Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/377 E. 2021/823 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/538 Esas
KARAR NO:2021/831

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ :26/08/2021
KARAR TARİHİ:19/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davalı vekilinin dava dilekçesini özetle; Dava dışı Sigortalı … … San. ve Tic. A.Ş. soğutma makineleri yönetimi üzerine faaliyette bulunmakta olduğunu, sigortalıya ait fabrikanın gaz boşaltım yerinde bulunan R-… soğutma gazı tankına ait … marka, … model, … … seri No’lu dava konusu 2016 imali Gaz Kompresörünün hasarlı olduğunu, hasarın tanka davalı şirket tarafından getirilen tankerden gaz aktarımı yapıldığı sırada meydana geldiği ekspertiz raporu ile sabit olduğunu, eksperler olay zamanı yerinde teknik inceleme yapmış, likit ve gaz hattındaki ayrımın bozulmasına sebebiyet verecek bir unsur bulunmadığını, gaz hattının ancak dışarıdan müdahale ile hasara uğrayacağı hususu tespit edildiğini, gaz dolumu esnasında bizzat olay yerinde bulunan tanık …’ın ifadesine göre gaz aktarımı sırasında bağlantının hatalı olması neticesinde zararın meydana geldiği beyan edildiğini, davalı firma tarafından getirilen tankerden dava dışı sigortalı işyerinde bulunan … gaz tankına gaz aktarımı yapıldığı esnada, tankın likit hortumu ile likit bağlantı flaşı ve gaz hortumu ile gaz fazı flanş bağlantılarının yanlış yapılması sonucunda söz konusu hasar meydana geldiğini, gaz aktarımı ile ilgili gerekli tedbir, dikkat ve özeni gösterme yükümlülüğü davalı firmada olduğunu, ”… A.Ş.” ticaret ünvanına sahip davalı firmanın faaliyet alanı tıbbı gazlar olduğunu, anonim şirket statüsüne sahip olan davalı firma, faaliyetlerini basiretli tacir olma yükümlülükleri kapsamında gerçekleştirmekle mükellef olduğunu, meydana gelen hasar miktarı, bağımsız eksperler tarafından düzenlenen ekspertiz raporu ile tespit edildikten sonra poliçe kapsamında sigortalıya ödendiğini, ekspertiz raporu, delil niteliğinde olduğunu, müvekkil şirket, sigortalıya yaptığı tazminat ödemesinin akabinde sigortalının hak ve alacaklarına halef olduğunu, zararın sorumlululara rücu edilmesi amacıyla davalı aleyhine yukarıda sözü edilen icra takibi başlatıldığını, davalı başlatılan icra takibine itiraz etmiş olup takibin durduğunu, söz konusu dosya ile ilgili olarak ticari işlerde zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, müzakereler anlaşmama ile sonuçlandığını, bu sebeple icra takibine yapılan haksız itirazın iptali ile takibin devamına, takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edilmiş olduğundan borcun %40’ından az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacının talep etmiş olduğu alacak zaman aşımına uğradığını, bu nedenle davanın reddi gerekmekte olduğunu, davacı tarafından …. İcra Dairesi … Esas dosyası ile müvekkili şirket aleyhine takip başlatıldığını fakat başlatılan takibe istinaden ödeme emri taraflarına tebliğ edilmediğini, İcra dosyasının 11.08.2020 tarihinde haricen öğrenildiğini, aynı tarihte kaynağı bilinmeyen borca istinaden başlatılan dosyaya ek içerisinde sunmuş oldukları beyan ile itiraz edildiğini, gerek davacının ileri sürdüğü borcun sebebi, gerekse davanın açıldığı tarih dikkate alındığında, davacının haksız ve mesnetsiz davasının zaman aşımı yönünden reddi gerekmekte olduğunu, aleyhe hususlar kabul anlamına gelmemekle birlikte belirtmek gerekir ki davacı, davaya konu olan takibi yetkili icra dairesinde başlatmadığını, davayı da yetkili yer mahkemesinde ikame edildiğini, müvekkili şirketin resmi adresi … Sok. No:1 …/ … olduğunu, bu haliyle de yetkili icra dairesinin ve mahkemelerinin … … Mahkemesi olduğunu yetki yönünden itiraz ettiklerini, davacı taraf dava dilekçesinde, hasarın “tanka davalı şirket tarafından getirilen tankerden gaz aktarımı yapıldığı sırada meydana geldiğini” iddia ettiğini, dava dilekçesi ekinde bulunan ekspertiz raporunda hasarın 14.06.2017 tarihinde meydana geldiğini, ihbar tarihinin ise 15.06.2017 olduğu görünmekte olduğunu, müvekkil şirket görevlisi ve dava dışı şirket yetkilisi tarafından imzalı … numaralı sevk irsaliyesinden de anlaşılacağı üzere, müvekkili şirket teslimatı 15.06.2017 tarihinde yapıldığını, söz konusu hasar ise 14.06.2017 tarihinde meydana geldiğini, henüz teslimat yapılmadığı halde, meydana gelmiş bir hasara istinaden müvekkili şirkete kusur atfedilmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, hem protokolde hem de yukarıda izah edilen sevk irsaliyesinde, ikmalin 15.06.2017 tarihinde yapıldığını, dava dışı … yetkilisi …’ ın imzasından da görüleceği, davacının dosya içeriğine sunmuş olduğu belgelerin aksine, müvekkil şirketten talepte bulunmuş olması hakkaniyete aykırı olduğunu, sırf bu nedenle dahi davacının davasının reddinin gerektiğini, müvekkili şirketin sadece nakliyesi ile sorumlu olduğu emtia, dava dışı …’ nın tesisine vardığında, iddia olunan hasar, müvekkil şirket ile ilgisi olmaksızın, önceden meydana geldiğini, hatta bu hasarın tamiri için başka bir şirketin teknik elemanlarının çalışması nedeniyle müvekkil şirketin götürmüş olduğu emtianın teslimatı gününde yapılamadığını, 15.06.2017 tarihinde yapılabildiğini, bu husus ek içerisinde bilgilerini sunmuş olduğumuz, sevk irsaliyesinde de imzası olan …’ ın tanık olarak dinlenmesi neticesinde açıklığa kavuşacak olup, ayrıca dava dışı … şirketine 13.06.2017 – 15.06.2017 tarihleri arasında tamir için gelinip gelinmediğinin sorularak, giriş çıkış kayıtlarının celp edilmesini talep ettiklerini, itirazlarının kabulü ile davacının itirazın iptali davasının reddine, % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davanın takibe konu alacağın poliçe sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelin rücuen tazmini talebine ilişkin itirazın iptali davasından ibaret olduğu görüldü.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmişler, davada; …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına , bilirkişi incelemesi, tanık, ticari defter ve her türlü kayıtlar, belgeler, taraflar arasında yapılmış olan her türlü yazışma, içtihat, doktrin, yemin, kanuni ve takdiri her türlü delile dayanmışlardır.
Davaya dayanak …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında; alacaklı … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ tarafından borçlu … ŞİRKETİ aleyhine toplam: 3.821,35-TL alacağın (14/06/2017 tarihli 3.546,74 TL tutarlı mühendislik hatası nedeniyle emtia hasarına ilişkin rücuen tazminat) tahsili için 24/04/2018 tarihinde takip başlatıldığı, borçluya tebligatın yapıldığı, 11/08/2020 tarihinde davalı borçlunun borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Takibe konu alacağın 14/06/2017 tarihli 3.546,74 TL tutarlı mühendislik hatası nedeniyle emtia hasarına ilişkin rücuen tazminat talebinden kaynaklandığı, davacı/alacaklı tarafça mühendislik hatası olduğu iddiasıyla takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
HMK’nın 6. maddesine göre genel yetkili mahkeme davanın açıldığı tarihteki davalının yerleşim yeri mahkemesi olup, davanın açıldığı tarihte davalının adresi Kartal /İstanbul olduğu ayrıca davacı … sigortanında adresinin … olması da göz önüne alındığında genel yetkili mahkeme … … Asliye Ticaret Mahkemesidir.
Somut olayda genel yetki kuralı gereği Mahkememizin yetkili olmadığı anlaşıldığından davalının yetki itirazının kabulü ile dosyanın yetkili ve görevli … … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesi gerekmiş, bu nedenle Mahkememizin yetkisizliğine, dava dilekçesinin HMK 116/1-a maddesi uyarınca yetkisizlik nedeniyle usulden reddine, HMK 20 madde uyarınca dosyanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili ve görevli … … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-)1-HMK’nun 116/1-a maddesi uyarınca Mahkememizin YETKİSİZLİĞİ sebebiyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20 madde uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın GÖREVLİ VE YETKİLİ … … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-H.M.K.’nun 20. maddesi uyarınca taraflardan birinin, bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten itibaren, süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize başvurarak dosyanın görevli ve yetkili Mahkemesine gönderilmesini talep ettikler takdirde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine, süresi içerisinde talep olmaması halinde dosyanın Mahkememizce re’sen ele alınarak davanın açılmamış sayılacağı hususunda karar verileceğinin ihtarına,
4-Yargılama giderleri, harç ve vekalet ücreti hususunun H.M.K’nun 331. maddesi uyarınca davaya görevli ve yetkili mahkemede devam edilmesi halinde o mahkemede, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde dosya ele alındığında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde mahkememizce değerlendirilmesine ,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır