Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/429 E. 2022/161 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/429 Esas
KARAR NO :2022/161

DAVA:Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ:15/11/2005
KARAR TARİHİ:01/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Vekiledeni şirkete Nakliyat Sigortası Poliçesi ile sigortalanan … Elektronik A.Ş.’ye ait 550 adet LCD TV’nin İstanbul’dan Almanya’ya taşınması için davalı taşıma şirketine ait araçlara yüklendiğini, ancak sigortalı emtiaların araç ile birlikte çalınması nedeniyle yurt dışındaki alıcısına teslim edilemediğini, daha sonra kayıp 550 adet TV’den 311 adedinin bulunduğunu, bulunan malların gönderilerek kontrol ve iyileştirme işlemlerinin yapıldığını, kayıp 239 adet TV’nin ise halen bulunamadığını, sigortalı emtianın davalı taşıma şirketinin sorumluluğu altında iken söz konusu hasara uğraması nedeniyle meydana gelen zararı davalı taşıyıcı ile CMR Sigorta Poliçesi ile taşıyıcının sorumluluğunu üstlenen davalı … şirketinin ödemekle yükümlü olduklarını, müvekkili tarafından sigortalıya 253.178,95 TL hasar tazminatının ödendiğini, müvekkili tarafından halefiyete dayalı olarak davalılara başvuruda bulunulmasına rağmen davalıların ödeme yapmadığını beyanla, 253.178,95 TL’nin ödeme tarihi olan 25.08.2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı … … Nak. ve Tic. A.Ş. vekili, davacı sigortalısının ihraç ettiği malların bedelini yurt dışındaki alıcıdan tahsil ettiğini, bu nedenle sigortalının herhangi bir zararının olmadığını, davanın CMR’de düzenlenen 1 yıllık zamanaşımı süresi içinde açılmadığını, dava konusu olayda vekiledeninin bir kusurunun bulunmadığını, malların çalınmasının vekiledeninin önleyebileceği bir durum olmadığını, talep edilen tazminat ve faizin de fahiş olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı Garanti Sigorta A.Ş. vekili, davacının taşıyıcının sorumluluğunu ispat ile yükümlü olduğunu, hasarla ilgili yeterli delilin bulunmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava, CMR hükümlerine tabi taşıma sırasında davacıya sigortalı emtianın çalınması nedeniyle oluşan sigortalı zararının davalılardan rücuan tahsili talebinden ibarettir.
Mahkememizce iddia, savunma, bilirkişi raporları ve toplanan tüm delillere göre; 2005/992-2012/121 E. K. sayılı, 07/05/2012 tarihli karar ile :”…Taşıma konusu televizyon emtiasının taşınması sırasında davalı taşıyanın sorumluluk süreci içinde çalındıkları, çalınma olayından sonra bulunan 311 adet TV emtiasının ise yine davalı taşıyan tarafından Türkiye’ye geri getirilerek, dava dışı sigortalı gönderene iade edildikleri, davalı taşıyıcının sorumluluğunun CMR 23/3 ve 25. maddeleri uyarınca hesaplanacak miktar ile sınırlı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 07.05.2012 tarihinde geçerli olan SDR miktarı 2.7159 USD hesaplanmak suretiyle 205.307,78 TL’nin temerrüt tarihi olan 09.09.2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan alınmasına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine ” karar verilmiş,
Taraf vekillerinin temyizi üzerine Mahkememiz kararı Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2013/748 – 2014/8273 E. K. Sayılı, 02.05.2014 tarihli ilamı ile ”…Davacı, kendisine sigortalı 550 adet LCD televizyonun davalı taşıyıcı tarafından yurt dışına taşınırken emtianın araç ile birlikte çalındığını, sonradan 311 adet televizyonun bulunduğunu, bulunanların da kontrol ve iyileştirme işlemleri için geri gönderildiğini, bu olay nedeniyle 253.178,95 TL’nin ödendiğini ileri sürerek, bu bedelin davalılardan tahsilini istemiştir. Mahkemece, taşınan emtiaların davalı taşıyanın sorumluluk süreci içinde çalındıkları gerekçesiyle yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de davacı, davalı taşıyıcının çalışanı olan araç sürücüsü …’un hırsızlık olayının faillerinden birisi olup, hırsızlık olayının davalı taşıyıcının çalışanı araç sürücüsünün de dahil olduğu bir organizasyon ile meydana getirildiğinden davalı taşıyıcının CMR’nin 29. maddesi uyarınca zararın tamamından sorumlu olduğunu iddia etmiş; davalı taraflar ise olayın gasp şeklinde meydana geldiğini, taşıyıcının bunu önlemesi mümkün olmadığından taşıyıcının sorumlu olmadığını savunmuşlardır. Mahkemece, olayın meydana geliş şekli açıklığa kavuşturulmamıştır. Bu nedenle öncelikle olayın meydana geliş şeklinin bu konudaki ceza soruşturmasına ilişkin dosya da incelenerek açıklığa kavuşturulması, yapılacak inceleme sonucu eğer zarar gasp sonucu meydana gelmiş olup, taşıyıcının alabileceği bir önlem de yoksa davalı taşıyıcı ve dolayısıyla onun sorumluluğunu üstlenen davalı … şirketi sorumlu olmayacak, ancak olayın meydana gelmesinde sürücünün kasıt ve işbirliği varsa bu durumda davalı taşıyıcı sınırsız olarak sorumlu olacak, taşıyıcının ihmali ile gerçekleşen bir hırsızlık vakası sonucu zarar meydana gelmişse bu durumda da davalılar CMR’nin sınırlı sorumluluk hükümlerine göre sorumlu olacaklarından tarafların hak ve sorumluluklarının tayini bakımından olayın meydana geliş şeklinin açıklığa kavuşturulması gerektiğinden kararın öncelikle bu yönden taraflar yararına bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de, davalıların CMR kapsamındaki sorumluluklarının üst sınırının tayini amacıyla taşınan 550 adet LCD televizyonun toplam ağırlığı olan 9.075 kg üzerinden yapılan hesaplamaya göre karar verilmiş ise de taşınan televizyonlardan 311 adedinin bulunarak iade edildiği, 239 adet televizyonun ise halen kayıp olduğu anlaşılmış, bulunan televizyonlar için de iyileştirme (rework) giderinin yapıldığı ileri sürülmüş olmasına göre çalınan ve halen bulunamayan 239 adet televizyon için taşıyıcının sorumluluk sınırının bu televizyonların brüt ağırlığına göre CMR 23/3. maddesi uyarınca hesaplanması, bulunup da iyileştirme gideri yapıldığı iddia olunan 311 adet televizyon için ise CMR 25. maddesi uyarınca sorumluluk sınırının tayini ile istenen iyileştirme giderlerinin tabi olacağı sınırın buna göre belirlenerek, iyileştirme giderlerinin hüküm altına alınması gerekirken mahkemece, bu şekilde bir ayrıma gidilmeden televizyonların tamamı kaybolmuş gibi tayin edilen sorumluluk sınırına göre hüküm verilmesi yerinde görülmemiş, kararın bu nedenle davalılar yararına bozulması gerekmiştir.
Öte yandan yine kabule göre, davalı taşıyıcının sorumluluğunu düzenlediği CMR Sorumluluk Sigortası Poliçesi uyarınca üstlenen davalı … şirketinin sorumluluğunun anılan poliçe kapsamında tayin edilmesi gerekmekte olup, söz konusu poliçenin muafiyetleri düzenleyen 7/4. maddesinde, elektronik ekipman taşımalarında meydana gelen hasarlarda 750 Euro karşılığı TL muafiyet uygulanacağının belirtilmiş olmasına göre, davalı … şirketinin sorumluluğunun tayininde anılan poliçe hükmünün somut olayda uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığının da incelenerek, davalı … şirketinin sorumluluğuna karar verilmesi halinde ödemekle yükümlü olduğu tazminatın belirlenmesinde bu hususun da nazara alınması gerekirken bu yön üzerinde durulmaması doğru görülmemiş” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama sonrasında 2014/1393-2017/806 E. K. sayılı, 07/11/2017 tarihli karar ile “…. somut olayda dava konusu emtialara üçüncü kişiler tarafından cebir ve tehditle el konulduğu dolayısıyla olayın gasp neticesinde meydana geldiği ve olayın doğumunda taşıyıcıya ve dolayısıyla sigorta şirketine yüklenebilecek kusur bulunmadığı açık olmakla davalı taşıyıcı ve sigortacının sorumlu tutulamayacakları anlaşılıp kabul edilmekle davanın reddine” karar verilmiş,
Davacı vekilinin temyizi üzerine Mahkememiz kararı Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2018/1223 – 2019/3047 E. K. Sayılı, 16/04/2019 tarihli ilamı ile ” ..Dava, CMR hükümlerine tabi taşıma sırasında davacı tarafından sigortalı emtianın çalınması nedeniyle oluşan ve dava dışı sigortalıya ödenen zararın davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı … Ulus. Nak. ve Tic. A.Ş. şoförü …un birbiri ile çelişen iki ifadesinden birine itibar etmek suretiyle, taşınan malların araç ile birlikte gasp edildiği kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, davalı firma şoförü … Almanya’da bulunan …merkezine gidip polis memurlarına vermiş olduğu ilk ifadesinde, … isimli otoparkta saat 07.20’de duş yaptığı esnada … plakalı çekici ile … plakalı römorkun çalındığını beyan etmiş, soruşturmanın ileri safhalarında ise bu kez otoyolda seyir halinde trafikte sıkıştırıldığını, araç ve malların gasp edildiğini beyan etmiştir. Dosyadaki … Asliye Mahkemesinin kararı da dahil olmak üzere mevcut delillerden, hangi ifadenin doğru olduğu ve hangisine itibar edilebileceği net olarak anlaşılamamaktadır. Mahkemece, sadece davalı şoförün lehe ifadesi dikkate alınarak karar verilmiştir. Ancak, davalı … Ulus. Nak. ve Tic. A.Ş. aracın mallar ile birlikte gasp edildiğini, sorumluluğunun bulunmadığını savunduğuna göre, bu konudaki ispat külfeti davalı … Ulus. Nak. ve Tic. A.Ş.’de olduğu gözetilerek, tüm deliller toplanıp, yurt dışında bu olaydan dolayı gasp sebebiyle açılmış bir soruşturma ve davanın olup olmadığı konusunda davalının beyanları alınıp, gasp olayı ile ilgili yurt dışı soruşturma ve yargılama evrakları varsa dosyaya kazandırılarak karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmesi doğru olmamış,” gerekçesiyle bozulmuştur.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2018/1223 – 2019/3047 E. K. Sayılı, 16/04/2019 tarihli bozma ilamına karşı davalılar vekilleri tarafından karar düzeltme talebinde bulunmuş olup Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/4154 – 2021/4468 E. K. Sayılı, 27.05.2021 tarihli ilamıyla davalılar vekillerinin karar düzeltme talebinin reddine karar vermiştir.
Mahkememiz tarafından 09/11/2021 tarihli duruşmada taraf vekillerinin Yargıtay Bozma ilamına karşı beyanları alındıktan sonra Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2018/1223 – 2019/3047 E. K. Sayılı, 16/04/2019 tarihli bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Mahkememiz tarafından Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda davalı … vekiline Yurtdışında gasp olayı ile ilgili soruşturma başlatılıp başlatılmadığı ve dava açılıp açılmadığı yönünde beyanda bulunması ve buna ilişkin elinde evrak bulunması halinde mahkememize sunması için 2 haftalık kesin süre verilmesine karar verilmiş olup verilen kesin süre içerisinde davalı … vekili tarafından yurt dışında gerçekleşen olayla ilgili olarak Alman adli makamlarınca (Saarbücken Savcılığı) soruşturma yürütülmüş olup ; yürütülen soruşturma neticesinde Saarbücken Asliye Mahkemesi’nce yargılama yapılıp karar verildiği, ilgili mahkeme ve savcılık evraklarının dosya içerisine girmiş olup davacı tarafça tercümelerinin de yaptırıldığı, bundan başkaca yurt dışında yürütülmüş bir soruşturma yahut yargılamanın bulunmadığı belirtilmiştir.
Mahkememizin 2014/1393-2017/806 E. K. Sayılı dosyasında Adalet Bakanlığı aracılığı ile yurtdışında yapılan yargılamaya ilişkin ceza dava dosyasının istenmesine karar verilmiş ve ilgili dosya getirtilmiştir.
Yurtdışında yapılan yargılama sonucu … Asliye Mahkemesinin 06/08/2007 tarihinde verilen ve 24/08/2007 tarihinde kesinleşen kararına göre; Davalı taşıyıcının araç sürücüsünün 17/06/2005 tarihinde tutuklandığı, 30/05/2005 tarihinde şartlı olarak tahliye edildiği, ilgilinin “bir makamı veya suç duyurularını kabul etmeye yetkili makamlardan birini, yanlış olduğunu bilmesine rağmen yanıltmak ve yasalara aykırı davranmak” ile suçlandığı, karar gerekçesinde araç sürücüsünün tırın çalınmasına dahil olduğu hususunda aleyhe bir kanıt bulunmadığı, sevkiyat zincirine dahil şahısların hiçbirinin onu suçlamadığı veya tespit amaçlı olarak baktıkları çeşitli fotoğraflarda sevkiyatı yapan şoför olarak tanınmadığı gerekçeleriyle sadece adli makamlara yanlış bilgi verme suçlamasıyla 6 ay hapis cezası ile cezalandırıldığı ve kararın tecil edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkememizin 2014/1393-2017/806 E. K. Sayılı dosyasında alınan 26.08.2017 tarihli raporda; “…Dava konusu taşımanın Almanya sınırları içinde gasp sonucu kayıp olması ve bir kısım ürünlerin polis soruşturması sonucu ele geçmesi maddi olgusunda davalı taşıyıcının sorumluluğunun takdinin Mahkemeye ait olduğunu,
Davalı taşıyıcı CMR. m. 29 kapsamında sorumlu tutulduğunda taşınanın kısmi kaybı nedeniyle hesaplanan şekilde toplam 231.280,30-TL. zarardan 09.09.2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte sorumlu tutulabileceği,
Diğer davalı CMR sigortacısı şirketin ise poliçede yer alan teminat kapsamı dışında kalan hallerden biri olan bu halde gerek davacı … şirketine ve gerekse kendi sigortalısına karşı sorumlu olmayacağı,
Davalı taşıyıcının sorumluluğu CMR,m.23.3 uyarınca sınırlı sorumluluk olarak belirlenmesi gerektiği görüşüne varıldığı taktirde, davalı taşıyıcı şirketin taşınanın kısmi kaybı nedeniyle yukarıda XTV,3″ bölümde hesaplanan şekilde 66.333,98-TL., davalı … şirketinin ise 65.100,02-TL. zarardan sorumlu tutulabilecekleri,
Bulunan ve yurda getirilip iyileştirme işlemine tabi kılınan 311 adet TV ile ilgili yapılan iyileştirme giderleri tutarı olan 3.502,13-TL.nin de 09.09.2005 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan istenebileceği, CMR m.25 hükümleri uyarınca istenebilecek kısmı hasar tazminatı miktarının bu istemin çok üstünde olduğu,
Taşınanların Almanya sınırları içinde gasp edilmesi eylemi CMR. m. 17.2 kapsamında önlenmesi olanaksız bir durum olarak Mahkemece değerlendirildiğinde her iki davalının da sorumlu olamayacakları…” tespit ve rapor edilmiştir. Bilirkişi görüleceği üzere ihtimallere göre terditli rapor hazırlamıştır.
Toplanan tüm delillere ve dosya kapsamına göre; Mahkememiz tarafından Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda davalı … vekiline yurtdışında gasp olayı ile ilgili soruşturma başlatılıp başlatılmadığı ve dava açılıp açılmadığı yönünde beyanda bulunması ve buna ilişkin elinde evrak bulunması halinde mahkememize sunması için 2 haftalık kesin süre verildiği ve verilen kesin süre içerisinde davalı … vekili tarafından yurt dışında gerçekleşen olayla ilgili olarak Alman adli makamlarınca (Saarbücken Savcılığı) soruşturma yürütülmüş olup yürütülen soruşturma neticesinde Saarbücken Asliye Mahkemesi’nce yargılama yapılıp karar verildiği, ilgili mahkeme ve savcılık evraklarının dosya içerisine girmiş olup davacı tarafça tercümelerinin de yaptırıldığı, bundan başkaca yurt dışında yürütülmüş bir soruşturma yahut yargılamanın bulunmadığının belirtildiği, Mahkememizin 2005/992-2012/121 E. K. Sayılı dosyasından alınan 04.07.2011 tarihli raporun 3 ve 4. sayfalarında davalı taşıyanın sürücüsünün polise verdiği 17.06.2005 tarihli anlatımının tümü ile yer aldığı, araç sürücüsünün kendisine silah çekmeyen kişilere karşı Almanya gibi otobanlarında yoğun bir trafik yaşanan bir ülkede, otobanda kendisini sıkıştıranlara yanıt vermeyerek yoluna devam etmemesi, savunmasında sayısını dört olarak bildirdiği kişilere yeterli direnç göstermemesi, onlar tarafından verilen her talimatı kolayca yerine getirmesi, vb. davranışlar “hata ve ihmali” olarak değerlendirilmekle birlikte davalıların sorumluluklarının CMR. m.23.3. uyarınca sınırlı sorumluluk hükümlerine göre belirlenmesi gerektiği bu doğrultuda Mahkememizin 2014/1393-2017/806 E. K. Sayılı dosyasında alınan 26.08.2017 tarihli raporda davalı taşıyıcının sorumluluğunun CMR,m.23.3 uyarınca sınırlı sorumluluk olarak belirlenmesi gerektiği görüşüne varıldığı taktirde, davalı taşıyıcı şirketin taşınanın kısmi kaybı nedeniyle 66.333,98-TL., davalı … şirketinin ise 65.100,02-TL. zarardan sorumlu tutulabileceklerinin tespit edildiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile; 66.333,98 TL rücuen tazminatın (davalılardan … Sigorta A.Ş.’nin sorumluğu 65.100,02-TL ile sınırlı olmak kaydı ile) 09.09.2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
1-)66.333,98 TL rücuen tazminatın (davalılardan … Sigorta A.Ş.’nin sorumluğu 65.100,02-TL ile sınırlı olmak kaydı ile) 09.09.2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 4.531,27-TL nisbi karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 3.418,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.113,27-TL harcın (davalılardan … Sigorta A.Ş.’nin sorumluğu 1.028,98-TL ile sınırlı olmak kaydı ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı tarafından yapılan 11,20-TL başvuru harcı, 3.418,00-TL peşin harç ve 2,00-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 3.431,20-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-)Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti ve müzekkere /davetiye gideri olmak üzere toplam 3.586,10-TL yargılama giderinen red ve kabul oranına göre hesaplanan 939,57-TL’sinin (davalılardan … Sigorta A.Ş.’nin sorumluğu 922,06-TL ile sınırlı olmak kaydı ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.423,42-TL nisbi vekalet ücretinin (davalılardan … Sigorta A.Ş.’nin sorumluğu 9.263,00-TL ile sınırlı olmak kaydı ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davalılar duruşmalarda kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen miktar yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 21.529,15-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
7-)Davalı … … Nak. ve Tic. A.Ş. tarafından yapılan toplam 152,40-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre hesaplanan 112,47-TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı … … Nak. ve Tic. A.Ş.’ye verilmesine, bakiye yargılama giderinin davalı … … Nak. ve Tic. A.Ş. üzerinde bırakılmasına,
8-)Davacı tarafından yatıralan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/vekiline iadesine,
9-)Davalı … … Nak. ve Tic. A.Ş. tarafından yatıralan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde re’sen davalı Davalı … … Nak. ve Tic. A.Ş.’ye/vekiline iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile Yargıtay nezdinde temyiz yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/03/2022

Katip …
(E-İmzalı)

Hakim …
(E-İmzalı)