Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/29 E. 2023/662 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2023/29 Esas
KARAR NO:2023/662

DAVA:Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:25/01/2022
KARAR TARİHİ:10/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 26.07.2021 tarihinde müvekkili …’e ait … plakalı araç ile davalı …’a ait olan ve davalı …’in sevk ve idaresinde olan … plakalı aracın çarpışması sonucu müvekkili …’in aracının hasar gördüğünü, ticari taksi niteliğinde olan … plakalı aracın hasar görmesi ve tamirde kalması neticesinde müvekkilinin kazanç kaybına uğradığını, kazanç kaybından davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu beyanla; uzman bilirkişiler tarafından tam ve kesin olarak belirlendiği anda arttırılmak ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL ( belirsiz alacak davası) nin kazanç kaybı tazminatı olarak kaza tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, mahkeme masrafları ile avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE:
Davanın; 26.07.2021 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklanan kazanç kaybı tazminatı istemine ilişkin olduğu görüldü.
Dosyanın …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … sayılı dosyasında verilen Görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi edilerek işbu esasa kaydedildiği anlaşıldı.
Davanın 26.07.2021 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklanan kazanç kaybı tazminatı istemine ilişkin olduğu , …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … sayılı dosyasında verilen görevsizlik kararı kesinleşerek dosya tevzien mahkememize gönderilmiş olmakla, dosya 2023/29 Esas numarasına kaydedildiği ,
Mahkememizce 20.06.2023 tarihli celsede ; “davacı tarafın arabuluculuk son tutanağının aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış suretini dosyaya sunmadığı anlaşılmış olup, davacı vekiline arabuluculuk son tutanağı aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış suretini dosyaya sunması için bir haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde gereğinin yerine getirilmemesi halinde 6325 sayılı yasanın 18/A maddesinin 2. fıkrası gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verileceğinin ihtarına, (ihtarat yapıldı)” şeklinde ara karar kurularak davacı vekiline ihtaratta bulunulduğu ,
7155 sayılı kanun ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen ve 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesi ile bu kanunun 4.maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2.fıkrasının 4.cümlesine göre arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Davacı, haksız fiilden kaynaklanan maddi zararını tahsilini talep etmektedir.
Dava şartı olan zorunlu arabuluculuk hükümlerinin uygulanabilmesi için taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari dava olması gerekir.
TTK’nın 4/1.maddesi uyarınca her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanunda (-Türk Ticaret Kanunu’nda-) öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.
Somut uyuşmazlıkta gerçek kişi davacı, kendisine ait … plakalı taksi ile davalı …’a ait … plakalı taksinin çarpışması sonucu ticari işinde kullandığı aracın hasar görmesi nedeniyle kazanç kaybına uğradığını ileri sürmüştür. Gerek davacıya ait aracın, gerekse davalıya ait aracın ticari işte kullanıldığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu itibarla eldeki dava TTK’nin 4 ve devamı maddeleri kapsamında nispi ticari dava niteliğini taşıdığı;
Uyuşmazlık, arabuluculuk dava koşulunun eldeki davada gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
07.06.2012 tarih ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ile bazı hukuki uyuşmazlıklar yönünden, bir yandan tarafların iradeleriyle kendi çözümlerini üretebilmeleri ve daha hızlı sonuç elde edilebilmeleri, öte yandan da mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yine mahkemeler aracı kılınarak bazı tür hukuk uyuşmazlıklarında alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemi olarak “Arabuluculuk” müessesesi benimsenmiştir.
Dava açılmadan önce arabulucuya hiç başvurulmamış olması dava şartı yokluğu sebebiyle davanın reddini gerektiren bir husus olup, arabulucuya başvurulmuş olmakla birlikte anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin mahkemece verilen kesin süre içerisinde sunulmamış olması ise davanın usulden reddi yaptırımına bağlanmıştır.
Dosya içeriğine göre somut olayda, dava dilekçesi ve eklerinde arabuluculuk tutanağı sunulmamış ise de davacı vekiline arabuluculuk tutanağının sunulması için mahkememizce ihtaratlı kesin süre verildiği, uyap siteminde davacılar vekilince mahkememize 09/10/2023 tarihli dilekçe ekinde 16/08/2023 tarihli arabuluculuk son tutanağının dosyaya sunulduğu, tutanak içeriğinde davalılara ulaşılamadığından bahisle davalıların katılım sağlamadığı ve tutanağın arabulucu ve davacı vekilince imza altına alındığı anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere davacı vekilinin 6325 sayılı yasanın 18/A maddesinin 2. fıkrası gereğince kendisine verilen ihtaratlı kesin sürede arabuluculuk son tutanağını dosyaya sunmadığı, arabulucuya başvuru tarihi de dikkate alındığında davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-)Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 269,85-TL harcın peşin alınan 80,70 -TL harçtan mahsubu ile bakiye 189,15-TL harcın davacıya iadesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 3.200,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Yatırılan avanstan artan kısmın yatırana/ vekiline iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde, davalı/vekilinin yokluğunda; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/10/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır