Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/40 E. 2022/334 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/40 Esas
KARAR NO : 2022/334

DAVA : Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
DAVA TARİHİ : 17/01/2022
KARAR TARİHİ : 21/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … Ltd. Şti.’nin %25 hissesi müvekkil …’e %75 hissesi de …’e ait olmak üzere iki ortaklı aile şirketi olarak kurulduğunu, 08/12/2014 tarihli karar ile gelecek 10 yıl için …münferiden şirket müdürü olarak atandığını, ancak şirket müdürü …’in 02/06/2021 tarihinde vefat ettiğinden bahisli davalı şirkete …’in kayyum olarak atanmasını talep ve dava ettikleri anlaşıldı.
CEVAP:
Davalı yana usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermediği anlaşıldı.
DELİLLER
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; …Ltd. Şti.’nin ticaret sicil gazetesi suretleri, … kayıtları, şirkete müdür atanmasına ilişkin 08/12/2014 tarihli ve … kararı, ölüm belgesi, mirasçılık belgesi, İstanbul … Sulh Hukuk Mahkemesi … Esas sayılı dosyası ve sair her türlü yasal delillere dayanmışlardır.
Getirtilip incelenen ticaret sicil kaydına göre; …’nin …Ticaret Sicil Memurluğunun …sicil numarasında kayıtlı “… Mah. … Sok. No:7-9/A Gaziosmanpaşa/İstanbul” adresinde faaliyet gösterdiği, 16/12/2014 tarihinde şirketin son tescilini yaptırdığı anlaşılmaktadır.
UYAP üzerinden bir örneği getirtilip incelenen İstanbul … Sulh Hukuk Mahkemesinin…Esas sayılı dava dosyasında … ve …’i …nde bulunan hisselerini temsil etmek üzere …T.C. Kimlik numaralı …’nun kayyım olarak atandığı anlaşılmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davalı şirkete yönetim ve temsil kayyımı atanması talebine ilişkindir.
Davacı yan; davalı … Tekstil İnşaat Gıda Turizm İmalat ve San. Tic. Ltd. Şti. Yöneticisi ortak…’in vefat ettiğinden bahisle diğer ortağın davalı şirkete kayyum olarak atanmasını talep ve dava ettikleri anlaşılmaktadır.
Yönetim ve temsil kayyımı birbirinden farklı kurumlardır.
TMK’nın 427/4 Maddesine göre, bir tüzel kişi gerekli organlardan yoksun kalmış ve yönetimi başka yoldan sağlanamamışsa yönetim kayyımı tayin edilebileceği düzenlenmiş olup, yönetim kayyımı atanabilmesi için şirketin yönetim kurulunun bir şekilde oluşturulmasının mümkün olmaması ve bu boşluğun başkaca hukuki yollarla giderilmemiş olması gerektiği anlaşılmaktadır.
Yine TMK’nın 426/3. Maddesine göre, yasal temsilcinin görevini yerine getirmesine bir engel bir halin varlığı durumunda tüzel kişilere temsil kayyımı atanabileceği düzenlenmiş olup, bu madde kapsamında atanacak kayyımın görevinin temsil ile sınırlı olacağı diğer bir anlatımla, temsil kayyımlığında fiili veya hukuki bir nedenden ötürü temsil yetkisinin geçici olarak kullanılamaması ve bu yetkinin mahkeme tarafından atanacak bir kayyım vasıtasıyla kullanılmasının söz konusu olduğu anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamında bulunan ticaret sicil kayıtları incelendiğinden, davalı şirketin iki ortaklı olduğu, ortaklardan …’in vefat etmesi sonucu geriye mirasçı olarak davacıların kaldığı, yönetim kayyımı atanabilmesi için şirketin yönetim kurulunun bir şekilde oluşturulmasının mümkün olmaması ve bu boşluğun başkaca hukuki yollarla giderilmemiş olması gerektiği, TTK’nın 586. maddesine göre, ortağın vefatı ile mirasçıların ortak sıfatına haiz olduğu, öncelikle ortakların genel kurulu toplantıya çağırarak temsile yetkili müdürü ataması, genel kurul toplanamıyorsa, temsil kayyımı talep edilerek genel kurulun toplanmasına izin verilmesi için dava açılması gerektiği, bir örneği getirtilip incelenen İstanbul … Sulh Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasında küçük yaştaki mirasçılar … ve …’i …nde bulunan hisselerini temsil etmek üzere …T.C. Kimlik numaralı…’nun kayyım olarak atandığı, ortaklarca genel kurul çağrısı yapılabileceği, ortaklar tarafından anılan işlemler yapılmadan, bir başka deyişle yönetimin oluşmasının başka yoldan sağlanması için gerekli işlemler yapılmadan kayyım talep edilemeyeceği, dava konusu olayda TMK’nın 426 ve 427. Maddelerindeki şartların gerçekleşmediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla;
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)DAVANIN REDDİNE,
2-)Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli harç peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-)Davacı yanca yapılan giderlerin üzerlerinde bırakılmasına,
4-)Davacının gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya/vekiline iadesine,
Davacı vekilinin e duruşma yolu ile yüzüne karşı karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/04/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır