Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/393 E. 2023/362 K. 05.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/393 Esas
KARAR NO :2023/362

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:09/10/2006
KARAR TARİHİ:05/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili 09/10/2006 harç tarihli dava dilekçesi ile, mülkiyeti dava dışı sigorta ettiren … … ait … adresindeki binanın müvekkili şirket nezdinde yangın kombine sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigorta ettirenin bu binayı 15/11/2005 tarihinde 15/02/2006 başlangıç tarihli sözleşmeyle 5 yıl süreyle davalıya kiraya verdiğini, davalı şirket sigortalı binada faaliyette iken 28/05/2006 tarihinde sigortalı binada yangın meydana geldiğini, yangın sonucu kiracıya ait emtia yanında binada da hasar meydana geldiğini ve bina hasarı nedeniyle sigortalıya 11/07/2006 tarihinde 226.993,96 TL hasar tazminatı ödediklerini, mevcut kira sözleşmesi ve kira hukuku çerçevesinde, kiralananı özenle ve tahsis gayesine uygun olarak kullanmak ve kiralananı aldığı haliyle teslim borcu bulunan kiracının buna uygun hareket etmediği ve kiraladığı şeyin zarar görmesine sebep olduğunu, meydana gelen zarardan kiracının sözleşmeye aykırılık nedeniyle sorumlu olduğunu belirterek, 226.993,96-TL hasar tazminatının 11/07/2006 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal temerrüt reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı taraf davalıya yükletilmesini bilvekale talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili 14/12/2006 havale tarihli davaya cevap dilekçesi ile, yangının meydana gelmesinde müvekkilinin bir kusuru bulunmadığını ve yangına karşı tüm önlemlerin alındığını, kiralanan binanın akde aykırı olarak teslim edildiğini ve ayıplı olduğunu, binanın elektrik tesisatı kiralayan tarafından yaptırılmadığı için müvekkili tarafından yaptırıldığını ve kira sözleşmesinin 15/11/2005 tarihinde yapıldığı gözetildiğinde yaptırılan tesisatın yeni olması nedeniyle yangına yol açabileceğinin düşünülemeyeceğini, kusursuz sorumluluklarının olmadığını, müvekkilinin kiralananı tam bir özen ve ihtimamla kullandığını, hasar bedelinin abartıldığını, müvekkilinin yangın sonucu çok büyük zararlarının doğduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya yükletilmesini bilvekale arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava dışı kiralanan taşınmazda oluşan zararlardan kaynaklanan alacağın tazminine ilişkin rücuen tazminat davasıdır.
Mahkememizin 2018/230 Esas ve 2019/545 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği, verilen bu kararın davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine dosyanın Yargıtay’a gönderildiği,
Yargıtay 17. HD nin 16/02/2021 tarih 2020/452 E ve 2021/1373 K sayılı ilamı ile; “…Uyulan Dairemizin bozma ilamı gereğince mahkemece hukukçu ve yangın-patlayıcı madde uzmanı bilirkişilerden oluşan heyetten çelişki giderici rapor alınmış ve dava reddedilmiştir. Bozmaya konu, arasında çelişki bulunan raporları düzenleyen bilirkişi heyetleri yangın uzmanı, inşaat mühendisi, elektrik mühendisi ve sigorta uzmanından oluşmuş olup, yangın raporunda binadaki kumaş deposunda sıva üstü olarak çekilen aydınlatma veya yangın algılama ve ihbar sisteminin elektrik kablo bağlantı yerlerinde herhangi bir nedenle oluşan şerarenin kablo izolelerini tutuşturması ile yanan parçaların istifli bulunan kumaş ruloları üzerine düşerek kumaşları tutuşturması üzerine meydana geldiğinin belirtilmiş ise de Mahkemece yalnızca hukukçu ve yangın uzmanı bilirkişilerden oluşturulan heyetten çelişki giderici rapor alınması doğru olmamıştır. Bilirkişi heyetine inşaat mühendisi ve elektrik mühendisi bilirkişilerin eklenerek Dairenin 07.12.2017 günlü 2015/3659 E 2017/11372 K sayılı bozma ilamı kapsamında içtihatları karşılayan çelişki giderici rapor alınması için kararın bozulması gerekmiştir. 2-Bozmanın kapsam ve şekline göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. Sonuç: yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile verilen hükmün bozulmasına….” karar verilerek dosyanın mahkememize gönderildiği ve işbu esasa kaydedildiği anlaşılmıştır.
Yargıtay bozma ilamındaki hususlarda göz önüne alındığında uzman bilirkişi heyetinden rapor aldırıldığı, bilirkişi heyetinin 02/06/2022 tarihli bilirkişi raporu özetle; Yukarıda yangının hangi gerekçe ile başlamış olabileceği hususu ile dosya kapsamında yer
alan bilirkişi raporları arasındaki çelişki bakımından yapılan değerlendirmeler doğrultusunda, 12.11.2018 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen kanaate aynen iştirak edilmektedir. Dosya kapsamı kül halinde incelenip irdelendiğinde, yangına maruz kalan binanın 15.02.2006 tarihinde kiralandığı, elektrik iç tesisatının kiralamadan sonra davalı tarafından yaptırıldığı, yangının ise, 28.05.2006 tarihinde meydana geldiği hususları birlikte değerlendirildiğinde; davalı yanın binanın kullanımı, denetimi ve bakım eksikliğinden söz edilemeyeceği, zira tesisatın çalışır duruma getirilmesinden itibaren uzun bir süre geçmeden yangının meydana geldiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla, yangının elektriksel kaynaklı bir yangın başlangıcı olduğu, “binayı kullanan yanın elektrik tesisatını yeni yaptırması nedeniyle yangın çıkma ihtimalini önceden öngöremeyeceği, yani olayın tüm yönleriyle irdelendiğinde, teknik bakımdan “öngörülemezlik faktörü”nün oluştuğu, yangının büyüyerek gelişmesinde erken haber alma sisteminin devreye girmemesinden kaynaklı zarar ve ziyanın oluştuğu, kiracının olay gününde ve saatinde işyerinde çalışma yapıldığı dikkate alındığında erken haber alma ve uyarı sisteminin devreye girmesi durumunda bireysel müdahale ile söndürülebilecek bir yangın başlangıcı olduğu hususları göz önüne alındığında, yangın öncesi davalı yanca tüm alınması gerekli yangın koruma önlemlerinin alındığı da teknik bilirkişi tarafından yapılan değerlendirme çerçevesinde saptandığından; yangının çıkmasında davalı yana atfı kabil herhangi bir kusur izafe edilememiştir. Bu teknik değerlendirme muhterem mahkemece benimsenecek olursa, davacının davalı yana rücu koşullarının oluşmadığı benimsenebilecektir. Teknik değerlendirme bu yönde olup, meselenin asli ve nihai hukuki takdiri ve tavsifi 6100 sayılı HMK’nın md. 266/c.2 ve md. 279/ 4 ahkâmı ile 6754 sayılı Kanun’un md.3/ 3 hükmü gereği tamamen yüce mahkemeye aittir. Delillerle doğrudan temas eden yüce mahkeme, zikredilen çerçevede, eğer davacı savlarının yerinde olduğuna kanaat getirecek olursa, o seçenekte mezkûr yönde karar oluşturmakta da muhtardır. Bilirkişi heyetinin 10/03/2023 tarihli ek raporunda özetle; Sayın Mahkemenizce oluşturulan ara karar doğrultusunda, davacı vekilinin kök raporumuza itirazları yukarıda değerlendirilmiş olup, kanaatimiz aynen devam etmektedir. Bu teknik değerlendirme muhterem Mahkemece benimsenecek olursa, davacının davalı yana rücu koşullarının oluşmadığı benimsenebilecektir. Teknik değerlendirme bu yönde olup, meselenin asli ve nihai hukuki takdiri ve tavsifi 6100 sayılı HMK‟nın md. 266/c.2 ve md. 279/ 4 ahkâmı ile 6754 sayılı Kanun‟un md.3/ 3 hükmü gereği tamamen yüce Mahkemeye aittir. Delillerle doğrudan temas eden yüce Mahkeme, zikredilen çerçevede, eğer davacı savlarının yerinde olduğuna kanaat getirecek olursa, o seçenekte mezkûr yönde karar oluşturmakta da muhtar olduğu tespit ve rapor edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, tarafların beyanları, bilirkişi raporları ve Yargıtay ilamına göre; Davacı yanın dava dışı sigortalısı olan … Kooperatifi’nin maliki olduğu … Mah. … Mevkii … Sitesi A Blok No: 23 …/… adresinde kain toplam 7 katlı binanın tamamının davalı … Ve Tahıl Ürünleri San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından tekstil fabrikası olarak işletilmekte iken 28.05.2006 günü saat 22.30 sıralarında çatı katının bir alt katındaki çekme kattaki depoda alevli bir yangın meydana geldiğinin anlaşıldığı, Yangına maruz kalan binanın 15.02.2006 tarihinde kiralandığı, elektrik iç tesisatının kiralamadan sonra davalı tarafından yaptırıldığı, yangının ise, 28.05.2006 tarihinde meydana geldiği hususları birlikte değerlendirildiğinde; davalı yanın binanın kullanımı, denetimi ve bakım eksikliğinden söz edilemeyeceği, zira tesisatın çalışır duruma getirilmesinden itibaren uzun bir süre geçmeden yangının meydana geldiği anlaşıldığı, bu itibarla, yangının elektriksel kaynaklı bir yangın başlangıcı olduğu, “binayı kullanan yanın elektrik tesisatını yeni yaptırması nedeniyle yangın çıkma ihtimalini önceden öngöremeyeceği, yani olayın tüm yönleriyle irdelendiğinde, teknik bakımdan
“öngörülemezlik faktörü”nün oluştuğu, yangının büyüyerek gelişmesinde erken haber alma sisteminin devreye girmemesinden kaynaklı zarar ve ziyanın oluştuğu, kiracının olay gününde ve saatinde işyerinde çalışma yapıldığı dikkate alındığında erken haber alma ve uyarı sisteminin devreye girmesi durumunda bireysel müdahale ile söndürülebilecek bir yangın başlangıcı olduğu hususları göz önüne alındığında, yangın öncesi davalı yanca tüm alınması gerekli yangın koruma önlemlerinin alındığı, yangının çıkmasında davalı yana atfı kabil herhangi bir kusur izafe edilemediği hususunun tespit ve rapor edildiği, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 179,90 -TL harcın başlangıçta peşin alınan 3.064,50 -TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.884,60-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3)Davacı yanca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 34.779,15 -TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-)Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen taraflara/vekiline iadesine
Dair, Davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde Temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/05/2023

Katip …
E-imzalıdır.

Hakim …
E-imzalıdır.