Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/436 E. 2023/553 K. 17.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/436 Esas
KARAR NO :2023/553

DAVA:Muarazanın giderilmesi amacı ile Tapu İptal Tescil Davası
DAVA TARİHİ:04/07/2023
KARAR TARİHİ:17/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Muarazanın giderilmesi amacı ile Tapu İptal Tescil Davası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı Vekili Dava Dilekçesinde Özetle: Müvekkili şirketin borcunun tamamını hatta daha fazlasını Davalı …’ ne ödediği hâlde müvekkiline ait ve dahi teminat olarak verilen taşınmazı, davalı şirket tarafından satışa çıkarıldığını, telafisi çok güç/imkansız zararları ortadankaldırma adına öncelikle tedbir talebinde bulunduklarını ve muarazanın giderilmesinin elzem olduğunu, müvekkili tarafından yapılan ifanın esasen 14/02/2017 sözleşme tarihindeki 3.169.562-TL olan borcundan daha da fazla yapılan, “TL.” bazlı borcu kat kat aşan önemli miktarda bir ödeme olduğunu, taraflar arasında 14/02/2017 tarihli protokol akdedildiğini, buna göre alacaklı … …Şirketi’ nin müvekkili şirketten olan 3.169.562- TL olan alacağının 1.593.229-kg. (5,5 ve 6 mm. 1008-1006 kalite … A.Ş.’nin ürettiği kangal demir vasıfta) demire döndürülerek müvekkilinde ifasının kararlaştırıldığını, 14/02/2017 tarihli protokol ile alacak-borçluluk demir kalite ve miktarı itibariyle sabitlendiğinin, faiz ve vade farkının söz konusu olmayacağının, demir miktarı/kalitesi kesinlikle artmayacağının ve … … aleyhine değişmeyeceğinin kabul edildiğini, )Protokol tarihi itibariyle … adına kayıtlı bulunan, ‘İstanbul İli, … İlçesi, … Köyü, … Mevkii Pafta 9, parsel 957’de kayıtlı 691 m2’lik taşınmazın proftokole konu alacağın güvencesini teşkil etmek üzere vefa sözleşmesinin de akdedilip tapuya şerh verilerek alacaklı …’e devir edileceği, taşınmaz malikinin, taşınmaz değeri ile sınırlı olarak temin ederek, geri alım (vefa) sözleşmesinde yer alan şartların muvacehesinde tekeffül ettiği, sözleşmenin imzalanması akabinde derhal tapu devri ve işletme rehni tesisi gerçekleştirileceği, …’e devredilenin sadece faşınmazın kayden mülkiyeti olduğu, 5 (beş) yıl içinde …’in taşınmazı kullanma, yararlanma, üzerinde şahsi ve/veya aynı hak fesis etme, devir ve temlik etme, hak ve yetkisi bulunmadığı, taşınmaz malikinin, taşınmazın kullanımı ve yararlanmasına devam edeceği, protokole riayet edilerek borç ifa edildiğinde …’in gayrimenkulü malikine iade (devir ve temlik) taşınmaz moaliki’nin, taşınmaz değeri ile sınırlı olarak-temin ederek, geri alım (vefa) sözleşmesinde yer alan şartlar muvacehesinde tekeffül ettiği, sözleşmenin imzalanması akabinde derhal tapu devri ve işletme rehni tesisi gerçekleştirileceği, …’e devredilenin sadece faşınmazın kayden mülkiyeti olduğu, 5 (beş) yıl içinde …’in taşınmazı kullanma, yararlanma, üzerinde şahsi ve/veya aynı hak fesis etme, devir ve temlik etme, hak ve yetkisi bulunmadığı, taşınmaz malikinin, taşınmazın kullanımı ve yararlanmasına devam edeceği, protfokole riayet edilerek borç ifa edildiğinde …’in gayrimenkulü malikine iade (devir ve temlik) edeceği, … … protokole riayet ederek 5 (beş) yıl içinde borcunu ifa etmeyecek olur ise …’in kayden maliki bulunduğu taşınmazı paraya çevirebileceği, … … borcun ifasında temerrüt eder ve 5 (beş) yılın sonunda borcu ifa etmemiş olur ise …’in, … …’ye ilave süre verip vermemekte tamamen serbest olduğunun sözleşmede yer aldığını, buna rağmen Davalı …, …. Noterliği’nden keşide ettiği 17/06/2022 tarihli ihtarname ile teminat kapsamında kendisine devri yapılan taşınmazın tahliyesini ve ayrıca ecrimisil talep ettiğini, her ne kadar ihtarnamede muhatap olarak müvekkilinin firma yer almamış ve şahsa gönderilen ihtarnamenin hukuki bir karşılığı olamayacağı düşülse dahi taşınmaz kayden davalı üzerinde olduğunu, ve … tapuda hak sahibi olarak gözükmekte olduğunu, nedenle taraflarınca …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasında 14/02/2017 Tarihli sözleşmenin değişen yeni durumlara/koşullara uyarlanması talebi ile dava ikame edildiğini, 14/02/2017 tarihli sözleşmenin değişen yeni koşullara uyarlanmasının davaları …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce, Davacı tarafın davasının açıldığı tarih itibariyle 6102 Sayılı kanunun 5.md/A bendinin yürürlükte bulunduğu, 6102 Sayılı Kanunun 5.md/A bendinin aynen ‘Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır şeklinde düzenlendiği, kanun maddesinin dava şartı niteliğinde bulunduğu, dava dilekçesinin ekinde arabuluculuk yoluna başvurulduğuna ilişkin belge ibraz edilmediği gibi dava dilekçesinin içeriğinde arabuluculuk yoluna başvurulduğunun belirtilmediği, dava şartı noksanlığının yargılama sırasında giderilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davacı tarafın davasının dava şartı noksanlığı nedeniyle 6100 Sayılı Kanunun 115.md/2 uyarınca usulden reddine kara verildiğini, karara karşı taraflarınca istinaf başvurusunda bulunulduğunu belirterek, İstanbul İli, … İlçesi, … Ki Pafta 9, parsel 957’de kayıtlı 691 m2’lik taşınmaz tapu kaydına teminatsız olarak tedbir konulmak suretiyle her türlü ayni ve şahsi haklarla takyit ve devir-temlik edilmesinin teminatsız olarak tedbiren durdurulmasına, talep kabul görmediği takdirde tapu kaydına “davalıdır” şerhi konulmasını, taraflar arasındaki muarazanın giderilmesini, davalının taşınmazı satışının engellenmesini yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Muarazanın giderilmesi amacı ile Tapu İptal Tescil Davasından ibaret olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; 14/02/2017 tarihli protokol, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. sayılı dosyası, İstanbul İli, … İlçesi, … Köyü, … Mevkii Pafta 9, Parsel 957′ de kayıtlı 691 m2′ lik taşınmazın tapu kaydı, bilirkişi incelemesi, tarafları ticari defter ve kayıtları, 17/06/2022 tarihli ve 1012 yevmine nolu ihtarname, tanık, isticvap, yemin ve yasal her türlü dayanmıştır.
Mahkememizin dosyasından verilen 10/07/2023 tarihli ara kararın 1. ve 2. Maddesinde; “Davacı vekiline dava dilekçesindeki talepleri ve talep sonucunu açıklaması için HMK 119/ğ maddesi gereğince 1 haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içinde gereğinin yerine getirilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,” ve “Davacı tarafın arabuluculuk son tutanağının aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış suretini dosyaya sunmadığı anlaşılış olup, davacı vekiline arabuluculuk son tutanağı aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış suretini dosyaya sunması için bir haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde gereğinin yerine getirilmemesi halinde 6325 sayılı yasanın 18/A maddesinin 2.fıkrası gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verileceğinin ihtarına (ihtarın işbu ara kararın tebliği ile yapılmasına,
2-Ara kararın davacı vekiline tebliğine,” şeklinde ara karar oluşturulmuştur.
Davacı vekilinin 11/07/2023 tarihli beyan dilekçesinde özetle: Müvekkiline ait İstanbul İli, … İlçesi, … Köyü, … Mevkii Pafta 9, parsel 957’de kayıtlı taşınmazın davalı tarafa müvekkilinin borcunu ödemesine rağmen teminat olarak verildiğini, ancak davalı tarafça müvekkiline ait taşınmazın satışa çıkarıldığını, Protokol tarihi itibariyle … adına kayıtlı bulunan, ‘İstanbul İli, … İlçesi, … Köyü, … Mevkii Pafta 9, parsel 957’de kayıtlı 691 m2’lik taşınmazın protokole konu alacağın güvencesini teşkil etmek üzere vefa sözleşmesi de akdedilip tapuya şerh verilerek alacaklı Topak Demir..’e devir edileceği ,taşınmaz maliki’nin, taşınmaz değeri ile sınırlı olarak-temin ederek, geri alım (vefa) sözleşmesinde yer alan şartlar muvacehesinde tekeffül ettiği, sözleşmenin imzalanması akabinde derhal tapu devri ve işletme rehni tesisi gerçekleştirileceği, …’e devredilenin sadece taşınmazın kayden mülkiyeti olduğu, 5 (beş) yıl içinde …’in taşınmazı kullanma, yararlanma, üzerinde şahsi ve/ veya ayni hak tesis etme, devir ve temlik etme, hak ve yetkisi bulunmadığı, taşınmaz malikinin, taşınmazın kullanımı ve yararlanmasına devam edeceği, protokole riayet edilerek borç ifa edildiğinde …’in gayrimenkulü malikine iade (devir ve temlik) edeceği, … … protokole riayet ederek 5 (beş) yıl içinde borcunu ifa etmeyecek olur ise …’in kayden maliki bulunduğu taşınmazı paraya çevirebileceği, … … borcun ifasında temerrüt eder ve 5 (beş) yılın sonunda borcu ifa etmemiş olur ise …’in, … …’ye ilave süre verip vermemekte tamamen serbest olduğu ..” sözleşmede yer aldığını, müvekkilince yapılan ifa esasen 14/02/2017 sözleşme tarihindeki 3.169.562- TL. olan borcundan daha da fazla yapılan, TL bazlı borcu kat kat aşan önemli miktarda bir ödeme olduğunu, buna rağmen Davalının, …. Noterliği’nden keşide ettiği 17/06/2022 tarihli ihtarname ile teminat kapsamında kendisine devri yapılan taşınmazın tahliyesini ve ayrıca ecrimisil ödenmesini talep ettiğini, her ne kadar ihtarnamede muhatap olarak müvekkilinin firma yer almamış ve şahsa gönderilen ihtarnamenin hukuki bir karşılığı olamayacağı düşülse dahi taşınmaz kayden davalı üzerinde olduğunu ve … tapuda hak sahibi olarak gözüktüğünü belirterek, davalı yanın söz konusu taşınmazı satma gayesi içinde olduğundan taşınmazı tapu kaydına teminatsız olarak tedbir konulmak suretiyle her türlü ayni ve şahsi haklarla takyit ve devir-temlik edilmesinin teminatsız olarak tedbiren durdurulmasını, bu talebimiz kabul görmediği takdirde tapu kaydına ‘davalıdır’ şerhi konulmasını, taraflar arasındaki muarazanın giderilmesini, davalının taşınmazı satışının engellenmesini talep etmiştir. Ekinde arabuluculuk son tutanağının eklendiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 12/07/2023 tarihli beyan dilekçede özetle: Müvekkiline ait “İstanbul İli, … İlçesi, … Köyü, … Mevkii Pafta 9, parsel 957’de kayıtlı” taşınmazın davalı tarafa müvekkilinin borcunu ödemesine rağmen teminat olarak verildiğini, ancak davalıca müvekkiline ait taşınmazın satışa çıkarıldığını, bu sebeple telafisi çok güç/imkansız zararları ortadan kaldırma adına öncelikle tedbir talebinde bulunmak ve muarazanın giderilmesinin elzem olduğunu, Protokol tarihi itibariyle … adına kayıtlı bulunan, ‘İstanbul İli, … İlçesi, … Köyü, … Mevkii Pafta 9, parsel 957’de kayıtlı 691 m2’lik taşınmazın protokole konu alacağın güvencesini teşkil etmek üzere vefa sözleşmesi de akdedilip tapuya şerh verilerek alacaklı Topak Demir..’e devir edileceği ,taşınmaz maliki’nin, taşınmaz değeri ile sınırlı olarak-temin ederek, geri alım (vefa) sözleşmesinde yer alan şartlar muvacehesinde tekeffül ettiği, sözleşmenin imzalanması akabinde derhal tapu devri ve işletme rehni tesisi gerçekleştirileceği, …’e devredilenin sadece taşınmazın kayden mülkiyeti olduğu, 5 (beş) yıl içinde …’in taşınmazı kullanma, yararlanma, üzerinde şahsi ve/ veya ayni hak tesis etme, devir ve temlik etme, hak ve yetkisi bulunmadığı, taşınmaz malikinin, taşınmazın kullanımı ve yararlanmasına devam edeceği, protokole riayet edilerek borç ifa edildiğinde …’in gayrimenkulü malikine iade (devir ve temlik) edeceği, … … protokole riayet ederek 5 (beş) yıl içinde borcunu ifa etmeyecek olur ise …’in kayden maliki bulunduğu taşınmazı paraya çevirebileceği, … … borcun ifasında temerrüt eder ve 5 (beş) yılın sonunda borcu ifa etmemiş olur ise …’in, … …’ye ilave süre verip vermemekte tamamen serbest olduğu ..” sözleşmede yer aldığını, davalının, …. Noterliği’nden keşide ettiği 17/06/2022 tarihli ihtarname ile teminat kapsamında kendisine devri yapılan taşınmazın tahliyesini ve ayrıca ecrimisil ödenmesini talep ettiğini, açılan ilk davanın aşaması ile müvekkilinin içinde bulunduğu aşırı ifa güçlüğü koşulları dikkate alındığında, uyarlamanın mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme istemekte müvekkilin hukuki yararının olduğunu, davalı yanın söz konusu taşınmazı satma gayesi içinde olduğundan taşınmazı tapu kaydına teminatsız olarak tedbir konulmak suretiyle her türlü ayni ve şahsi haklarla takyit ve devir-temlik edilmesinin teminatsız olarak tedbiren durdurulmasını, bu talep kabul görmez ise tapu kaydına ‘davalıdır’ şerhi konulmasını, taraflar arasındaki muarazanın giderilmesini, davalının taşınmazı satışının engellenmesine karar verilmesini, taraflar arasında akdedilen davaya konu sözleşmeden dönülmesini, sözleşme uyarınca sözleşme konusu edimin teminatı niteliğinde davalıya tescili verilen ilgili tapu kaydının iptali ile müvekkili lehine tescilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacının 11/07/2023 tarihinde verdiği beyan dilekçesinin ekindeki arabuluculuk son tutanağı incelendiğinde tarafların … … San. Tic. Ltd. Şti., … San. Ve Tic. Ltd. Şti. Başvuru tarihinin 19/12/2021 tarihi olduğu, arabuluculuk konusunun 14/02/2017 tarihli sözleşmenin yeni durumlara/koşullara uyarlanması talebinden ibaret olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekiline 10/07/2023 tarihli ara karar uyarınca talep sonucunun açıklanması için süre verildiği, 12/07/2023 tarihli beyan dilekçesindeki talep sonuçlarının, taraflar arasındaki muarazanın giderilmesini, davalının taşınmazı satışının engellenmesine karar verilmesini, taraflar arasında akdedilen davaya konu sözleşmeden dönülmesini, sözleşme uyarınca sözleşme konusu edimin teminatı niteliğinde davalıya tescili verilen ilgili tapu kaydının iptali ile müvekkili lehine tescilini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davanın açılış tarihinin 04/07/2023 tarihi olduğu, işbu davanın niteliği itibariyle Muarazanın giderilmesi amacı ile Tapu İptal Tescil Davasından ibaret olduğu, buna ilişkin arabuluculuğa başvurulduğuna dair dosya kapsamında herhangi bir evrakın olmadığı anlaşılmıştır.
Arabuluculuk, 6325 sayılı Yasa ile hukukumuza giren “Mahkeme dışı” çözüm yollarından birisidir.
19.12.2018 tarihli 30630 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı kanun MADDE 20- 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“3. Dava şartı olarak arabuluculuk
”MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmü ile 01.01.2019 tarihi itibariyle ”konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri için” dava şartı olarak arabuluculuk getirilmiş olup,
6325 sayılı yasanın 18/A Maddesi- (Ek:6/12/2018-7155/23 md.)
”(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) …Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür. Bu itibarla;
HÜKÜM:
1-)Mahkememize açılan işbu davanın başlangıçta arabuluculuğa başvurulmadığından TTK 5/A-(1) ve 6325 sayılı ”Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu” nun 18/A(2) maddeleri uyarınca HMK 114(2) ve 115(2) maddesi gereği dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2-)Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli 269,85 TL maktu karar harcının peşin alınan 1.707,75-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.437,9‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-)Davacının gider avansından artan bakiyenin davacıya/vekiline iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 17/07/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza