Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/605 E. 2022/933 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/605 Esas
KARAR NO:2022/933

DAVA:Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:15/09/2022
KARAR TARİHİ:22/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında 17/12/2019 tarihinde “ticari sözleşme & Şartname” başlıklı 2000/2200 UST – 01 AUF kontrat numaralı sözleşme akdedildiğini, davalı şirket işbu sözleşme hükümlerine aykırı hareket ettiğini, davalı yan sözleşme hükümleri gereği gibi ifa etmediğini, sözleşmeye aykırı davrandığını, taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca müvekkil şirketin detaylarına sözleşme içeriğinde yer verildiği şekilde 2000-2200 UST ekstrüzyon pres hattına ilişkin malzeme ve montaj hizmeti sunacağı hususunda anlaşıldığını, sözleşme imzalanması akabininde müvekkil şirketin tüm hazırlıklara başladığını, bahse konu sözleşme … 2000 uluslararası sözleşme kanunu uyarınca sözleşme toplam değeri FOB-Foshan 850.000,00-USD olarak belirlendiğini, işbu sözleşme gereği müvekkil firmanın teslim edeceği ürünler ön ödemenin yapılmasından sonraki 6 ay içinde hazır edildiğini, ancak 24/01/2020 tarihinde …’da vahim bir deprem hadisesi gerçekleştiğini, bu afetin yaşanması akabinde ise devam eden inşaat çalışmaları, izinler ve ruhsat aşamaları durma noktasına geldiğini, inşaat alanında altyapının hazır olmadığı müvekkil şirkete iletilerek sevkiyatı bir süre geciktirmemiz talep edildiğini, yaşanan gelişme üzerine müvekkil yurt dışındaki satıcı firma ile de görüşerek sevkiyatın ertelenmesini sağladığını, söz konusu gecikme davalının talebi üzerine gerçekleştirildiğini, bu hususta müvekkil firmanın herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, müvekkil sözleşme ile belirlenen 6 aylık süre içerisinde tüm makinaların üretimini Çin’de tamamlatmış olup, teslimat için hazır hale getirildiğini, taraflar arasındaki sözleşmede müvekkil şirket yalnızca nakliye sigorta ücretinin ödenmesi açsından sorumlu iken davalı tarafından uluslararası nakliye bedeli hiçbir şekilde müvekkil şirkete ödenmediğini, Nakliyeye ilişkin bu ödemenin dahi davalı yan tarafından yapılmaması makinaların Çin’de yapılacak olan sevkiyat aşamasına geçişini uzattığını, sevkiyatla birlikte ödemekle yükümlü oldukları sözleşme tutarının %65’lik kısmı ve uluslararası nakliye (navlun) bedelinin ödenmesi talep edildiğinde ise ekonomik sıkıntı içerisinde olduklarını, bu nedenle ödemenin %30’luk kısmını karşılayabileceklerini bildirerek sözleşme gereği nakliye ödemesi kendilerine ait olmasına karşın daha sonra müvekkile geri ödenmek üzere, müvekkil firma tarafından karşılanmasını talep ettiklerini, müvekkil firma hem imalatı biten ürünlerin daha fazla gecikmemesi hem de müşteri memnuniyeti kapsamında ve de eksik ödeme almış olmasına rağmen 38.000-USD nakliye bedelini de davalı adına ödeyerek sözleşme konusu ürünleri inşaat sahasına getirdiklerini, sözleşme gereği tüm makine parkuru ve ekipmanlar davalı firmaya eksiksiz bir şeklide teslim edildikten sonra müvekkil sözleşmede belirtilen montaj süresi içerisinde makine parkurunu kurarak çalışır ve üretim yapar vaziyette teslim ettiğini, müvekkil şirket sözleşme kapsamına uygun ve eksiksiz ve ayıpsız bir şekilde üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ancak davalı tarafından yapılması gereken ödemeler yapılmadığını, şirketin zarara uğradığını, davalı yine kötü niyetli olarak ödemelerin tamamını yapmadığı gibi güncel almış olduğu faturalı sarf malzemelerin ödemesini dahi yapmadığını, müvekkil şirket bu süreçte makinaların hazır olduğu halde yurdışındaki bekletilmesi ve sevkiyatın gecikmesi nedeniyle maddi zarar uğratıldığını, bu başlık altında davalıdan sözleşme hükümleri uyarınca cezai şart taleplerinin olduğunu, müvekkil şirketin sözleşmeden doğan hak etmiş olduğu alacaklarının ve uğradığı zararların davalı tarafından giderilmesi gerektiğini, müvekkilin alacağının tahsili bakımından ileride müvekkil adına geri dönülmez sonuçların oluşmaması nedeniyle müvekkilin alacağının para alacağı olması da gözetilerek davalının UYAP sistemi üzerinden adına kayıtlı araç ve taşınmazların sorgulanarak işbu malvarlıkları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten hazci açısından teminatsız olarak aksi takdirde makul bir teminat belirlenerek ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettikleri anlaşıldı.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle davanın … 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesini, ayrıca yetki itirazlarında bulunduklarını, esasa ilişkin olarak ise naticeten haksız ve hukuka aykırı davanın reddi ile yargılama giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep ettikleri anlaşıldı.
DELİLLER;
Davacı vekili davasında arabuluculuk son tutanağına, sözleşmeye, ihtarnamelere, fotoğraflara, banka kayıtlarına, tanık beyanlarına, bilirkişi incelemesine, keşif, yemin ,isticvap, emsal dosya ve Yargıtay Kararlarına, … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasına, … 6. Asliye Hukuk Mahkemesi … Esas sayılı dosyasına ve HMK kapsamında her türlü yasal delil’e dayanmışlardır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; ticari nitelikteki hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 05/12/2022 tarihli dilekçesi ile; yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmaksızın davadan feragat ettiğini beyan etmişlerdir.
Davacı vekilinin iş bu feragat dilekçesi davalı vekiline tebliğ edilmiş, davalı vekili tarafından sunulan 19/12/2022 tarihli dilekçe ile karşı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti talep olmaksızın feragat talebine muvafakat ettiklerini anlaşılmıştır.
HMK MADDE 307- (1) Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
MADDE 309- (1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
(2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Hükümleri uyarınca davanın feragat sebebiyle reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Davanın feragat sebebiyle HMK 307 ve devamı maddeleri uyarınca REDDİNE,
2-)Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli harç başlangıçta peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-)HMK.m.331/3 uyarınca davacı yanca yapılan tüm giderlerin üzerinde bırakılmasına,
5-)Davacı yanca yatırılan gider/ avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya/ vekiline iadesine,
Davacı ve davalı vekillerinin yokluğunda; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle dosya üzerinde oybirliğiyle karar verildi.26/12/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır