Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/459 E. 2022/501 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/459 Esas
KARAR NO:2022/501

DAVA:Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ:12/07/2021
KARAR TARİHİ :15/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kazada asli kusurlu bulunan …’nun sevk ve idaresindeki … plakalı aracın; … numaralı, 27/05/2013 başlangıç ve 27/05/2016 bitiş tarihli poliçe ile … Sigorta Ltd. Şti nezdinde sorumluluğu temin edilmekte olduğunu, kanun hükmüne istinaden 22/03/2021 tarihinde müvekkiline bakiye sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı giderlerini teminat kapsamında ödenmesi talebi ile davalı sigorta şirketine başvurulduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından taleplerine cevap verilmediğini, sigortacıya zorunlu başvuru yolundan sonuç alınamaması nedeniyle işbu davayı açma zorunlulunun doğduğunu, fazlaya ilişkin ve munzam zarardan kaynaklanan alacakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL bakiye sürekli iş göremezlik, 100,00 TL geçici iş göremezlik ve 100,00 TL geçici bakıcı gideri tazminatlarının, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalının cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Uluslararası hasar tasfiye işlemleri yapan bir şirket olduğunu dosyada yapılan ödeme de temsil ettiği şirket adına vekaleten yapılan ödeme olduğunu, Vekaleten hareket ile bu işlemi yapıldığını, bu sebeple hiçbir şekilde müvekkil şirketin sorumluğu bulunmayıp, şirket aleyhine dava açılamayacağını, yabancı araçların sebep oldukları trafik kazaları için Kanuni düzenlemenin 4477 sayılı motorlu taşıtlar zorunlu mali sorumluluk sigortasına ilişkin avrupa sözleşmesinin onaylanmasının uygun bulunduğuna dair kanun gereği muhatabı Türkiye Motorlu Taşıt Bürosu olduğunu, ikinci olarak trafik kazasından kaynaklı tazminat davalarında taraf olabilmesi için:
-Kazaya karışan araç sahibi (Malik)
-Kazaya karışan araç sürücüsü (Şöför)
-Kazaya karışan aracı uzun süreli ticari amaç ile kiralayan (Lizing kiracısı)
-Kazaya karışan aracın sebep olduğu zararın giderilmesini yasal olarak temin eden (Güvence hesabı)
-Kaza yapan aracı sigortalayan (Sigorta şirketleri) lardan biri olması gerektiğini, dosya içeriğinden de belli olacağı üzere yukarıda yazılı maddelerden hiçbiri müvekkili için geçerli olmadığını bu sebeple husumet yokluğu sebebi ile davanın reddedilmesi gerektiğini, kaza tarihi 28.06.2013 dür. İbraz edilen maluliyet raporuna göre ödeme yapılarak ve sigorta sorumluluğunu yerine getirdiğini, usule ilişkin itirazlarının saklı kalmak kaydı ile ödenen bedelin yeterliliğinin talep edilen tarih ile uygun olması halinde hak sahipliği söz konusu ise bakiye maluliyet için hesaplama yapılması gerekmekte olduğunu, sigorta sorumluluğunu başvuru tarihinde yerine getirmiş ve davacının da bunu kabul ettiğini, ödeme yapıldığını, temerrüt tarihi yeni maluliyet tespiti tarihi olduğunu, faizde ancak bu tarihten itibaren geçerli olduğunu, faizin yasal faiz olduğunu, davanın müvekkili açısından husumet yokluğu sebebi ile reddine, ayrıca esastan reddine masraf ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesi talep ve beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporu birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
Dava, 28/06/2013 tarihli trafik kazasından kaynaklı bedensel zararın (geçici ve sürekli iş gücü kaybı) ve bakıcı giderine ilişkin tazminat davasıdır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 91/1. maddesinde işletenlerin bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarını karşılamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, bir motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne kadar veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olması nedeniyle sigortacının sorumlu olacağı düzenlenmiştir.
Taraflar arasında kazaya karışan aracın yabancı plakalı (…) olup davacı tarafça sunulan delillerden anlaşıldığı üzere yabancı sigorta şirketi olan … … … … …. sigorta şirketine sigortalı olduğu, davalının bu şirketin Türkiye’deki irtibat bürosu olduğu noktalarında uyuşmazlık olmayıp, uyuşmazlık davalıya husumet yöneltilip yöneltilmeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Emsal niteliğinde … BAM 4. HD 0219/116 esas 2019/808 karar sayılı başvurunun esastan reddine dair ilamında incelenen ilk derece Mahkemesi kararında da alıntılandığı üzere; Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin, 12.03.2007 tarih 2006/789 esas 2007/4299 karar sayılı ilamında “…yabancıların işleten oldukları araçların Türkiye’ye girdikten sonra verecekleri zararlar da sigorta güvencesi altında bulunduğundan davacıların farklı olasılıklara göre farklı kişi ve kurumlara karşı husumet yöneltebilecek olmalarına, zira öncelikle bu araçların Türkiye’de geçerli milletlerarası anlaşmaya bağlı bir zorunlu trafik sigortası yoksa, 2918 Sayılı KTK.’nun 91/6. maddesi uyarınca bu araçlar için Türkiye sınırlarına girişleri sırasında zorunlu trafik sigortası sözleşmesi yapılması mecbur olduğundan, böyle bir durumda husumetin bu şirkete yöneltilebilecek bulunmasına, ikinci olarak bu araçların Türkiye’de geçerli milletlerarası anlaşmaya bağlı bir zorunlu trafik sigortası varsa, bu kez ülkemizin de üyesi bulunduğu Avrupa Konseyi mensuplarının imzaladığı “yeşil kart sistemi” hükümleri uyarınca, Türkiye Motorlu Taşıt Bürosu’na veya Büro’nun yetkili ve görevli kıldığı bir Türk sigorta şirketine husumetin yöneltilmesinin mümkün bulunmasına…” şeklindeki gerekçelerle davalıya yöneltilen tazminat davasında husumet sebebiyle red kararı veren yerel Mahkeme kararı onanmıştır.
Emsal niteliğinde … BAM 4. HD 2019/116 esas 2019/808 karar sayılı ilamı; “…Dava, trafik kazası sebebiyle tazminat istemine ilişkindir.

1-Uyuşmazlık, yabancı ülkede faaliyet gösteren sigorta şirketine zorunlu mali sorumluluk poliçesi ile sigortalı olan aracın karıştığı kaza sonucu uğranılan cismani zarar ve araç hasarı nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
2-Türkiye Motorlu Taşıt Bürosu’nun çalışma esas ve usulleri hakkındaki 26.10.1991 gün ve 21033 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan yönetmeliğin “Büronun amacı” başlığını taşıyan 5. maddesinin 3. bendi uyarınca, yurt dışında sigortalanmış bulunan ve geçerli olan sigorta sertifikası taşıyan motorlu kara taşıt araçları sahipleri veya sürücüleri tarafından Türkiye’de sebebiyet verilmiş hasarların, doğrudan doğruya idare ve ödenmesi hususundaki işlemleri yapmak, büronun amaçları arasında sayılmıştır. Bu nedenle yabancı plakalı araçların Türkiye’de karıştıkları kazalarda, şayet geçerli bir yeşil kart sigortaları varsa, bunların sigorta yaptırmalarına gerek olmaksızın araçlarının neden olacağı zararlar karşılanacaktır. Bir başka deyişle, yeşil kart poliçesi o ülkede düzenlenmiş zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi gibi kabul edilecektir. Buna göre yeşil kart sigortası, anlaşmaya dahil yabancı ülkelerin zorunlu mali sorumluluk sigortalarını bir araya getiren beynelminel bir sigorta poliçesi olarak tanımlanmaktadır. Memleketimizin de üyesi bulunduğu Avrupa Konseyi mensuplarının 20 Nisan 1959 tarihinde imzaladıkları “… Mecburi Mesuliyet Sigortasına dair Avrupa Sözleşmesi” gereğince ülkemizde de tüzel kişiliği haiz … Motorlu Taşıt Bürosu kurulmuş olup, yeşil kart sistemi uygulanmaktadır.
3-Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi ile Ülkemizin de üyesi bulunduğu Avrupa Konseyi mensuplarının 20 Nisan 1959 tarihinde imzaladıkları “… Mecburi Mesuliyet Sigortası İhdası” ile ilgili anlaşma hükümleri uyarınca, yabancı plakalı motorlu araçların, şayet milletlerarası geçerli olup Türkiye’de de kabul edilen sigortaları varsa, bunların sigorta yaptırmalarına gerek olmaksızın araçlarının neden olacağı zararlar, zorunlu trafik sigorta güvencesinde olacaktır. Şayet böyle bir sigortası yoksa, bu araçlar için Türkiye sınırlarına girişlerinde, zorunlu trafik sigorta sözleşmesi yapılacaktır. Yine bu hükümler uyarınca Ülkemizde de geçerli bulunan “Yeşil Kart Sistemi”ne göre faaliyette bulunmak üzere “… Motorlu Taşıt Bürosu ” kurulmuştur.
4-Türkiye Motorlu Taşıt Bürosu tarafından üretilen Yeşil Kart Sigortası, Türkiye’de kaza yapan yabancı plakalı araçlar veya yurtdışında kaza yapan Türk plakalı araçların sebep oldukları hasarların karşılanmasını amaçlar. Yeşil kart sigortası bulunan araç, kaza yaptığı ülkenin prosedürüne göre  işlem görür, hasar tazmini buna göre gerçekleşir. Türkiye’de hasar ödemesini gerçekleştiren kurum Motorlu Taşıt Bürosu’dur.
5-Somut olayda, … ili sınırları içerisinde kazaya karışan (…) yabancı plakalı araç … sigorta nezdinde sigortalıdır ve yeşil kart sigortası da bulunmaktadır. Davalı ise dava dışı … sigorta adına vekaleten işlem yapmaktadır.
6-Bu anlatımlardan anlaşılacağı üzere uyuşmazlığın yabancı plakalı taşıtlarla ilgili milletlerarası anlaşma, diğer bir deyişle, ‘yeşil kart sistemi’ hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiğinden, davalı şirketin … sigorta şirketinin acentesi olarak işlem yaptığı, acenteye karşı doğrudan dava açılamayacağı ve ancak izafeten dava açılabileceği, kaldı ki acente hakkında hüküm kurulsa dahi icra edilemeyeceği gözetilerek davalı … .. Ltd.Şti.’ye karşı açılan davanın husumetten reddi kararı yönünden dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacının yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir…
Yukarıda alıntılanan emsal kararlar ve 5684 Sayılı Sigortacılık kanunun 3 maddesi doğrultusunda sigorta şirketlerinin ancak anonim şirket veya kooperatif şeklinde kurulabileceği, davalı şirketin sigorta şirketi olmadığı, dava konusu olayda da dava dışı yabancı sigorta şirketine aracılık yaptığı, acente sıfatının bulunmadığı, zaten doğrudan doğruya acenteye karşı dava açılamayacağı, somut olayda kazaya karışan (…) yabancı plakalı aracın yabancı sigorta şirketi olan … … … … …. tarafından sigortaladığı ve yine davacı tarafça sunulan delillerden anlaşıldığı üzere … yeşil kart no ile yeşil kartlı olduğu, “yeşil kart sistemi” hükümleri uyarınca, Türkiye Motorlu Taşıt Bürosu’na veya Büro’nun yetkili ve görevli kıldığı bir Türk sigorta şirketine husumetin yöneltilmesi gerektiği, davalının pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı belirlendiğinden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
1-İş bu davada davalının pasif husumet ehliyeti bulunmadığından HMK ‘nun 114/1-d ve 115/2 madde uyarınca pasif husumet yokluğu sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 80,70-TL harçtan başlangıçta peşin alınan 59,30TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı yanca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 300,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Yatırılan avanstan artan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana/ vekiline iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır