Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/127 E. 2023/497 K. 21.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/127 Esas
KARAR NO :2023/497

DAVA:Alacak (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:22/02/2023
KARAR TARİHİ:21/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili …Gıda Dış Tic. A.Ş. isimli şirketin, … Mah. … Cad. … Sk. …/İSTANBUL adresinde bulunan işyerini, 18.10.2021 tarihli kira sözleşmesi ile dava dışı … Org. Ltd. Şti. isimli şirketten kiraladığını, işbu kira sözleşmesi uyarınca dava dışı … Org. Ltd. Şti. isimli şirketin, … IBAN numaralı banka hesabına kira ödemelerinin düzenli olarak yapıldığını, müvekkili şirket tarafından işbu kira ödemelerinden Kasım 2022 kira ödemesi yapılırken isim benzerliği nedeniyle sehven kira sözleşmesinin tarafı olmayan, bir ticari ilişkilerinin bulunmadığı davalı … Ve Dış Tic. A.Ş. isimli şirketin … IBAN numaralı … Bankası hesabına, 25.11.2022 tarihinde tamamen isim benzerliği sebebiyle yanlışlıkla 76.700,00-TL olarak gönderildiğini, işbu yanlışlık fark edildiğinde müvekkili şirket çalışanlarının, banka ile iletişime geçtiğini ve paranın iade edilmesi gerektiğini ifade etmişse de ilgili banka tarafından, sehven para gönderilen hesap sahibinin onayı olmaksızın ilgili paranın iade edilemeyeceğinin bildirildiğini, daha sonra müvekkili şirket çalışanlarının, paranın sehven gönderildiği … ve Dış Tic. A.Ş. isimli şirketin yetkililerinden … isimli kişiye ulaştığını, ancak ilgili kişinin, şirketin borca batık ve gayrifaal olduğunu, hesaptaki para ile ilgili şirket adına işlem yapamadığını, bu sebeple parayı iade edemediğini ifade ettiğini belirterek, müvekkili şirket tarafından sehven gönderilen 76.700,00-TL’nin, sehven gönderim tarihi olan 25.11.2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava edilmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesi ve eklerinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ancak tarafın cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Dava; Davacı tarafın, kira sözleşmesinin tarafı olmayan, bir ticari ilişkilerinin bulunmadığı davalı … Ve Dış Tic. A.Ş. isimli şirketin … IBAN numaralı … Bankası hesabına, 25.11.2022 tarihinde tamamen isim benzerliği sebebiyle sehven gönderdiği bildirilen; 76.700,00-TL’ nin davalı taraftan iadesi talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; 18.10.2021 tarihli kira sözleşmesi, dekontlar, banka kayıtları, sehven gönderilen kira ödemesi dekontu, İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/1 Değişik İş numaralı dosyası ve kararı, müvekkili şirketin ticari defter ve kayıtları ile karşı tarafın ticari defter ve kayıtları, tanık, arabuluculuk evrakları, bilirkişi, keşif, ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
Görev hususu dava şartı olması nedeniyle Mahkemece görev hususunu yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alabileceği gibi taraflar da her aşamada ileri sürebilir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesinde ticari davalar tanımlanmıştır. Buna göre; her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile maddenin devamı fıkralarında belirtilen davalar ticari dava olarak nitelendirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemelerinin çekişmeli yargıdaki görev alanının, TTK’da ve diğer özel kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen davalarla sınırlı olduğu kuşkusuzdur.
Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 6335 sayılı Yasa ile değişik 4.maddesinde ticari davaların; mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrıldığı anlaşılmaktadır. Mutlak ticari davalar, tarafların sıfatına veya bir ticari işletme ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın kanun gereği ticari sayılan davalar olup TTK’nun 4/1. maddesinin b, c, d, e, f fıkralarında ve özel kanunlarda düzenlenmiştir. Nispi ticari davalar ise; tarafların tacir sıfatına haiz olduğu ve her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili uyuşmazlıklardan doğan davalardır. Bir başka ifade ile, bu davalar ya bir ticari işletmeyi ilgilendirmeli ya da iki taraf için de ticari sayılan hususlardan doğmaları halinde ticari dava olarak nitelendirilebilirler.
Gerek mutlak ve gerekse nispi ticari davaların, Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği kuşkusuzdur.
Türk Ticaret Kanunun 3. maddesine göre ise, “Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.” denilmektedir.
Bir hukukî işlemin veya fiilin TTK’nın kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekir.
Somut olayda, davacı tarafın, kira sözleşmesinin tarafı olmayan, bir ticari ilişkilerinin bulunmadığı davalı … Ve Dış Tic. A.Ş. isimli şirketin … IBAN numaralı … Bankası hesabına, 25.11.2022 tarihinde tamamen isim benzerliği sebebiyle sehven gönderdiği bildirilen; 76.700,00-TL’ nin davalı taraftan iadesinin talep edildiği anlaşıldığından, davanın taraflarının tacir olmasına rağmen uyuşmazlık tarafların ticari işletmesiyle ilgili olmadığından davanın nispi ticari dava olmadığı anlaşılmış, kira sözleşmesi kapsamında sehven davalıya gönderilen paranın iadesine ilişkin işbu davaya konu uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde çözümlenmesi gerektiğinden ve Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu anlaşıldığından iş bu davaya bakmaya mahkememiz görevli olmadığından HMK’nun 114/1-c ve 115/2 madde uyarınca mahkememizin görevsizliği sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, HMK m.20 uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek yasal ve yerinde görülmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-İş bu davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından HMK ‘nun 114/1-c ve 115/2 madde uyarınca Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
HMK 20 madde uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın GÖREVLİ VE YETKİLİ İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
2-H.M.K.’nun 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren taraflardan herhangi birinin iki hafta içerisinde Mahkememize başvurarak dosyanın görevli ve yetkili Mahkemesine gönderilmesi talebinde bulunmaması halinde dosyanın Mahkememizce resen ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3-Yargılama giderleri, harç ve vekalet ücreti hususunun H.M.K’nun 331. maddesi uyarınca davaya görevli ve yetkili mahkemede devam edilmesi halinde o mahkemede, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde dosya ele alındığında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde mahkememizce değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/06/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸”5070 sayılı yasanın 5. Ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”¸
“Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır”