Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/465 E. 2023/393 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/465 Esas
KARAR NO:2023/393

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/07/2021
KARAR TARİHİ:17/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 17.07.2020 tarihinde … İli, … İlçesi … Asfaltı’nda … Otomotiv Ticaret ve Sanayii A.Ş.’ye ait, sürücüsünün … olduğu, … poliçe numarası ile … A.Ş. tarafından sigortalanan … plakalı 2019 … … model aracın; müvekkili …’ın sahibi ve sürücüsü olduğu … plakalı 2017 … / … model araca arkadan kusurlu bir şekilde çarpması nedeniyle trafik kazası gerçekleştiğini, işbu kaza sonucunda müvekkilinin aracında hasarlar ve tamiratlar gerçekleştiğini, bunun sonucunda ticari davalarda zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, ancak ilgili süreçte herhangi bir anlaşmaya varılamadığını, müvekkilinin zararının karşılanamadığını, kazada … plakalı araç tam kusurlu olduğunu, davalı …’nın sürücüsü olduğu aracın müvekkilinin aracına seyir halindeyken arkadan çarptığını, bu hususun davalı sürücü tarafından da “… Asfaltı’nda … istikametine doğru seyir halinde iken önümdeki araca çarptım.” şeklinde beyan edildiğini ve işbu tutanağın taraflarca imza altına alındığını, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Trafik Kazalarında Sürücü Kusurlarının Tespiti ve Asli Kusur Sayılan Haller” başlığı altındaki m.84’ün d bendinde araç sürücülerinin trafik kazalarında “arkadan çarpma” durumunda asli kusurlu olacağı hükmü mevcut olduğunu, buna göre, gerek trafik kazası tespit tutanağı gerek de ilgili kanun maddeleri dikkate alındığında davalı sürücünün kullandığı … plakalı araç meydana gelen kazada tam ve asli kusurlu olduğunu, müvekkilimizin hiçbir kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin aracının kazada değer kaybı yaşadığını, meydana gelen kaza sonrasında araç sigorta şirketi aracılığıyla “… Ltd. Şti.” tarafından ekspertiz raporu hazırlandığını ve “Sigortalı vasıta üzerinde yapılan ekspertizde; Arka kısımları hasarlı, arka tampon ve alt spoylerinin ezilerek kırıldığı, bagaj kapağı, arka panel, arka tampon demiri, arka koruma sacların ezildiği, arka egsoz susturucunun ezilerek katlandığı, sol arka çamurluğun pot yaptığı, arka tampon sesnsörü, radar sensörünün kırık, arka sensör ve radar sensör tesisatlarının ise ezilerek koptuğu görülmüştür.” denildiğini, bununla birlikte “Hasar Tespiti” başlığı altında değişmesi gereken hasarlı parça ve malzemeler yazılıp, “Çeki Demir Kapak Arka”, “Arka Tampon Braketi Sol”, “Tampon Alt Muhafaza” ve “Park Sensörü Arka (2 Adet)” malzemelerinin değişmesi gerektiği, toplam malzeme tutarının 2,774.09-TL olduğu ancak iskonto ile 1,833.47 TL’ye indiğinin yazıldığını, onarım ve montaj işçilikleri başlığı altında ise Arka Susturucunun, Arka Tamponun, Bagaj Kapağının, Arka Sol Çamurluğun, Arka Sağ Tampon Braketinin, Arka Bagaj Kapağı Alt Elektrikli Kilidin, Arka Panelin, Komple Arka Radarın, Arka Radar Tesisatının, 2 adet Arka Alüminyum Muhafazanın onarımının yapıldığının yazıldığını, işbu parçalardan tampon, bagaj kapağı ve arka panelin ise onarımının “çok” olduğu yani hasarın büyük olduğunun yazıldığını, toplamda bu işçilik tutarı için de 14,167.00 TL bedel belirlendiğini, sonuç olarak toplamda 16,000.00 TL’lik bir maliyetin ortaya çıktığını, KDV’nin eklenmesiyle bu bedelin 18,880.56 TL’ye ulaştığını, müvekkilinin aracının 2017 … marka … model araç olup işbu araç lüks segmenttedir ve değeri gerek piyasa gerek de sigorta bedeli olarak bir hayli yüksektir. Kaza tarihinde sigorta bedelinin 1,485,377.00 TL olan aracın şu anki piyasa değerinin ortalama 2,500,000.00 TL olduğunu, araçtaki değer kaybının değerinin tam ve kesin olarak şu anda tespitinin mümkün olmadığından fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydı ile müvekkilinin alacağının tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda artırılmak kaydıyla şimdilik; 5.000,00.-TL ile bu alacağa kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen (sigorta şirketi poliçedeki limitiyle sorumludur) tahsiline karar verilmesini gerektiğini belirterek, davanın kabulünü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara tahmil edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Otomotiv Ticaret ve San. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket … Holding A.Ş. bünyesinde faaliyet göstermekte olup, sadece Avis ve Budget markası ile yaklaşık 60.000 araçlık bir filo ile kiralama yapmakta olduğunu, davacı, 17.07.2020 tarihinde meydana gelen maddi zararlı trafik kazası sonucunda aracında oluşan değer kaybının tazmini talebi ile iş bu davayı ikame ettiğini, huzurdaki davaya konu trafik kazasına karışan ve sürücüsü diğer davalı … olan … plakalı araç … Otomotiv Tic. San. A.Ş. tarafından diğer davalı …’ya kiralandığını, bu bakımdan aşağıda ayrıntılı olarak açıklanacağı üzere, davalı müvekkili şirkete davada husumet yöneltilmesinin hukuken mümkün olmadığını, Hukuk Muhakemeleri Kanunun 107. maddesine göre, belirsiz alacak davası, ancak davanın açıldığı tarihte alacağın miktarının yahut değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin beklenemeyeceği veya imkânsız olduğu hâllerde, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle açılabileceğini, her ne kadar, davacı tarafça bilirkişi incelemesi talep edilmiş olsa da, davacı yanın taleplerinin belirlenebilir olduğu, meydana gelen trafik kazası neticesinde tutulan Trafik Kazası Tespit Tutanağında belirlenen kusur oranlarının taraflarınca kabul edilmemekle, taraflara atfedilen kusur oranlarının yeniden belirlenebilmesi için dosyanın alanında uzman bilirkişi tarafından incelenerek yeniden belirlenmesinin zaruri olduğunu, davacının, maliki bulunduğu … plakalı araçta 70.000,00-TL değer kaybı bedeli oluştuğunu iddia ettiğini, davaya konu Trafik Kazası meydana gelen kaza sırasında kullanılan araç hakkında zorunlu mali sorumluluk sigortasının mevcut olduğunu, taraflarınca dosyaya arz olunan … plakalı aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi incelendiğinde, davacının talebi olan miktarın sigorta limitleri dahilinde olduğunun da açıkça görüleceğini belirtilerek, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; Davacı 12/07/2018 tarihinde saat 16:30 sıralarında … plakalı araç ile … plakalı araç arasında meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasına ilişkin olarak … plakalı araçta meydana gelen değer kaybının tazminini ve tahsilini ettiğini, huzurdaki davaya konu trafik kazasına karışan … plakalı araç … Otomotiv Tic. San. A.Ş. tarafından araç sürücüsü davalı müvekkili … …’ya kiralandığını, söz konusu aracın … sigorta A.Ş. tarafından sigortalandığını, … Sigorta A.Ş.’ nin müvekkilinin sürücüsü olduğu aracın zorunlu trafik sigortacısı olduğunu, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı, karşı araçta meydana gelen gerçek zararı limit dahilinde teminat altına alındığını, dava konusu trafik kazası sonrasında davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybının da gerçek zarar kalemleri arasında bulunduğunu, açıklanan nedenlerle davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybından davalı sigorta şirketinin sorumlu tutulması gerektiğini, bu nedenle davanın … Sigorta A.Ş.’ye ihbarı ve müvekkili bakımından söz konusu davanın reddinin gerektiğini, meydana gelen kazaya ilişkin kaza tespit tutanağı tutulmuş ve oto mecburi mali mesuliyet ekspertiz raporu sonuçlarına göre kusur oranları davacı … için %0; diğer davalı müvekkil … yönünden için %100 olarak tespit edildiğini, meydana gelen trafik kazası neticesinde tutulan Trafik Kazası Tespit Tutanağında belirlenen kusur oranları tarafımızca kabul edilmemekle, taraflara atfedilen kusur oranlarının yeniden belirlenebilmesi için dosyanın alanında uzman bilirkişi tarafından incelenerek yeniden belirlenmesi zaruri olduğunu, Türk Borçlar Kanunun 49.ncu maddesinde düzenlenen haksız fiil sorumluluğunda en önemli kriterin illiyet bağı olduğunu, haksız fiil sorumluluğundan söz edebilmek için ortaya çıkan zararın haksız fiili meydana getiren fiil neticesinde olması gerektiğini, davacının aracının 2017 model olduğu ve hasarsız olduğu belirtilmiş ise de araçtaki hasarlı parçaların daha önceden hasara uğramamış parçalar olması, onarım veya yenileme işleminden geçmemiş olması gerektiğinden bahsi geçen kazadan önce araçta herhangi bir hasar kaydının bulunup bulunmadığının araştırılmasının zorunlu olduğunu, bu nedenle bahsi geçen kazadan önce davacıya ait … plakalı araçta herhangi bir hasar kaydının olup olmadığının araştırılmasının gerektiğini belirterek, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle: Uyuşmazlığa konu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde … numaralı, 20/06/2020-2021 vadeli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, davayı kabul etmemekle birlikte, dava konusu kazanın meydana gelip gelmediği kesin delillerle ispatlanmamış olup davacının işbu kazanın meydana geldiğini ve iddia olunan hasar ile kazanın illiyetinin olduğunun ispatlanması gerektiğini, davanın esasına ilişkin yapılan inceleme ve kontrollerde, müvekkili şirket tarafından davacı yanın aracında meydana gelen değer kaybı nedeniyle 15/02/2021 tarihinde davacıya 5.664,00 TL değer kaybı ödemesi ve maddi hasar nedeniyle 16/10/2020 …’ne 16.000,00 TL maddi hasar bedeli ödemesi yapılmış olup başvuru konusu kaza kapsamında zararın karşılanmış olması sebebiyle başvurunun reddini talep ettiklerini, davacı tarafın kaza tarihindeki Kasko Sigortası bulunan sigortadan ödeme almış ve kaza kapsamında zararının işbu poliçe kapsamında karşılanıp karşılanmadığının da netleştirilmesinin gerektiğini, aynı zarara ilişkin ikinci ödemenin sebepsiz zenginleşmeye neden olacağı, davacının talebinin Medeni Kanun md. 2 ve devamı maddelerinde ifadesi bulunan iyi niyet kurallarına ve çelişkili davranma yasağına aykırı olduğu dosyadaki bilgi ve belgelerle sabit olduğunu belirterek, davanın reddini, yargılama gideri ve de vekalet ücretinin ise karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; … plakalı araç ile … plakalı aracın karıştığı 17/07/2020 tarihli trafik kazasında davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen değer kaybı bedelinin tahsiline ilişkindir.
Dosyada yapılan yargılamada, kusur oranına ilişkin rapor tanzimi için ATK Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.
14/01/2021 tarihli ATK kusur raporunda özetle: Davalı sürücü … idaresindeki araç ile seyri sırasında yola gereken dikkatini vermediği, kendisiyle aynı istikamette ön ilerisinde seyreden araç ile arasında güvenli-yeterli takip mesafesi bırakmamasının da etkisiyle bu araca zamanında tedbir alamadan arkadan çarpması ile sebebiyet verdiği kazada asli kusurlu olduğu, Davacı sürücü … idaresindeki araç ile seyirle olay mahalline geldiğinde geriden gelen ve duramayarak idaresindeki araca arkadan çarpan araç nedeniyle karıştığı kazada atfı kabil kusuru bulunmadığı, sonuç olarak açıklanan hususlar çerçevesinde, olayda; Davalı sürücü …’nın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, Davacı sürücü …’ın kusursuz olduğu mütalaa edilmiştir.
… Makina Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Müh. … tarafından imzalı 04/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Kasko sigorta bedeli raporda 1.485.377,00 TL olarak belirlendiğini, 2020 yılının Temmuz ayına ait kasko değer listelerinde dava konusu aracın kasko değeri 1.895.439,00 TL olduğunu, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinin 17.08.2021 tarihli hasar bilgisi listesinden dava konusu aracın başka hasarlı kazasının görünmediğinin anlaşıldığı, dava dosyasında bulunan 01.03.2021 tarihli Değer Kaybı Tespit Raporunda aracın rayiç değeri 1.800.000,00 TL olarak taktir edilmiş ve uğradığı değer kaybının belirtilmediği, dava dosyasında bulunan itiraz dilekçesinde davalı … Sigorta A.Ş. davacıya 15.02.2021 tarihinde değer kaybı ödemesi olarak 5.664,00 TL ödeme yapılmış olduğunu belirtmiş olup dava dosyasında bulunan EFT bilgilendirme yazısında da 5.664,00 TLnin 15.02.2021 tarihinde gerçekleşmiş olduğu görüldüğü, kaza tarihindeki ikinci el piyasası fiyatları, internet ortamında araştırılmış, ancak doğrudan muadil fiyatlar bulunmamış olup, o tarihlerdeki 2015 model muadillerinin fiyatları aşağıda sıralandığını, kasko değeri esas alınarak 1.900.000,00 TL ikinci el fiyatının hasarsız araç için uygun olacağı kanaatine varıldığını, onarım görmüş muadiller ile ilgili kaza tarihi arşivlerinde bilgiye rastlanmadığını, güncel ilanlar üzerinde yapılan inceleme ile belirlenen orana uygu olarak taktir etme yolu tercih edildiğini, bagaj kapağı, sol arka çamurluk onarımı gibi hususkarı da kapsadığı göz önüne alınarak, onarılmış ikinci el değerinin 1.850.000,00 TL olacağı kanaatine varıldığı, aracın değer kaybının 1.900.000,00 1.840.000,00 = 60.000,00 TL olduğu, davacının değer kaybına karşılık 5.664,00 TL ödeme almış olup kalan alacağının; 60.000,00 – 5.664,00 = 54.336,00 TL olduğu kanaatine varıldığı tespit ve rapor edilmiştir.
… Makina Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Müh. … tarafından imzal 07/11/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle: Kök raporda ifade edilmiş olan sonuç kanaatin değişmediği, dava konusu aracın uğramış olduğu hasarın onarımının sonrası uğradığı değer kaybının 60.000,00 TL olduğu, davacının değer kaybı nedeniyle kalan alacağı 54.336,00 TL olduğu kanaatine varıldığı tespit ve rapor edilmiştir.
Dosyada yapılan yargılamada, değer kaybı için davacıya ödenen 5.664-TL dışında dava dışı … … … sigorta şirketine iş bu dava konusu kazaya ilişkin bir ödeme yapıldığının belirlenmesi halinde dosyanın poliçe teminat limiti ile bakiye teminat limitinin belirlenmesi hususunda ek rapor tanzimi için bilirkişiye verilmesine karar verilmiştir.
Davacı vekili 23/11/2022 tarihli talep artırım dilekçesinde özetle: Müvekkili …’ın sahibi ve sürücüsü olduğu … plakalı 2017 … / … model araca arkadan kusurlu bir şekilde çarpması nedeniyle değer kaybı alacağı için talep edilebilecek alacağın hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporunda 54.336,00 TL olarak tespit edilmesinden ötürü, dava dilekçemizde 5.000 TL talep edilmiş olan değer kaybı bedelinin 49.336,00-TL artırılarak 54.336,00-TL’ye yükseltildiğini beyan etmiştir.
… Makina Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Müh. … tarafından imzalı 10/04/2023 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle: Ek rapor sonrası dosyaya sunulan ödeme dekontları listesi incelendiğinde Hasar Dosya Numarası 2020 T 42687/1 olan 16.000,00 TL tutarında “Direkt Ödenen Hasar” ve “… Sigorta Rücu Hesapları” açıklamaları ile görülmüş olup hasar ödemesi yapılmış olduğunun anlaşıldığı, yapılmış olan ödeme tutarının: 5.664,00 + 16.000,00 = 21.664,00 TL olduğu, toplam 41.000,00 TL olan teminattan kalan bakiyenin ise: 41.000,00 21.664,00 = 19.336,00 TL olduğunun anlaşıldığı tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
… plakalı araç ile … plakalı aracın karıştığı 17/07/2020 tarihli trafik kazasında; ATK’nın 14/01/2022 tarihli kusur raporunda belirlendiği üzere davalı …’a ait ve davalı … … tarafından sigortalanan … plakalı araç sürücüsü olan davalı …’nın %100 kusurlu olduğu ve davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen değer kaybının 60.000,00-TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından 5.664,00-TL ödeme yapıldığı ve davacının bakiye 54.336,00-TL değer kaybı alacağının bulunduğu belirlenmiştir. Davalı … araç sürücüsü olarak bakiye 54.336,00-TL değer kaybı alacağının tamamından kaza tarihi olan 17/07/2020 tarihinden itibaren aracın kullanım şekli hususi olduğundan yasal faizi ile birlikte sorumlu olacaktır. Davalı … …’nin ise bakiye teminat limiti 19.336,00-TL olduğundan davalı … … bakiye değer kaybı alacağından bakiye teminat limiti olan 19.336,00-TL tutarı ile sınırlı olmak üzere kısmi ödeme tarihi olan 15/02/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olacaktır. Davalı … vekili maliki olduğu aracın kuralanması nedeniyle husumetinin bulunmadığını iddia etmişse de davalı … vekilinin cevap dilekçesi ekinde sunmuş olduğu sözleşme incelendiğinde kiralama bilgileri kısmında aracın 16/07/2020-18/07/2020 tarihleri arasında 2 gün süre ile kiralandığı görülmüş ve kiralama sözleşmesinin kısa süreli kira sözleşmesi olması nedeniyle davalı malik …’un işleten sıfatının devam ettiği anlaşıldığından araç maliki olan davalı … … AŞ de bakiye 54.336,00-TL değer kaybı alacağının tamamından kaza tarihi olan 17/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olacağından davacı vekilinin talep artırım dilekçesi de dikkate alınarak davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle:
1-Davanın Kabulüne,
54.336,00-TL değer kaybı alacağının davalılar … ve … … AŞ’den kaza tarihi olan 17/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … … yönünden ise temerrüt tarihi 15/02/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı … … yönünden bakiye teminat limiti olan 19.336,00-TL sorumluluk sınırı aşılmamak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 3.711,69-TL harçtan peşin alınan toplam 927,93-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.783,76-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 85,39-TL peşin harç, 842,54-TL tamamlama harcı, 8,50-TL vekalet harcı, 359,10-TL tebligat/ posta gideri, 900,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.254,83-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Kendini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yatırılan avanstan artan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana/ vekiline iadesine,
Dair, davacı vekili ve Davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/05/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır