Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/585 E. 2022/644 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/585 Esas
KARAR NO : 2022/644

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/09/2021
KARAR TARİHİ : 28/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında eser sözleşesinden kaynaklanan bir ticari ilişki söz konusu olduğunu davalı tarafa davacı tarafından cam kapatma işleri yapılıp teslim edildiğini, davacı sözleşme uyarınca sadece terasta montaj yaptığını ve gereken titizlikle çalıştığını, buna karşılık davalı sözleşme uyarınca ödemesi gereken bedeli ödememek amacıyla haksız itirazlarda bulunduğunu, İşbu dava ikame edilmeden önce ticari uyuşmazlıklarda zorunlu arabuluculuk şartı uyarınca arabuluculuğa başvurulduğunu davalı taraf ile mutabık kalınmadığını, Davacı şirket sağladığı hizmetin karşılığını alamadığını bu nedenle mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme ile hakkını elde edememesinin önemli ölçüde zorlaşacağını, tamamen imkansız hale gelebileceği endişesinin bulunduğunu sayın mahkemece davalı adına kayıtlı taşınmaz ve araçlar bakımından ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini, Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne, davalının itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının 9620’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafından yapılan tespitler neticesinde davacının çalışma yaptığı sırada oluk borusuna vidalar çakılması sebebiyle pimaşın parçalandığının tespit edildiğini, Bunun akabinde oluşan zararların karşılanması amacıyla davalı tarafından davacıya eseri ayıplı ifa ettiğini ve oluşan zararın tazmin edilmesi gerektiğini, iş ve işlemler için gerçekleştirilen toplam 33.409,00 TL bedelin tebliğden itibaren iki gün içerisinde ödenmesi gerektiğini bildiren ihtarname gönderildiğini ancak davacı tarafından dönüş olmadığını, Bunun akabinde davacı tarafından kötüniyetli bir şekilde itirazın iptali talepli işbu davanın açıldığını, Davalı şirket davacının yeterli özen ve dikkat göstermeden işini ifa etmesinden dolayı zarara uğradığını, Eserde oluşan ayıbın davacının uzmanlık alanında olduğundan davacı mesleki kurallara uygun davranış göstermediğini, gerekli özen yükümlülüğünü yerine getirmediğini, Davacı alt yüklenici sıfatına haiz olduğundan eserde oluşan ayıptan dolayı davacıya sorumluluğunun bulunmadığını, Ayıplı ifaden dolayı davalının davacıdan alacaklı olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Dava; cari hesaptan kaynaklanan alacağa ilişkin … 3. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
… 3. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası sureti celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının …, borçlunun … olduğu, takibin 17.973,47 TL alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, takip dayanağının cari hesap ekstresi olduğu, 16/03/2021 tarihli ödeme emrinin, 24/03/2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 31/03/2021 tarihinde, süresi içerisinde borca, ferilerine ve faize itiraz ettiği görülmüştür.
Mali Müşavir bilirkişi … ve İnşaat Mühendisi bilirkişi … tarafından müşterek imzalı 03/02/2022 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; Takdir Mahkemeye ait olmak üzere, dava dosyası ve ekinde (… 3. İcra Müdürlüğü’nün … E.) yer alan her türlü bilgi, belge, tüm deliller, davacı ve davalı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan incelemeler ve değerlendirmeler neticesinde; Dava Konusunun; Taraflar arasında bulunan ticari ilişkiden kaynaklı davacının Asıl Alacak 16.993,00 TL, İşlemiş faiz 980,47 TL olmak üzere toplamda 17.97347 TL tutarlı alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, Davacı tarafından Cari Hesap Alacağının tahsili amacıyla … 3. İcra Müdürlüğü’nün … Esas numarası 16.03.2021 tarihinde takibe geçtiği, davalı yan tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, Davacı yan tarafından yapılan itirazın iptali talebi doğrultusunda 17.09.2021 tarihinde … 13. Asliye Ticaret Mahkemesi …sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği belirlendiği, Davacının 2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davalının 2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davacı Tarafın … Ticaret Odasına … sicil numarası ile Tacir olarak kaydolduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
2004 sayılı İİK madde 67 uyarınca; “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde Mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir”.
… 3. İcra Dairesinin …esas sayılı dosyası sureti celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının …, borçlunun … olduğu, takibin 17.973,47 TL alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, takip dayanağının cari hesap ekstresi olduğu, 16/03/2021 tarihli ödeme emrinin, 24/03/2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 31/03/2021 tarihinde, süresi içerisinde borca, ferilerine ve faize itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına dair bir kararın alacaklı/vekiline tebliğine dair takip dosyası kapsamında mazbataya ve sair bilgi belgeye rastlanmamakla birlikte, eldeki itirazın iptali davasının 17/09/2021 tarihinde açıldığı, alacaklı/vekiline itiraz üzerine takibin durdurulması kararının tebliğine dair mazbata, sair bilgi belge de bulunmadığından İİK madde 67’de öngörülen bir yıllık sürenin işlemeye başlamadığı gibi takip tarihi ile dava tarihi arasında da 1 yıldan az süre bulunduğu görülmekle eldeki itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere, davacının ve davalının incelenen ticari defter ve kayıtlarının tarafların lehlerine delil teşkil ettiği, dava dayanağı cari hesaba konu faturaların davacı ve davalı kayıtlarında yer aldığı, ayrıca davacının 2020 yılı BS formunda ve davalının 2020 yılı BA formunda bildirimde bulunulduğu, davacının incelenen ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 16.993,00-TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu ve ödeme yapıldığına dair belge veya kayıt bulunmadığı, davalının incelenen ticari defterlerine göre de davalının davacıya 16.993,00-TL cari hesap bakiye borçlu olduğu ve ödeme yapıldığına dair belge veya kayıt bulunmadığı belirlendiğinden tarafların uyuşan defter kayıtları ve BA BS formları dikkate alındığında davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 16.993,00-TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu anlaşılmış, takip talebinde 980,47-TL tutarında işlemiş faiz talep edilmişse de cari hesap bakiye alacağı için davacının davalıyı takip öncesinde temerrüte düşürdüğüne dair delil/ belge bulunmadığından davalının temerrütünün takiple birlikte gerçekleştiği anlaşıldığından işlemiş faize ilişkin talebi yerinde görülmemiştir.
Davalı her ne kadar davacının eksik ve ayıplı ifada bulunduğu savunmasını ileri sürmüş ise de, cevap dilekçesi ekinde sunulan … 49. Noterliği … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname incelendiğinde; söz konusu hizmeti ilişkin ifanın ayıplı olduğuna dair ihtarnamenin bu davaya esas icra takibi tarihi olan 16/03/2021 tarihinden sonra düzenlenmiştir. İcra takibinden önce düzenlenmiş bir iade faturası bulunmadığı gibi, diğer yandan takip ve davadan önce TTK 18.md de belirtilen usulde keşide ve tebliğ edilmiş bir ayıp bildirimi de bulunmamaktadır. Buna göre, davalının eksik ve ayıplı ifaya ilişkin savunması yerinde görülmemiş olmakla, söz konusu savunmaların değerlendirilmesi noktasında yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasının esasa katkı sağlamayacağı değerlendirilmiştir. (İstanbul BAM 3. HD 18/05/2021 tarih 2019/1318 esas 2021/1401 karar sayılı emsal kararı). netice olarak davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 16.993,00-TL alacaklı olduğu belirlendiğinden davalının takibe itirazının 16.993,00-TL asıl alacak üzerinden iptali ile takip tarihinden itibaren 16.993,00-TL asıl alacağa (taleple bağlı olarak) yıllık %9 yasal faiz işletilmek suretiyle takibin devamına, fazlaya dair 980,47-TL tutarındaki işlemiş faize ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
2004 sayılı İİK madde 67/2.maddesi uyarınca; “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” neticeten işbu davada davalı borçlunun itirazının haksızlığına karar verildiğinden ve cari hesaptan kaynaklanan alacak likit olduğundan hükmolunan meblağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
1-Davanın Kısmen Kabulüne,
… 3. İcra Dairesinin… esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 16.993,00-TL asıl alacak üzerinden iptaline, takip tarihinden itibaren 16.993,00-TL asıl alacağa yıllık %9 yasal faiz işletilmek suretiyle takibin devamına,
Fazlaya dair talebin reddine,
2-Alacağın %20’si oranında 3.398,60-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.1160,80-TL harctan peşin alınan 306,95-TL harcın mahsubu ile bakiye 853,85-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 168,10-TL tebligat/ posta gideri, 1.800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.968,10-TL’nin haklılık durumuna göre 1.860,74-TL tutarındaki kısmı ile 59,30-TL başvurma harcı, 306,95-TL peşin harç olmak üzere toplam 2.226,99-TL tutarındaki yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kendini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kendini vekille temsil ettiren davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 980,47-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Yatırılan avanstan artan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana/ vekiline iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/09/2022
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır
“5070 sayılı yasanın 5. Ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”
“Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır”