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Yüksek Mühendis/hesap uzmanı bilirkişinin 04/04/2023 tarihli 8 sayfadan ibaret 2. ek raporunda özetle; Ödeme tarihindeki verilere göre yapılan incelemede hem İsviçre’deki verilere göre hem de …’deki asgari ücretlere göre davacıya yapılan ödemenin yetersiz olduğunun tespit edildiği, Davacı … …’ın nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının;
1. SEÇENEK: İsviçre’deki ücret verilerine göre 6.452.113,28 TL olduğu,
2. SEÇENEK: …’deki asgari ücrete göre 550.741,22 TL olduğu,
ATK 3. İhtisas Kurulunun 06.07.2015 tarihli raporunda davacı … …’ ın geçici ve sürekli bakıcıya ihtiyacı olan sürenin tespitine ilişkin bir değerlendirme mevcut olmadığından davacıların bakıcı gideri maddi zararlarının hesabının mümkün olamadığı,
Davacının iş bu davadaki maddi tazminat talebinin ayrıştırıldığı beyan dilekçesinin görülemediği; bu nedenle davacının tedavi gideri talebinin olup olmadığının anlaşılamadığı; tedavi gideri talep edilmiş ise; davacıların tedavi giderlerinin alanında uzman tıp doktoru bilirkişi tarafından tespiti gerektiğinden bu hususta değerlendirme yapılamadığı,
Davalı … Sigorta A.Ş tarafından 08.12.2009 tarihinde sakatlık teminatının tamamı olan 57.500,00 TL’nın davacı vekiline; yine 08.12.2009 tarihinde tedavi gideri teminatının tamamı olan 57.500,00 TL davacının yabancı sigorta şirketine rücuen ödenmesi neticesinde ZMMS teminat limitlerinin tüketildiği; buna göre davalı … Sigorta A.Ş’nin sorumluluğunun kalmadığı,
Temerrüt başlangıcının davalı … Sigorta A.Ş. yönünden 02.11.2012 dava tarihi; davalı sürücü ve işleten yönünden 01.08.2006 kaza tarihi olduğu ve faiz nev’inin avans faizi olduğu belirtilmiştir.
Islah; davacı vekili 22.12.2022 tarihli dilekçesi ile talep sonucunu artırdığını bildirmiş, davacı … … için 1.305.702,55 TL tutarındaki maddi tazminat talebini 4.982.393,97 TL’ye arttırarak, 4.982.393,97 TL alacağın, olay tarihinden itibaren işlemeye başlayacak avans faizi, vekalet ücreti ve yargılama giderleriyle birlikte davalılar,
1)… … ve … ve Tur. Tic. San. ve Tic. Ltd. Şti. (İzafeten İflas İdaresi’nden) müştereken ve müteselsilen;
2)… Sigorta A.Ş.’den Zorunlu Mali Sorumluluk sigortası Poliçesi limitleriyle sınırlı olmak üzere;
3)Zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi limitlerini aşan kısım itibariyle ve Kasko Sigortasına bağlı İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi limitiyle sınırlı olmak üzere ise … Sigorta A.Ş.’den;
4)Davacının uğradığı manevi zararlara karşılık olmak üzere 150.000TL tutarındaki manevi tazminatın davalılar … Tic. San. ve Tic. Ltd. Şti. (İzafeten İflas İdaresi’nden), ve … …’ndan; kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, vekalet ücreti ve yargılama masraflarıyla birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş olup, ıslah dilekçesi davalı taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Dava, davalıların sigorta şirketi, sürücü, malik olarak sorumlulukları bulunduğu aracın kusuru ile neden olduğu kazada davacının yaralanması nedeni ile maddi/manevi zararının tazmini istemine ilişkindir.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlâl etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54 de özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince vücut bütünlüğünün ihlâli halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddî zararın türleri; masraflar, çalışma gücünün kısmen veya tamamen kaybından doğan zararlar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan zararlar şeklinde düzenlenmiştir.
Sorumluluk hukukunun temel amacı, bir kimsenin malvarlığında iradesi dışında meydana gelen eksilmeleri aynen veya nakden gidererek zarar görenin zarar verici olay sonucunda malvarlığında eksilen değer yerine nitelik veya nicelik yönünden eş bir değer koymaktır. Zarar görenin malvarlığında eksilen değer yerine aynı nitelikte bir değer konulması mümkün olduğu takdirde bu değer; bu mümkün olmadığı takdirde, nicelik yönünden, yani para ile ona denk bir değer konulur ve zarar verenin yerine getirmek zorunda olduğu bu yükümlülüğe tazminat yükümlülüğü adı verilir. Tazminat yükümlülüğünün, bir diğer ifadeyle zarar verenin ödeyeceği tazminat miktarının tespit edilebilmesi için, öncelikle zararın hesaplanması gerekmektedir. Zarar görenin malvarlığının zarar verici olaydan sonraki durumu ile böyle bir olay meydana gelmeseydi göstereceği durum arasındaki farkı ifade eden zarar, eşyaya ilişkin olabileceği gibi kişiye ilişkin de olabilecektir. Vücut bütünlüğünün ihlalinden doğan zararların da kişiye ilişkin zarar kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
Çalışma gücü, zarar görenin iş gücünün, yani beden ve fikir gücünün, gelir getirici şekilde kullanılması demektir. Burada asıl önem arz eden kazanç kaybı veya azalması değil, kazanma gücünün kaybı veya azalmasıdır. Bu kayıp ve azalmadan doğan olumsuz ekonomik sonuçlar, zararı oluşturur (EREN Fikret, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, B. 9, İstanbul 2006, s. 713).
Bununla birlikte Yargıtay’ın yerleşik uygulaması gereğince kişinin vücut bütünlüğünün ihlâli nedeniyle ortaya çıkan beden gücü kayıplarının gelirinde veya malvarlığında bir azalma meydana gelmese dahi tazminat gerektiği kabul edilmekte ve bu husus güç kaybı tazminatı olarak ifade edilmektedir. Bu durum ilk bakışta sorumluluk hukukundaki zarar kavramına aykırı gibi görünse de burada vücut bütünlüğü ihlâl edilen kişinin aynı işi zarardan önceki durumu ve diğer kişilere göre daha fazla güç sarf ederek yaptığı gerçeğinden hareket edilmekte ve zararı, fazladan sarf edilen bu gücün oluşturduğu kabul edilmektedir. Bunun gibi çalışma yaşına gelmemiş küçükler yönünden de bedensel zarar sonucu oluşan maluliyet nedeni ile evde ya da dışarıda aileye yardımcı olma, eğitim alma, yeme, içme vb gibi tüm yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinde emsallerine göre sarfetmesi gereken fazla çaba veya güç (efor) bir ekonomik değer olarak gürülmeli ve bu nedenle bir zarar oluştuğunun kabulü gerekmektedir. (Yargıtay 17. H.D. 2016/10015 Esas 2019/4332 Karar sayılı emsal ilamı)
Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370). Bunun yanında ağır yaralanma ve ölüm halinde zarar görenin yakınları tarafından da manevi tazminat talep edilebilecektir.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; uyuşmazlığın davalıların sigorta şirketi, sürücü, malik olarak sorumlulukları bulunduğu aracın kusuru ile neden olduğu kazada davacının yaralanması nedeni ile maddi/manevi tazminat isteminden kaynaklandığı anlaşılmıştır.
01/08/2006 kaza tarihinde davacı … plaka sayılı otobüste yolcu konumunda iken davalı … adlı şirketin malikliğinde olup … plaka sayılı sürücüsü davalı … …’nun sevk ve idaresindeki çekicinin, otobüs yolcu indirirken arkadan çarpması ile gerçekleşen trafik kazasında davacı yaralanmıştır. Davalı … (…) Sigorta kazaya neden olan çekicinin ZMMS ile sigortalayanı, diğer davalı … Sigorta A.Ş’nin de çekiciyi Kasko sigortası ve ihtiyari mali mesuliyet sigortacısıdır. ZMMS … (TR) Sigorta davalı aracının verdiği cismani zarardan sorumlu iken İmm sigortacısı ise ZMMS poliçe miktarlarını aşan miktar ve davalı araç sürücüsünün kusuru oranında davacının talepleri yönünden sorumlu olacaktır.
Davacının yaralanmasına sebep olan trafik kazasının arkadan çarpma şeklinde gerçekleştiği, davalı sürücünün tam kusurlu olduğu, davacının yolcu konumunda olup kusurunun bulunmadığı, ATK tarafından yapılan tespitlerin aynı trafik kazasına yönelik … AsTM 2010/… E. sayılı rücuya dair dava dosyasında da aynı şekilde tespit edildiği gözetilerek davalı sürücünün %100 kusuru nedeniyle malik ve sigorta şirketlerinin de sorumluluğu bulunduğu anlaşılmıştır. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik uyarınca ATK tarafından usulüne uygun şekilde maluliyet durumu belirlenmiş ve aktüer raporu alınmıştır.
Davacı dava dilekçesinde her ne kadar birçok alacak kaleminden bahsetmiş ise de dilekçenin netice kısmında ve aşamalarda sunduğu beyanlarda sadece sürekli iş göremezlik talebinin bulunduğu, nitekim tedavi giderlerine yönelik yabancı sigorta şirketince karşılanan miktarların rücuna dair uyuşmazlığın … AsTM 2010/… E. sayılı dosyasında görüldüğü, davacının 18/04/2017 tarihli talep artırım dilekçesi ve 22.12.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini tek kalem olan sürekli iş göremezliğe dair maluliyet miktarına yönelik olarak artırdığı anlaşılmış, yargılamaya bu yönüyle devam olunmuştur.
… ATM 2010/… E. sayılı dosyasında tedavi giderlerine dair ödenen bedellerin davalı … Sigortadan talep edildiği, 08/09/2012 tarihinde de poliçe miktarı tüketilmek suretiyle davacıya 57.500,00 TL ödeme yapıldığı, müteselsil sorumlulardan birinin yaptığı kısmi ödemenin zamanaşımını kestiği (TBK m. 154/1), bunun yanında taksirle yaralama suçundan dolayı 8 yıllık ceza zamanaşımı süresinin bulunduğu, davanın 02/11/2012 tarihinde ikame edildiği gözetilmekle davalılarca ileri sürülen zamanaşımı define itibar edilmemiştir.
… Sigorta tarafından yapılan tedavi ve kalıcı sakatlığa dair ödemeler ile poliçe limitinin dava tarihinden önce tüketildiği görülmekle bu davalı yönünden talep edilen maddi tazminat davasının 57.500,00 TL’lik miktar itibariyle reddine karar vermek gerekmiştir. Bu bu suretle ZMMS sorumluluğu tüketilmekle İMM sigortacısı … Sigorta yönünden sorumluluğun 50.000,00 TL’lik teminat limiti ile gündeme geldiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın bir diğer noktası davacının yurt dışında yaşamakla aktüer hesabında gözetilmesi gereken kıstas ücret noktasındadır. Davacının çalıştığına dair iddia bulunmamaktadır. Davacı kaza tarihinde yurt dışında ev hanımı olarak yaşamaktadır. Yaşadığı yerde sürekliliği bulunmaktadır. Zarar görenin belli bir geliri bulunmasa da en azından asgari ücret üzerinden gelir elde edebileceği gözetilerek hesap yapmak gerekecektir. Bu kapsamda davacının yaşadığı yabancı ülkede çalışan bir kişinin kazanabileceği asgari ücret miktarı araştırılmış ancak ülkemizdeki gibi bir asgari ücret uygulaması bulunmadığı anlaşılmıştır. Bern Büyükelçiliğinden her ne kadar temizlik ve ev işlerinde çalışan bir kişinin asgari kazancı bildirilmiş ise de davacının bu suretle gelir sağladığı bir iş bulunmadığından kıstas alınamayacağı, başkaca kıstasa dair delil ileri sürülmediğinden ülkemizde geçerli olan asgari ücret üzerinden hesap yapılması gerektiği anlaşılmakla terditli şekilde hazırlanan aktüer raporu itibariyle TL para cinsine göre hesap edilen miktarı nazara almak gerekmiştir.
Poliçe tarihine göre 1.8 teknik faiz oranının uygulanmasını gerektirmeyen, TRH 2010 yaşam tablosunun, kamu düzeni kapsamında karara en yakın tarihli asgari ücretin kıstas alındığı, yapılan ödemenin karara en yakın tarih itibariyle güncellenerek mahsup edildiği, yapıla ödemenin ödeme tarihindeki verilerle yetersiz kaldığının tespit edildiği 04/04/2023 tarihli aktüer raporu hükme esas alınmış ve davanın bedel artırım ve ıslah dilekçeleri kapsamında kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davalı … adlı şirketin 09/11/2015 tarihinde iflas erteleme talebinde bulunduğu, yapılan yargılama sonucunda … AsTM’nin 08/06/2016 tarih, 2015/… E., 2016/… K. sayılı kararı ile iflas erteleme talebi reddedilerek iflasın açılmasına karar verildiği, kararın 18/07/2016 tarihinde kesinleştiği, 17/04/2019 tar,ihinde 2. Alacaklılar toplantısının yapıldığı, eldeki davanın ise 02/11/2012 tarihinde açıldığı görülmüştür. Dava sürecinde gerçekleşen iflas üzerine davacının başvurusuna rağmen alacak kayıt talebinin kabul görmediği, davanın bu suretle kayıt kabul davasına dönüştüğü görülmekle bu davalı yönünden hükmedilen miktarlara temerrüt tarihinden iflas tarihine kadar işleyecek faiz hesap edilerek alacağın iflas dosyasına kaydına dair kabul kararı verilmiştir.
Davacının 1955 doğumlu oluşu, kazsa tarihindeki yaşı, meydana gelen zararın, yaralanmanın ağırlığı, paranın alım gücü, ülkenin ekonomik durumu gözetilerek davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davalı … (…) Sigorta yönünden maddi tazminat talebine dair davanın Reddine,
2-Diğer davalılar Müflis … Nakliyat adlı şirket, … Sigorta ve … … yönünden, maddi tazminat talebine dair davanın Kısmen Kabulü ve davalılar nezdinde Tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, Davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik zararının 550.741,22 TL olduğunun tespiti ile, bu alacağın davalı … Sigorta yönünden 02/11/2012 dava tarihinden, diğer davalı Müflis … Nakliyat adlı şirket ile … … yönünden haksız fiil tarihi olan 01/08/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve a ile b bentlerindeki şartlarla;
a-Davalılar … … ve … Sigorta yönünden (… Sigorta yönünden 50.000,00 TL teminat limiti ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
b-Davalı müflis … Nakliyat adlı şirket yönünden ise 550.741,22 TL’lik asıl alacak ve bu alacağın 08/06/2016 iflas tarihine kadar işleyen yasal faizi 488.741,34 TL olmak üzere toplam 1.039.482,56 TL’nin iflas masasına davacının cismani zarardan doğan maddi tazminat alacağı olarak Kocaeli İcra Dairesi 2020/13 İflas dosyasına kayıt ve kabulüne,
c-Davacının fazlaya dair talebinin Reddine,
3-Davacının manevi tazminat talebinin Kısmen Kabulü ve davalılar nezdinde Tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ve a ile b bentlerindeki şartlarla
a-50.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 01/08/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … …’ndan tahsili ile davacıya verilmesine,
b-Davalı müflis … Nakliyat adlı şirket yönünden ise 50.000,00 TL’lik asıl alacak ve bu alacağın 08/06/2016 iflas tarihine kadar işleyen yasal faizi 44.371,23 TL olmak üzere toplam 94.371,23 TL’nin iflas masasına davacının cismani zarardan doğan manevi tazminat alacağı olarak Kocaeli İcra Dairesi 2020/13 İflas dosyasına kayıt ve kabulüne,
c-Davacının fazlaya dair talebinin Reddine,
4-Maddi Tazminat Yönünden;
a)Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 37.621,13-TL ilam harcından 451,45-TL peşin harç, 4.453,00-TL ıslah harcı (18/04//2017), 12.557,80-TL ıslah harcı (10.01.2023) olmak üzere toplam 17.462,25‬-TL’nin mahsubu ile bakiye 20.158,88‬-TL ilam harcının davalılar … …, … Sigorta ve müflis … Nakliyat’dan müştereken ve müteselsilen (Davalılardan müflis … Nakliyat yönünden -davanın kayıt kabul niteliğinden dolayı maktu- 179,90-TL’sinden; davalı … sigorta 50.000,00 TL’lik poliçe limiti kapsamında 3.415,50 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) tahsili ile hazineye irat kaydına,
b)Davacı tarafından yatırılan 451,45-TL peşin harç, 4.453,00-TL ıslah harcı (18/04//2017), 12.557,80-TL ıslah harcı (10.01.2023) ve 21,15-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 17.483,4‬0-TL’nin davalılar … …, … Sigorta ve müflis … Nakliyat’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
c)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 78.581,53-TL vekalet ücretinin davalılar … …, … Sigorta ve müflis … Nakliyat’dan müştereken ve müteselsilen (Davalılardan müflis … Nakliyat yönünden -davanın kayıt kabul niteliğinden dolayı maktu- 9.200,00-TL’sinden; davalı … sigorta 50.000,00 TL’lik poliçe limiti kapsamında 9.200,00 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla)
tahsili ile davacıya verilmesine,
d)Davalılardan … Sigorta kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT ve poliçe limiti itibariyle hesaplanan 9.200,00-TL ücret-i vekaletin davacıdan tahsili ile davalı … (…) Sigorta tarafına verilmesine,
e)Davacı tarafından yapılan 5.244,55-TL yargılama gideri, 1.035,00-TL ATK fatura bedeli (20.06.2022 tarihli ATK faturası) olmak üzere toplam 6.279,55-TL’nin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 694,13-TL’nin davalılar … …, … Sigorta ve müflis … Nakliyat’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine; bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
f)Davalı Müflis … Nakliyat tarafından yapılan 130,00-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 115,63-TL’nin davacıdan tahsili ile iş bu davalıya verilmesine; bakiye kısmın anılan davalı üzerinde bırakılmasına,
g)18/08/2015 tarihli … fatura numaralı 514,15-TL bedelli ATK faturasının ödenmediği görülmekle (karar tarihi itibariyle yeterli gider avansı da bulunmadığından kalemde de ödenememiş olup) 514,15-TL ATK fatura bedelinin davalılar … …, … Sigorta ve müflis … Nakliyat’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Manevi Tazminat Yönünden;
a)Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 3.415,5‬0-TL ilam harcının davalılar … … ve müflis … Nakliyat’dan müştereken ve müteselsilen (Davalılardan müflis … Nakliyat yönünden -davanın kayıt kabul niteliğinden dolayı maktu- 179,90-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) tahsili ile hazineye irat kaydına,
b)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılar … … ve müflis … Nakliyat’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
c)Davalı, … Nakliyat kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/3’e göre hesaplanan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile anılan davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
7- … AsTM 2010/… E. sayılı dosyasının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere oy birliği ile karar verildi.04/05/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”