Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/755 E. 2022/845 K. 23.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/755 Esas
KARAR NO : 2022/845
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/11/2021
KARAR TARİHİ : 23/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin davalı şirket ile yapmış olduğu ticari iş ilişkisi nedeniyle Müvekkilinin
Borçlu … Limited Şirketi arasında, faturalara dayalı cari hesapta kalan bakiye bedel olan
905,69 Euro’nun müvekkiline ödenmemesi üzerine aleyhine …. İcra müdürlüğünün
2021/… esas sayılı icra dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, davalının alacağa itiraz
ederek takibin durduğunu ifade ederek, İtirazın iptali ile takibin devamına, haksız ve kötü
niyetli itiraz nedeniyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, Yargılama masrafları ve
vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava edilmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış ancak davalı tarafça davaya herhangi bir cevap
verilmemiştir.
Dava; faturadan kaynaklanan alacağa ilişkin …. İcra Dairesinin 2021/… esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
… İcra Dairesinin 2021/… esas sayılı dosyası sureti uyap sistemi üzerinden celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının … Anonim Şirketi, borçlunun … Ticaret Limited Şirketi olduğu, takibin 905,69-EURO asıl alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, takip dayanağının muhtelif tarih ve miktarlı fatura alacağı olduğu, 10/06/2021 tarihli ödeme emrinin, 15/06/2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 18/06/2021 tarihinde, süresi içerisinde borca, ferilerine ve faize itiraz ettiği görülmüştür.
Mali bilirkişi … 05/09/2022 tarihli raporunda özetle; Davacı tarafın ticari defterlerinin TTK ilgili hükümlerine göre delil niteliğine haiz olduğu ve davacının ticari defterlerinde Takip tarihi itibariyle 5.171,91 TL Karşılığı 905,69 Euro alacağının kayıtlı olduğu tespiti yapıldığı ve davacının davalıdan olan bu alacağını Vergi Usul Kanunu’nun 215/2-a maddesi gereğince fatura üzerindeki dipnotta yazılı Euro para birimi üzerinden alması gerektiğinden, davacının, davalıdan 10.06.2021 takip tarihi itibariyle; 905,69 Euro (9.491,63TL) olduğunun tespit edildiği, Bu alacağa (905,69 Euro) 3095 sayılı Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunun 4/a maddesi gereğince takip tarihinden itibaren işleyecek Devlet Bankalarının Euro para birimi ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanması gerekeceğini, takdirin Mahkemeye ait olacağı tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
2004 sayılı İİK madde 67 uyarınca; “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde Mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir”.
…. İcra Dairesinin 2021/… esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklının … Anonim Şirketi, borçlunun … Limited Şirketi olduğu, takibin 905,69-EURO asıl alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, takip dayanağının muhtelif tarih ve miktarlı fatura alacağı olduğu, 10/06/2021 tarihli ödeme emrinin, 15/06/2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 18/06/2021 tarihinde, süresi içerisinde borca, ferilerine ve faize itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına dair bir kararın alacaklı/vekiline tebliğine dair takip dosyası kapsamında mazbataya ve sair bilgi belgeye rastlanmamakla birlikte, eldeki itirazın iptali davasının 26/11/2021 tarihinde açıldığı, alacaklı/vekiline itiraz üzerine takibin durdurulması kararının tebliğine dair mazbata, sair bilgi belge de bulunmadığından İİK madde 67’de öngörülen bir yıllık sürenin işlemeye başlamadığı gibi takip tarihi ile dava tarihi arasında da 1 yıldan az süre bulunduğu görülmekle eldeki itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere, davacının incelenen defterlerinin lehine delil teşkil ettiği, davalı defterlerinin sunulmaması nedeniyle incelenemediği, incelenen davacı defterlerine göre davacının davalı ile aralarında ticari ilişkisinin mevcut olduğu ve açık hesap ilişkisi olarak yer aldığı, ticari ilişkinin 2012 yılında başladığı ve 28/10/2018 tarihine kadar fatura alışverişi olduğu, bu tarihten sonra davacının davalı adına fatura düzenlemediği, davacının davalı adına düzenlediği e-faturaları hem EURO hem de TL cinsinden kestiği ve davalıya tebliğ ettiği, davalının ise tebliğ aldığı e faturalara karşı 8 günlük süre içerisinde itiraz ettiğine dair dosyada herhangi bir evrak bulunmadığından fatura içeriklerinin kesinleştiği, davalının da 31/10/2018 tarihine kadar ödemeler yaptığı ve TL bazında cari hesapta davacının yevmiye defterine göre davacının davalıdan 5.171,91-TL tutarında karşılığı 905,69-EURO alacaklı olduğu, 3095 Sayılı Kanunun 4/a maddesi gereğince vade tarihinden fiilen ödeme tarihine kadar Devlet Bankalarının o para birimi ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranına göre faiz uygulanması gerekeceği belirlendiğinden ve bu tutarın takiple istenen tutarla aynı olduğu ve işleyecek faize ilişkin talebinin de 3095 sayılı kanun uyarınca yerinde olduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptali ile takibin aynı koşullarda devamına karar vermek gerekmiştir.
2004 sayılı İİK madde 67/2.maddesi uyarınca; “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” neticeten işbu davada davalı borçlunun itirazının haksızlığına karar verildiğinden hükmolunan meblağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
1-Davanın Kabulüne,
…. İcra Dairesinin 2021/… esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 905,69-EURO asıl alacak üzerinden iptaline, takip tarihinden itibaren asıl alacağa 3095 sayılı yasanın 4/A maddesi uyarınca EURO ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına kamu bankalarınca uygulanan en yüksek mevduat faizi işletilmek suretiyle takibin devamına,
2-Alacağın %20’si oranında 2.438,84-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 832,99-TL harctan peşin alınan 160,76-TL harcın mahsubu ile bakiye 672,23 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 362,00-TL tebligat gideri, 900,00-TL bilirkişi ücreti, 59,30-TL başvurma harcı, 160,76-TL peşin harç, 8,50-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.490,56-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kendini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 9.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yatırılan avanstan artan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana/ vekiline iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile … Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“5070 sayılı yasanın 5. Ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”¸

“Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır”