Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/447 E. 2022/500 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/447 Esas
KARAR NO:2022/500

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:08/07/2021
KARAR TARİHİ:15/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının alacaklı olduğu icra dosyasında davalı aleyhine faturaya dayalı cari hesaptan kaynaklı bakiye alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, icra takip dosyasından davalıya gönderilen ödeme emri 23.05.2021 tarihinde davalıya tebliğ edildiğini ve davalı taraf takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu, İşbu dava açılmadan evvel arabuluculuk bürosuna başvuru yapıldığını akabinde yapılan oturumlarda anlaşma sağlanamadığını, Davacı, davalıya sunulan sanayi ürünleri satış ve montaj hizmetine ilişkin bedelleri faturalandırdığını ve faturalarını usulüne uygun şekilde ticari defterlerine işlediğini, davalı şirket talep edilen faiz ve oranına itiraz etmişse de he iki taraf da tacir olduğundan ticari avans faizi işletilmesinde kanunen bir sakınca olmadığını, davalının icra takip dosyasına yaptığı haksız itirazın asıl alacak miktarını oluşturan 74.383,99 TL yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren 74.383,99 TL asıl alacağa ticari avans faizi işletilmesine, takibe haksız ve kötü niyetli itiraz edilmesi nedeniyle davacı lehine davalı aleyhine asıl alacağın % 20 sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; İcra takip dayanağı olan 3 adet satış faturasında gösterilen mal niteliğindeki ürünler davalı şirkete teslim edilmediğini, hizmet niteliğindeki montaj işlemleri ise gerçekleşmediğini, davacı tarafa takip dayanağı üç faturada gösterilen malların davalı şirkete teslim edildiğini ispat eder imzalı sevk irsaliyelerini ibraz etmek üzere kesin süre verilmesini arz ettiklerini, davalı şirket ile davacı şirket muhtelif ürün satışı ve montajı için sözlü olarak anlaşma sağlamış olduğunu taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığını, anlaşma gereği olarak davacı taraf satışı planlanan ürünlerin ve hizmetlerin faturalarını henüz teslimat yapmadan düzenlediğini, fatura konusu ürünler teslim edildikten ve vadedilen montaj hizmetleri gerçekleştikten yani fatura konusu malların zilyetliği davalı şirkete geçtikten sonra satıcının alacağı muaccel hale geleceğini, icra ve dava tarihi itibariyle her üç fatura için de taahhüt edilen teslimatlar gerçekleşmediği için alacak talebinin reddi gerektiğini, davacı tarafa takip dayanağı üç faturada gösterilen malların davalı şirkete teslim edildiğini ispat eder imzalı sevk irsaliyelerini ibraz etmek üzere kesin süre verilmesini, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davanın; üç adet faturadan kaynaklanan bakiye alacağa ilişkin …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın asıl alacak yönünden iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olduğu görüldü.
…. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının … Şirketi, borçlunun … olduğu, takibin 74383,99 TL asıl alacak , işlemiş faiz 8.852.28 TL olmak üzere toplamda 83.236.27 TL alacağına ilişkin ilamsız takip olduğu, 17/05/2021 tarihli ödeme emrinin borçluya 23/05/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 27/05/2021 tarihinde borca, ferilerine ve faize itiraz ettiği görülmüştür.
Bilirkişi Mali Müşavir … 09/02/2022 tarihli raporda özetle; Davavı yanın 2020 Dönemi BS formunda; Davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen faturaların davacı tarafından Maliyeye bildirimde bulunulduğu, takibe konu faturada iş bu fatura içerisinde yer aldığının tespit edildiği, davalı yanın 2020 Dönemi BA formunda; Davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen faturaların davalı tarafından Maliyeye bildirimde bulunulduğu, takibe konu faturada iş bu fatura içerisinde yer aldığının tespit edildiği, davacının 2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalının 2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacı Tarafın İstanbul Ticaret Odasına …-0 sicil numarası ile Tacir olarak kaydolduğu görülmüştür. davalı Tarafın İstanbul Ticaret Odasına …-0 sicil numarası ile Tacir olarak kaydolduğu görülmüştür. davacının ticari defterlerine göre; Davacının takibe konu ettiği Faturaların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, işbu faturadan dolayı davacının takip tarihi (17.05.2021) itibariyle davalı yandan 74.383,99 TL alacaklı olduğu, tespit edilmiştir. Davanın ticari defterlerine göre; Davacının takibe konu ettiği Faturaların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, işbu faturadan dolayı davalının takip tarihi (17.05.2021) itibariyle davacı yandan 74.383,99’TL borçlu olduğu, tespit edilmiştir. Neticeten; Davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan kaydi olarak Asıl Alacak olarak 74.383,99 TL tutarında Alacaklı olduğu, davacı yanın takip tarihi olan 17.05.2021 tarihinden itibaren değişen oranlarda 8.852.28 TL faiz talep edebileceği tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
2004 sayılı İİK madde 67 uyarınca; “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde Mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir”.
…. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklının … Şirketi, borçlunun … olduğu, takibin 74383,99 TL asıl alacak , işlemiş faiz 8.852.28 TL olmak üzere toplamda 83.236.27 TL alacağına ilişkin ilamsız takip olduğu, 17/05/2021 tarihli ödeme emrinin borçluya 23/05/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 27/05/2021 tarihinde borca, ferilerine ve faize itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına dair bir kararın alacaklı/vekiline tebliğine dair takip dosyası kapsamında mazbataya ve sair bilgi belgeye rastlanmamakla birlikte, eldeki itirazın iptali davasının 08/07/2021 tarihinde açıldığı, alacaklı/vekiline itiraz üzerine takibin durdurulması kararının tebliğine dair mazbata, sair bilgi belge de bulunmadığından İİK madde 67’de öngörülen bir yıllık sürenin işlemeye başlamadığı gibi takip tarihi ile dava tarihi arasında da 1 yıldan az süre bulunduğu görülmekle eldeki itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile belirlendiği üzere tarafların defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil teşkil ettiği, davacı tarafından davalı adına düzenlenen takibe konu faturaların e fatura şeklinde usulüne uygun düzenlendiği ve davalıya e fatura portalı üzerinden teslim edildiği, davalının faturaya itirazının bulunmadığı, böylece davacının fatura içeriği hizmeti ifa ettiği, davalı defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalının davacıya 74.383,99-TL cari hesap bakiye borçlu olduğu, davacı defterlerine göre de davacının davalıdan aynı tutarda alacaklı olduğu ve takip tarihi itibariyle davalı tarafından ödeme yapılmadığı anlaşılmakla davanın kabulü ile davalının takibe itirazının iptaline, takibin devamına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
2004 sayılı İİK madde 67/2.maddesi uyarınca; “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” neticeten işbu davada davalı borçlunun itirazının haksızlığına karar verildiğinden ve faturadan kaynaklanan alacak likit olduğundan hükmolunan meblağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
1-Davanın Kabulüne,
…. İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının toplam 74.383,99-TL asıl alacak üzerinden iptaline, takip tarihinden itibaren 74.383,99-TL asıl alacağa yıllık %16,75 ve değişen oranlarda ticari avans faizi işletilmek suretiyle takibin devamına,
2-Alacağın %20’si oranında 14.876,80-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 5.081,17-TL harçtan peşin alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.021,87-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14 maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26.maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücretinin davada haksız çıkan taraftan karşılanması gerekmekle, 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 59,30-TL peşin harç, 8,50-TL vekalet harcı, 35,00-TL tebligat/ posta gideri, 900,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.062,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kendini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 10.469,92-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yatırılan avanstan artan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana/ vekiline iadesine,
Dair, davacı vekilini ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır