Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/19 E. 2022/910 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/19 Esas
KARAR NO :2022/910

DAVA:Hisse Devrinin İptali (İnançlı İşlem Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:07/01/2022

BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ … E K

DAVA:Hisse Devrinin İptali (İnançlı İşlem Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:28/02/2022
KARAR TARİHİ:15/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Hisse Devrinin İptali (İnançlı İşlem Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı müvekkil ile davalı taraf anne – baba bir kardeş olduklarını, davacı müvekkilin dava konusu şirket hisselerini 2017 yılında davalı kardeşine devrettiği esnada dava dışı bir çok 3.kişinin borçlusu olduğunu, davacı müvekkil çeşitli ticari ve hukuki ilişkilerden kaynaklanan borçlarından kaynaklanan mali sorunlar yaşamakta olduğundan dolayı hissedarı olduğu şirketlere gerek bankaların kredi verme amaçlı iş ve işlemlerinde sıkıntı yaratması ve gerekse şahsi bu borçlarından dolayı bu şirketlere murazaa yöneltilmemesi için … Tic.ve San.Ltd.Şti.ve… A.Ş.unvanlı şirketlerdeki hisselerini geri alacağına olan inancı dolayısıyla bedelsiz olarak davalı kardeşine devrettiğini, bu hususta devir yapıldığı gün 09/11/2017 tarihli “inanç işlem sözleşmesi” taraflar arasında akdedildiğini, davacı müvekkil şirket hisselerini istediğinde geri alacağı inancı güveni ile hiç nam ve ad altında hiç bir bedel almaksızın davalıya devretmiş ise de, davalı taraf sürekli olarak bu hisseleri geri vereceğini söylemesine ve işlemleri tamamlayacağına dair söz vermesine rağmen şahsi sorunlarını ileri sürerek hiçbir şekilde hisselerin müvekkile geri devri için gerekli işlemlere yanaşmadığını, İstanbul Ticaret Odası kayıtlarından da anlaşılacağı üzere …Şti.nezdinde %10 hissesini geri alacağı inancı ile davalı kardeşine devrettiğini, … ..A.Ş.nezdinde ise %7 ‘lik payını yine geri alacağı inancıyla davalı kardeşine devrettiğini, her ne kadar anonim şirketlerdeki hisse devirleri pay defterlerine yansıtılmıyor ise de söz konusu şirket sermaye piyasası kurulunun denetiminde bulunan SPK’nın bu şirketlerdeki hisse devirlerini onaylaması zaruri olup, bu nedenle söz konusu anonim şirkette pay defterlerine işlendiğini, davacı müvekkilin inanç sözleşmesinden de anlaşılacağı gibi ilgili iki şirket bünyesinde bulunan hisselerini herhangi bir zaman sonra derhal geri almak kaydıyla davalıya devrettiğini, ancak davalı yan bu gün yarın diyerek müvekkili hep oyaladığını, bu nedenle bu davanın ikame edilmesinin zorunlu hale geldiğini, açıklanan işbu sebeplerle davalı adına kayıtlı olan ve müvekkil tarafından kendisine devredilen … ..Şti. (%10) ve … ..A.Ş. (%7) hisselerinin devir işleminin iptali ile müvekkil adına tescilini talep ve dava ettikleri anlaşıldı.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı yan kardeşi olduğunu, 2017 yılında bir takım mali sıkıntıları nedeniyle oluşan borçlarından dolayı hissedarı olduğu şirketlerdeki hisseleri yüzünden şirket tüzel kişilikleri ile alacaklılar arasında muhtemel çekişmelere sebebiyet vermemek amacıyla ve ileride borçlarından kurtulduğunda tekrar davacıya iade edilmek üzere …A.Ş.ve … ..Şti.unvanlı şirketlerdeki hisselerini kendisine devrettiklerini, taraflar arasında ileride sorun çıkmaması açısından bu hisse devirlerinin bir inançlı işlem olduğu ve ileride talebi halinde davacıya iade edilmek üzere yapıldığına ilişkin bir yazılı sözleşme imzaladıklarını, bu nedenle dava dilekçesinde açıklanan vakıalar doğru olmakla birlikte bugüne kadar davacı kardeşine bu hisseleri iade edememiş olmasında herhangi bir kasıt yada art niyet bulunmadığını, davacı kardeşinin borçlarından yeni yeni kurtulmaya başladığını ve davacıyı oyalamadığını, dava açılmasında kusurlu olmadığını beyan etmiştir.
BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ … E K SAYILI DOSYASINDA;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı … adına kayıtlı olan ve müvekkili tarafından kendisine devredilen diğer davalı … Yat. Tic. San. Ltd. Şti. (%10) Ve diğer davalı … … A.Ş. (%7 – 735.000 Adet) hisselerine öncelikle ihtiyati tedbir veya İHTİYATİ tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz konulmasına, hisselerin devir işleminin iptali ile müvekkili adına tesciline, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasının 24.02.2022 tarihli ara kararı ile şirketlerin ortaklık yapısının değişeceğinden bahisle dosyasının İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/19 E. sayılı dosya ile birleştirilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalılar ….ve ….Şti.vekili cevap dilekçesinde; huzurda açılan davanın, danışıklı, haksız, hukuksuz, muvazaalı ve yargılama hakkının kötüye kullanımı niteliğinde olduğunu, alacaklılardan mal kaçırma amaçlı, davacının ve davalının Vergi Dairelerine, bankalara, piyasadaki alacaklılarına borçlarını ödememek için hile yapılarak hak elde edilmek istenen haksız bir dava niteliğinde bulunduğundan reddi gerektiğini, TTK 3,4 ve 5/A maddesi gereği ticari iş niteliğinde ve zorunlu arabuluculuk kapsamında olmasına rağmen, huzurdaki dava zorunlu arabuluculuk müracaatı ve müzakeresi yapılmadan açılmış olduğundan usulden reddi gerektiğini, müvekkil şirketlerden… A.Ş. özel izinle kurulmuş, Sermaye Piyasası Kurul’u, Borsa İstanbul A.Ş’ne bağlı, finansal tabloları ve ortaklık yapısı … Aydınlatma Platformunda ilan edilen, Bağımsız Denetim Şirketi ve YMM denetimine tabi bir şirkettir. Pay devirleri SPK’nın bilgi ve iznine tabi olduğunu, şirket ortaklarından davacı …, … … A.Ş.’deki payını pay devir sözleşmesi ile kardeşi …’a devrettiğini, şirket 10.11.2017 tarihli Yönetim Kurulu Kararı ile devir talebini kabul ettiğini, şirket 13.11.2017 tarih ve 1141 sayılı yazı ile SPK Aracılık Faaliyetleri Dairesi Başkanlığı’na …’ın % 7 payını kardeşi …’a devrettiğini bildirdiği, SPK’nın talebi üzerinde payını devreden davacı 21.12.2017 tarihinde şirkete verdiği dilekçe ile pay devir gerekçesini ‘esas faaliyet konum olan inşaat işlerine yoğunlaşmak istediğimden dolayı, şirkette halen ortaklığı bulunan ve yönetim kurulunda üye olan kardeşim …’ a devrettiğimi beyan ederim’ beyanı ile Şirkete bildirdiğini, davalı kardeşi … da aynı beyanla payları devraldığını yazılı olarak beyan ettiğini, payı devralan ve Şirket SPK’ya noterden beyanname verdiğini, pay devralan, pay alış bedelinin sanayi, ticaret ve hizmetler sektöründeki kendi faaliyetlerinden kaynaklandığını beyan ve her türlü muvazaadan ari olarak nakden temin ve tevdi edileceğini resmi olarak taahhüt ettiğini, SPK Aracılık Faaliyetler Dairesi Başkanlığı 27.12.2017 tarihli 14417 sayılı yazı ile son pay durumunu Kurul kayıtlarına aldığını, şirket tarafından son pay durumu ayrıca … Platformunda ilan edildiğini, görüleceği üzere payı devreden ve devralan davacı ve davalı kardeşlerin pay devirleri SPK nezdinde beyan edilen taahhütler gereği şeffaf ve dürüst resim ilkesine göre gerekçeleri ile beyan edilerek kurul kaydına alındığını, aynı şekilde … TİC VE SAN LTD ŞTİ. nezdindeki % 10 payını 20.000,00 TL bedelle …’a devretmiş, devir ticaret sicilinde kamuya ve 3.kişilere ilan edilerek geçerlilik kazandığını, hukuken geçerlilik kazanmış her iki şirketteki pay devirleri hem şirket hem taraflar arasında geçerli ve bağlayıcı olduğunu, ancak huzurdaki davada, davacı ve davalı Noter ve SPK nezdinde verdikleri beyanlara aykırı olarak, devreden ve devralan kişi sıfatıyla davacının Vergi Dairesi, bankalara ve diğer kişilere olan borçlarını ödememek ve paylara haciz konmasını engellemek amacıyla kanuna ve ahlaka aykırı muvazaalı bir işlem gerçekleştirdiklerini yani hile yaparak devrin 10.11.2017 tarihinde bu amaçla gerçekleştirildiğini ikrarla, huzurdaki davada davacı muhtemelen zamanaşımı süresi dolan Vergi Daireleri ile diğer alacaklılara borcunu ödememek için izini kaybettirdiğini düşünüp, bu sefer de piyasayı dolandıran davalı kardeşinin Vergi Dairelerine, bankalara, sair şahıs ve şirketlere olan borçlarını ödetmemek ve paylara haciz konmasını engellemek için yeni bir hile ile davada payları kendi adına devralmak istemektedir ki bu durum ve dava açık bir muvazaa ve kamu suçu oluşturmakta olduğunu, iki kardeşin kendi aralarında vergi dairleri, bankaları ve alacaklılarını zarara uğratmak maksadıyla tasarlanmış, danışıklı olduğu açıklıkla belli olan ve yargılama hakkının kötüye kullanımını oluşturan bu davranışlarının yargılamada korunması hukuken mümkün olmadığını, gerçekten de davalı …, ortağı ve müdürü olduğu … TİC VE SAN LTD ŞTİ.’nde müdürlük görevini kötüye kullanarak şirketin gelirlerinin 730.036,00 Euro bedelini kendisi ve aile yakınları olan annesi Mine NAYIR, babası …, kuzeni … zimmetine geçirmiş ve ….Asliye Ticaret Mahkemesinin 06.01.2022 tarih ve … E … K sayılı ilamı ile müdürlük görevinden azledilmiş, yerine kayyım atanmış, 730.036,00 Euro bedelin şirkete ödenmesine karar verildiğini, davalı … aynı fiilden dolayı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan dolayı İstanbul 29 Asliye Ceza Mahkemesinin … E No’lu dosyasında da yargılanmakta olduğunu, ….Asliye Ticaret Mahkemesinin 06.01.2022 tarih ve … E … K sayılı ilamına konu bedelin tahsili için … İcra Müdürlüğünün … E No’lu dosyasından icra takibine geçilmiş ve Mahkeme huzurunda …’dan iadesi talep edilen … ve … paylarının kararı tehiri icra talebiyle istinaf ettiklerinden teminat olarak kabulü istemiyle İcra Müdürlüğünden bilirkişi aracılığı ile kıymet takdiri talebinde bulunduklarını, görülen odur ki davacı ve davalı …’ın bu borcu ödemesinden kurtulmak için 14 Ticaret Mahkemesinin 06.01.2022 karar tarihinden 1 gün sonra Mahkemenizde huzurdaki muvazaa ve kamu suçu teşkil eden davayı açarak paylara haciz konmasını önlemek ve borcu ödemekten kötü niyetle kaçınmak, Mahkeme kararını etkisiz bırakmak amacıyla Mahkemenizden davaya konu paylara ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz kararı istenmiş ve payların mülkiyetini kendi adına geçirmek için davacı huzurdaki davayı açtığını, Davalı ve davacı, bir yandan borcu ödemekten kaçınmak ve paylara haciz konmasını engellemek için payın mülkiyetini muvazaalı şekilde … adına geçirmeye çalışırken, diğer yandan ihtilaflı hale getirmeye çalıştıkları payların mülkiyeti davalıya ait beyanı ile İst … İcra … No’lu icra dosyasında teminat olarak kabulünü sağlamaya çalışarak, Mahkemeleri, İcra Daireleri nezdinde payların mülkiyetinin kime ait olduğu konusunda hukuki bir kaos yaratma ve dosya alacaklısının haklarını tahsil etmesini engelleme çabası içine girdiklerini, yine davacı ile davalının müşterek işbirliği içinde hareket ettiklerinin son kaydı 09.03.2022 tarihinde… A.Ş.ndeki Olağan Genel Kurul’una davalı kardeşi …’ı noterden verdiği vekâletname ile temsilen katıldığını, aynı genel kurulda davacı, şirketin diğer ortağı babası …’ın 2019 yılı genel vekaletnamesini kullanarak ve genel vekaletnamede tanımlanmayan özel yetkileri eklettikleri 01.03.2022 tarihli tevkil vekaletnamesinde özel belgede sahtecilik yaparak Av….’un genel kurula girmesini sağlamış olduklarından dolayı Noter, tayin ettikleri vekilleri, davacı ile babası adına 16.03.2022 tarihinde … C.Savcılığının … Hz soruşturması ile suç duyurusunda bulunulduğunu, davacının dava dilekçesinde hangi Vergi Daireleri, Bankalar ve Piyasa borçlularına hangi dosyalardan ne kadar borcu bulunduğuna ilişkin bir kayıt mevcut olmayıp, delil olarak bu beyanlara dayandığından bunların tek tek açıklattırılması, borçlu bulunduğu her Vergi Dairesi, banka ve ilgili icra dosyasına yazı yazılıp bu borçların ödenip ödenmediğinin sorulması, davacı ve davalının danışıklı iddialarına konu beyanlarının doğruluğunun Mahkemece tespiti, işlenen kamusal zarar oluşturma amacıyla pay devri niyetinin tespiti yönünden de önem taşımakta olduğunu, açıklanan işbu sebeplerle davacı ve davalının huzurda açılan davası tüm yönleriyle haksız, hukuksuz, muvazaalı, danışıklı ve yargılama hakkının kötüye kullanımı niteliğinde bulunduğu ve yargılamada korunması hukuken mümkün bulunmadığından tedbir taleplerinin ve davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri anlaşıldı.
DELİLLER
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, asıl ve birleşen davada; 09.11.2017 İmza tarihli taraflar arasında akdedilmiş İnançlı İşlem Sözleşmesine, … 15. Noterliği’nin 10.11.2017 Tarih ve … Yevmiye No’lu Anonim Şirket Pay Devri Sözleşmesine, … 26. Noterliği’nin 09.11.2017 Tarih ve … Yevmiye No’lu Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesine, 21.11.2017 Tarih ve 9456 Sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesine, … … A.Ş., 10.11.2017 Tarih ve 478 Karar Sayılı Yönetim Kurulu Kararına, … … A.Ş. Ortaklar Pay Defteri’ne ilişkin müvekkilin davalıya devir işlemini gösterir belgeye, T.C. Başbakanlık Sermaye Piyasası Kurulu Aracılık Faaliyetleri Dairesi Başkanlığı 27.12.2017 tarihli …-205.01.01-E.14417 Sayılı Pay Devri Başvurusunu gösterir belgeye, Sermaye artırımını ve ilgili tescilin ilan olunduğu Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nin tarih ve sayılarını gösterir belgeye, davacı – Müvekkil …’ın borçlu olduğu icra dosyalarını gösterir evraka, nüfus kayıtlarına, tapu kayıtlarına, İstanbul Ticaret Odası Kayıtlarına, şirket kayıtlarına, tanık beyanlarına, bilirkişi incelemesine, keşif, uzman görüşü, yemin deliline dayanmışlardır.
Getirtilip incelenen ticaret sicil kaydına göre; … TİCARET VE SANAYİ LİMİTED ŞİRKETİ’nin istanbul Ticaret Sicil Memurluğunun …-0 sicil numarasında kayıtlı “… Mahallesi … Cad No:111 DA:4 …” adresinde faaliyet gösterdiği, 15/11/2017 tarihinde şirketin son tescilini yaptırdığı,
… … ANONİM ŞİRKETİ’nin de istanbul Ticaret Sicil Memurluğunun …-0 sicil numarasında kayıtlı “… Mah … Cad … Apt K:5 D:9-10 Beyoğlu” adresinde faaliyet gösterdiği, 27/12/2021 tarihinde şirketin son tescilini yaptırdığı anlaşılmıştır. anlaşılmıştır.
UYAP üzerinden getirtilip incelenen; …. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasında; davacının …, davalının …, davanın … Tic. ve San. Ltd. Şti.nin müşterek imzalı müdürü olan … tarafından zarara uğratılmasına dayalı sorumluluk davası, müdürlük görevinden azli ve kayyım tayini talebine ilişkin olduğu yapılan yargılama sonucunda mahkemenin 06/01/2022 tarih ve … karar sayılı ilamı ile özetle;
“(…) tüzel kişinin, ortakları ve üyelerinden bağımsız olarak başlı başına bir kişilik olması, tüzel kişiliği oluşturanların malvarlığı ile tüzel kişiliğin malvarlığının birbirinden bağımsız olması “malvarlığının bağımsızlığı” veya “mal ayrılığı ilkesi”nin bulunması dikkate alındığında, şirketin malvarlığına girmesi gereken paraların bir kısmının 3. Kişi bir şirketin hesabına ortaklar üzerinden sokulması, bir kısmının ise dava konusu … şirketine sokulsa da ortaklar üzerinden sokulması nedeniyle şirketin kendi malvarlığında olması gereken para yerine bu para nedeniyle bir de ortaklar hesabında ortaklara borçlandırılması şirket yöneticisinin sorumluluğunun kaldırılmasına bir etkisi bulunmamaktadır (…)” gerekçesiyle davanın kabulüne ve 730.036 Euronun davalı …’dan alınarak … ve Ticaret Sanayi Limited Şirketine verilmesine, Davalının … ve Ticaret Sanayi Limited Şirketine yönetim hakkının kaldırılmasına karar verildiği, kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır.
UYAP üzerinden getirtilip incelenen; … İcra Müdürlüğü … E sayılı dosyasında; alacaklılar … TİC VE SAN LTD ŞTİ. ve … tarafından, borçlu … aleyhine 143.485,02-TL MAHKEMECE HÜKMEDLEN AVUKATLIK ÜCRETİ, 169.008,98-TL MAHKEMECE HÜKMEDİLEN YARGILAMA GİDERİ, 119.912,02-TL başvuru ve peşin harç olmak üzere toplam 432.406,02-TL-TL ve 730.036,00-EURO alacağın tahsili için 19/01/2022 tarihinde, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018 / 822 (Hukuk Dava Dosyası) esas ve … karar sayılı 06/01/2022 karar tarihli ilama dayalı olarak takibe girişildiği anlaşılmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl ve Birleşen Dava; inançlı işlem nedeniyle hisse devrinin iptali ile davacı adına tesciline ilişkindir.
Asıl davada davacı husumeti kardeşine yönelterek, … ve … M…. isimli şirketlerde bulunan bir kısım hissesini kardeşi davalı …’e devrettiğini, ancak aralarında inanç sözleşmesi bulunduğunu, devretmiş olduğu hisselerin kendine adına tesciline karar verilmesini talep etmiş, davalı ise cevap dilekçesi ile davayı kabul ettiğini bildirmiştir.
Mahkememizce, devir sonucunda dava dışı şirketlerin hisse yapısının değişeceği göz önüne alınarak ilgili şirketlere de husumet yöneltilmesi gereği ile açıklanan 24/02/2022 tarihli ara kararı sonucu … ve … M…. adlı şirketlere husumet yöneltilerek birleşen davanın açıldığı, bu kapsamda davalı şirketlerce verilen cevap dilekçesinde özetle; davanın, danışıklı, haksız, hukuksuz, muvazaalı ve yargılama hakkının kötüye kullanımı niteliğinde olduğunu, alacaklılardan mal kaçırma amaçlı hareket ettklerini, davacının ve davalının Vergi Dairelerine, bankalara, piyasadaki alacaklılarına borçlarını ödememek için hile yapılarak inanç sözleşmeleri ile birbirine sürekli hisse devri yaptıklarını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmişlerdir.
… 26. Noterliği’nin 09.11.2017 Tarih ve … Yevmiye No’lu Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi kapsamına göre davacının … Tic.ve San.Ltd.Şti.de bulunan 20.000 adet hissesini davalıya devrettiği, yine … 15. Noterliği’nin 10.11.2017 Tarih ve … Yevmiye No’lu Anonim Şirket Pay Devri Sözleşmesine göre de davacının… A.Ş.de bulunan 735.000 adet hissesini davalıya devrettiği, devrin şirketlerin pay defterlerine kaydedildiği, tescil ve ilan edildiği anlaşılmaktadır.
Öte yandan taraflar arasında, hisse devirlerine ilişkin olarak yapılan 09.11.2017 tarihli inançlı işlem sözleşmesi bulunduğu, buna göre davacının talebi halinde davalının davaya konu hisseleri davacıya iade etmeyi taahhüt ettiği anlaşılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunun 114/1-h maddesi hükmüne göre; Davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması bir dava şartıdır. Hukuki yarar, sadece menfaat kavramını içermez. Aynı zamanda hukuk düzenince kabul edilmiş bir meşru yarar olmalıdır (Pekcanıtez, H/Atalay, O/Özkes, M.: Medeni Usul Hukuku, Ankara 2011, s.297).
Bu açıdan somut olay incelendiğinde, asıl davada, davacı ile davalının kardeş oldukları, birleşen davaya konu … Tic.ve San.Ltd.Şti. ile… A.Ş.de hissedar oldukları, davacı ile davalının inaçlı işlem sözleşmesi yaparak davacıya ait şirket hisselerinin davalıya devredildiği, ancak …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/01/2022 tarih, … Esas ve … karar sayılı dosyasında, … Tic. ve San. Ltd. Şti.nin müşterek imzalı müdürü olan davalı … tarafından zarara uğratıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne ve 730.036,00 Euronun davalı …’dan alınarak … ve Ticaret Sanayi Limited Şirketine verilmesine, Davalının … ve Ticaret Sanayi Limited Şirketine yönetim hakkının kaldırılmasına karar verildiği, kararın henüz kesinleşmediği, bu karardan çok kısa bir süre sonra eldeki davanın açılarak …’ın anılan şirketteki hisselerini kardeşine devretmek suretiyle sorumluluktan kurtulmaya çalıştığı, davalının cevap dilekçesiyle davayı kabul etmesinin de bu kanaati güçlendirdiği, davacının işbu davayı açmakta meşru bir yararının olduğundan söz edilemeyeceği, işbu davanın TMK.m.2’de hükmünü bulan dürüstlük kuralına aykırı olduğu, bir hakkın kötüye kullanılmasının hukuk düzenince korunamayacağı, kaldı ki, TTK.m.595 kapsamına göre devir sözleşmesi ve ortaklar kurulunun onayı ile limited şirketlerde pay devrinin mümkün olduğu, yine TTK.m.415,416 ve 417 kapsamına göre anonim şirketlerde de pay devrinin usul ve esaslarının düzenlendiği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)Asıl ve Birleşen davanın REDDİNE,
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 80,70-TL karar ilam harcının başlangıçta peşin alınan 37.707,12-TL harçtan mahsubu ile bakiye 37.626,42-TL harcın karar kesinleştiğinde davacı yana iadesine,
3-)Davacı yanca yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
4-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli harç peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
5-)Davacı yanca yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-)Davalılar duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 10,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
Davacı vekilinin ve birleşen davada davalılar vekilinin yüzüne karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2022

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır