Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/478 E. 2021/800 K. 12.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/478 Esas
KARAR NO:2021/800

DAVA:Yargılamanın iadesi
DAVA TARİHİ:02/03/2020
KARAR TARİHİ:12/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Yargılamanın iadesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; …nin sahibi olduğu … …’nin …günlü nüshasında 1. sayfada “…” başlığı ile anons verilen ve 18. Sayfada “…” başlığı ile yayınlanan haksız rekabet içeren haberler nedeniyle davanın açıldığını, davanın tümden reddine karar verildiği, bu kararın kesinleştiği, kesinleşen karar sebebiyle, olağanüstü kanun yolu olan iade-i muhakeme talebinde bulunulduğu, yapılan yargılamada, öncelikle dosya … Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. …’a bilirkişi incelemesi için tevdi edildiği, 21.10.2016 tarihli bilirkişi raporunda, davalı haberlerinin, müvekkili için haksız rekabet oluşturduğu, müvekkilinin maddi ve manevi zararını talep edebileceği belirtildiği, ancak zarar hesaplaması yapılmadığı, haksız rekabette manevi tazminat miktarı mahkemenin takdirinde olduğu, maddi tazminat miktarının hesaplanması ise çok kolay, basit bir matematik ile çözülebileceği, ancak mahkemece ne maddi ne de manevi tazminata hükümedildiği, 3 yıl boyunca maddi tazminat yapılması için beklendiği ve nihayet davanın reddine karar verildiği, dosyaya daha önce davanın esası hakkında yapmış oldukları açıklamaları tekrar ederek, dilekçedeki açıklamalar ışığında, bilirkişi raporunun dikkate alınmamış oluşu, maddi tazminat hesabı için 3 yıl beklenmiş olmasına karşın birden farklı yönde karar verilmiş olması ve aynı hususta kesinleşmiş başkaca Yargıtay Kararları olması göz önüne alınarak, iade-i muhakeme talebinin kabulü ile yeni delillere göre dosyanın yeniden muhakeme konusu yapılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini, mahkeme tarafından verilen ve kesinleşen kararın icrasının durdurulmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacı yan işbu aşamada olağanüstü kanun yollarından yargılamanın iadesi yoluna başvurmuş ise de, usule ve kanuna uygun olarak tesis edilen Sayın Mahkemenin kararını karşı söz konusu taleplerin reddinin gerekeceği, HMK. 375.Maddesinde belirtilen bentlerden hiçbirini talebine dayanak olarak gösteremediği, talep dilekçesi dosya münderecatını tekrardan ibaret olduğu, hiçbir talebinin hukuki yada yasal dayanağı bulunmadığı, sırf bu nedenle dahi davacının mesnetsiz taleplerinin reddi gerekeceği, yargılamanın iadesi talebinin reddine, 17.05.2019 tarihli kararın hukuka uygunluğuna karar verilmesine, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/05/2019 Tarih, … Esas … Karar Sayılı davasının HMK’nın 375.maddesi gereğince yargılamanın iadesi istemine ilişkindir.
Dava öncelikle Mahkememizin … E. ,…/… K.,10/07/2020 kararı ile”….yargılamanın iadesi talebinin reddine ….” karar verilmiş,
Davacı vekili iş bu kararı istinaf etmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14.Hukuk Dairesi 2021/496 – 2021/787 E K sayılı, 17/06/2021 tarihli kararı ile; ”…Davacının, yargılamanın iadesine dair talep dilekçesi, ayrı bir dava olarak ve harçları yatırılmak suretiyle, ayrı bir esas üzerinden ve ayrı bir dosya üzerinden yürütülmesi gerekmektedir.492 Sayılı Harçlar Kanunu’nın 2. maddesi gereğince,” Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanları, yargı harçlarına tabidir. Ceza mahkemelerinde şahsi hukuka ait hakların hüküm altına alınması halinde de, celse harçları hariç olmak üzere (1) sayılı tarifeye göre harç alınır. “denilmektedir. Yargılamanın iadesi davası, ilk davadan ayrı yeni bir dava olup, dava değeri üzerinden, tıpkı yeni açılan davalar gibi yargılama harçlarına tabidir. Nitekim, Harçlar Kanunu’nun 10. maddesi gereğince yargılamanın iadesi davalarında, yeni davalar gibi harç alınacağı hükme bağlanmıştır. Aynı Kanun’un “Harcı ödenmeyen işlemler” başlıklı 32. madde gereğince ise ” Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz. Ancak ilgilisi tarafından ödenmeyen harçları diğer taraf öderse, işleme devam olunmakla beraber, bu para muhakeme neticesinde ayrıca bir isteğe hacet kalmaksızın hükümde nazara alınır” şeklindedir. İlk Derece Mahkemesince yargılanmanın yenilenmesi talebine ilişkin olarak kanundaki düzenlemeye uygun şekilde harç alınmamış olduğu görülmektedir. Zira UYAP üzerinden yapılan araştırmada ilk derece mahkemesine 02.03.2020 tarihinde maktu başvuru harcı olan 54,40 TL’nin yatırılmış olduğu görülmektedir. Bahsi geçen tutar, her ne kadar başvuru harcı adı altında alınmışsa da esasen miktar itibariyle maktu karar harcına denk gelmektedir. Harçlar Kanunu 10. maddesi gereğince, yargılamanın yenilenmesi talepli davalar nispi harca tabi davalardan olduğundan, (1) Sayılı Tarife gereğince anlaşmazlık konusu değer üzerinden nispi harç alınması gerekmektedir. Dava harcı, kamu düzenine ilişkin olup, davanın görülmesi için yasayla getirilmiş dava şartı niteliğindedir. Bu nedenle, harç konusu HMK’nın 355. maddesi uyarınca, Dairemizce resen nazara alınmıştır. Yukarıda bahsedilen sebeplerle, ilk derece mahkemesince dava başvuru harcının ve nisbi harcın yatırılması hususunda, kanuni sonuçları hatırlatılmak suretiyle kesin süre verilmesi ve sonucuna göre işlem yapılması gerekmektedir. Dava harçlarının yatırılmış olması davanın görülebilmesi şartı olup, bu şart gerçekleşmeden davanın incelenip karara bağlanması usul ve yasaya aykırı olmuştur. Açıklanan bu gerekçelerle, HMK’nın 353/1.a.4. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına….” karar verilmiş ve mahkememizin iş bu esasına kayıt edilmiştir.
Karar ilamı doğrultusunda davacı taraftan dava değeri üzerinden peşin harç ve başvurma harcının alındığı görülmüştür.
Dosyanın safahatı incelendiğinde; ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/05/2019 Tarih, … Esas … Karar Sayılı kararı incelendiğinde davanın haksız rekabet iddiasına dayalı haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ile son verilmesi, maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkin olduğu davanın reddine karar verildiği, 16/10/2019 tarihli ek kararla davacı …Ş. Vekili tarafından istinaf talebinin ve harçlarının yasal süresinden sonra 10/09/2019 tarihinde yapıldığı/yatırıldığı anlaşılmakla davacı …Ş.’nin istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına ilişkin istinaf yolu açık olmak üzere karar verildiği, davacı vekilinin 23/10/2019 tarihli dilekçe ile eski hale getirme ve ek karara karşı istinaf talebi vermiş olduğu, iş bu kararın hükmünün istinaf incelemesinin İstanbul 14.Hukuk Dairesi tarafından yapılarak, dairenin 12/02/2019 tarihli 2019/2409 E., 2019/1572 K. sayılı kararı ile davacı vekilinin eski hale iade talebinin ve ek karara yönelik istinaf başvurusunun kesin olarak esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Yargılamanın iadesi HMK’nun 374/1 maddesine göre kesin olarak verilen veya kesinleşmiş olan hükümlere karşı istenebilir. HMK 375.maddesinde ise hangi nedenlere dayanılarak yargılamanın iadesinin talep edilebileceği tahdidi olarak belirtilmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 375.maddesine göre yargılamanın yenilenmesi nedenleri;
a) Mahkemenin kanuna uygun olarak teşekkül etmemiş olması,
b) Davaya bakması yasak olan yahut hakkındaki ret talebi, merciince kesin olarak kabul edilen hâkimin karar vermiş veya karara katılmış bulunması,
c) Vekil veya temsilci olmayan kimselerin huzuruyla davanın görülmüş ve karara bağlanmış olması,
ç) Yargılama sırasında, aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması,
d) Karara esas alınan senedin sahteliğine karar verilmiş veya senedin sahte olduğunun mahkeme veya resmî makam önünde ikrar edilmiş olması,
e) İfadesi karara esas alınan tanığın, karardan sonra yalan tanıklık yaptığının sabit olması,
f) Bilirkişi veya tercümanın, hükme esas alınan husus hakkında kasten gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunun sabit olması,
g) Lehine karar verilen tarafın, karara esas alınan yemini yalan yere ettiğinin, ikrar veya yazılı delille sabit olması,
ğ) Karara esas alınan bir hükmün, kesinleşmiş başka bir hükümle ortadan kalkmış olması,
h) Lehine karar verilen tarafın, karara tesir eden hileli bir davranışta bulunmuş olması,
ı) Bir dava sonunda verilen hükmün kesinleşmesinden sonra tarafları, konusu ve sebebi aynı olan ikinci davada, öncekine aykırı bir hüküm verilmiş ve bu hükmün de kesinleşmiş olması,
i) Kararın, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin veya eki protokollerin ihlali suretiyle verildiğinin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kesinleşmiş kararıyla tespit edilmiş olması,” olarak sayılmıştır.
Tüm dosya kapsamından; davacı vekili yargılamanın yenilenmesi talebini içerir dilekçesinde; ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/05/2019 Tarih, … Esas … Karar Sayılı dosyasında davanın reddine karar verildiğini, dosyanın bilirkişiye verildiği, bilirkişi raporunda; davalı haberlerinin müvekkil için haksız rekabet oluşturduğu, müvekkilinin maddi ve manevi zararlarının talep edebileceğinin belirtildiği, ancak zarar hesaplanmasının yapılmadığı, bilirkişi raporu ile açık ve anlaşılabilir şekilde haksız rekabet tespit edildiği, zararın miktarının hesaplanması için başka bir raporun dosya içine celb edildiği, birden bire davanın reddedildiği, haksız rekabette tazminat miktarının mahkemenin takdirinde olduğu, maddi ve manevi tazminatın mahkemece reddedildiği, 3 yıl boyunca maddi tazminat yapılması için beklenildiği ve davanın reddine karar verildiği, dosya kapsamında bilirkişi raporunun dikkate alınmamış oluşu maddi hesap için 3 yıl beklenmiş olmasına karşın birden bire farklı karar verilmiş olduğu, aynı hususta başkaca Yargıtay kararları olması hususu göz önüne alındığında, iade-i muhakeme talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
HMK’nın 375. Maddesinde yargılamanın yenilenmesi nedenlerinin tahdidi olarak sayıldığı ve davacı tarafın iddiasının söz konusu nedenlerden herhangi birine girmediği anlaşıldığından yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Yargılamanın iadesi talebinini REDDİNE
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince davacıdan alınması gereken 59,30 TL maktu red harcının davacıdan peşin alınan 426,96TL harçtan mahsubu ile artan 367,66 -TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 4.080,00 -TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ,
5-Davacının / davalının gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde davacıya/davalıya vekiline iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır