Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/34 E. 2023/15 K. 13.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/34 Esas
KARAR NO:2023/15

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:15/02/2021
KARAR TARİHİ:13/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirkete ait gemi için davacı şirket tarafından … isimli gemide yapılan iş ve tamirat sebebiyle tanzim edilen 29.440,50 TL toplam fatura bedelleri ödenmediğini, iş bu alacağın tahsili hakkında icra takibi başlatıldığını ve davalı itirazı nedeniyle takibin durdurulduğunu, iş bu haksız itirazın iptali davası öncesinde zorunlu arabuluculuk kapsamında yapılan görüşmede anlaşmama neticesinde son tutanak düzenlendiğini, yukarıda açıklanan nedenlerle itirazın iptali ve takibin devamına, davalı aleyhine inkar tazminatına hükmedilmesini, davalı tarafın mallarını kaçırmaya ve alacaklıdan kaçırmaya yönelik işlemler yapıldığı dikkate alınarak asıl alacak hakkında ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne, davanın kabulüne, yargılama giderlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
CEVAP:
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapıldığı, dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davanın; 29.440,50 TL alacağa ilişkin …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili davada; 15.10.2020 Tarihli fatura ve taraflar arasında diğer fatura ticari defter kayıtları ,bilirkişi incelemesi ,tanık beyanları, savcılık soruşturma dosyası vs yasal delile dayanmıştır.
…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası sureti celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının … … Mühendislik San. Ve Tic. Ltd.
Şti. borçlu … San. Tic. Ltd. Şti. olduğu, Asıl Alacak 29.440,50 TL, işlemiş faiz 131,00 TL olmak üzere toplamda 29.571,50 TL alacak için 30/10/2020 tarihinde takibe girişildiği, davalı/ borçluya usulüne uygun tebligatın yapıldığı borçlunun süresi içerisinde borca, ferilerine itiraz ettiği görülmüştür.
…. ASCM nin … E sayılı dosyası incelendiğinde; Müştekinin …, sanığın …, suçun basit yaralama olduğu, TCK 86/2, 52 md gereğince adli para cezası ile cezalandırıldığı, hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin 28.10.2022 tarihli dilekçesi incelendiğinde; cevap dilekçesinin ıslahına ilişkin olduğu, davcı tarafça hizmet ifasının gereği gibi yapılmadığı, bakım hizmetinden kaynaklanan müvekkil firmanın zarara uğradığı, buna ilişkin belgelerin ekte sunulduğu, işbu uyuşmazlık nedeniyle …. ASCM nin … E sayılı dosyası ile derdest olduğu beyan edilmiştir.
Davalı vekilinin 02.11.2022 tarihli beyan dilekçesinde ayıba ilişkin tespitlerin yapıldığı, evrakların sehven sunulmadığı bildirilmiş olmakla, bu dilekçenin bilirkişi raporu, ek raporu sunulduktan sonra dosyaya kazandırıldığı, davacı vekilinin ayıba ilişkin itiraz dilekçesi sunduğu, karşı tarafın iddiasının genişletilmesine muvafakatinin olmadığını beyan etmişlerdir.
Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dosyanın SMM bilirkişisine tevdii edildiği, 31/03/2022 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle; Dava Konusunun; Taraflar arasında bulunan ticari ilişkiden kaynaklı davacının Asıl Alacak 29.440,50 TL, işlemiş faiz 131,00 TL olmak üzere toplamda 29.571,50 TL alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, Davacı tarafından Alacağının tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün
… Esas numarası ile takibe geçtiği, davalı yan tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, Davacı yan tarafından yapılan itirazın iptali talebi doğrultusunda 15.02.2021 tarihinde T.C. İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/34 E. sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği belirlendiği, Davacının 2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalının 2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacı Tarafın İstanbul Ticaret Odasına …-5 sicil numarası ile Tacir olarak kaydolduğu görülmüştür, davalı Tarafın İstanbul Ticaret Odasına …-5 sicil numarası ile Tacir olarak kaydolduğu görülmüştür.
Davacı tarafından davalı yana kesilen 2020 yılına ait hizmet fatura Davacı Tarafın BS Formlarında Bildirildiği görülmüştür.
Davacı tarafından davalı yana kesilen 2020 yılına ait hizmet fatura Davalı Tarafın BA Formlarında Bildirilmediği görülmüştür. Faturaların davacı tarafından davalı … San Ltd.Şti. adına düzenlediği, elektronik posta yazışma örneklerine göre davacı tarafından davalı şirket çalışanına gönderilen e- maillerin bir kısmının diğer davalı …@…, …@…, …@…, …@…, …@…, …@… adresine gönderildiği, hizmet kalemleri döküm listesinin de davacı şirket tarafından hazırlanarak … San Ltd. Şti. çalışanlarına gönderildiği, elektronik posta yazışma örneklerine göre davacı tarafından verilen hizmete ilişkin döküm listesinin adı geçen davalı çalışanlarına gönderilip onaylarının alındığı sonra faturaların düzenlendiği, davacı tarafından düzenlenen faturanın davalı BA formunda kayıtlı olmadığı ancak davacı tarafından davalı tarafa gönderilen mail ekindeki fatura davalı tarafından mailin okunduğu görülmüş olup davalı tarafından söz konusu faturaya 8 gün içerisinde itiraz edilmediği görülmüştür. Diğer tarafından fatura içeriği mal/hizmetin davacı tarafından davalı yana verildiği ile ilgili dosya içeriğinde somut bir belge ve veri mevcut olmadığı görüldüğünden fatura içeriği mal/hizmetin verilip verilmediği hususun takdiri Mahkemenize aittir. Taraflar arasında herhangi bir hizmet sözleşmesi ve cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, ancak davalı, davacı ile aralarındaki bu ilişkiyi inkar etmemektedir. E mail yazışmalar ekinde taraflarına faturaların gönderildiğini, faturaların davalı tarafından kabul edildiğine dair sadece mailin okundu bilgisinin olduğu görülmüştür. Davalı tarafın söz konusu faturaya istinaden geri dönüş veya itiraz olmadığı görülmüştür. Neticeten ; Mahkemeniz davacının düzenlemiş olduğu faturanın yerinde olduğu ve davacının davasında haklı olduğu yönünde karar vermesi durumunda davacının davalı yandan takip tarihi itibariyle 29.440,50 TL Asıl, 131,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 29.571,50 TL alacaklı olacağı, 15/08/2022 Tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; 1- Davacı tarafından düzenlenen dava konusu 15.10.2020 tarihli, … no.lu,29.440,50 TL tutarlı faturaya davalı tarafından 16.10.2020 tarihinde “Türk Ticaret Kanunu’nun 21. maddesinin ikinci fıkrasına göre, bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” Maddesi gereği kanuni süre içerisinde itiraz ettiği, davalının itirazından sonra davacı tarafından fatura iptal edilmediği görülmüştür. 3.2- 15.10.2020 tarihli, … no.lu, 29.440,50 TL tutarlı faturanın davalı tarafın ticari defter ve BA formlarında yer almadığı görülmüştür. Davalının, “davacı tarafından … gemisine ilişkin tamir ve bakım işi tapılmış gibi
gösterilmişse de tamir aşamasında “klima motoru” çıkma olarak nitelendirilen ikinci el ve atık uluslararası denizcilikte yasaklanmış olan bir motor takılmış…” şeklinde beyanına istinaden dosya kapsamına sunulan herhangi bir delil olmadığı bu hususta inceleme yapılamamıştır. Yine davalı tarafından sunulan maillere bakıldığında maillerin fatura tarihinden önce yani 10.08.2020 Tarihinden gemi arızasından bahsedildiği davacı tarafından söz konusu dava konu fatura ise 15.10.2020 tarihinde kesilmiştir.
Davacı tarafından davalı yana fatura mail yolu ile gönderildiği ancak davalı tarafından TTK21/2 Md uyarınca faturaya itiraz edilmediği yani davalı tarafından herhangi bir iade faturası veya davacı tarafından kesilen faturanın geri iadesi benzer belge sunmadığı (PTT, kargo, İade Faturası vb.) görülmüştür. Gerek bilirkişilik kanunun gerekse mahkemelerin yapmış olduğu görevlendirme niteliği dikkate alındığında mali müşavir bilirkişi olarak görevimiz Ticari defter ve belgelerdeki tespitleri olduğu gibi rapora yansıtmaktır. Bilirkişilik görevimiz incelemeye sunulan bilgi ve belgelerin tespiti noktasındadır. Davalı tarafından itiraz edilen “hizmetin ifası gereği gibi yapılmadığı, söz konusu bakım hizmetinden kaynaklı olarak davalının zarara uğradığın” beyan edilmiş ise de davacı tarafından bir hizmetin yapıldığı yani ortada yapılan bir iş olduğu hususu tespit ve rapor edilmiştir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, tarafların defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; taraflar arasındaki hukuki ihtilafın davacı yanın, 30/10/2020 tarihinde davalı borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası 29.571,50 TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanların takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunduğu,
Davacının 2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu,
davalının 2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının davaya konu faturaların … Vergi Dairesine kanuni süreler içerisinde BS formlarının verildiği, fatura tarihinin 15.10.2020, … fatura no, (hizmet faturası) KDV dahil 29.440,50 TL olduğu, davalı tarafın BA formlarının bildirilmediği,
Taraflar arasında herhangi bir hizmet sözleşmesi ve cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, ancak davalı, davacı ile aralarındaki bu ilişkiyi inkar etmediği, e mail yazışmalar ekinde taraflarına faturaların gönderildiğini, faturaların davalı tarafından kabul edildiğine dair sadece mailin okundu bilgisinin olduğu, davalı tarafın söz konusu faturaya istinaden geri dönüş veya itiraz olmadığı, davacının davalı yandan takip tarihi itibariyle 29.440,50 TL Asıl, 131,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 29.571,50 TL alacaklı olacağı hususunun tespit ve rapor edildiği, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
(Davalının bilirkişi kök ve ek rapordan sonra ayıp beyanında bulunduğu, buna benzer Yargıtay HGK nun 2017/1093-1090 EK sayılı kararı da göz önüne alındığında 6100 sayılı HMK’nın sistematiği içerisinde; tahkikat aşamasına geçilmeden önce tarafların uyuşmazlık konularının ve bu uyuşmazlık konularının çözümü için ileri sürdükleri delillerin daha işin en başında belirlenerek tahkikatın etkin bir şekilde yapılması hedeflendiği, uyuşmazlığa dönülecek olursa, davaya yasal süresi içerisinde cevap vermemiş olan davalının süresinden sonra vereceği cevap dilekçesi ile ayıp def’inde bulunabilmesi ancak davacının muvafakat etmesi ile mümkün olacağı, aksi halde savunmanın genişletilmesi itirazı ile karşılaşan ayıp def’ine değer verilemeyeceği, 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğünden sonra tarafların açık muvafakati olmadığı sürece iddia ve savunma genişletilemeyeceğinden, davacının açık muvafakati olmadığı sürece ayıp savunması dikkate alınamayacağından davacının da 16.12.2022 tarihli duruşmada muvafakatinin olmadığını beyan etmekle, davalının bu yöndeki iddialarına itibar edilmemiştir.)
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
Davalının …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 29.440,50-TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE, takibin 29.440,50-T asıl alacak üzerinden takibin talep gibi DEVAMINA,
2-Alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatı 5.888,10-TL’ nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 2.011,08 TL harçtan peşin alınan 354,22 -TL harcın mahsubu ile bakiye 1.656,86 -TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücretinin davada haksız çıkan taraftan karşılanması gerekmekle, 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 354,22 -TL peşin harç, 8,50 vekalet harcı, 900,00 -TL bilirkişi ücreti, 306,00 -TL davetiye ve teskere gideri olmak üzere toplam 1.628,02 -TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00 -TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının / davalının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / davalı / vekillerine iadesine,
Dair Davacı ve davalı vekilinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/01/2023

Katip …
E-imzalıdır.

Hakim …
E-imzalıdır.