Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/381 E. 2023/385 K. 16.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/381 Esas
KARAR NO:2023/385

DAVA:Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili)
DAVA TARİHİ:07/03/2022
KARAR TARİHİ:16/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket … San. Ve Tic. Ltd. Şti. ile … İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti. arasında 03.09.2021 tarihli sözleşmenin düzenlendiğini, sözleşmesinin içeriğinde ve 03.01.2020 tarihli ihtarnamede de görüleceği üzere 20.12.2021 tarihli … bankası 112.000 TL tutarında havale yolu yapılan fazla ödemenin taraflarına geri ödenmesi gerektiğini aksi takdirde bu tutarların iadesi ve sözleşmeden doğan zararları tazmini hakkında dava ikame edeceğini ihtar ettiklerini, müvekkili ile aralarındaki anlaşmaya istinaden müvekkili tarafından anlaşmaya uygun olarak edim yükümlülüğü 03.09.2021 tarihinde yerine getirilmiş ve yine anlaşmaya uygun olarak davalıya verilmiş çeklerin tanzim edilerek teslim edildiğini ve vadesinde ödendiğini, ancak davalı şirket tarafından basiretli tacir gibi davranılmadığını ve dürüstlük kurallarına aykırı davranak sözleşmenin feshedilmesine sebep olduğunu, müvekkili ile aralarındaki sözleşmede yer alan kompakt lamine malzemeleri taraflarına teslim edilmiş ancak 20.12.2021 tarihli … bankası 112.000 TL tutarında havale yolu yapılan fazla ödemenin taraflarına geri ödenmesi gerektiğini taraflarına sözlü ve yazılı olarak ihtar etmelerine rağmen söz konusu tutarın taraflarına geri ödenmediğini, aksine maliyetiyeti daha önce karşılanmış kompakt lamine malzemelerine mahsup edilmeye çalışıldığını, müvekkili firma sözleşmeye uygun olarak ödeme aracı olarak çekleri teslim etmiş ancak davalı taraf kötü niyetli olarak fırsatçılık yapıp fazla ödeme tahsili çabası içerisine girdiğini, davalı tarafın kötü niyetli olarak sebepsiz zenginleşmeye çalıştığını, sözleşmeye konu kompakt lamine malzemeleri temin ettikleri … firması ile iletişime geçmiş ve 3. kişi firma davalı taraftan herhangi bir ücret talep etmemelerine karşın davalı taraf zenginleşme aracı olarak sözleşmeye konu malları teslim etmekte geciktirerek 20/12/2021 tarihinde ise Türkiye en yüksek döviz kurunun olduğu gün müvekkilinden fazla ödeme taleplerinde ve sevkiyat talebinde bulunduğunu, müvekkili firma malzemeleri 03.09.2020 tarihinde çekleri teslim ettiği gün talep etmesine rağmen davalı tarafça teslimat gerçekleştirilmeğini, burada dikkat edilmesi gereken husus söz konusu malzemeleri daha önce çekleri almış olması malzemeleri temin etmesine ve malları temin ettiği … firması herhangi bir fazla ödemle etmemesine rağmen müvekkili şirketten ödeme talep edilip müvekkili şirketten haksız tahsilat yapma çabası içerisine girdiğini, davalı şirket tarafından düzenlenen faturanın müvekkili tarafından kabul edilmediğini ve davalıya iade edildiğini, ticari satımdan kaynaklanan uyuşmazlık için dava şartı olarak arabuluculuk yoluna gidilmiş ancak taraflar arasında herhangi bir anlaşma sağlanamadığını, bu nedenle dava yoluna gidildiğini, 17.02.2022 tarihinde başlayan 24.02.2022 tarihinde sona eren arabuluculuk sürecinde herhangi bir anlaşma sağlanmadığına dair 24.02.2022 tarihinde anlaşmazlık tutanağının düzenlendiğini, iş bu sebeple sözleşmenin devamı taraflarınca mümkün olmayıp söz konusu fazlaca tahsil ettikleri bedelin müvekkili şirkete ticari avans faiziyle iade edilmesi gerektiğini, davalı şirketin herhangi bir zararı mevcut olmayıp söz konusu ekonomik düzende mallarını teslim etmedikleri için ve kur artışlarını fırsata çevirip taraflarına 03.09.2021 tarihinde teslim etmeleri gereken malları başkaca firmalara satmak ve daha fazla para kazanma çabasında oldukları için müvekkili şirketi sözleşmeyi fesh etmeye ve tahsilata zorladıklarını, müvekkili şirket yapacağı inşaatlarda daha fazla sıkıntıya girmek istemediği için en azından 03.09.2021 tarihinden teslim alması gereken malları kurtarmak istediğini, müvekkili sözleşmenin sona ermesinden dolayı zarara uğramış ve davalı şirket müvekkilini zarara soktuğunu, müvekkili firma daha yüksek bedelle yaptırmaya çalıştığını, müvekkilinin en azından söz konusu fazla tahsil edilmeye çalışılan bedelin tarafına iade edilerek bir nebze de olsa zararlarının giderilmesi gerektiğini, davalı şirketin dürüstlük kurallarına ve basiretli bir tacir gibi hareket etmediğini, aksine fırsatçı ve ekonomik düzende yer almaması gereken bir tacir gibi hareket ettiğini, davalı şirketin iş bu davanın açılmasına sebebiyet verdiğini, sonuç itibariyle; yapılan açıklamalar dahilinde fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; fazla tahsil edilen ödemenin şimdilik 20.000 TL, tutarının ihtarnamenin gönderildiği 03/01/2022 tarihinden itibaren ticari avans faiz işletilerek iadesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin de davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı, dava dilekçesinin içeriğinde iadesini istediği bedeli net olarak belirttiğini, buna rağmen eksik harç ile dava açtığını, eksik harcın ikmaline, aksi halde davanın usulden reddine kadar verilmesini talep ettiklerini, dava konusu sözleşmesel ilişki çerçevesinde müvekkili şirket tarafından davacı şirkete İstanbul Bahçelievler’de bulunan konut projesine dış cephe kaplama konusunda hizmet ifası taahhüdü, davacı şirket tarafından da hizmetin bedelinin ödenmesi taahhüdü vaki olduğunu, dolayısıyla taraflar arasında, istisna (eser) sözleşmesi anlamında karşılıklı taahhütleri havi bir akdi ilişki gerçekleştiğini, taraflar arasındaki Whatsapp yazışmaları incelendiğinde dava konusu projeye uygulanacak dış cephe kaplaması konusunda fikir alışverişinin yapıldığını, akabinde davacı tarafın haksız ve gerçek dışı iddialarla … 4. Noterliği 03.01.2022 tarihli … yevmiye no’lu ihtarnamesini keşide ettiği ve 112.000,00 TL nin kendilerine iadesi gerektiğini belirttiğini, bunu üzerine davacı tarafa, taraflarınca … 57. Noterliği kanalıyla 14.01.2022 tarihli … yevmiye nolu cevabi ihtarnamenin keşide edildiğini, taraflar arasındaki ticari ilişkinin sadece kompakt lamine alım satımı değil, ayrıca altyapı ve bunların bina dış cepheye uygulanması olduğunu, bu uygulamada müvekkili şirket tarafından akdi yükümlülükleri ifa edilecekken davacı tarafın sözleşmeyi haksız olarak fesih ettiğini, davacı tarafın döviz kuru konusundaki iddialarını ve beyanlarını kabul etmediklerini, sözleşmenin 6. Maddesinde işin bedeli düzenlendiğini, sözleşme kapsamında üç kalem bedel çıktığını, birincisi kompakt laminat malzemeleri, İkincisi altyapı malzemeleri ve sonuncusu işçilik gideri olarak belirlendiğini, Not kısmında ise bunlardan alt yapı malzemeleri ile işçilik bedeli üzerinden kur sabitleme konusunda anlaştıklarını, davacının dekont açıklamasında açıkça belirttiği compackt lamine ödemesi’nin iadesini talep ettiği üzere kur sabitleme bu alacak kalemi üzerinden kararlaştırılmadığını, altıncı maddenin sonunda “Ödemenin yapıldığı günkü TCMB efektif döviz satış kuru baz alınacaktır.” yazdığını, hal böyleyken davacının kur farkı esasına dayalı zarar iddiasının hukuki mesnetten yoksun olduğunu, müvekkili şirketin davacı tarafa düzenlediği 20.12.2021 tarihli e-fatura, dava konusu çeklerle ve müvekkili şirketin ticari defter ve kayıtlarıyla uyumlu olduğunu, müvekkili şirket, davacı taraftan aldığı dava konusu çekleri, dava konusu akdi ilişki çerçevesinde üstlenilen işin malzemesi olan laminat malzeme alımı için dava dışı üçüncü kişi laminat kaplama firmasına kullanıldığını, bu da müvekkili şirket ile davacı şirket arasındaki sözleşmeye uygun olduğunu, sonuç itibariyle; arz ve izah edilen sebeplere binaen; zamanaşımı, harç eksiği usuli itirazlarının kabulüyle davanın usulden reddine, davanın esastan reddine, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında imzalanın 03/09/2021 tarihli sözleşmeden doğan fazla ödenen bedelin iadesi ve sözleşmeden doğan zarara ilişkin alacak davasıdır.
Bilirkişi heyeti tarafından alınan 02.01.2023 tarihli raporda; incelenen davacı yana ait 2021 yılı Ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olduğu ve davacı yanın 2021 yılı ticari defterlerini TTK. hükümlerine göre usulüne uygun tutmasından dolayı davacı yanın 2021 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davacı … Tekstil Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin tarafına düzenlenen faturayı ticari defterlerinde kayıt altına almamasından kaynaklı olarak 20.12.2021 tarihi itibariyle davalı … İnşaat San.ve Ticaret Ltd. Şti.’den 280.000,00 TL alacaklı göründüğü, incelenen davalı şirkete ait 2021 yılı Ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olduğu ve davalı şirketin 2021 yılı ticari defterlerini TTK. hükümlerine göre usulüne uygun tutmasından dolayı davalı şirketin 2021 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davalı … İnşaat San.ve Ticaret Ltd. Şti.’nin düzenlediği faturada kaynaklı olarak 20.12.2021 tarihi itibariyle davacı … Tekstil Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. herhangi bir alacağının görülmediği, bakiyenin sıfır göründüğü, Davacı tarafın yaptığı ve işbu davanın konusunu teşkil eden 20.12.2021 tarihli ödemeyi itirazî kayıt olmaksızın ödediği, 20.12.2021 tarihli faturayı aldığını kabul etmesine rağmen süresi içerisinde itiraz ettiğine yahut faturayı karşı tarafa iade ettiğine dair herhangi bir bilgi ya da belge sunmadığı, davacı tarafın karşı tarafa gönderdiği dosya içerisinden anlaşılan ancak dosyada sureti bulunmadığı için içeriği incelenemeyen … 4. Noterliğinin 03.01.2022 tarihli ihtarnamesinin tarihinin dahi faturaya itiraz süresinin geçmesinden sonraki bir tarih olduğu, bu nedenle 20.12.2022 tarihli faturanın içeriğinin kesinleştiği ve davacı tarafça kabul etmiş sayılması gerektiği, bu kapsamda davalı taraf ticari defterlerine itibar edilerek davacının davalıdan herhangi bir alacağının bulunmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi tarafından alınan 17/02/2023 tarihli ek raporda; davacı tarafça kök rapora yapılan itirazlar kapsamında kök rapordaki görüşleri değiştirmeyi gerektiren herhangi bir husus olmadığı kanaatine varıldığı tespit edilmiştir.
Taraflar arasında, her iki tarafın da kabulünde olan 03.09.2021 tarihli sözleşmenin imzalandığı, Sözleşme’de davacı şirketin “İşveren”, davalı şirketin ise “Yüklenici” olarak yer aldığı, Sözleşme konusunun (m.2); “İşveren ‘in Bahçelievler’de bulunan Konut Prohesi İnşaatı; Yapıştırma Sistem Dış Cephe Compact Laminat Kaplama İşi yapım işlerinin Yüklenici tarafından yapılmasının hüküm ve şartları ile tarafların işbu sözleşmeden kaynaklanan hak ve yükümlülüklerinin belirlenmesidir” şeklinde belirlendiği davada taraflar arasındaki hukuki ihtilaf, davacı yanın fazla tahsil edilen ödemenin şimdilik 20.000 TL tutarının ihtarnamenin gönderildiği 03/01/2022 tarihinden itibaren ticari avans faiz işletilerek kendilerine iade edilmesini talep etmesi üzerine çıkmış bulunduğu ;
İncelenen davacı şirkete ait 2021 yılı ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun tasdik edildiği , incelenen davalı şirkete ait 2021 yılı ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun tasdik edildiği , bu suretle tarafların lehine delil vasfını taşıdıkları, davacı şirketin 20.12.2021 tarihi itibariyle davalı şirketten 280.000,00 TL alacaklı göründüğü, davalı şirkete ait defterlerin incelenmesi sonucu 20/12/2021 tarihi itibariyle davacı şirketin herhangi bir alacağı bulunmadığı hususlarının bilirkişi raporuyla tespit edildiği ;
Davacı tarafın yaptığı ve işbu davanın konusunu teşkil eden 20.12.2021 tarihli ödemeyi itirazi kayıt olmaksızın ödediği, 20.12.2021 tarihli faturayı aldığını kabul etmesine rağmen süresi içerisinde itiraz ettiğine yahut faturayı karşı tarafa iade ettiğine dair herhangi bir bilgi ya da belge sunmadığı, bu nedenle 20.12.2021 tarihli faturanın içeriğinin kesinleştiği ve davacı tarafça kabul etmiş sayılması gerektiği, bu kapsamda davalı taraf ticari defterlerine itibar edilerek davacının davalıdan herhangi bir alacağının bulunmadığı, hususları mahkememizce hükme esas alınan dosya kapsamına uygun bilirkişi kök ve ek raporuyla da tespit edilmiş olmakla , davanın reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli maktu 179,90-TL red karar ve ilam harcın başlangıçta peşin alınan 341,55-TL harçtan mahsubu ile bakiye 161,65-TL’nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-)Arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.560,00-TL arabulucuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-)Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/vekiline iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/05/2023

Katip …
(E-imzalı)

Hakim …
(E-imzalı)