Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/20 E. 2023/283 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/20 Esas
KARAR NO :2023/283

DAVA:Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ:03/07/2013
KARAR TARİHİ:04/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı bankanın … … Şubesi nezdinde değerlendirilmek üzere 30.09.1999 tarihinde %82 faiz ile 96 gün vadeli 10.000 TL para yatırıldığı ve davalı banka nezdinde vadeli hesap açıldığını, işlemiş faizi ile birlikte 20.12.1999 itibariyle 10.000,51 TL ulaştığını, bankanın hesap cüzdanını ve havale dekontunu kendisine verdiğini, bu arada davalı … A.Ş.’ne (21.12.1999) el konulduğunu, akabinde … güvencesi kapsamında olmadığı gerekçesi ile parasının ödenmediğini, … … Şubesi personelinin vekiledenlerine sormadan ve talimatını almadan parayı … Ltd. gönderdiğini, vekiledenlerinin bu bankanın ismini dahi bilmedikleri, davalı bankanın adı geçen kıyı bankasının ismini kullanarak yurtiçi bankaların vermedikleri yüksek oranda faiz vermeyi taahhüt ettiğini, bu şekilde kendisini kandırdıklarını, daha sonra bahse konu bankanın bankacılık yapma ve mevduat kabul etme izni kaldırılarak davalı … Bank ile birleştirildiğini, … … bankası ile hiçbir bilgisi bulunmayan parasının davalı banka (… A.Ş.) yöneticilerinin hileli davranış ve yönlendirmeleri ile bankalara olan güvenin kötüye kullanılması sonucu, sigorta kapsamı dışında bulunan bir …-… bankasına yatırıldığını, dolayısıyla bu durumun dava dışı Securty … -… Ltd. ‘ten bir sonuç alınamayacağını gösterdiğini, … … bank üzerinden yapılan işlemlerin kanuna karşı hile olduğunu, bankalara olan güvenin ve vekalet görevinin kötüye kullanıldığını, 10.000,51 TL tutarındaki mevduatın 20.12.1999 tarihinden itibaren işlemiş avans faizi ile birlikte dava tarihi itibarı ile 60.152,04 TL’ye ulaştığını beyanla bu miktarın dava tarihinden itibaren asıl alacağa işletilecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … Bank vekili cevap dilekçesinde özetle; vekiledeni bankanın dava konusu borcun sorumlusu olmadığını, HMK.124/2 madde uyarınca taraf değişikliğine hükmedilmesini ve davanın … ve …’a ihbarını, davacının parasının vekiledeni bankanın devraldığı … A.Ş.’nin … Şubesi aracılığı ile … Bank Ltd. nezdinde açılan hesaba yatırıldığını, davacının imzaladığı havale talimatına istinaden paranın KKTC yerleşik Securty … … Ltd. isimli bir bankaya gönderildiğini, davacının ilgili dönemde yüksek miktarda fahiş faiz geliri elde etmek için … güvencesinde olmayan … … bank hesabına yatırdığı ve bunu kendi talep ve imzası ile tevsik ettiğini, dolayısıyla davacının kendi istem ve kusuruyla zararın oluşmasına sebep olduğu, davalı bankanın bir garantisi ve sorumluluğu bulunmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Feri müdahil … vekili yazılı beyanlarında; davalı yanında iş bu davaya feri müdahil olma talepleri ile birlikte davanın zamanaşımına uğradığını, hak düşürücü sürelerin geçtiğini, ayrıca davacının serbest iradesi ile daha fazla faiz getirisi sağlayan yatırım alternatifini tercih etmiş olmaları sebebi ile iradesinin yanıltılması ve dolandırılması söz konusu olmadığından davanın esastan da reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Feri Müdahil … vekili yazılı cevaplarında; vekiledeni kurumun davalı bankanın borçlarını üstlenmediğini, bu davalarda … tarafından borcun üstlenildiğini ve bu itibarla da asıl muhatabın … olduğunu beyanla usul ve yasaya aykırı davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; davacıya ait mevduatın bilgisi dışında yanıltılarak … … Lld.ne aktarılması nedeni ile evveliyatta … A.Ş. ne yatırılan mevduatın faizi ile birlikte devralan davalı bankadan tahsili istemine ilişkindir.
Yanlarca dayanılan delil ve belgeler toplanmış, davada … … şubesi müşteri hesabına, ….Ağır Ceza Mahkemesi … E.K. sayılı dosyasına, davalı banka ticari defterlerine, KKTC’den alınan aciz belgeleri ve bilirkişi incelemesine dayanılmıştır.
Davalı yanın husumet itirazı, devirler ve yanlar arasındaki sözleşmeler uyarınca yerinde görülmemiştir.
Evveliyatta davacı adına İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E-K sayılı dosyasında … A.Ş. Ye … A.Ş.ye karşı açılmış davanın zamansız açıldığından bahisle reddedildiği anlaşılmaktadır.
Mahkememizin 2013/215 esas sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde 19/06/2014 tarihli 2014/139 karar sayılı kararı ile; davanın kabulüne, 10.000,51.-tl si asıl alacak olmak üzere toplam 60.975,39.-tl nin 60.152,04.-tl sinin dava tarihinden asıl alacağa işletilecek 3095 sayılı yasanın 2/2 madde uyarınca ticari avans faizi ile birlikte, 823,00.-tl sinin de ıslah tarihi 18.06.2014 tarihinden itibaren yine 3095 sayılı yasanın 2/2 madde uyarınca ticari avans faizi ile birlikte davalı … bank a.ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
Mahkememizin 2013/215 esas 2014/139 karar sayılı 19/06/2014 tarihli kararının davalı vekili ve fer’i müdahil … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya temyiz incelemesi için Yargıtay ilgili Hukuk Dairesine gönderilmiştir.
Yargıtay 11.HD 23/02/2015 tarih 2014/16379 Esas 2015/2413 karar sayılı ilamında;
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı Banka vekili ve fer’i müdahil … vekilinin aşağıdaki (2), (3) ve (4) numaralı bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, davacı, işbu davanın açılmasından önce 04.11.1999 ve 20.12.1999 tarihlerinde dava konusu hesapta oluşan faiz nedeniyle para çekmiş olup, davacıya ödenen faizlerin, işlemiş faiz hesaplamasında gözönüne alınarak düşülmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru olmamış, ayrıca, mahkemece hükümde faize faiz yürütülmesine elverecek şekilde karar verilmesi de doğru olmamış , hüküm fıkrasında, davalının harçtan muaf olduğu belitilmesine rağmen davacının peşin ödemiş olduğu harcın davalıdan tahsiline hükmedilmesi de yerinde olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.Açıklanan nedenlerle davalı … Bank A.Ş. vekinin ve mümeyyiz feri müdahil … vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3) ve (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … Bank A.Ş vekilinin ve fer’i müdahil … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın temyiz edenler yararına BOZULMASINA karar verilmiştir.
Daire’nin 23/02/2015 gün ve 2014/16379-2015/2413 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili ile fer’i müdahil … vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulduğu , bu istem üzerine 14/04/2016 tarih Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/10678 Esas 2016/4181 Karar sayılı karar ilamı ile ; Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekili ile fer’i müdahil … vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddine karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiş , bunun üzerine dosya Mahkememizin 2017/353 esas sırasına kaydedilmiştir.
Mahkememizin 2017/353 esas sayılı dosyasında bozmaya uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizin 2017/353 esas sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde 19/12/2017 tarihli 2017/986 karar sayılı kararı ile; davanın kısmen kabulüne, 10.000-TL’si asıl alacak olmak üzere toplam 58.002,63-TL’nin, asıl alacağa dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi uyarınca değişen oranlı avans faizi uygulanmak suretiyle davalı … Bank A.Ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine, fazla talebin reddine, karar verilmiş ,
Mahkememizin 2017/353 esas 2017/986 karar sayılı kararının davalı vekili ve fer’i müdahil … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya temyiz incelemesi için Yargıtay ilgili Hukuk Dairesine gönderilmiştir.
Yargıtay 11.HD 19/06/2019 tarih 2018/3040 Esas 2019/4644 karar sayılı ilamında;
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; … Ltd’ye … A.Ş. tarafından gönderilen paraların aslında fiilen Kıbrıs’a aktarılmadığı, güven kurumu olarak faaliyet gösteren davalı … A.Ş.’nin müşterisi olan davacıyı bu durumu bilerek … -… Bankası’na yönlendirdiği, dava konusu alacağın yurt içinde yatırılmış bir mevduat gibi değerlendirilmesi gerektiği, davacının zararını … … Bankası’ndan tahsil etme imkanın kalmadığının anlaşılmasından itibaren zamanaşımı süresinin başlayacağı, ceza davasındaki tespitlerin de nazara alınarak davacının alacağından … A.Ş.’nin sorumlu olduğu gerekçesiyle 10.000.-TL’si asıl alacak olmak üzere toplam 58.002,63-TL’nin, asıl alacağa dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 2/2 maddesi uyarınca değişen oranlı avans faizi uygulanmak suretiyle davalı … Bank A.Ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine, fazla talebin reddine, karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili ve fer’i müdahil … vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekili ve fer’i müdahil … vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekili ve fer’i müdahil … vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, karar verilmiştir.
Daire’nin 19.06.2019 gün ve 2018/3040 – 2019/4644 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili ile feri Müdahil … vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve , bu istem üzerine 22/11/2022 tarih Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/4152 Esas 2022/8068 Karar sayılı karar ilamı ile özetle ; somut uyuşmazlığa gelindiğinde, davacının bankaya 1999 yılında para yatırdığı ve aynı yıl paranın …-… hesabına aktarıldığı, işbu davanın ise 2013 yılında 10 yıllık zamanaşımı süresinden sonra açıldığı, bu itibarla davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından dairemizin 19.06.2019 tarih, 2018/3040 Esas, 2019/4644 Karar sayılı ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiş , bunun üzerine dosya Mahkememizin 2023/20 esas sırasına kaydedilmiştir.
Mahkememizce devam eden yargılamada ; Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 21/11/2022 tarih ve 2019/4152 Esas 2022/8068 Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, 22/11/2022 tarih Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/4152 Esas 2022/8068 karar sayılı bozma ilamı ve tüm dosya kapsamı yapılan değerlendirme sonucunda;
Davacının bankaya 1999 yılında para yatırdığı ve aynı yıl paranın …-… hesabına aktarıldığı, işbu davanın ise 2013 yılında açıldığı,
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 22/04/2022 tarihli ve 2021/7 Esas, 2022/2 Karar sayılı kararı ile mudilerin … … alacaklarının tahsiline yönelik açtıkları davalarda zamanaşımının başlangıcının tespitinde … … hesabına aktarma tarihinin esas alınması gerektiğine karar verilmiştir.
Yargıtay bozma ilamı da gözetildiğinde; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 22/04/2022 Tarihli ve 2021/7 Esas, 2022/2 Karar sayılı kararı gereğince, mudilerin … … alacaklarının tahsiline yönelik açtıkları davalarda zamanaşımının başlangıcının tespitinde … … hesabına aktarma tarihi esas alınarak, daha önceden temyiz incelemesinden geçmiş dosyalar bakımından içtihadı birleştirme kararının, usuli kazanılmış hakkın istisnalarından biri olduğu gözetilerek, zamanaşımına ilişen temyiz itirazları konusunda bir değerlendirme yapılması ve davalı tarafça zamanaşımı hususunda bir temyiz sebebi ileri sürülmemiş olsa dahi, feri müdahil tarafından temyiz nedeni olarak getirilmek kaydıyla davalı yönünden zamanaşımı incelemesinin yapılması, dava konusu olay bakımından ceza mahkemesince banka yöneticilerinin eyleminin dolandırıcılık olarak nitelendirildiği gözetilerek uzamış ceza zamanaşımı süresinin bu suça göre belirlenmesi ve uzamış ceza zamanaşımı süresinin 10 yıllık zamanaşımı süresinden kısa olması halinde her halükarda 10 yıllık zamanaşımı süresinin esas alınması, zamanaşımı durduran ve kesen sebeplerden davacı tarafça daha önce açılmış olan bir dava bulunması halinde zamanaşımı süresinin, o davanın kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıl olarak kabul edilmesi gerektiği , davacının bankaya 1999 yılında para yatırdığı ve aynı yıl paranın …-… hesabına aktarıldığı, işbu davanın ise 2013 yılında 10 yıllık zamanaşımı süresinden sonra açıldığı, bu itibarla davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacı tarafça açılan davanın zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli maktu 179,90 TL red karar ve ilam harcının başlangıçta peşin alınan 2.871,90 TL harçtan ve 15,00 TL ıslah harcından mahsubu ile bakiye 2.707,00 TL’nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı ve Fer’i Müdahiller tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına,
5-Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 26.225,06-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/vekiline iadesine,
Dair, davacı vekilinin, davalı … Bank vekilinin, Fer’i Müdahil … vekilinin ve Fer’i Müdahil … vekilinin yüzüne karşı; tarafların gerekçeli kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde Temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/04/2023

Katip …
(E-İmzalı)

Hakim …
(E-İmzalı)