Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/531 E. 2023/585 K. 12.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/531 Esas
KARAR NO:2023/585

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/08/2022
KARAR TARİHİ:12/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin müvekkilinin otobüslerini kiralamak istemesi nedeniyle aralarında anlaşma yapıldığını, kiralanan bu otobüsleri ilişkin hak ediş faturalarının kesildiğini ve borçluya gönderildiğini, bu faturaların ticari defterlere kayıtlarının yapıldığını, davalının, müvekkilinin bu hak edişlerinden kaynaklanan alacaklarını ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, icra takibine başlanmasının ardından borçlu/davalı tarafından kısmi olarak 21.005,00 TL müvekkiline ödeme yapıldığını, akabinde davalı/borçlunun takibe itiraz ettiğini, davalının müvekkiline borcunu olmadığını, aksine müvekkilinin davalı/borçluya borcunun olduğunu iddia ettiğini ve bu iddiasını 27/06/2022 tarih ve … yevmiye numaralı … 7. Noterliğinin ihtarnamesi ile müvekkiline bildirdiğini, bu ihtarname ile gönderildiği iddia edilen tutanakların gönderilmediğini ve imzalarında müvekkili şirket çalışanlarına ait olmadığını, bahsedilen bu tutanakların müvekkili ile davalı arasında yapılan sözleşmeye ilişkin olmadığını, yukarıda izah edilen sebeplerden dolayı borçlunun …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, alacağa haksız olarak itiraz eden davalı borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı yana bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacıya borcunun olmadığını, icra takibi itibariyle alacaklı konumda olduğunu, davacı ile yapılan ticari iş ilişkisi nedeniyle cari hesap üzerinden çalışıldığını, davacı tarafa 08/06/2022 tarihli 36 adet mal faturası, 13/06/2022 tarihli 3 adet gsm hat ve kıyafet red faturası, trafik cezası faturalarının kesildiğini, ikram ürünlerini içerir mallarında imza karşılığı davacı çalışanlara teslim edildiğini, davacı tarafından yapılan iadelere ilişkin …. Noterliğinin … yevmiye ve 27/06/2022 tarihli ihtarnamelerinin çekildiğini, müvekkilinin cari hesaplarında davacıya karşı borç görünmediğinden icra takibine itiraz ettiklerini, takip açıldığında müvekkilinin bilgisi olmadığını, ödeme emrinin yasal olarak müvekkiline tebliğ edilmeden önce müvekkilinin ödeme yapması nedeniyle yaptığı itirazın kötü niyetli olduğundan bahsedilemeyeceğini, yukarıda izah edilen sebeplerden dolayı davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağıda olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; Hakediş/fatura alacağından kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan İİK. 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası sureti celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi, borçlunun … Anonim Şirketi olduğu, takibin 40.033,44 TL alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği ve borçlunun 27/06/2022 tarihinde Ödeme emrine, borcun tamamına, işlemiş ve işleyecek faize, borcun dayanak evrakına ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiği, itirazın süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmıştır. İtiraz üzerine takibin durdurulmasına dair bir kararın alacaklı/vekiline tebliğine dair takip dosyası kapsamında mazbataya ve sair bilgi belgeye rastlanmamakla birlikte, eldeki itirazın iptali davasının 09/08/2022 tarihinde açıldığı, görülmekle eldeki itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi tarafından hazırlanan 28/02/2023 tarihli raporda; davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin 30/06/2022 tarihi itibariyle, davalı … A.Ş.’den 19.028,13 TL alacaklı olduğu, davalı … A.Ş.’nin 30/06/2022 tarihi itibariyle Davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’den 472,93 TL alacaklı olduğu tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi tarafından hazırlanan 18/06/2023 tarihli ek raporda; 31/05/2022 tarihi itibariyle Davacı …’un, Davalı … Grup’tan 103.471,45 TL alacaklı olduğu, buna karşılık, 31/05/2022 Davalı … A.Ş.’nin, davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne 103.471,45 TL Borçlu olduğu, bu tutarların, her iki şirketin defter kayıtlarında sabit olduğu ve bu bağlamda tarafların mutabık olduğunun değerlendirildiği, mutabakatsızlığın, 08-14/06/2022 tarihlerinde Davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından kesilen 19.109,67 TL tutarındaki 38 adet fatura ile 13/06/2022 tarihinde Davalı … A.Ş. tarafından kesilen 391,61 TL tutarındaki 3 adet faturanın karşılıklı olarak kayıtlara alınmamasından kaynaklandığı, davalı … A.Ş. tarafından 24/05/2022 tarihinde, davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne kestiği faturaların, defter kayıtlarında açıklamalarının tam olarak yazmamasına rağmen, davacı … tarafından 08/06/2022 tarihli faturalar ile bu bağlamda, bu faturaların iade faturası olarak değerlendirildiği, Temel Fatura olarak düzenlenen faturalara, faturanın alıcıya iletildiği tarihten itibaren 8 günlük süre içinde sadece harici yöntemlerle (TTK 18/3’te belirtilen noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile) itiraz işlemi gerçekleştirilebildiğinden, davalı … A.Ş.’nin kanuni süresinden sonra itirazda bulunduğu, dolayısıyla davalı tarafça itiraza konu faturaların, kabul manasına geldiği, itiraza konu teslim tutanaklarının mutabakat tarihinden önce olduğu, davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin 30/06/2022 tarihi itibariyle, davalı … A.Ş.’den 19.028,13 TL alacaklı olduğu, davalı … A.Ş.’nin 30/06/2022 tarihi itibariyle davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’den 472,93 TL alacaklı olduğu tespit ve rapor edilmiştir.
Davada taraflar arasındaki hukuki ihtilaf, davacı yanın davalı/borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 25.667,49 TL fatura ve 14.366,15 TL fatura alacağı, olmak üzere toplam 40.033,44 TL tutarındaki alacağının tahsili amacıyla başlatmış olduğu icra takibine, davalı yanın borca itirazı ile icra takibinin durdurulması sonucunda; davacı şirketin düzenlediği 2 adet faturadan kaynaklı alacağını davalı yandan tahsil edemedikleri iddiası üzerine çıktığı , icra takibi işlemlerine başlanmasının ardından 25.06.2022 tarihinde davalı/borçlu şirketten 21.005 TL tutarında kısmi ödeme yapıldığı dava dilekçesinde belirtilerek 25.591,75 TL değer üzerinden davanın açıldığı ,
Mahkememizce yapılan yargılama , toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu kapsamında tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda ; mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda davacı ve davalı şirketlerin ilişik dönemi kapsayan defter ve belgeler üzerinde yapılan incelemede defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin Türk Ticaret Kanunu hükümlerine uygun olarak yasal süresi içinde yapılmış olduğu ve sahibi lehine delil olma vasfına haiz olduğunun tespit edildiği ;31/05/2022 tarihi itibariyle Davacı …’un, Davalı … Grup’tan 103.471,45 TL Alacaklı olduğu, buna karşılık, 31/05/2022 Davalı … A.Ş.’nin, Davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne 103.471,45 TL Borçlu olduğu, bu tutarların, her iki şirketin defter kayıtlarında sabit olduğu ve bu bağlamda tarafların mutabık olduğu ; mutabakatsızlığın, 08-14/06/2022 tarihlerinde Davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından kesilen 19.109,67 TL tutarındaki 38 adet fatura ile 13/06/2022 tarihinde Davalı … A.Ş. tarafından kesilen 391,61 TL tutarındaki 3 adet faturanın karşılıklı olarak kayıtlara alınmamasından kaynaklandığı, davalı … A.Ş. tarafından 24/05/2022 tarihinde, davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne kestiği faturaların, defter kayıtlarında açıklamalarının tam olarak yazmamasına rağmen, Davacı … tarafından 08/06/2022 tarihli faturalar ile bu bağlamda, bu faturaların iade faturası olarak değerlendirildiği, temel fatura olarak düzenlenen faturalara, faturanın alıcıya iletildiği tarihten itibaren 8 günlük süre içinde sadece harici yöntemlerle (7TK 18/3 te belirtilen noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile) itiraz işlemi gerçekleştirilebildiğinden, Davalı … A.Ş.’nin kanuni süresinden sonra itirazda bulunduğu, dolayısıyla Davalı tarafça itiraza konu faturaların, kabul manasına geldiği,
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2016/… Esas, 2018/… Karar sayılı ilamında; ” Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (TTK 21/2). Süresi içinde itiraz edilmeyerek kesinleşen faturadaki alacakla ilgili olarak, süre geçtikten sonra iade edilmesi veya ticari defterlere kaydedildikten sonra iade faturası düzenlenmesi, borçtan kurtulmayı sağlayan ve alacağı tartışmalı hale getiren geçerli bir araç değildir. İtiraz süresi geçtikten sonra, faturaların doğrudan iade edilmesi veya iade faturası kesilmesi alacağın varlığını ortadan kaldıran bir sonuç doğurmayacaktır. Faturaya itiraz edilmemesi sözleşme ilişkisini kanıtlamaz ise de, sözleşme ilişkisinin kanıtlanması halinde, bu sözleşme gereğince düzenlenmiş olan ve süresinde itiraz edilmeyen faturadaki miktar kesinleşir. ” denildiğinden somut olay bakımından yapılan değerlendirmede; ve alınan kök ve ek raporda da tespit edildiği üzere davalı … A.Ş.’nin kanuni süresinden sonra itirazda bulunduğu, itiraza konu teslim tutanaklarının mutabakat tarihinden önce olduğu, ispat kuralına ilişkin TMK. m. 6 hükmüne göre: “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür”. HMK. m. 190/1 hükmüne göre: “İspat Yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir”.Bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf o vakıayı ispat etmeye mecburdur.Davacı şirketin incelenen defterlerde 19.028,13 TL alacaklı olduğunun anlaşıldığı, yukarıda anlatılan gerekçelerle davalının icra takibine yapılan itirazın yerinde olmadığı, denetlemeye elverişli rapor da gözetilerek tüm bu nedenlerle davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
2004 sayılı İİK madde 67/2.maddesi uyarınca; “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” neticeten işbu davada davalı borçlunun itirazının haksızlığına karar verildiğinden hükmolunan meblağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
1-)…. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyasında;
-Davalı itirazının 19.028,13 TL üzerinden iptali ile takibin 19.028,13 TL olan asıl alacağa (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile) takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-)Takibe konu asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-)Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 1.299,81-TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 236,88-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.062,93-TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-)6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin red ve kabul oranına göre hesaplanan;
-1.159,90-TL’sinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
-400,10-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-)Davacının yaptığı 80,70 TL başvuru harcı, 236,88 TL peşin harç, 11,50 TL vekalet harcının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davacı tarafından yapılan toplam 2.092,00 TL bilirkişi ücreti ile müzekkere /davetiye giderine ilişkin yargılama giderinin red ve kabul oranına göre hesaplanan 1.555,45-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 17.900,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen miktar yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi uyarınca 6.563,62-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-)Davacının gider avansından artan bakiyenin re’sen davacıya/vekiline iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının / vekilinin yokluğunda; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/09/2023

Katip …

Hakim …