Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/442 E. 2022/755 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/442 Esas
KARAR NO :2022/755

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:30/06/2022
KARAR TARİHİ:01/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı/borçlu aleyhine … 4. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 21.01.2022 tarihinde ilamsız İcra takibi başlatıldığını, davalı/borçlu 07.02.2022 tarihinde şirketin adresinin … Mah. … Yolu … İş Merkezi No:8/34 K:4 …/İstanbul adresi olduğunu, icra takibinin … İcra Müdürlüklerinde başlatılması gerektiğinden bahisle yetki ve borca itirazda bulunduğunu, müvekkili idare adına … 1. İcra Hukuk Mahkemesi … Esas sayılı dosyası ile yetki itirazının kaldırılması taleplerinin reddine karar verildiğini, bu sebeple icra dosyasına yetkili icra dairesi olan … 8. İera Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile devam edildiğini, takibe devam edilebilmesini teminen işbu itirazın iptali davası açılmadan önce dava şartı arabuluculuk kapsamında arabuluculuğa başvurulduğunu, arabuluculuk süreci neticesinde anlaşmaya varılamadığını, davalı/borçlu şirket 08.03.2022 tarihinde yetkili icra dairesinde borca kısmi itirazda bulunmakla söz konusu itirazın kaldırılması ve davalı/borçlu aleyhine icra İnkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın öncelikle usulen reddi gerektiğini, kira sözleşmesinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere kira sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görev alanına girdiğini, davanın usulden reddi Mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddine karar verilmesini talep ettikleri anlaşıldı.
GEREKÇE:
Dava; İİK m.67 uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
6102 sayılı TTK. 4. Maddesine göre bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir.
6102 sayılı TTK’nın 5/1. maddesine göre, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. Bu hükme göre ticaret mahkemelerinin görev alanı ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleridir. Ticari faaliyetleri ilgilendiren bütün davalar ticari dava değildir.
Somut olayda uyuşmazlık konusunun taraflar akdedilen 15/02/2013 tarihli “Araç ve İş Makinesi Kiralama Hizmet Alımına Ait Sözleşme”sinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
HMK’nın 4. Maddesinde Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine giren dava ve işler sayılmıştır. Buna göre; “(1)Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları,
b)Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları,
c)Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları,
ç)Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları görürler.”
O halde; uyuşmazlık konusu doğrudan doğruya kira sözleşmesinden doğmakla somut olayda Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olmasına göre Mahkememizin görevsizliğine, davanın HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, dava dilekçesinin HMK 114/1-c maddesi uyarınca 115/2 maddesi gereği görev yönünden usulden REDDİNE,
2-HMK 20 madde uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın Görevli ve Yetkili İSTANBUL SULH HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE ,
3-H.M.K.’nun 20. maddesi uyarınca taraflardan birinin, bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten itibaren, süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize başvurarak dosyanın görevli ve yetkili Mahkemesine, süresi içerisinde talep olmaması halinde dosyanın Mahkememizce re’sen ele alınarak davanın açılmamış sayılacağı hususunun ihtarına ,
4-Yargılama giderleri, harç ve vekalet ücreti hususunun H.M.K’nun 331. maddesi uyarınca davaya görevli ve yetkili mahkemede devam edilmesi halinde o mahkemede, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde dosya ele alındığında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde mahkememizce değerlendirilmesine ,
Davacı ve davalı vekillerinin yokluğunda karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle karar verildi.01/11/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır